Neovasküler tip yaşa bağlı makula dejenerasyonunda anti-vegf tedaviye farklı yanıtlı olguların klinik ve optik koherens tomografi anjiografi özelliklerinin incelenmesi
Investigation of clinical and optical coherence tomography angiography characteristics related to different anti-vegf treatment responses in neovascular Age -related macular degeneration
- Tez No: 508071
- Danışmanlar: PROF. DR. İHSAN GÖKHAN GÜRELİK
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göz Hastalıkları, Eye Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2018
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Gazi Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 111
Özet
Çalışmanın amacı, neovasküler tip yaşa bağlı makula dejenerasyonu (YBMD) tanısıyla izlenen ve anti-VEGF tedaviye iyi veya yetersiz yanıt veren olguların klinik ve morfolojik özelliklerinin incelenmesi, ve optik koherans tomografi anjiografi (OKTA) ile lezyon karakteristiklerinin kalitatif ve kantitatif tanımlanmasıdır. Bu amaçla, YBMD tanısıyla en az 12 ay boyunca düzenli takip ve tedavi gören olgular, görme keskinliği değişimi, hastalık rekürrensi ve enjeksiyon sıklığı gibi faktörler açısından retrospektif olarak incelenerek tedaviye“iyi yanıt (Grup A)”ve“yetersiz yanıt (Grup B)”grupları oluşturuldu. Klinik ve demografik özellikleri; floresein anjiografi (FA), indosiyanin yeşili anjiografi, optik koherans tomografi (OKT) bulguları, ve OKTA görüntüleri incelendi. Kalitatif analizde damar ağının yapısı iki farklı sınıflandırma (gevşek/ yoğun/ karma tip ve immatür (medusa/ seafan/ belirsiz)/ matür patern (budanmış ağaç)) ile incelendi. Kantitatif analizde, Angiotool yazılımı kullanılarak lezyona ait damar alanı ve uzunluğu, bağlantı yoğunluğu, lakünarite gibi parametreler analiz edildi. Ortalama 46,8 aylık takipte 9 Anti-VEGF enjeksiyonu yapılan 22 olgu“iyi yanıt”grubunda, ortalama 49,9 aylık takipte 27,4 enjeksiyon yapılan 19 olgu“yetersiz yanıt”grubunda olmak üzere toplam 41 hastanın 41 gözü çalışmaya dahil edildi. Gruplar arasında yaş, cinsiyet, başlangıç görme keskinliği ve santral fovea kalınlığı, KNV tipi, OKT'de başlangıçta izlenen morfolojik bulgular (subretinal sıvı, intraretinal sıvı ve pigment epitel dekolmanı varlığı), koroid kalınlığı açısından fark izlenmedi. Lezyon boyutu Grup B'de Grup A'ya göre başlangıçta 2,7 kat, finalde 1,7 kat daha geniş bulundu (p=0,037, p=0,041, sırasıyla). Arka hyaloidin yapışık olduğu olgular başlangıçta Grup B'de anlamlı olarak daha fazla olsa da (p=0,02), bu fark finalde anlamlı değildi (p=0,16). Kalitatif analizde Grup A'da gevşek tip damar ağı yoğun tipe göre (%45,5 ve %22,7), Grup B'de ise yoğun tip damar ağı gevşek tipe göre (%47,4 ve %31,6) daha fazlaydı; ancak, bu fark istatiksel olarak anlamlı bulunmadı. Kantitatif analizde lezyon heterojenitesini gösteren lakünarite indeksi Grup A'da Grup B'ye kıyasla anlamlı olarak yüksekti (p=0,007). Bağlantı yoğunluğu açısından gruplar arasında anlamlı fark saptanmadı. Sonuç olarak, kantitatif analiz metotu neovasküler yapıların incelenmesinde objektif değerlendirme sağlamıştır. Lakünarite indeksi KNV olgularının takip ve tedavi stratejilerinin belirlenmesinde önemli bir parametre olarak kullanılabilir. Lezyon boyutunun tedavi yanıtını etkileyen en önemli parametrelerden biri olduğunun gösterilmesi, erken tanı ve tedavinin önemini ortaya koymaktadır.
