Yeğin (majör) depresyon bozukluğu hastalarında gece yeme sendromu
Night eating syndrome in major depressive disorder
- Tez No: 501493
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DEMET SAĞLAM AYKUT
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Gece Yeme Sendromu, Depresyon, Yeme Bozukluğu, Gece Yeme Anketi, Uyku, Night Eating Syndrome, Depression, Eating Disorder, Night Eating Questionnaire, Sleep
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Karadeniz Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 133
Özet
Amaç: Bu çalışmada Major Depresyon Bozukluğu (MDB) olan hastalar ve sağlıklı kontrollerde Gece Yeme Sendromu (GYS) sıklığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Aynı zamanda MDB olan hastalarda depresyonun şiddeti ile GYS varlığı arasında bir ilişki olup olmadığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca MDB'ye komorbid GYS tanısı alanlar ile almayanlar arasında anksiyete düzeyleri, uyku kalitesi, yeme tutumu ve yaşam kalitesi açısından farklılıklar olup olmadığının belirlenmesi hedeflenmiştir. Yöntem: Çalışmaya Mayıs 2016 - Aralık 2016 arasında Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi psikiyatri polikliniğine ayaktan başvuran, DSM-5 tanı ölçütlerine göre MDB tanısı alan hastalardan çalışmaya katılmayı kabul eden ve çalışmaya dahil edilme ölçütlerini karşılayan 216 hasta alınmıştır. Bu hastalara cinsiyet, yaş ve eğitim düzeyi açısından benzer 216 katılımcı da kontrol grubu olarak çalışmaya dahil edilmiştir. Araştırmaya dahil edilen tüm katılımcılarla klinik görüşme yapılmış, katılımcılara sosyodemografik veri formu, Gece Yeme Anketi (GYA) , Beck Depresyon İndeksi (BDİ), Beck Anksiyete İndeksi (BAİ), Pittsburgh Uyku Kalite İndeksi (PUKİ) , Uykusuzluk Şiddeti İndeksi (UŞİ), Yaşam Kalitesi Haz ve Doyum Alma Anketi- Kısa Form (Q-LES-Q-SF), Yeme Tutumu Testi (YTT) uygulanmıştır. Bulgular: Çalışmamızda MDB tanısı alan hastalar içinde GYS tanısı olanların yüzdesi %13,4 iken kontrol grubunda bu oran %2,3 bulunmuştur. GYS olan ve olmayan MDB tanılı hastaların karşılaştırılmasında; sigara kullanma durumu açısından ve intihar girişimi öyküsü açısından GYS olan grubun yüzdesi GYS olmayanlardan anlamlı olarak yüksek saptanmıştır. GYS olanların BDİ puanı olmayanlardan anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. Ayrıca GYS olanlar içinde şiddetli düzeyde depresyonu olanların yüzdesinin GYS olmayanlardan anlamlı olarak yüksek olduğu görülmüştür. Benzer şekilde GYS olanların BAİ puanı GYS olmayanlardan anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. Ayrıca GYS olanlar içinde şiddetli düzeyde anksiyetesi olanların yüzdesi GYS olmayanlardan anlamlı olarak yüksek saptanmıştır. Uyku özellikleri açısından; MDB tanılı hastalardan GYS olan ve olmayanlar arasında PUKİ alt ölçek puanlarından öznel uyku, uyku latansı, uyku süresi, uyku bozukluğu, gündüz işlev bozukluğu ve PUKİ toplam puanı açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır. Ayrıca PUKİ toplam puanı 5'in üzerinde olanlar kötü uyku kalitesine sahip olarak kabul edildiğinde; GYS olan hastalar içinde kötü uyku kalitesi olanların yüzdesi GYS olmayanlardan anlamlı olarak yüksek saptanmıştır. GYS olan hastaların UŞİ puanı kontrol grubundan anlamlı olarak yüksek hesaplanmıştır. Ayrıca GYS olan hastalar içinde orta ve şiddetli klinik uykusuzluğu olanların yüzdesi GYS olmayanlardan anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. GYS olanlar içinde diğer yeme bozukluklarından herhangi birisi bulunanların ve TYB olanların yüzdesi GYS olmayanlara göre anlamlı olarak yüksek olduğu görülmüştür. Örneklemimizde“BDİ”nin ve“diğer yeme bozukluklarından herhangi birinin bulunma durumu”nun GYS'yi öngörmede bağımsız etkisinin olduğu saptanmıştır. Sonuç: Bu çalışmanın verilerine dayanarak MDB tanısı alan hastalarda GYS'nin oldukça sık görülebildiği gözükmektedir. MDB olanlarda ve özellikle ağır şiddette MDB olan hastalarda gece yeme ile ilgili yakınmaları olmasa dahi GYS varlığı araştırılmalıdır. Bu kişilerde GYS'nin fark edilip tedavi planlaması sırasında göz önünde bulundurulması uygun olan hem farmakolojik hem de psikoterapötik tedavi seçeneklerini kullanma fırsatını sağlayabilir. GYS'yi tanımak ve iyi planlanmış bir tedavi MDB seyri ve tedavisine katkıda bulunabilir. Ayrıca MDB olanlarda diğer yeme bozukluklarından herhangi birinin varlığı durumunda GYS mutlaka araştırılmalıdır.
