Geri Dön

Ailesel hiperkolesterolemi hastalarında tiyol disülfit dengesi

Thiol disulfide balance in patients with familial hypercholesterolemia

  1. Tez No: 471677
  2. Yazar: ÖZGÜR ŞİMŞEK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. AYŞE ÇARLIOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Ailesel Hiperkolesterolemi, antioksidan, ateroskleroz, disülfit, okside LDL, tiyoller, Familial hypercholesterolemia, antioxidant, atherosclerosis, disulfide, oxidised LDL, thiols
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Erzurum Bölge Eğt. ve Arş. Hast.
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 142

Özet

Ailesel Hiperkolesterolemi Hastalarında Tiyol Disülfit Dengesini Araştırmak Giriş: Ailesel Hiperkolesterolemi sıklıkla LDL, Apo B, PCSK9 genlerinde meydana gelen mutasyonlar sonucu gelişen, yüksek LDL (low density lipoprotein) kolesterol yükseliği ve artmış kardiyovasküler hastalık riski ile karakterize otozomal dominant geçişli bir lipoprotein metabolizma bozukluğudur. Birçok çalışma ailesel hiperkolesterolemi ile erken çağda aterosklerotik hastalıklar arasında güçlü bir bağlantı olduğunu ortaya koymuştur. Plazma yüksek okside LDL kolesterol düzeyi ateroskleroz patogenezinin merkezinde yer alır. Vücudumuzda serbest oksijen radikallerinin zararlı etkilerinden önemli yapıları koruyan bir antioksidan sistem vardır. Vücudumuzda oksidatif stres ile antioksidan sistem arasındaki bir denge söz konusudur. Vücudumuzun en önemli doğal antioksidanların bir kısmı olan tiyoller yani civa tutan anlamına gelen merkaptanlardır. Tiyoller oksidatif süreç sonunda indirgenerek metaboliti olan disülfitlere dönüşür ki bu dönüşüm de bir denge durumundadır. Bu denge diyabet, kardiyovasküler hastalık, katarakt, malignite, romatolojik hastalıklar, Alzheimer gibi kronik hastalıklarda bozulabilir. Amaç: Okside LDL nin aterosklerozla olan güçlü bağlantısı birçok çalışmayla ortaya konmuştur. LDL kolesterolün oksidasyonu artınca bu süreç hızlanmaktadır. Doğal antioksidanlardan tiyoller ile disülfitler arasındaki denge ailesel hiperkolesterolemi hastalarında bozulabilir düşüncesiyle bu çalışmamızda tiyol disülfit dengesini araştırdık. Materyal ve Metod: Bu çalışmamızda endokrin polikliniğine başvuran LDL kolesterol düzeyi yüksek Hollanda 'Dutch Lipid Clinic' kriterlerine göre tanı almış 51 ailesel hiperkolesterolemi hastası ile 81 sağlıklı kişiyi değerlendirmeye aldık. Hastalarımızdan çalışmamız için sözlü ve yazılı onayları alındı. Hastalarımızdan en az 12 saat açlık sonrası alınan kan örnekleri vakit kaybedilmeden santrifüj edilip -80 C de korunmak üzere eppendorf tüpüne alınarak saklandı. Bu kan örnekleri tiyol ve disülfit düzeylerinin çalışılması amacıyla uygun şartlar altında Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıbbi Biyokimya laboratuvarına gönderildi ve Roche'un cobas 510 analizörde analiz edildi. Bulgular: Çalışmamızın sonunda Ailesel hiperkolesterolemi hastalarında tiyol düzeyinin anlamlı bir şekilde azaldığı disülfit düzeyinin arttığı (yaş, cinsiyet ve vücut kitle indeksinden bağımsız olarak) tiyol disülfit dengesinin disülfit tarafına kaydığı şeklinde bulduk. Çalışmamızda native tiyol düzeyi hasta ve kontrol grubunda sırasıyla 305,52 ± 71,33 ve 389,85 ± 63,31 (p< 0.001), total tiyol düzeyi hasta ve kontrol grubunda 335,33 ± 78,19 ve 410,32 ± 63,95 (p< 0,001), disülfit hasta ve kontrol grubunda sırasıyla 18,03 ± 15,78 ve 10,68 ± 5,87 (p< 0,004), %SS/SH hasta ve kontrol grubunda sırasıyla 5,76 ± 4,23 ve 2,79 ± 1,37 (p< 0,001), %SS/Total SH hasta ve kontrol grubunda sırasıyla 15,65 ± 76,47 ve 2,63 ± 1,22 (p< 0,001), %SH/Total SH hasta ve kontrol grubunda sırasıyla 91,36 ± 5,16 ve 94,90 ± 1,90 (p< 0,001) olarak belirlendi. Sonuç: Bu çalışmada Ailesel hiperkolesterolemili hastalarda tiyol disülfit dengesinin disülfit tarafına kayacak şekilde bozulduğunu tesbit ettik. Bu sonuç ailesel hiperkolesteroleminin aterosklerozla güçlü bağlantısının altında oksidatif stres ve antioksidanların arasındaki dengenin bozulmasının yattığı fikrini güçlendiriyor olabilir.

