Geri Dön

Antibiyotik nedenli diyarelerde clostridium difficile infeksiyonunun yeri, tanı ve tedavisi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 49535
  2. Yazar: UFUK DİZER
  3. Danışmanlar: Belirtilmemiş.
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları, Clinical Microbiology and Infectious Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1996
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 43

Özet

ÖZET Son yıllarda polikliniklere başvuran diyarelehn bir kısmından antibiyotik kullanımının sorumlu olduğu; buna da tedavi sonrasında, barsak florasının yeniden oluşması aşamasında özellikle Clostridium difficile' nin aşın kolonizasyonunun ve bu sırada bakteriden salgılanan Toksin-A (CDTA) ve Toksin-B (CDTB)'nin yol açtığı anlaşılmıştır. Çalışmamız; antibiyotiğe bağlı diyarelerde C. difficile'nin yerinin, tabloya yol açan ilaçların, akut olgu ve nükslerin tedavi protokollerinin, güvenilir tanısal prosedürlerin belirlenmesi amacı ile yapıldı. Üç ayrı çalışma grubu belirlendi. Antibiyotik kullanmış ve diyare yakınması olan grup (Antibiyotik Grubu, AG) 154 kişiden oluşmaktaydı. Bunların tümünün dışkısı; Cycloserine-Cefoxitin-Fructose Agar (CCFA) besiyerinde kültüre edildi, üreme oldu ise bakteriyel antijen belirleyici Lateks aglütinasyon kiti (MicroScreen C. difficile Lateks Slide Agglutination Test; Merica Diagnostic Limited, Guildford, England) ile bakterinin identifikasyonu yapıldı ve MicroScreen CDTA Enzyme Immunoassay (EIA) kiti (Microgen Bioproducts, Camberley, U.S.A.) kullanılarak CDTA yönünden araştırıldı. Bu gruptaki 154 hastanın 31 'inde (%20.1) toksin pozitifliği, 28'inda (%18.1) ise CCFA pozitifliği saptandı. Bu 31 hasta üç gruba ayrılarak tedavi edildi ve nüks olguların ve klinik tablosu ağır olanlar Vankomisin ile, ağır olmayan olguların ise Omidazol ile tedavi edilmesi gerektiğini, Kolestiramin'in tedaviye umulan katkısının bulunmadığı saptandı. Linkomisin, Azitromisin ve Ampisilin başta olmak üzere Klindamisin ve diğer Makrolid'ler, daha az olarak da diğer Penisilin türevleri, Sefalosporinler, Siprofloksazin ve Sülfonamid'ler tablodan sorumlu antibiyotikler olarak belirlendi. İkinci grubumuz, hastanemizin değişik kliniklerinde 30 günden uzun süre yatan, gastrointestinal yakınmaları olmayan 37 hastadan oluşmaktaydı (Hastane Grubu, HG). Hastalardan alınan dışkılarda EIA ile CDTA arandı ve CCFA besiyerinde kültür çalışmaları yapıldı. Hastalardan dördünde (%10.8) toksijenik C. difficile kolonizasyonu belirlendi, dolayısı ile bu bakterinin hastane infeksiyonu etkenleri arasında düşünülmesi gerektiği anlaşıldı (p

Özet (Çeviri)

SUMMARY It has recently been understood that antibiotics are responsible for diarrhea in some patients admitted to polyclinics and this is attributed to the unrestrained colonization of Clostridium difficile (C. difficile) during the renovation of the intestinal flora and to the Toxin-A (CDTA) and Toxin-B (CDTB) secreted by the bacteria. This study was performed to evaluate the role of C. difficile in diarrhea due to antibiotics, responsible drugs, treatment regimens of acute illness and relapses, and the specific diagnostic procedures. Three different study groups were determined. The group which consisted of cases used antibiotics and had diarrhea included 154 cases. The stool of all cases in this group were cultured in cycloserine-cefoxitin- fructose agar (CCFA) medium. If any bacteria breeded, it was identified via latex agglutination kit of specifying the antigens of bacteria by a commercial available kit (MicroScreen C. difficile Latex Slide Test; Merica Diagnostic Limited, Guilford, England) and CDTA was also assessed by using MicroScreen CDTA Enzyme Immunoassay kit. In this group, 31 of 154 cases revealed toxin positivity and 28 cases revealed CCFA positivity. Thirty-one patients treated in 3 groups. Vancomycin was recommended for relapsing and severe patients, while Ornidazole was recommended for mild or moderate patients. Cholestyramine was not detected as an effective agent as it was expected. Lincomycin, Azitromycin and Ampicillin along with Clindamycin and other Macrolides were responsible antibiotics as well as Penicillin-derivatives, Cephalosporins, Ciprofloxacin and Sulphonamides in a lesser accountable. Our second group consisted of 37 cases (Hospital Group, HG.) hospitalized for more than 30 days without gastrointestinal symptoms. Stool taken from the patients were cultured in CCFA and were analyzed for CDTA by EIA. Because the colonization of C. difficile was detected in 4 patients, this bacteria should be discussed as one of the agents responsible for of the hospital infections (p< 0.05). Our third group consisted 40 healty people. Stool from the cases were cultured in CCFA and were analyzed for CDTA. None of the case revealed CDTA positivity, while one case exposed colonization of non-toxigenic C. difficile. 38

Benzer Tezler

  1. Prostat spesifik antijen (PSA) yüksekliği nedenli antibiyotik tedavisi alan hastalarda tedavi sonrası prostat spesifik antijen (PSA) değişiminin ve multiparametrik prostat manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ile yapılan prostat kognitif füzyon biyopsisinin prostat kanserini saptamadaki tanısal değeri

    The diagnostic value of prostate specific antigen (PSA) change after receiving antibiotic therapy due to prostate specific antigen (PSA) elevation and prostate cognitive fusion biopsy with multiparametric prostate magnetic resonance imaging (MRI) in detecting prostate cancer

    YUNUS KAYALI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    ÜrolojiBezm-i Alem Vakıf Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    ÖĞR. GÖR. MUZAFFER AKÇAY

  2. RSV pnömonisi nedeniyle hospitalize edilen olgularda eşlik eden bakteriyemi, antibiyotik kullanımı ve maliyet etkinlik değerlendirmesi

    Accompanying bacteremia, antibiotic use and cost-effectiveness evaluation in patients hospitalized for RSV pneumonia

    BURCU BÜŞRA ACAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İLKER DEVRİM

  3. Non-nörojenik alt üriner sistem semptomları olan çocuklarda klinik semptomların ve tanısal tetkiklerin uzun dönem sonuçlar üzerindeki prognostik değeri

    The prognostic significance of clinical symptoms and diagnostic tests on children with non-neurogenic lower urinary tract symptoms

    ALP TUNA BEKSAÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    ÜrolojiHacettepe Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SERDAR TEKGÜL

  4. Plevra sıvısının mikrobiyolojik incelenmesi ve antibiyotik dirençliliği

    Microbiological examination of pleural fluid and antibiotic resistance

    ESMA GÜLAÇAR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    MikrobiyolojiVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi

    Eczacılık Temel Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜLHAN BORA

  5. İç hastalıkları yoğun bakım ünitesine kabul edilen hastalarda gelişen klebsiella pneumoniae bakteriyemisinde seçilen başlangıç ampirik antibiyotik rejiminin klinik sonlanıma etkisi

    The effect of empiric antibiotic choice on the clinical outcome in patients with klebsiella pneumonia bacteremia in a medical icu

    CANSU NUR ERKUŞAKCI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    İç HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NERİMAN DEFNE ALTINTAŞ