Geri Dön

Kliniğimizde roux-y hepatikojejunostomi uygulanan olguların uzun dönem sonuçları

Long term results of roux-n-y hepaticojejunostomy practiced cases in our clinic

  1. Tez No: 484890
  2. Yazar: ZEKİ ZEREYAK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ATILGAN TOLGA AKÇAM
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çukurova Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 60

Özet

2005 Ocak - 2017 Şubat tarihleri arasında safra yolu yaralanması, safra yolu anomalileri, safra yolu darlıkları ve safra yolu tümörleri nedeni ile ÇÜTF Genel Cerrahi Anabilim Dalı'nda Roux-y hepatikojejunostomi yapılan 135 olgunun kayıtları retrospektif olarak incelendi. Olguların yaşı, cinsiyeti, Roux-y hepatikojejunostomi endikasyonu, operasyon şekli, semptomları, semptomların süresi, özgeçmiş, soygeçmiş, muayene bulguları, preoperatif ve postoperatif laboratuar değerleri (tam kan sayımı, biyokimyasal parametreler, tümör marker ve kültür) yaralanma, darlık ve lezyonun yeri ve klasifikasyonu, vasküler yaralanma varlığı, yapılan cerrahi girişim, morbidite, mortalite, yatış süresi ve postoperatif takibi bulguları değerlendirildi. Hastaların ameliyat yaşı ortalama 52,9±13,6 (min:16 - maks: 81) idi. Hastaların 72 si erkek 63 ü kadın idi. Olguların 40'ında safra yolu yaralanması nedeni ile roux-y hepatikojejunostomi uygulanmış olup, en sık 37 olgu ile strassberg tip E yaralanma mevcut idi. Olguların 51 inde tümör nedeni ile roux-y hepatikojejunostomi uygulanmış olup 16 vaka ile klatskin tümör ilk sırayı almakta idi. Postoperatif bulguları etkileyen preoperatif parametreleri belirleyebilmek için her bir postoperatif bulgu için karşılaştırmalı istatistiksel analiz yapıldı. Bilier darlık gelişimi için preoperatif direkt bilüribin değerlerinin yüksek olması etkili faktör olarak bulundu (P=0,003). Anastomoz darlığı gelişimi için ise preoperatif ALT yüksekliği etkili bulunmuştur (P=0,039) . Tüm olgular için postoperatif dönemde kronik karaciğer hastalığına ilerlemesi için semptom sürelerinin 10 günden fazla olması (P=0,037) ve ALT yüksekliği (p=0,017) etkileyici faktörler olarak tespit edildi. Tümör olguları için CEA yüksek bulunması, nüks için risk faktörü olarak bulundu (P=0,009). Olguların asemptomatik seyredebilmesi için ALT düşüklüğü etkileyici faktör olarak bulundu (P=0,001). Anastomoz düzeyi, yapılan operasyon tipi veya tarihinin postoperatif bulgularla ilişkisi bulunamadı (p>0,005). Sağkalımı etkileyen preoperatif parametreleri belirleyebilmek için her bir postoperatif bulgu için karşılaştırmalı istatistiksel analiz yapıldı. Tüm olgular için erkek cinsiyet, ikter varlığı, semptomların süresinin 10 günden fazla olması, bilüribin yüksekliği, tümör olgularında ise Ca-19.9, CEA yüksekliği ve nüks varlığı survival etkileyen faktörler olarak görüldü (P

Özet (Çeviri)

Between January 2005 and February 2017, records of 135 patients who underwent Roux-y hepaticojejunostomy in Cukurova University Medical Faculty General Surgery Department with biliary tract injuries, biliary tract anomalies, bile duct strictures and biliary tract tumors were retrospectively reviewed. The age, sex, indications of Roux-y hepaticojejunostomy, type of operation, duration of symptoms, resume, family history, examination findings, preoperative and postoperative laboratory values (complete blood count, biochemical parameters, tumors and culture), location of the lesion, morbidity, mortality, duration of time in the hospital and postoperative follow-up were evaluated. The mean age of the patients was 52.9±13.6 (min:16-max: 81). 72 of the patients were male and 63 were female. Roux-y hepaticojejunostomy was performed in 40 cases of biliary tract injuries, and 37 cases and strassberg type E injuries were the most common. Patients underwent roux-y hepaticojejunostomy with 51 indole tumor cause and 16 cases had klatskin tumor was in the first order. A comparative statistical analysis was performed for each postoperative finding to determine the preoperative parameters affecting the postoperative findings. For the bilier stricture development, high preoperative direct bilirubin values was effective factor (p=0.003). Preoperative ALT elevation was found effective for development of anastomotic stricture (p=0.039). For all cases, symptom durations were more than 10 days (p=0.037) and ALT elevation (p=0.017) were found to be factors for postoperative progression to chronic liver disease. The presence of high CEA for tumor cases was found as a risk factor for recurrence (p=0.009). Low ALT was found to be an effective factor for asymptomatic cases (p=0.001). Anastomosis level, operation type or date of operation was not found to be related to postoperative findings (p>0,005). A comparative statistical analysis was performed for each postoperative finding to determine preoperative parameters. Fort all phenomenon; male sex, presence of icter, symptoms which last more than 10 days, much bilüribin value; Ca-19,9 elevation and presence of nüks are effective factors (P

Benzer Tezler

  1. 1995-2004 yılları arasında kliniğimizde tedavi edilen safra yolu yaralanmalarının retrospektif analizi

    Thr retrospective review of bile duct injuries managed between 1995 and 2004 in our clinic

    ATILGAN TOLGA AKÇAM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Genel CerrahiÇukurova Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. EMİN UĞUR ERKOÇAK

  2. Koledok Kistleri (1992-2007 tarihleri arasındaki 'Koledok Kisti' vakalarının değerlendirilmesi)

    Choledochal Cysts

    HASAN ÖZKAN GEZER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Çocuk CerrahisiSağlık Bakanlığı

    Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İBRAHİM KARAMAN

    PROF. DR. CAN DEMİR KARACAN

  3. 2009-2012 tarihleri arasında İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Kliniği'nde morbid obezite hastalarında yapılan roux-en-y gastrik by-pass ameliyatlarının retrospektif olarak değerlendirilmesi

    The retrospective evaluation of Roux-en-Y Gastric By-Pass surgery in morbid obesity patients that between the years of 2009-2012 in Inonu University School of Medicine, General Surgery Clinic

    ORHAN GÖZENELİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Genel Cerrahiİnönü Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CÜNEYT KAYAALP

  4. Pankreatıkoduodenektomı sonrasıpankreatıkojejunostomı rekonstrüksıyonunda uygulanan konvansıyonel ve ızole roux-en-y teknıklerının cerrahı sonuçlarının karşılaştırılması

    Comparison of surgical results of conventional and isolated roux-en-y techniques in pancreaticojejunostomy reconstruction after pancreaticoduodenectomy

    BABUR SALİH

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Genel CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖZER ÖZLÜ