Böbrek nakli hastalarında post operatif düşük doz dopaminin etkisi
Post operative low dose dopaminine effect in renal transplantation
- Tez No: 490050
- Danışmanlar: DOÇ. DR. ARZU VELİOĞLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Nefroloji, Nephrology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 41
Özet
ÖZET Giriş ve Amaç: Kronik böbrek hastalığı (KBH) tüm dünyada ve ülkemizde son yıllarda giderek artan bir sağlık problemidir. KBH glomerular filtrasyon hızına (GFH) göre 5 gruba ayrılır. Grup 5 son dönem böbrek yetmezliği (SDBY) olarak isimlendirilir. SDBY döneminde, hastalar herhangi bir renal replasman tedavisine mutlak ihtiyaç duyarlar. Günümüzde SDBY'nin en iyi tedavisi böbrek naklidir. Böbrek nakli bir vasküler anastamoz operasyonudur. Nakil edilen böbreğin yeterli fonksiyon görebilmesi için optimal kan akımının sağlanmasına ihtiyaç duyulur. Bu nedenle operasyon sonrasında yeterli hidrasyonun sağlanması önemlidir. Hidrasyon dışında böbrek kan akımını arttırmaya yönelik girişimler her zaman güncelliğini korumaktadır. Pozitif inotropik ajan olarak etki gösteren dopaminin böbrek kan akımını arttırdığına dair yayınlar bulunmaktadır. Böbrek nakli sonrası Düşük Doz Dopamin (DDD) kullanımının idrar çıkışını iyileştirmesi, arteriyal vazospazm ve dolayısıyla akut tübüler nekrozu önlemesi beklense de halen bu konuda net ve güncel bir kanıt bulunmamaktadır. Kliniğimizde Şubat 2013 tarihine kadar yapılan tüm böbrek nakli operasyonlarından sonra bu amaçla DDD kullanılmaktaydı. Bu tarihten sonra hastalar dopaminsiz sadece intravenöz hidrasyon ile takip edilmeye başlandı. Çalışmamız ile böbrek nakli operasyonunu takiben DDD infüzyonu alan ve almayan hastaların erken dönemde hemodinamik durumunu ve kısa dönem böbrek fonksiyon testlerine etkisini karşılaştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde Ocak 2007 ve Aralık 2016 tarihleri arasında böbrek nakli olmuş olan hastalar dâhil edildi. 18 yaş altı kişiler ve primer nonfonksiyone olanlar çalışma dışında bırakıldılar. Hastaların demografik verileri, operasyon öncesi kreatinin (Kr) ve operasyon sonrası 1.hafta, 1.ay, 3.ay ve 6.ay kreatinin değerleri, gecikmiş greft fonksiyonu olanlar, 6.aydaki mortalite oranı, rejeksiyon sıklığı, 6.aydaki GFH değerleri ve 6.aydaki greft kaybı oranı kayıt edildi. DDD infüzyonu alan ve almayan hastalar karşılaştırıldı. Bulgular: Araştırmaya toplam 126 hasta dahil edildi. Hastaların %50,8'i erkek, %49,2' si kadındı. Yaş ortalaması 38,94 + 11,8 [18-67] yıldı. Hastaların primer böbrek hastalığı vii sıklıklarına bakılacak olursa birinci sırada 32 (%25,4) kişi ile Glomerulonefrit tanısı yer almaktaydı. Sırasıyla 21(%16,7) hasta ile hipertansif nefropati ikinci sırada ve 9(%7,1) hasta diyabetik nefropati tanısı ile üçüncü sıradadır. Hastaların 12 (%9,5) tanesi hiçbir renal replasman tedavisi almamıştı. 91 (%72,2) hasta hemodiyaliz ve 23 (%18,3) hasta periton diyaliz tedavisi almıştı. Hastaların 94 sı (%74,6) canlı vericiden nakil olmuştu. 32(%25,4) kişi ise kadavradan nakil olmuştu. 57 hasta operasyon esnasında ve operasyondan sonraki 72 saat süresince DDD infüzyonu (2 μg/kg/dk) tedavisi alırken; 69 hasta DDD infüzyonu almamıştır. DDD alan ve almayan hastaların demografik ve laboratuvar verileri arasında istatiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır. DDD alan hastaların 19'unda gecikmiş greft fonksiyonu görülürken, DDD almayan hastaların 12'sinde görüldü (p=0.039). Gecikmiş greft fonksiyonu olan ve olmayan hastaların karşılaştırılmasında etki edebilecek diğer faktörler açısından bakıldığında uzun süreli renal replasman tedavisi almış olmak, hastaların yaşı, kadavra vericiden nakil olmak ve donörde hipertansiyon olması anlamlı bulundu (sırasıyla p değeri 0,022,
Özet (Çeviri)
ABSTRACT Introduction and Objective: Chronic kidney disease (CKD) is a growing health problem all over the world and our country in recent years. The CKD is divided into 5 groups according to the glomerular filtration rate (GFR). Group 5 is termed as end stage renal failure (ESRD). The best treatment of ESRD is kidney transplantation. A successful vascular anastomosis is major component of kidney transplantation operation. Optimal blood flow is needed to ensure adequate function of the transplanted kidney. Therefore, it is important to provide adequate hydration after the operation. Attempts to increase kidney blood flow along with hydration have been investigated previously. There are several reports that dopamine acting as a positive inotropic agent increases renal blood flow. Expected results of the use of low-dose dopamine (LDD) (2 mcg/kg/min) after renal transplantation are improvement of urinary