Sınıf ı anterior çapraşıklık vakalarında aktif ve pasif kendinden kapaklı braket sistemleri ile geleneksel braket sistemlerinin karşılaştırılması
Comparison of active and passive self-ligating bracekts vs conventional brackets on class i moderate crowding cases
- Tez No: 497482
- Danışmanlar: DOÇ. DR. AHMET YAĞCI
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Diş Hekimliği, Dentistry
- Anahtar Kelimeler: kendinden kapaklı braketler, deminerilizasyon, tedavi ve seans süresi, ağrı, dehisens ve fenestrasyon, self ligating, demineralisation, chairtime, pain, dehiscence and fenestration
- Yıl: 2018
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Erciyes Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Ortodonti Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 240
Özet
SINIF I ANTERİOR ÇAPRAŞIKLIK VAKALARINDA AKTİF ve PASİF KENDİNDEN KAPAKLI BRAKET SİSTEMLERİ ile GELENEKSEL BRAKET SİSTEMLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI Mustafa Murat ERÜZ Erciyes Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü Ortodonti Anabilim Dalı Doktora Tezi, Şubat 2018 Danışman: Doç. Dr. Ahmet YAĞCI KISA ÖZET Bu çalışmanın amacı, Sınıf I malokluzyonlu hastalarda çekimsiz sabit ortodontik tedavide farklı braket sistemlerinin (aktif kendinden kapaklı, pasif kendinden kapaklı ve konvansiyonel) toplam tedavi ve seans süreleri, seans sayısı sefalometrik ölçümler, beyaz nokta oluşumu (deminerilizasyon), model ölçümleri, kök rezorpsiyonu, dehisens ve fenestrasyon bakımından tedavi başlangıcında ve sonunda karşılaştırılmıştır. Ayrıca braket sistemleri tedavinin seviyeleme aşamasında ağrı hissi yönünden de karşılaştırmalı şekilde değerlendirmektir. Bu amaçla yaş ortalaması 14.65 olan 17 hasta, pasif kendinden kapaklı braket sistemi (Damon), yaş ortalaması 14.87 olan 15 hasta, aktif kendinden kapaklı (Empower) ve yaş ortalaması 15.13 olan 16 hasta konvansiyonel braket sistemi (Avex) şeklinde 3 grup oluşturulmuştur. Hastalardan tedavi öncesi (T0) ve tedavinin bitiminde (T1) dijital lateral sefalometrik radyograflar, dijitale aktırılarak değerlendirilen dental modeller, kök rezorpsiyon miktarı, dehisens ve fenestrasyon oluşumunun takibi için konik ışınlı bilgisayarlı tomografi kayıtları, deminerilizasyonun kantitatif olarak değerlendirilmesi için QLF kayıtları alınmış ve ağrı hissinin belirlenmesinde VAS skalasından yararlanılmıştır. Hastaların tedavi ve seans süreleri kayıt edilerek hesaplanmıştır. Kullanılan braket türlerinin, hastarın toplam tedavi süreleri, sefalometrik değişimler, beyaz nokta lezyonu oluşumuna sebep olma miktarı, ark derinliği ve genişliği, kök rezorbsiyonu miktarları, dehisens ve fenestrasyon görülme sıklığı ve hissedilen ağrı seviyesi bakımından farklılık göstermediği bulunmuştur. Kapaklı braket sistemleri konvansiyonel sisteme göre anlamlı derecede daha az ortalama seans süresi göstermiştir. Pasif kendinden kapaklı sistemin ortalama seans süresinin aktif kapaklı sistemden daha düşük olduğu görülmüştür, ancak buradaki fark çok küçüktür (13 saniye). En yüksek toplam tedavi süresi pasif kendinden kapaklı sistemde görülürken bu sistemde hasta başında geçirilen toplam süre ve senasların sayısı en az olmuştur. Pasif kendinden kapaklı sistemin belli dişlerde (D12 ve D23) yol açtığı rezorbsiyon miktarının diğer braket türlerinden az olduğu görülmüştür. Çalışma sonucunda braket tipinden bağımsız olarak keser dişlerinde protrüzyon ve proklinasyon gözlemlenmiş, ANB açılarında bir değişiklik gözlemlenmemiştir. Her üç braket sisteminin de hem ark derinliği hem de transversal ölçümlerde artışa neden olduğu, klinik olarak kabul edilebilir düzeyde de olsa kök rezorbsiyonu, dehisens ve fenestrasyona yol açtığı gözlemlenmiştir. Cinsiyetin ve braket sistemlerinin hissedilen ağrı seviyesi üzeri etkisi saptanmamıştır. Tüm braket türlerinde ağrı düzeyinin 24 saatte en yüksek seviyeye çıktığı, 7. günde çok daha düşük seviyelere indiği ve bir ay sonunda yok denecek kadar az seviyelere düştüğü belirlenmiştir.
