Geri Dön

İntihar girişimi nedeniyle hastaneye yatırılan hastaların klinik tanı ve intihar davranış özelliklerine göre karşılaştırılması

Evaluation of clinical features and comparison of suicidal behaviour among patients who were hospitalized for suicide attempt

  1. Tez No: 522809
  2. Yazar: MÜGE ARSLAN ÇELİK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ARMAĞAN ÖZDEMİR, DR. NESRİN BUKET TOMRUK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: İntihar, Yatan hasta, Tanı, Tanı Uyumsuzluğu, Risk Faktörleri, Travma, intihar girişimi, intihar niyeti, umutsuzluk, Suicide, hospitalization, diagnosis, diagnostic incompatibility, risk factors, trauma
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Has. Eğt. ve Arş. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 153

Özet

AMAÇ: Bu çalışmada intihar girişimi nedeniyle hastaneye yatırılan hastalarda altta yatan risk etmenlerininin doğru saptamanması, , yatış öncesi ve taburculuk sonrası tanı değişikliklerinin saptanması hastaların yatış boyunca klinik olarak değişimlerinin takip edilmesi amaçlanmaktadır. GEREÇ ve YÖNTEM: Kesitsel tipteki bu çalışmada 2016 yılında 3 ay içerisinde ardışık olarak Sağlık Bilimleri Üniversitesi Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi psikiyatri servislerine, intihar girişimi nedeniyle yatırılan ve çalışmaya katılmayı kabul eden, 18 – 85 yaş arası 86 erkek, 68 kadın hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Hastalara ICD 10 kullanılarak tanı konulmuştur. Çalışmaya alınan hastalara araştırmacı tarafından hazırlanan sosyodemografik ve klinik özellikler veri formu uygulanmıştır. Ayrıca hastalar Beck Umutsuzluk Ölçeği, İntihar Niyeti Ölçeği, Klinik Global İzlem Ölçeği ile değerlendirilmiştir. BULGULAR: Çalışmamızda intihar girişimi nedeniyle psikiyatri servisine yatırılan hastalarda en sık tanılar sırasıyla %24.7 ile psikotik bozukluk, %24 ile bipolar bozukluk ve %21.4 ile depresif mizaçlı uyum bozukluğu ve antisosyal kişilik bozukluğu birlikteliği olarak saptanmıştır. Çalışmamızda ön tanı- çıkış tanıları arasında %40'a yakın oranda uyumsuzluk tespit edilmiş olup, %8.4 ile en yüksek oranda depresyondan uyum bozukluğu tanısına geçiş saptanmıştır. Çalışmaya katılan hastaların yarısına yakını intihar yöntemi olarak yüksek doz ilaç tercih etmiş olup ikinci en sık yöntem olarak kesici alet kullanmışlardır. Hastaların % 69.4'ünde geçmişte intihar girişimi öyküsü olduğu tespit edilmiştir. Çalışmaya katılan hastaların %68.8'inde travma, % 51.3'ünda çocukluk çağı travması öyküsü bulunduğu ve travmaya uğranan yaşın ortalama 13,01 olduğu tespit edilmiştir. İntihar girişimi öncesi hastaların hastaneye başvuruları incelendiğinde % 27.9'u son 1 ay içerisinde, % 26'sı ise girişimden 1 hafta öncesinde başvuruda bulunmuş olup bu hastaların yarısından fazlası muayene sırasında intihar düşüncesini paylaşmamıştır. Çalışmamızda hastaların %44.2'sinde psikotik bulgu saptanmış ve % 21.4'ü girişimden önce saldırgan davranışlar sergilemiştir. Çalışmaya katılan hastaların intihar düşüncelerinin geçme süresi ortalama 8.5 gün olarak bulunmuştur. Hastaların %29.8'inde intihar düşüncesinin tedavi başlangıcından sonraki 2. günde geçtiği gözlenmiştir. Serviste tedavi edilen hastaların yalnızca %5'inde tedavi yöntemi olarak EKT'nin seçildiği gözlemlenmiştir. Hastaların ortalama Beck Umutsuzluk Ölçeği puanları 10,54± 6.21, ortalama İntihar Niyeti Ölçeği puanları 14,44±6,91 olarak bulunmuştur. Klinik Global İzlem Ölçeğinin sonuçlarına göre hastaların % 63'ünün orta ve belirgin hasta grubunda olduğu saptanmıştır. Hastaların %51,2'sinin oldukça düzeldiği, %27,2'sinin çok düzeldiği tespit edilmiştir. Hastaların yarısından fazlasında (%58,4) ilaç yan etkileri gözlemlenmiştir. SONUÇ: İntihar girişimi nedeniyle psikiyatri servislerine yatırılan hastaların toplumun diğer bireylerine göre yüksek oranda intihar girişimi öyküsü ve ailede intihar öyküsü olduğu alkol-madde kullanımı oranının yüksek olduğu, travma öykülerinin yüksek oranda, ilaç uyumunun daha kötü olduğu saptanmıştır. Hastaların yarısından fazlasının son muayenelerinde intihar niyetini söylemediği ve yarısına yakınının yöntem olarak intoksikasyon tercih ettikleri saptanmıştır. İntihar girişimi nedeniyle yatırılan hastalarda ön tanı-tanı uyumsuzluklarının sık olduğu, bu hastalarda sıklıkla psikotik bulguların ve saldırgan davranışların görüldüğü belirlenmiştir.

