Geri Dön

Otoimmün subklinik hipotiroidi hastalarında aterosklerotik bir markır olan homosistein düzeyi ve otoantikorlarla ilişkisi

Homocysteine level, as an atherosclerotic marker, in autoimmune subclinical hypothyroid patients and relation with autoantibodies

  1. Tez No: 494459
  2. Yazar: MEHMET BOLAL
  3. Danışmanlar: UZMAN NİSBET YILMAZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: ateroskleroz, Hashimoto tiroiditi, homosistein, inflamasyon, kronik lenfositik tiroidit, otoantikor, otoimmünite, atherosclerosis, autoantibody, autoimmunity, chronic lymphocytic thyroiditis, Hashimoto thyroiditis, homocysteine, inflammation
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Dahiliye Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 62

Özet

Hashimoto tiroiditinde subklinik hipotiroidi aşamasında otoinflamasyon sonucunda artan kronik inflamasyon ve tiroid hormon düzeyinde meydana gelen dalgalanmalar sonucunda kardiyovasküler sistemde ateroskleroza bir eğilim oluştuğu birçok çalışmada gösterilmiştir. Bu çalışmalarda subklinik hipotiroidi ile birlikte sıklıkla c-reaktif protein, sialik asit, endokan, asimetrik dimetil arginin, interlökin – 6 ve lipit panelleri çalışılmıştır. Fakat homosistein düzeyi ile otoimmünite, kronik inflamasyon ve subklinik hipotiroidi arasındaki ilişkiyi inceleyen herhangi bir çalışmaya rastlamadık. Homosistein yükseklikliği ile seyreden homosisteinemi, koroner arter hastalığı için bir risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Subklinik hipotiroidi artan kronik inflamasyon, oksidatif stres ve lipid peroksidasyonu ile ilişkili bir klinik durum olmasından dolayı, aterosklerotik bir markır olan homosisteinin bu hasta grubunda yüksek çıkmasını öngörüyoruz. Bu nedenle daha önce kliniğimizde subklinik hipotiroidi tanısı konulmuş, herhangi bir hastalık ve ilaç kullanımı olmayan ve çeşitli nedenlerle homosistein düzeyi istenmiş hastalarda, homosistein düzeyini ve otoantikorlarla ilişkisini incelemeyi amaçladık. Çalışmaya 18 yaşından büyük, yeni tanı almış Hashimoto tiroiditine bağlı subklinik hipotiroidi tanısı almış 50 hasta ve bilinen herhangi bir hastalığı olmayan 50 sağlıklı gönüllü olmak üzere toplam 100vakadahil edildi. Hastaların Hashimoto tiroiditi tanısı; laboratuar parametrelerinden anti – TPO ve anti – Tg otoantikorlarından birinin veya her ikisinin pozitifliği ve / veya ultrasonografik olarak tiroidit ile uyumlu bulguların varlığı (tiroid parankim heterojen ekojenitenin olması) durumunda konulmuş. Hashimoto tiroiditi tanısı konulduktan sonra sT4 düzeyi normal sınırlarda olmak kaydıyla TSH düzeyleri normal sınırın üzerinde olan hastalar subklinik hipotiroidi kabul edilmiş. Kontrol grubu olarak seçilen bireylerde TSH, sT4, anti-TG ve anti-TPO ölçümleri normal aralıkta olanlar ile yapılan ultrasonografi değerlendirmesinde Hashimoto tiroiditi ekarte edilen kişiler alındı. Çalışmamızda otoimmün subklinik hipotiroidi grubunda homosistein (9,6 µmol/L karşı 5,5µmol/L; p< 0,001), hs – CRP (2,4 mg/L karşı 0,9mg/L; p< 0,001) ve LDL – kolesterol düzeyi (sırasıyla; 115,9 ± 32,7 mg/dl karşı 100,3 ± 23,9mg/dl, p= 0,008) sağlıklı kontrol grubuna kıyasla daha yüksek HDL–kolesterol düzeyi (sırasıyla; 51,2±12,7 mg/dl karşı 58,8±15,2mg/dl; p=0,008) ise daha düşük saptandı. Subklinik hipotiroidi grubunda homosistein düzeyi ile hs – CRP(r=0,312, p= 0,027), anti – TPO (r=0,505, p< 0,001)ve anti – Tg (r=0,318, p= 0,031)düzeyleri arasında pozitif bir korelasyon saptandı. Yapılan regresyon analizinde HDL – kolesterol, hs – CRP ve homosistein düzeyinin subklinik hipotiroidi için birer bağımsız risk faktörleri olduğu saptandı. Bu bulgular ışığında, aterosklerotik hastalıkların patofizyolojisiyle yakından ilişkili olduğu gösterilmiş olan homosistein ve hs – CRP düzeylerinin otoimmün subklinik hipotiroidi grubunda yüksek çıkması ve bu parametrelerin otoimmün subklinik hipotiroidi için bağımsız risk faktörü olarak saptanması, otoimmün subklinik hipotiroidinin aterosklerotik hastalıklarla yakından ilişkili olabileceğini düşündürmektedir.

