Erişkinlerde nöromonitorizasyon tüpü kullanılan tiroid ve paratiroid vakalarında glidescope video laringoskopun macintosh laringoskop ile randomize, prospektif karşılaştırılması
Comparison of glidescope video laryngoscope with macintosh laryngoscope in thyroid and parathyroid cases using neuromonitorization tube in adults: A prospective randomized study
- Tez No: 487251
- Danışmanlar: DOÇ. DR. AYŞE SURHAN ÇINAR
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
- Anahtar Kelimeler: Endotrakeal entübasyon, nöromonitorizasyon tüpü, Glidescope Video Laringoskop, Macintosh laringoskop, Endotracheal intubation, neuromonitorisation tube, Glidescope Video Laryngoscope, Macintosh laryngoscopy
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İstanbul Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 82
Özet
Giriş ve Amaç: Çalışmamızda; erişkinlerde nöromonitorizasyon tüpü kullanılan tiroid ve paratiroid vakalarında Glidescope Video Laringoskopun (GVL) Machintosh Laringoskopa (ML) göre hemodinamik yanıta ve entübasyon kalitesi üzerine olan etkilerini karşılaştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya, yaşları 18–65 arasında değişen, ASA (American Society of Anesthesiologists) I-II sınıflamasına giren, elektif şartlarda nöromonitorizasyon tüpü kullanılarak tiroid ve paratiroid operasyonu olması planlanan 180 hasta dahil edildi. Hastalar opak kapalı zarf yöntemiyle GVL ile entübe edilecekler grup G (n:90), ML ile entübe edilecekler grup M (n:90) olmak üzere iki gruba ayrıldı. Hastaların yaş, cinsiyet, boy, kilo, ASA skoru, modifiye mallampati skoru, operasyon türü ve entübasyon şekli kaydedildi. Tüm hastalara rutin monitorizasyon uygulandı. Anestezi indüksiyonu ve kas gevşetici ajan yapıldıktan sonra hastalar GVL ya da ML ile nöromonitorizasyon tüpüyle entübe edildi. Entübasyon süresi ve deneme sayısı kaydedildi. Preindüksiyon, postindüksiyon, postentübasyon sonrası hemen ve entübasyondan sonraki 3. dakikadaki KTA (Kalp Tepe Atımı), Spo2 (Periferik oksijen satürasyonu), SAB (Sistolik Arter Basıncı), DAB (Diyastolik Arter Basıncı) ve OAB (Ortalama Arter Basıncı) değerleri kaydedildi. Anestezi sonlandırılıp hasta ekstübe edildikten sonra bir başka doktor tarafından entübasyon tüpünde kan varlığı ve hastanın öksürüp öksürmediği değerlendirilerek kaydedildi. Anestezi ve cerrahi süreleri kaydedildi. Bulgular: Entübasyon sonrası KTA ortalamaları grup M'de Grup G'ye göre anlamlı derecede yüksek bulundu (p=0,006 p=0,029). Entübasyon sonrası DAB ve OAB değerleri grup M'de grup G'ye göre anlamlı olarak yüksek bulundu (p=0,001 p=0,013, (p=0,011). Entübasyon süresi grup G'de(35,3±10,3) grup M'ye(22,1±7,7) göre anlamlı olarak yüksek bulundu. Deneme sayısında gruplar arasında istatiksel olarak anlamlı fark bulunmadı. Entübasyona bağlı komplikasyon (tüpte kan varlığı ve öksürük) oranında gruplar arasında anlamlı fark bulunmadı. Sonuç: GVL'nin nöromonitorizasyon tüpü kullanılan tiroid ve paratiroid vakalarında uzun entübasyon süresine rağmen hemodinamik yanıta daha az olan etkisinden, mukozal hasarlanma oranını artırmamasından ve geliştirilmiş görünürlük sayesinde nöromonitorizasyon tüpünün doğru yere konumlandırılmasını daha kolay sağlamasından dolayı ilk tercih laringoskopi yöntemi olabileceği kanatindeyiz.