Özet (Çeviri)

AIM: The aim of this study was to investigate underlying risk factors among suicide attempters who were admitted to hospital, to determine their misdiagnosis and relevant sociodemographic and clinical variables, to evaluate their clinical improvements during hospitalization that can be used in increasing knowledge about suicide. MATERIALS and METHODS: This cross-sectional study was carried out at Psychiatry Department of Bakirkoy Prof. Dr. Mazhar Osman Research and Training Hospital of University of Health Sciences in Turkey. The study period was between February 2016 and May 2016. Patients who were hospitalized for suicide attempt were interviewed. Eighty six male and 68 female patients between 18 -85 years were included in the study. A data form devised for this study was used to determine the sociodemographic and clinical characteristics of the participants. All participants also completed Beck Hopelessness Scale (BHS), Suicide Intent Scale (SIS) and Clinical Impression Scale (CIG). The participants were also divided into two groups as general population and prisoner suicide attempters to compare their clinical features. RESULTS: Among 154 suicide attempters, the most common psychiatric diagnosis was psychotic disorder (24.7%) followed by bipolar disorder (24%) and adjustment disorder (21.4%) respectively. In our study, we found inconsistency between initial diagnosis and at final diagnosis discharge in about 40% of the patients. The most frequent diagnostic change was from depression to adjustment disorder. Most commonly used suicide method was intoxication (29.2%) which was followed by cutting (%21.4). The significant portion (69.4%) of the patients had a history of previous suicide attempt. Trauma history was found significantly high in suicide attempters. The rate of childhood trauma was found in 51,3% of the patients and the mean age for traumatization was found 13,01. Nearly 54% of the patients had received psychiatric health care in the month prior to the attempt and 26% of the patients had outpatient mental health visit in the week prior to the attempt. It was found that more than half of the patients hadn't shared his/her suicidal thoughts with their psychiatrist during these visits. Among participants, 44.2% had psychotic features and 21.4% had violent behavior before the suicide attempt. Patients were also evaluated during their hospitalization and mean time for resolving of suicidal thoughts was found as 8.5 days. In 29.8% of the patients, suicidal thoughts resolved the day after the hospitalization. ECT treatment was used only in 5% of the patients. Mean BHS score was found as 10.54 ± 6.21, mean SIS score was 14.44 ± 6.91. According to CGI results, 63% of the patients were moderate and extremely ill. Among the patients, 51.2% showed moderate clinical improvement while 27.2% showed substantial improvement. More than half of the patients (58.4%) had side effects. CONCLUSION: Results demonstrated that suicide attempters had a high rate of previous suicide attempt history and family history of suicide attempt, substance use disorder, trauma history and poor medication compliance. More than half of the attempters had not shared his/her intent in their last visits prior to the suicide attempt. Intoxication was the most frequent method for suicide. Diagnostic incompatibility between diagnoses made in psychiatric emergency clinics and discharge diagnoses was a significant issue. Consequently, evaluation of suicide attempters is important in terms of management, outcomes and prevention of suicide. More researches are needed to investigate the clinical variations in general population and high risk groups for better understanding underlying risk factors.

Benzer Tezler

  1. Acil servise aşırı doz alımı nedeniyle başvuran hastaların değerlendirilmesi

    Analysis of patients admitted to the emergency department due to antidepressant overdose

    PINAR ÜNVERİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    İlk ve Acil YardımDokuz Eylül Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. RIDVAN ATİLLA

  2. Trakya Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi Acil Servisine 2010-2015 yılları arasında başvuran intihar girişimi olgularının adli tıp yönünden değerlendirilmesi

    Medicolegal evaluation of the suicide attempt cases applied to Trakya University Medical Research and Practice Center Emergency Ward between 2010-2015

    İPEK İLGEN ÖZCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Adli TıpTrakya Üniversitesi

    Adli Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET YILMAZ

  3. Kliniğimizde 2001-2005 yılları arasında yatırılarak izlenen zehirlenme olgularının geriye dönük değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of hospitalized patients between 2001 and 2005 years in our clinic

    ÜLKÜHAN KAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSelçuk Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. V. MELTEM ENERGİN

  4. Özkıyım nedeniyle acil servise başvuran hastalarda modifiye sadpersons ölçeğinin yatış kararı vermede psikiyatri önerileriyle karşılaştırılması

    A comparison of the modified sadpersons scale with psychiatric recommendations for the decision of admission in patients applied to the emergency department due to suicide

    MEHMET TATLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. ÖZLEM GÜNEYSEL