Özet (Çeviri)

It has been demonstrated in various studies that, as a result of chronic inflammations and fluctuations in level of thyroid hormones that increase due to auto-inflammation during the phase of subclinical hypothyroidism in Hashimoto's Thyroiditis, a tendency for atherosclerosis occurs in cardiovascular system. In these studies c-reactive protein, sialic acid, endocan, asymmetrical dimethylarginine, interleukin – 6 and lipid panels were studied along with subclinical hypothyroidism. However, we have not encountered with any study investigating the association of homocysteine level with autoimmunity, chronic inflammation and subclinical hypothyroidism. Homocysteine that present with high levels of homocysteine has been considered to be a risk factor for coronary artery disease. As subclinical hypothyroidism is a clinical entity associated with chronic inflammation, oxidative stress and lipid peroxidation, we propose that homocysteine, which is an atherosclerotic marker, will be high in this patient group. We therefore aimed to examine level of homocysteine and its association with auto-antibodies in patients diagnosed with subclinical hypothyroidism in our clinic before who did not have any diseases, use any medications and for whom level of homocysteine was requested due to various reasons. A total of 100 cases were included in the study, with 50 patients older than 18 years of age, who were diagnosed with subclinical hypothyroidism due to newly-diagnosed Hashimoto's Thyroiditis, and 50 healthy volunteers without any known diseases. Diagnoses of Hashimoto's Thyroiditis of the patients were made by positivity of anti-TPO or anti-Tg auto-antibodies or both among the laboratory parameters and/or presence of ultrasonographical findings consistent with thyroiditis (presence of heterogeneous echogenicity in thyroid parenchyma). Following establishment of diagnosis of Hashimoto's thyroiditis, patients with TSH levels above normal were considered to have subclinical hypothyroidism, on the condition that sT4 levels were normal. In individuals assigned to be the control group, individuals, who had TSH, sT4, anti-TG and anti-TPO measurements within physiological ranges and for whom Hashimoto's thyroiditis was discarded in ultrasonographical evaluation, were included. In our study, the levels of homocysteine(9,6 µmol/L vs 5,5µmol/L; p< 0,001), hs - CRP (2,4 mg/L vs 0,9mg/L; p< 0,001) and LDL - cholesterol (respectively; 115,9 ± 32,7 mg/dl vs 100,3 ± 23,9mg/dl, p= 0,008) were higher in the group of autoimmune subclinical hypothyroidism than in the healthy control group, whereas the level of HDL – cholesterol(respectively; 51,2±12,7 mg/dl vs 58,8±15,2mg/dl; p= 0,008) was lower in our study group. There was a positive correlation between homocysteine level and hs – CRP (r= 0,312, p= 0,027), anti – TPO (r= 0,505, p< 0,001) and anti – Tg (r= 0,318, p= 0,031) levels in the subclinical hypothyroid group. Regression analysis showed that HDL - cholesterol, hs - CRP and homocysteine levels were independent risk factors for subclinical hypothyroidism. High levels of homocysteine and hs - CRP in autoimmune subclinical hypothyroidism group, which have been shown to be closely related to the pathophysiology of atherosclerotic diseases in these findings, and these parameters as independent risk factors for autoimmune subclinical hypothyroidism; suggesting that autoimmune subclinical hypothyroidism may be closely associated with atherosclerotic diseases.

Benzer Tezler

  1. Pentraxin-3 subklinik hipotiroidi hastalarında kardiyovasküler riski göstermede yeni bir belirteç olabilir mi?

    Could pentraxin-3 BE A new marker in showing cardiovascular risk in patients with subclinical hypothyroidism?

    AHMET KOÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İBRAHİM GÜNEY

    UZMAN GÜLSÜM GÖNÜLALAN

  2. Subklinik ve aşikar hipotiroidi ile nonalkolik yağlı karaciğer hastalığı arasındaki ilişki

    The relationship between subclinical and excessive hypothyroidism and nonalcoholic fatty liver disease

    KÜBRA NUR KORKMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıNecmettin Erbakan Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA KULAKSIZOĞLU

  3. Hipotiroidi hastalarının semptomları, beslenme özellikleri, depresyon durumları ve yaşam kalitelerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of symptoms, nutritional characteristics, depression situations and life quality of hypothyroid patients

    FATMA ERMİŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Aile HekimliğiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA ÇELİK

  4. Dishormonogenezli konjenital hipotirodi hastalarında yeni nesil dizi analizi ile genetik etiyoloji değerlendirilmesi

    Evaluation of genetic etiology with a new generation sequence analysis in congenital hypothrody patients with dishormonogenesis

    ÜMRAN POTA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıPamukkale Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SELDA AYÇA ALTINCIK

    PROF. DR. GÖKHAN OZAN ÇETİN

  5. Romatoid artrit ve ankilozan spondilit hastalarında anti-tnf grubu ilaçların tiroid fonksiyon üzerine etkisi

    The effect of anti-tnf group drugs on thyroid function in patients wi̇th rheumatoid arthritis and ankylosing spondylitis

    İSMAİL TUNÇEKİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Fiziksel Tıp ve RehabilitasyonVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT TOPRAK