Özet (Çeviri)
COMPARISON of ACTIVE and PASSIVE SELF-LIGATING BRACEKTS vs CONVENTIONAL BRACKETS on CLASS I MODERATE CROWDING CASES Mustafa Murat ERÜZ Erciyes University, Graduate School of Health Sciences Department of Orthodontics PhD. Thesis, February 2018 Supervisor: Doç. Dr. Ahmet YAĞCI ABSTRACT The aim of this study was comparing the overall treatment and session durations of three different bracket systems (active self-ligating, passive self-ligating and conventional), and determining how these systems effect cephalometric measurements, demineralization, model measurements, root resorption, dehiscence and fenestration. Pain sensations in the leveling stage of the treatment is also compared. For this purpose, 17 patients with a mean age of 14.65 treated with a passive self-ligating bracket system (Damon), 15 patients with a mean age of 14.87 treated with active self-ligating (Empower) system, a third group of 16 patients with an and an average age of 15.13 were treated with conventional ligating braces (Avex). Digital lateral cephalometric radiographs, to determine linear changes digitized dental casts, Cone Beam Computerized Tomography scans to determine dehiscence and fenestration formation and root resorption quantities, QLF records for quantitative evaluation of demineralization were taken from patients before treatment (T0) and at the end of treatment (T1) Visual Analouge Scale (VAS) scale was used to copmare pain levels produced by different bracket types. The treatment and session times of the patients were also recorded and calculated. The brackets used did not differ in terms of total treatment duration of, cephalometric changes, amount of white spot lesion formation, arch length and depth , amount of root resorption, frequency of dehiscence and fenestration, and level of pain felt. However, significant differences were observed between bracket systems in terms of number of sessions and duration of total chairtime during treatment. Passive self-ligating system showed significantly less average session duration compared to the conventional system. The mean duration of the passive self-ligating system was found to be lower than that of the active ligating system, but the difference is very small (13 seconds). It has been found that the passive self-ligating system caused less resorption in certain teeth (D12 and D23). As a result of the study, protrusions and proclining were observed in the incisors regardless of the bracket type and no change was observed in ANB angles. It has been observed that all three bracket systems increased both arc depth and transversal measurements similarly. All three systems caused root resorption, dehiscence and fenestration in similar quantities within clinically acceptable levels. Sex or bracket system type had no effect on the level of pain. In all brasket systems, the level of pain was highest at 24 hours, dropped much lower levels on day 7, and dropped to lowest levels after one month.
Benzer Tezler
- Sınıf ı çapraşıklık tedavisinde aktif kapaklı ve pasif kapaklı kendinden bağlanan braket sistemlerinin karşılaştırılması
Comparison of active and passive self-ligating brackets in the treatment of class i crowding
KAMİLE GAMZE YAZICI
- Sınıf II divizyon 1 vakalarda mini vida kullanılarak yapılan tedavinin dental ve iskeletsel etkileri
Dental and skeletal effects of using mini screw in class II division 1 treatment
BERNA ÖZDEMİR ÖZEL
- Seviyeleme aşamasında konvansiyonel braketlerin kendinden bağlanmalı braketler ile karşılaştırılmalı değerlendirilmesi
Comparative evaluation of conventional and self ligating brackets at alignment stage
ERSİN MUTLU
Doktora
Türkçe
2013
Diş HekimliğiEge ÜniversitesiOrtodonti Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ASLIHAN MEDİHA ERDİNÇ
- Sınıf I çapraşıklık tedavisinde konvansiyonel braketler ile kendinden bağlanabilen braketlerin karşılaştırılması
Comparison of self-ligating brackets and conventional brackets in the treatment of class I crowding
İDİL ÜNAL DEDE
Doktora
Türkçe
2013
Diş HekimliğiEge ÜniversitesiOrtodonti Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYNUR ARAS
PROF. DR. AYŞE ÖZCAN ALEV ÇINSAR
- Lokar distalizasyon apareyi ile iki farklı kuvvet uygulamasının üst molar dişlerin distalizasyonu sırasında oluşturduğu iskeletsel ve dental değişimlerin karşılaştırılması
Comparison of skeletal and dental changes during upper molar distalization force application using lokar distalization
ESRA ERTUGAY