output, prevention arterial vasospasm and decreased risk of acute tubular necrosis. However there is still no clear and current evidence in this regard. LDD was used for this purpose after all renal transplant operations performed until February 2013 in our clinic. After this date, the patients were started to monitor only by intravenous hydration without dopamine. With the following study, we aimed to evaluate the effects of LDD infusion on early hemodynamic status and short-term graft function by comparing the patients who received and did not receive LDD infusion following kidney transplantation operation. Materials and Method: Patients with kidney transplantation performed between January 2007 and December 2016 in the Marmara University Medical Faculty Hospital were included to study. The patients under 18 years of age and primary nonfunctional transplant patients excluded from the study. Demographic data of patients, preoperative creatinine (Cr) and postoperative 1st week, 1st month, 3rd month and 6th month creatinine values, delayed graft function, rejection frequency, GFR values in 6th month, the graft loss rate and mortality rate at 6th month, month was recorded. Patients receiving and not receiving LDD infusion were also compared. Results: ix A total of 126 patients were included in the study. 50.8% of the patients were male and 49.2% were female. The average age was 38,94 + 11,8 [18-67] years. Primary renal diseases were as follows: 32 patients (25.4%) Glomerulonephritis (GN), 21 patients (16,7%) hypertensive nephropathy and 9 patients (7.1%) diabetic nephropathy. Twelve (9.5%) of the patients did not receive any renal replacement therapy. 91 patients (72.2%) had hemodialysis and 23 patients (18.3%) had peritoneal dialysis treatment. 94 patients (74.6%) were had living donors. 57 patients underwent LDD infusion (2 μg/kg/min) therapy during the operation and 72 hours after the operation; 69 patients did not receive LDD infusion. There was no statistically significant difference between demographic and laboratory data of LDD patients and non-LDD patients. Delayed graft function was observed in 19 of LDD patients, but it was observed in 12 of non-LDD patients (p = 0.039). In terms of other factors that may affect the comparison of patients with delayed graft function and those without delayed renal function, it was found that patients had long term renal replacement therapy, age of patients, cadaveric donation and hypertensive donor were significant (p values 0,022, 0,001, 0,001 and 0,001, respectively) . When regression analysis was performed, it was found that having LDD infusion was not effective in terms of factors affecting delayed graft function and that the most important factor was donor HT presence (p value
Benzer Tezler
- Böbrek nakli alıcılarında serum sklerostin düzeyleri ile osteoporoz arasındaki ilişki
Relationship between sclerosti̇n levels and osteoporosis in kidney transplant recipients
HASAN BASIR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
NefrolojiKahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ORÇUN ALTUNÖREN
- Canlı donörlerden yapılan böbrek naklinde çift J stent gerekli midir?
Are double-J stents necessary in kidney transplants from live donors?
TUFAN ERGENÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Genel CerrahiPamukkale ÜniversitesiCerrahi Tıp Bilimleri Bölümü
PROF. DR. HÜSEYİN ÇAĞATAY AYDIN
- Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesinde 2010-2016 arasında yapılan böbrek nakillerinin değerlendirilmesi
Evaluation of kidney transplants performed at Akdeniz University Medical Faculty Hospital between 2010-2016
SAMİ AYTEKİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Anestezi ve ReanimasyonAkdeniz ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZEKİ ERTUĞ
- Renal transplantasyon yapılan hastaların diyaliz yöntemlerinin intraoperatif parametrelere göre değerlendirilmesi
Assessment of the dialysis methods according to operative parameters for the patients with renal transplantation
GONCA MERSİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Anestezi ve ReanimasyonAkdeniz ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZEKİ ERTUĞ
- Böbrek nakli yapılan hastalarda erken dönemde ölçülen rezistif indeks ve graft böbrek damar sayısının renal graft fonksiyonları üzerine etkisi
The effect of resistive index and graft renal vessel number measured in the early period in renal transplantation patients on renal graft functions
VEYSİ EKİNCİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Genel CerrahiGaziantep ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SACİD ABDUSSEMET ÇOBAN
DR. ÖĞR. ÜYESİ AZİZ BULUT