Psikoz için ailesel risk grubundaki ergenlerde nörobilişsel yetiler ve sosyal biliş
Neurocognitive abilities and social cognition in adolescents with familial high risk for psychosis
- Tez No: 506807
- Danışmanlar: DOÇ. DR. NEŞE PERDAHLI FİŞ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Ailesel Yüksek Risk, Psikoz, Nörobiliş, Sosyal Biliş, Family High Risk, Psychosis, Neurocognition, Social Cognition
- Yıl: 2018
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 113
Özet
Amaç:“Ailesel yüksek risk grubu”olarak tanımlanan psikotik bireylerin birinci derece akrabaları psikoz geliştirme açısından artmış risk taşımaktadırlar. Henüz psikotik belirtileri olmadığı halde, bu bireylerin bir bölümünün, kronik psikotik bozukluklardakine benzer şekilde bazı biyolojik belirteçlere sahip oldukları saptanmıştır. Bunlar arasında nörobiyolojik, biyokimyasal, endokrinolojik, nöroanatomik, nöropsikolojik, nörobilişsel ve sosyal bilişsel belirteçler yer almaktadır. Bir endofenotip kavramı olarak ele alınabilecek bu özelliklerin psikoz patofizyolojisi hakkında ipuçları sağlamaya ve erken müdahale stratejilerinin geliştirilmesine katkıda bulunacağı düşünülmektedir. Çalışmamızda psikoz açısından ailesel yüksek risk taşıyan ergenlerin nörobilişsel becerilerinin ve sosyal biliş özelliklerinin araştırılması ve sağlıklı kontroller ile karşılaştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Araştırmanın örneklemini kronik psikotik bozukluğa sahip hastaların ergen çocuklarından oluşan (n=30) Yüksek Risk Grubu (YR) ve bu ergenler ile yaş ve cinsiyet açısından eşleştirilmiş sağlıklı kontrollerden (n=32) oluşan Kontrol Grubu (KG) oluşturmaktadır. YR'deki ergenlerin ebeveynleri Pendik Toplum Ruh Sağlığı Merkezi ve Tuzla Toplum Ruh Sağlığı Merkezi'nde kayıtları bulunan ve takip edilen kronik psikotik bozukluğu bulunan hastalardır. Ergenlerin sosyodemografik özellikleri araştırmacı tarafından oluşturulan yarı yapılandırılmış görüşme formu ile, olası klinik tanıları ise Okul Çağı Çocukları için Duygulanım Bozuklukları ve Şizofreni Görüşme Çizelgesi- Şimdi ve Yaşam Boyu Şekli ile değerlendirilmiştir. Katılımcıların duygusal ve davranışsal sorunları Güçler ve Güçlükler Anketi Ergen ve Anne-Baba formları (GGA-E ve GGA-AB) ile incelenmiştir. Katılımcılardaki şizotipal özellikleri değerlendirmek için Şizotipal Kişilik Ölçeği-Kısa Form kullanılmıştır. Ergenlerin işlevsellik durumlarını değerlendirmek için Çocuklar için Genel Değerlendirme Ölçeği ve Global İşlevsellik Ölçeği: Sosyal ve Rol İşlevselliği Ölçeği kullanılmıştır. Katılımcılara nörobilişsel yetilerini değerlendirmek için Wisconsin Kart Eşleme Testi(WKET), Stroop Testi, Kontrollü Kelime Akıcılığı Testi, California Sözel Öğrenme Testi-Çocuk Versiyonu (CVLT-C), İz Sürme Testi A-B uygulanmıştır. Katılımcıların sosyal bilişini değerlendirmek amacıyla; duygusal yüz ifadelerini tanıma becerileri Sözel Olmayan İfadelerin Tanısal Analizi Testi ile empati yetileri ise Bryant Empati Ölçeği ile değerlendirilmiştir. Elde edilen veriler, SPSS 21.0 ile analiz edilmiştir. Bulgular: Yüksek risk grubundaki olguların %50'si erkek, yaş ortalamaları 14,14±2,05 yıldır. Kontrol grubundaki olguların %53,1'i erkek, yaş ortalamaları 13,80±2,99 yıldır. Yüksek riskli ergenlerin %53,33'ünde (n=16) bir psikopatoloji saptanırken, %30'unda da (n=6) eş tanı saptanmıştır. YR'de GGA-E toplam (p=0.001) ve GGA-AB toplam puanları (p=0,001) anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. Çalışmamızda YR ve KG arasında şizotipal özellikler açısından fark bulunmamıştır (p=0.927). Yüksek risk grubundaki ergenler global işlevsellik (CGAS) (p=0.001) sosyal işlevsellik (p=0.013) ve rol işlevselliği (p= 0,001) alanlarında daha düşük