Özet (Çeviri)
Aim: In this study, it was aimed to investigate Night Eating Syndrome (NES) prevelance among patients with Major Depressive Disorder (MDD) and health controls. At the same time it was aimed to determine whether there is a relationship between the severity of depression and the presence of NES in patients with MDD. Also it was aimed to determine whether there were differences in anxiety levels, sleep quality, eating attitude and quality of life between comorbid NES diagnosed subjects with MDD and those who did not have comorbid NES. Method: From May 2016 to December 2016, 216 patients who applied to the psychiatry outpatient clinic of the Karadeniz Technical University Medical Faculty and accepted to participate in the study from the patients who were diagnosed with MDD according to the DSM-5 diagnostic criteria and who met inclusion criteria were taken into the study. 216 participants matched with these patients in terms of gender, age and educational level were included in the study as control group. Clinical interview was held with all participants included in the study. Socio-demographic Evaluation Form, Night Eating Questionnaire (NEQ) ,Beck Depression Inventory (BDI), Beck Anxiety Inventory (BAI), Pittsburgh Sleep Quality Index (PSQI), Insomnia Severity Index (ISI), Quality of Life Enjoyment and Satisfaction Questionnaire-Short Form (Q-LES-Q-SF) and Eating Attitudes Test (EAT) utilised for data collection. Results: In our study, the percentage of those who diagnosed NES among the MDD diagnosed patients was 13.4%, whereas in the control group this was 2.3%. In the comparison of MDD patients with NES and without NES; the proportion of smokers and suicide attempt narratives was higher in the group with NES. BDI score was significantly higher in NES group. Furthermore, the proportion of those with severe depression in the NES group was higher than non-NES group. Similarly BAI score was significantly higher in NES group. Also the proportion of those with severe anxiety levels in the NES group was higher than non-NES group. Comparisons between NES and non-NES patients also revealed significant differences in PSQI subscores for subjective sleep quality, sleep latency, sleep duration, sleep disturbance, daytime dysfunction, insomnia severity and quality of life. In addition, the percentage of patients with moderate and severe clinical insomnia significantly higher in NES group. Among the NES patients, the percentage of those with other eating disorders, especially those with Binge Eating Disorder (BED), was found significantly higher than non-NES group. In our sample, the predictors of NES were BDI and the presence of any other eating disorders. Conclusion: Based on the data of this study, it was found that NES is very common in patients with MDD. In patients with a diagnosis of MDD and especially with severe MDD, the presence of NES should be investigated even if there are no complaints about night eating. In this patiens awereness of NES and taking into consideration during treatment planning provides opportunity to use appropriate pharmacological and psychotherapeutic treatment options. Recognizing NES and well planned treatment may contribute MDD prognosis and treatment. Also in the presence of any other eating disorders NES should be investigated absolutely.
Benzer Tezler
- Esansiyel hipertansiyon tanılı hastaların ruhsal bozukluklar ve kişilik bozuklukları açısından değerlendirilmesi
The assessment of patients with essential hypertension in terms of mental disorders and personality disorders
TANJU KAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
PsikiyatriKarabük ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ NEFİSE DEMİR
- Sjögren sendromlu hastalarda psikiyatrik hastalık sıklığı ve klinik parametreler ile ilişkisi
Psychiatric disease frequency in patients with sjogren's syndrome and its relationship with clinical parameters
IBRAGIM SHKUROV
- Celal Bayar Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Polikliniğine başvuran depresif bozukluklu hastalarda içselleştirilmiş damgalanma ve ilişkili değişkenler
Internalized stigma and associated variables in depressive disorder patients that refer to Psychiatry Clinic of Celal Bayar University
PINAR ÇELİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
PsikiyatriCelal Bayar ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ORYAL TAŞKIN
- Talasemili hasta plazmasından demir uzaklaştırılması için Fe(III) baskılanmış süpermakrogözenekli kriyojellerin hazırlanması
Preparation of Fe(III) imprinted supermacroporous cryogels for iron removal from thalassemia patient plasma
SEVGİ ASLIYÜCE
Yüksek Lisans
Türkçe
2009
BiyolojiHacettepe ÜniversitesiBiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ADİL DENİZLİ
PROF. DR. MEHMET ALİ ONUR
- Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde yetişen Hypericum türlerine özgü bileşikler açısından kimyasal içeriğinin LC-MS/MS ile miktar tayini ve metot validasyonu; biyolojik aktivitelerinin araştırılması ve kemometrik değerlendirilmesi
Screening of chemical content specific to Hypericum species growing in different parts of Turkey by LC-MS/MS and method validation; investigation of their biological activities and chemometric evaluation
MEHMET AKDENİZ
Doktora
Türkçe
2018
KimyaDicle ÜniversitesiKimya Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FIRAT AYDIN
DOÇ. DR. ABDULSELAM ERTAŞ