Özet (Çeviri)

Investigation of Thiol Disulfide Balance in Patients with Familial Hypercholesterolemia Introduction: Familial Hypercholesterolemia is an autosomal dominant transit lipoprotein metabolism disorder which is characterised by high levels of LDL (low density lipoprotein), high cholesterol and increased cardiovascular disease risk, mostly developing as a result of mutations in the LDL, Apo B, PCSK9 genes. Many studies put forward a strong link between familial hypercholesterolemia and atherosclerotic diseases at an early age. Plasma high-oxidised LDL cholesterol level is at the center of atherosclerosis pathogenesis. Human body has an antioxidant system to protect the important structures from the harmful effects of free oxygen radicals. There is a balance between oxidative stress and antioxidant system in human body. Among the very important natural antioxidant is thiol, also called as mercaptan meaning mercury holder. At the end of the oxidative process, thiols are reduced and transformed into the metabolites of disulphides, and this transformation is in a state of equilibrium. However, this state of equilibrium can be disrupted in chronic diseases such as; diabetes mellitus, cardiovascular diseases, cataract, malignancy, rheumatismal diseases, Alzheimer disease. Purpose: A strong link between oxidised LDL and atherosclerotic is put forward by many studies. Once the oxydation of LDL cholesterol increases, the process accelerates. In this study, we investigate the balance of thiol disulfide, with the thought that the balance between disulfides and thiols which are natural antioxidant might be disrupted in patients with familial hypercholesterolemia. Material and Method : In this study we evaluated 51 patients diagnosed with familial hypercholesterolemia according to the criteria of Holland's 'Dutch Lipid Clinic'. Along with these 51 patients with high LDL cholesterol level who applied for endocrine polyclinic, 81 healthy subjects were evaluated. Both written and oral approval of the patients were receieved. Blood samples taken from the patients after minimum 12 hours of hunger, without losing any time, were centrifuged and stored in an eppendorf tube to be preserved at -80 C . Under favorable conditions, these blood samples were sent to the Medical Biochemical laboratory of Ankara Yıldırım Beyazıt University with the purpose to investigate the thiol and disulfide levels and the samples were analysed in Roche Cobas 510 analyser. Findings: As a result of this study, it is found that in patients with familial hypercholesterolemia, thiol level significantly decreases while disulfide level increases (independent of age, gender and body mass index). Which as a result, means thiol/ disulfide balance changes in favor of disulfide.In our study, native thiol level of patient and control group respectively 305,52 ± 71,33 and 389,85 ± 63,31 (p< 0.001), total thiol level of patient and control group respectively 335,33 ± 78,19 and 410,32 ± 63,95 (p< 0,001), of disulfide patient and control group respectively 18,03 ± 15,78 and 10,68 ± 5,87 (p< 0,004), of %SS/SH patient and control group respectively 5,76 ± 4,23 and 2,79 ± 1,37 (p< 0,001), of %SS/Total SH patient and control group respectively 15,65 ± 76,47 and 2,63 ± 1,22 (p< 0,001), of %SH/Total SH patient and control group respectively 91,36 ± 5,16 and 94,90 ± 1,90 (p< 0,001) is determined as shown. Result: In this study we found that thiol/disulfide balance in patients with familial hypercholesterolemia is disrupted in favor of disulfide. This conclusion might strengthen the idea that the reason behind the strong link between familial hypercholesterolemia and atherosclerosis could be the disruption of the balance between oxidative stress and antioxidants.

Benzer Tezler

  1. Gaziantep ve çevresinde yaşayan ailesel hiperkolesterolemi hastalarında ldlr ve APOB genlerinin moleküler analizi

    Molecular analysis of ldlr and apob genes in patients with familial hypercholesterolaemia in Gaziantep and surrounding areas

    MURAT KORKMAZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    GenetikGaziantep Üniversitesi

    Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SERDAR ÖZTUZCU

  2. LDLR geni mutasyonu bulunan Türk ailesel hiperkolesterolemi hastalarında, PCSK9 ve APOB gen mutasyonu varlığı

    Presence of PCSK9 ve APOB gene mutation of LDLR gene mutation positive Turkish familial hypercholesterolemia patients

    MÜGE BİLGİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    BiyolojiAnkara Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İRFAN KANDEMİR

  3. Sistemik izotretinoin kullanan akne hastalarında kan lipit parametrelerindeki değişikliklere ailesel ateroskleroz öyküsünün ve diğer risk faktörlerinin etkisi

    The effect of family history of atherosclerosis and other risk factors on changes in blood lipid parameters in acne patients using systemic isotretinoin

    ESRA RABİA AKGÜÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    DermatolojiKahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MİNE MÜJDE KUŞ

  4. Ailesel hiperkolesterolemili çocuk hastaların kardiyovasküler değerlendirilmesi

    Cardiovascular assessment of pediatric patients with familial hypercholesterolemia

    GÖRKEM ABDİKAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıHacettepe Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TEVFİK KARAGÖZ

  5. Primer ailesel hiperkolesterolemi tanılı hastalarda diyet tedavisinin büyüme, büyümenin biyokimyasal belirteçleri ve kalp damar sağlığı üzerine etkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the effect of diet therapy on growth, biochemical markers of growth and cardiovascular health in patients with primary familial hypercholesterolemia

    TUĞÇE KARTAL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Beslenme ve DiyetetikHasan Kalyoncu Üniversitesi

    Beslenme ve Diyetetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLDEN KÖKSAL