puanlar almıştır. Nörobilişsel testler açısından bakıldığında, iki grup arasında WKET puanlarında (p=0,002), Kontrollü kelime akıcılığı testi toplam puanında (p=0.009), CVLT-C ayrımlanabilirlik puanı (p=0.048), İz Sürme Testi A (p=0.014) ve B (p=0.004) sürelerinde anlamlı düzeyde farklılar saptanmıştır, ki bu durum yüksek risk grubundaki bireylerde daha fazla bozulmayı göstermiştir. Stroop testinde iki grup arasında anlamlı farklılık bulunamamıştır. (P=0.125) Yüksek risk grubundaki bireyler duygu ifadeleri tanıma testinde çocuk-mutlu yüz ifadelerini ve çocuk-yüksek yoğunluklu ifadeleri tanımada anlamlı düzeyde daha fazla hata puanı elde etmiştir (p=0.041, 0.008). İki grup arasında empati becerileri açısından fark elde edilmemiştir (p=0.236). Yapılan regresyon analizinde iki grup arası farklılığı en iyi yordayanların; nörobilişsel testler arasında bilişsel esnekliği ölçen WKET toplam doğru puanı (p=0,047) ve işlevsellik ölçümleri arasında da rol işlevselliği puanı (p=0,002) olduğu bulunmuştur. Sonuç: Psikoz açısından ailesel risk grubundaki ergenlerde bilişsel esneklik, sözel akıcılık, işlem hızı ve sözel öğrenme gibi nörobilişsel yetilerde kontrol grubuna göre anlamlı derecede daha fazla bozulma saptanmıştır. Sosyal biliş yetilerinde ise iki grup arasında fark saptanamamıştır. Nörobiliş yetilerindeki bozulmalar, rol işlevselliğindeki yetersizlikler ile ilişkili bulunmuştur. Bilişsel esneklik yetisinin ve rol işlevselliğinin yüksek risk grubunda bulunan bireyleri tanımlamayı yordayabildiği saptanmıştır.
Özet (Çeviri)
Aim: First degree relatives of psychotic patients, defined as“familial high risk group”, have increased risk for developing psychosis. Although they have no psychotic symptoms, some of these individuals have biological traits similar to those observed in patients with chronic psychotic disorders. Among these, biochemical, endocrinological, neuroanatomical, neuropsychological, neurocognitive, and social cognitive markers are well-established. These specifiers that can be conceptualized as endophenotypes, may contribute to delineate underlying pathophysiology of psychosis and development of early prevention strategies. In our study, we aimed to examine neurocognitive abilities and social cognitive features of adolescents with familial high risk of psychosis and compare them with those of a control group. Methods: The study sample was composed of two groups; offspring of patients with chronic psychotic disorders (n=30) constituted our High-Risk Group (HR); age and sex matched controls (n=32), whose parents did not have any psychiatric diagnosis, constituted the Control Group (CG). The parents of HR group were followed up as outpatients in Pendik Community Mental Health Center (CMHC) and Tuzla CMHC. A detailed form was used to define sociodemographic characteristics of the participants. The psychiatric diagnoses were established by using the Kiddie Schedule for Affective Disorders and Schizophrenia Present and Lifetime Version. Strengths and Difficulties Questionnaire adolescent and parent forms (SDQ-A, SDQP) were used to assess emotional and behavioral problems. Schizotypal traits were assessed by Schizotypal Personality Questionnaire-Brief Form. General functioning status of adolescents were evaluated by Children's Global Assessment Scale (CGAS) and Global Functioning Scale: Social and Role Functioning Scale. For assessment of neurocognitive abilities of participants; Wisconsin Cart Sorting Test (WCST), Controlled Word Fluency Test, California Verbal Learning Test - Child Version (CVLT-C), and Trail Making Test A and B (TMT-A, TMT-B) were applied. In order to assess social cognition, the decoding abilities of emotional