Özet (Çeviri)
The purpose of this study was to investigate the clinical and morphological characteristics of neovascular age-related macular degeneration (AMD), and to quantitatively and qualitatively define lesion characteristics by optical coherence tomography angiography (OCTA) in patients with good or poor response to anti-VEGF treatment. Patients with a minimum of 12-month follow-up were retrospectively reviewed and divided into 2 groups based on the factors such as visual acuity change, disease recurrence and injection frequency:“good response (Group A)”and“poor response (Group B). Clinical and demographic characteristics; fluorescein angiography (FA), indocyanine green angiography, optical coherence tomography (OCT) findings, and OCTA images were investigated. In qualitative analysis, the structure of the vascular network was examined with two different classifications (loose/ dense/ mixed type and immature (medusa/ seafan/ indistinct)/ mature pattern (pruned vascular tree)). In the quantitative analysis, parameters such as vessel area and length, junction density, lacunarity of the lesion were analyzed using Angiotool software. Forty-one eyes of 41 patients were included in the study; 22 in the ”good response“ group with 9 anti-VEGF injections at a mean follow-up of 46.8 months; 19 in the ”poor response" group with 27.4 injections at a mean follow-up of 49.9 months. There were no differences in terms of age, sex, initial visual acuity and central foveal thickness, CNV type, initial morphological findings (presence of subretinal fluid, intraretinal fluid and pigment epithelium detachment on OCT) and choroidal thickness. The size of the lesion was 2.7 times greater at baseline and 1.7 times greater at final examination in Group B compared to Group A (p=0.037, p=0.041, respectively). Although the cases with posterior hyaloid adherence were significantly higher in Group B at baseline (p=0.02), this difference was not significant at the final examination (p=0.16). Qualitative analysis showed that the rate of loose vascular network was higher than the dense network in Group A (45.5% vs. 22.7%); and dense network was higher than the loose type in Group B (47.4% and 31.6%); but this difference was not statistically significant. In quantitative analysis, lacunarity index, showing lesion heterogeneity, was found to be higher in Group A, compared to Group B (p = 0.007). There was no significant difference between the groups in terms of junction density. In conclusion, quantitative analysis provided an objective assessment of the neovascular structures. The lacunarity index may be used as an important biomarker for following and managing patients with CNV. Significant association of the lesion size to the treatment response reveals the importance of early diagnosis and treatment.
Benzer Tezler
- Neovasküler yaşa bağlı maküla dejenerasyonunda intravitreal bevacizumab tedavisi
Intravıtreal bevacızumab treatment ın neovascular amd
BERRAK URGANCIOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Göz HastalıklarıGazi ÜniversitesiGöz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ŞENGÜL ÖZDEK
- Eksüdatif tip yaşa bağlı makula dejenerasyonunda fotodinamik tedaviyle kombine anti-VEGF tedavinin, anti-vegf monoterapisi ile karşılaştırılması
The comparison of anti-VEGF monotherapy and photodynamic therapy(PDT) combined with anti-vegf therapy in exudative age related macular degeneration (AMD)
RIZA GÜNGÖR
- Eksudatif tip yaşa bağlı makula dejenerasyonuna bağlı koroid neovaskülarizasyonunun tedavisinde intravitreal anti-VEGF uygulamalarının sonuçları ve komplikasyonları
Long term results of anti-VEGF therapy in subfoveal choroidal neovascularization due to age related macular degeneration
SİBEL ERYİĞİT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Göz HastalıklarıGazi ÜniversitesiGöz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. ŞENGÜL ÖZDEK
- Eksudatif tip yaşa bağlı makula dejenerasyonunun tedavisinde intravitreal anti-VEGF tedavisine cevapsız olguların değerlendirilmesi
Evaluation of anti-VEGF nonresponder cases in treatment of exudative age related macular degeneration
MİNE BARIŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Göz HastalıklarıEge ÜniversitesiGöz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. JALE MENTEŞ
- Yaşa bağlı makula dejenerasyonunda anti-vegf tedavilerinin etkinliğinin incelenmesi
Başlık çevirisi yok
HASAN GÖRKEM MARKİRT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Göz HastalıklarıMersin ÜniversitesiGöz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. UFUK ADIGÜZEL