Avrupa merkezciliği kapsamında Türkiye'de Eski Çağ tarihçiliğinin gelişim süreci
Eurocentrism within the scope of the process of development of ancient historiography in Turkey
- Tez No: 493008
- Danışmanlar: PROF. DR. ÖZDEMİR KOÇAK
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Tarih, History
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2018
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Selçuk Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Eskiçağ Tarihi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 112
Özet
Türkiye'de Eskiçağ Tarihinin serüveni yerellik ve evrensellik arasında sıkışmış bir alan olarak yerini almış ve bu yerini korumaktadır. Eskiçağ biliminin ve arkeolojinin mecz edilebilme süreci aşılamadığı gibi, bu alandaki çalışmalarda da Avrupa inşasının dışına çıkılamamıştır. Bugünkü tarih ve arkeoloji araştırmaların dayandığı temel, II. Dünya Savaşı yıllarında şarkiyatçı grupların ortaya attığı Avrupa merkezli ekolün devamıdır. Avrupa'nın kendisi de bugün bu ekolün üstüne çok fazla bir şey koyamamıştır. Türk arkeolojisi ise malzeme ve kazı alanlarına, medeniyetin beşiği topraklara sahip olmasına rağmen kendi ekolünü oluşturamamış ve Avrupa metodolojisi üzerine kurulu bilgilerle iktifa etmeyi sürdürmüştür. Mevcut durumun iyileştirilmesi ve bunun aşılması noktasında Türkiye'deki bilimsel kuruluşların öncülüğü ve önemi müphem bir mesele olarak da durmaktadır. Bugün arkeolojide ulusal bir ekolünün oluşamama sebepleri arasında toplumsal anlamda değerlerimizi bilmemenin verdiği eksiklik yanında bu alanda çalışan arkeolog ve tarihçilerin kendilerini Avrupa ekolünün karşısında rütbe-i noksan olarak görmeye devam etmeleri gibi pek çok sebep sıralanabilir. XIX. Yüzyıl da Oryantalizm akımının ortaya çıkışı ve Hellenizmi sahiplenmek düşüncesiyle Anadolu toprakları yağmalanmaya başlanmıştır. Bu dönemde; Osmanlı devletini parçalanmaktan kurtarma ve birçok alanda yapılan ıslahatları başarabilmek amacı içerisinde olan Osmanlı yöneticilerinin bütün iyi niyetli çalışmalarına rağmen Asar-ı Atîkanın önemini tam anlamıyla yerleştirilememiştir. Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte M. K. Atatürk, ümmete dayalı bir devleti ulusal bir yapıya dönüştürme çabası içerisinde, Anadoluculuğu ileri sürmüştür. Hititler ile Sümerlerin Türk kimliği ile özdeşleştirilmesi, tezinin dayanağını oluşturmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurulum safhasında kültürlerin tümü ulusal tarihin ya da geçmişin bir parçası olarak algılanıp arkeolojik kazılara eman verilmiştir. Bu çalışmaların vereceği neticeler bilinçli demokratik temellendirilişin taşlarından birini teşkil etmiştir. Bugün muhafazakar perspektiften eskiçağa ve arkeolojik araştırmalarına karşı takınılan tutum, farkındasızlığın da yarattığı yolla bu düşüncede olanları Cumhuriyetin kuruluşunda izlenen bu hareketin karşısında bir duruşa da sürüklemektedir. Bugün eskiçağ ve arkeolojik çalışmaların boynuna Avrupa ekolünün benimsenmesiyle geçirilen kemend yerel bakışın arkeolojiye bu denli yaklaşımıyla da sıkıştırılmaktadır.
Özet (Çeviri)
The adventure of the Ancient History in Turkey has taken its place as an area stuck between locality and universality and maintains its place. The work of ancient science and archeology has not been overcome, and the work of this area has not been able to go beyond European construction. The foundation on which today's history and archeological researches are based is a continuation of Europe-centered cult that orientalist groups unveiled during World War II. Europe itself has not put too much on this cult today. Turkish archeology, on the other hand, has not been able to create its own ecology, despite the fact that it owns the lands of the cradle of the civilization and the land of materials and excavations, and continues to disseminate information based on European methodology. The pioneering and preoccupation of scientific institutions in Turkey at the point of improving and overcoming the current situation is also an ambiguous issue. Today, there are many reasons why archaeologists do not have a national consciousness in archeology, such as the lack of knowing our socially meaningful values, and the fact that archeologists and historians working in this area continue to see themselves as undergraded in the face of European ecology. XIX. The Anatolian lands began to be looted due to the emergence of the Orientalism movement in the 19th century and the idea of possessing Hellenism. In this period; despite all the good intentions of the Ottoman rulers who were in the aim of rescuing the Ottoman state from disintegration and achieving reforms in many areas, the importance of the Asar-i Atîkan was not fully established. Along with the foundation of the Republic, M. K. Atatürk put forward the Anatolianism in an effort to transform a state based on umma to a national structure. The identification of the Hittites and Sumerians with the Turkish identity formed the basis of his thesis. At the stage of the establishment of the Republic of Turkey, all cultures were perceived as part of national history or past, and were given archaeological excavation. The consequences of these works constituted one of the stones of the conscious democratic foundation. Today, the attitude towards the ancient and archeological investigations from the conservative perspective is also dragging on the attitude towards this movement which is followed in the founding of the Republic by the way created by the unawareness. Archeology is also being squeezed by the kemend local view that has been passed through the adoption of European ecology around the ancient and archeological studies today.
Benzer Tezler
- Türkiye akademisinde postkolonyal teorinin alımlanması: Lisansüstü tezler üzerinden bir araştırma
Reception of the postcolonial theory in Turkish academy: A research through postgraduate theses
NEVİN BAŞARAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Siyasal BilimlerYıldız Teknik Üniversitesiİnsan ve Toplum Bilimleri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ONUR GÜNEŞ AYAS
- The international in Turkish Islamist thought
Türk İslamcı düşüncesinde uluslararası
TUNAHAN YILDIZ
Doktora
İngilizce
2024
Uluslararası İlişkilerOrta Doğu Teknik ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZANA AYŞE ÇITAK AYTÜRK
- Ötekinin bilgisi: Weber'de Avrupa-merkezciliğin yapısökümü
Knowledge of the other: Deconstruction of Eurocentrism in Weber
UMUT ERDOĞAN
- Nefret söylemi kapsamında Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik Suçu
The Crime of Provoking The Public Hatred, hostility within the scope of hate speech
SERRA KARADENİZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2012
HukukGalatasaray ÜniversitesiKamu Hukuku Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. VESİLE SONAY EVİK
- The suppression of innovation: Testing the open nature of article 102 Tfeu
İnovasyonun baskılanması: Avrupa Birliğinin işleyişine dair Anlaşma'nın yoruma açık 102. maddesinin değerlendirilmesi
FATİH BUĞRA ERDEM
Doktora
İngilizce
2020
HukukBrunel University LondonHukuk Ana Bilim Dalı
PROF. DR. JURGİTA MALİNAUSKAİTE