facial expressions were tested by Diagnostic Analysis of Nonverbal Accuracy-2 Child and Adult Faces (DANVA-2) and empathy were measured by Bryant Empathy Scale. Data were analyzed by SPSS 21.0. Results: In HR, 50% of adolescents were male and the mean age was 14.14±2.05 years. In CG 53.1% of adolescents were male and the mean age was 13.80±2.99 years. Among HR 53.33% (n=16) had at least one psychopathology, and 30% (n=6) had comorbid psychiatric diagnosis. In HR, SDQ-A total (p=0,001) and SDQ-P total (p=0,001) scores were significantly higher than the CG. In our study we haven't found any difference in term of schizotypal features (p=0,927). In high risk group, adolescents had lower scores in global functioning (CGAS) (p=0,001), social functioning (p=0,013), and role functioning (p=0,001). With respect to neurocognitive tests, two groups were significantly different for WCST scores, Controlled Word Fluency Test total scores, CVLT-C discriminability score, Trail Making Test A and B duration scores, reflecting more impairment in HR individuals. There were no significant differences in Stroop Test (p=0.125). High risk group had significantly more error scores in child-happy and child- high density items in emotion recognition tests (p=0,041, p=0,008, respectively). There were no significant differences in empathy test scores (p=0,236). In regression analyses, the most predictive scores were WCST total correct scores (p=0,047) among neurocognitive tests, and the role functioning score (p=0,002) among scales of functioning. Conclusion: When compared to controls, adolescents with familial high risk for psychosis had significantly more impairment in neurocognitive abilities such as cognitive flexibility, verbal fluency, processing speed, and verbal learning. There was almost no significant difference in terms of social cognition between two groups. Disturbances of neurocognitive abilities were correlated with impairments in role functioning. Cognitive flexibility and role functioning could serve in the identification of individuals in high risk group.
Benzer Tezler
- Psikoz için ailesel ve klinik risk gruplarında ön uyaran aracılı inhibisyonun kontrol grubu ile karşılaşrtırılması
Comparison of prepulse inhibition between the familial and clinical risk groups for psychosis and control group
BİLGE TOGAY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Psikiyatriİstanbul ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. VEHBİ ALP ÜÇOK
- Psikoz için ailesel risk grubunda sosyal bilişsel işlevlerin incelenmesi
Investigation of social cognitive functions in familial risk group for psychosis
ERTUĞ BERBEROĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Psikiyatriİstanbul ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. VEHBİ ALP ÜÇOK
- Şizofreni ve bipolar bozukluk için ailesel risk ve sosyal biliş: Şizotipik ve siklotipik özelliklerinin etkisi
Social cognition and familial risk in schizophrenia and bipolar disorder: Effects of schizotypic and cyclotypic traits
MUHAMMED DEMİR
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
PsikiyatriDokuz Eylül ÜniversitesiSinir Bilimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İBRAHİM EMRE BORA
- Enürezis nokturnalı okul çağı çocuklarında (6-12 yaş) pediyatrik uyku anketi ile uykuda solunum bozukluklarının değerlendirilmesi
Evaluation of sleep breathing disorders in school age children (6-12 years old) with enurezis nocturnal with pediatric sleep questionnaire
ELİF YÜCEDAĞ HARAÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. GAMZE ÖZGÜRHAN
DR. EBRU BURCU DEMİRGAN
- Eroin bağımlılarının kişilik ve sosyodemografik özellikleri
Başlık çevirisi yok
BEYHAN GÜLKAN (COŞKUN)