Özet (Çeviri)
Introduction and Objectives: In our study; we aimed to compare the effects of Glidescope Video Laryngoscope (GVL) and Machintosh Laryngoscope (ML) on hemodynamic and intubation quality of thyroid and parathyroid cases using neuromonitorisation tube in adults. Material and Methods: A total of 180 patients aged between 18 and 65 years were included in the ASA (American Society of Anesthesiologists) I-II classification, electively planned for thyroid and parathyroid surgery using a neuromonitorisation tube. Patients were divided into two groups by opaque closed envelope method, group G (n: 90) will be accommodated with GVL, group M (n: 90) will be accommodated with ML. Patients' age, sex, height, weight, ASA score, modified mallampati score, type of operation, anesthesia and surgery duration and intubation pattern were recorded. All patients were routinely monitored. After induction of anesthesia and muscle relaxant, the patients were treated with a neuromonitorisation tube with GVL or ML. The duration of intubation and the number of trials were recorded. The values of HR (Heart Rate), SpO2( peripheral oxygen saturation), SAP (Systolic Arterial Pressure), DAP (Diastolic Arterial Pressure) and MAP (Mean Arterial Pressure) values were recorded at preinduction, postinduction, postentubation immediately and 3 minute after post intubation. After the anesthesia was terminated and the patient extubation , another doctor checked the blood in the intubation tube and recorded that the patient was coughing . Anesthesia and surgery time were recorded. Results: HR averages after intubation were significantly higher in group M than group G (p = 0.006 p = 0.029). DAP and MAP values after intubation were found to be significantly higher in group M than in group G (p = 0,001 p = 0,013, p = 0,011) Intubation time was significantly higher in group G (35,3 ± 10,3) (22,1 ± 7,7) There was no statistically significant difference between the groups in the number of the intubation trial. There was no significant difference between the groups in the rate of intubation related complication (blood and cough in the intubation tube) Conclusion: In conclusion, GVL is the first choice laryngoscopy method because of its less hemodynamic effect despite the long duration of intubation in thyroid and paratiroid cases used neuromonitorisation tube, because it does not increase the rate of mucosal injury and because of its improved visibility, it allows the neuromonitorisation tube to be positioned right more easier.
Benzer Tezler
- Erişkinlerde ön çapraz bağ yaralanmalarında hill sachs lezyonu benzeri kemik iliği ödemi paterninin sıklığı ve ek yaralanmalarla ilişkisi
The frequency of hill sachs lesion-like bone marrow edema pattern in anterior cruciate ligament injuries in adults and its relationship with concomitant injuries
ULAŞ YAVUZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Ortopedi ve Travmatolojiİstanbul Üniversitesi-CerrahpaşaOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET CAN ÜNLÜ
- Erişkinlerde üçüncü el sigara dumanı farkındalığı ve ilişkili faktörler
The awareness of third-hand smoke and related factors in adults
ELİFCAN SÖNMEZLER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Aile HekimliğiSağlık Bilimleri ÜniversitesiAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SÜLEYMAN ERSOY
- Yüksekte kalça çıkıklarında femoral basamaklı osteotomi ile uygulanan total kalça protezleri ve sonuçları
Results of the total hip arthroplasties with femoral shortening stepcut osteotomy in high riding hips
VOLKAN ŞENSOY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Ortopedi ve Travmatolojiİstanbul ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İSMAİL REMZİ TÖZÜN
- Erişkinlerde epizodik gerilim tipi başağrısında hızlı etkili lornoksikamın randomize, çift-kör, plasebo kontrollü etkililik çalışması
Effectiviness of lornoxicam quick-release form on episodic tension type headache: Randomized, double-blind, placebo controlled study
GÖKNUR SÖYLEMEZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Anestezi ve Reanimasyonİstanbul ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. GÜL KÖKNEL TALU
- Erişkinlerde eklemi ilgilendiren instabil radius distal uç kırıklarının cerrahi tedavi sonuçları: Volar kilitsiz ve kilitli anatomik plakla tespit yöntemlerinin karşılaştırılması
Results of surgical treatment for unstable distal end radius fractures with articular involvement in adults: Comparing with unlocked and locked anatomic plate fixation method
ENGİN KESGİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Ortopedi ve TravmatolojiÇukurova ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HÜSEYİN BAYRAM