Geri Dön

Tedaviye dirençli olan ve olmayan majör depresyon hastaları arasındaki duygu dışavurumu açısından farklılıkların incelenmesi

Examination of the differences in expressed emotion levels between treatment resistant and non-resistant major depression patients

  1. Tez No: 525963
  2. Yazar: FATİH BAZ
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ MESUT YILDIZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psikoloji, Psychiatry, Psychology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Marmara Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 99

Özet

Amaç Majör depresyon hastalarında düşük iyileşme oranları halen önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Duygu dışavurumu, hastalığı olan bireye karşı aile tutumlarının bir ölçüsüdür. Ruhsal hastalıkların seyri ve belirtilerin şiddeti üzerinde aile tutumlarının önemli bir rolü olduğu ve tedavi sürecinde aile bireylerinin de ele alınması gerektiği düşünülmektedir. Bu çalışmada tedaviye dirençli olan ve olmayan majör depresyon hastalarında duygu dışavurumu açısından farklılıkları karşılaştırmak ve depresyonun klinik özellikleri ve şiddet belirteçlerinin duygu dışavurumuyla olan ilişkisini incelemek amaçlanmıştır. Yöntem Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Kliniği'ne başvuran, majör depresyon tanısı alan ve tedaviye dirençli depresyon kriterlerini karşılayan 50 hasta ile, tedaviye dirençli depresyon kriterlerini karşılamayan 50 major depresyon hastası ve bu 100 hastanın yakınları çalışmaya dahil edilmiştir. Hastalara depresif semptomları değerlendirmek için Kısa Depresif Belirti Envanteri-Özbildirim Formu, duygu dışavurumu düzeyini değerlendirmek için Duygu Dışavurumu Düzeyi Ölçeği uygulanmıştır. Hasta yakınlarına ise duygu dışavurumu düzeyini belirlemek için Duygu Dışavurumu Ölçeği uygulanmıştır. Bulgular Tedaviye dirençli hasta grubunda LEE toplam puanının, LEE_e alt ölçek ve LEE_a alt ölçek puanlarının, dirençli olmayan hasta grubuna göre daha yüksek olduğu bulunmuştur. Depresyonun şiddet belirteçleri olarak değerlendirebileceğimiz depresif epizodun süresi ile ve geçirilmiş depresif epizod sayısı ile EE_aikk alt ölçeği arasında, yatarak tedavi görüyor olmak ile de LEE_i alt ölçeği arasında anlamlı istatistiksel olarak anlamlı korelasyon olduğu görülmüştür. QIDS-SR16 ölçeğinin toplam puanı ile EE ve LEE ölçekleri toplam puanları ve bunların tüm alt ölçek puanları arasında anlamlı korelasyon olduğu ve ek olarak QIDS-SR16 puanı yükseldikçe aile üyelerinin duygu dışavurumu düzeylerinin de yükseldiği görülmüştür. Sonuç Çalışmamızın sonuçlarında; depresyon hastalarında klinik değişkenlerin yüksek duygu dışavurumunu yordayabildiği, depresyonun şiddeti ile duygu dışavurumunun ilişkili olduğu ve tedaviye dirençli hasta grubunda daha yüksek düzeyde duygu dışavurumlarının olduğu bulunmuştur. Duygu dışavurumunun depresyonun şiddeti ve klinik seyriyle olan ilişkisini incelemek için daha ileri çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Anahtar Kelimeler Duygu dışavurumu, Majör depresyon, Tedaviye dirençli depresyon

Özet (Çeviri)

Objective Low recovery rates in major depression patients still present an important problem. Expressed emotion is a measure of family attitudes towards the individual with the disease. It is believed that family attitudes have an important role on mental illness and the severity of symptoms and that family members should be treated in the treatment process. In this study, we aimed to compare the differences in expressed emotion in treatment resistant and non-resistant major depression patients and to investigate the clinical features of depression and the relationship between the severity markers and expressed emotion. Methods 100 patients who applied to Marmara University Pendik Training and Research Hospital Psychiatry Clinic and who were diagnosed with major depression and their relatives were included in the study. The Quick Inventory of Depressive Symptomatology (QIDS-SR16) and EE scale were used to assess depressive symptoms and EE levels in both groups of patients. And patient's relatives were evaluated by LEE (Level of Expressed Emotion) scale. Results It was found that LEE total score, LEE_e subscale and LEE_a subscale scores were higher in treatment resistant group than non-resistant group. there was a statistically significant correlation between the duration of the depressive episode that we can evaluate as the indicators of the severity of depression and the number of past depressive episodes and the EE_aikk subscale, as well as the inpatient treatment and LEE_i subscale. It was found that there was a significant correlation between the total score of the QIDS-SR16 scale and the total scores of the EE and LEE scales and all their subscale scores, and in addition, as QIDS-SR16 score increased, expressed emotion levels of family members increased. Conclusion In the results of our study; it was found that clinical variables predicted high expressed emotion in depressed patients, severity of depression correlated with expressed emotion, and higher levels of expressed emotion in treatment resistant patient group. Further studies are needed to investigate the relationship between expressed emotion and severity of depression and clinical course. Keywords Expressed emotion, Major depression, Treatment resistant depression

Benzer Tezler

  1. Tedaviye dirençli unipolar major depresif bozuklukta rTMS-tTMU (Tekrarlayıcı transkraniyal manyetik uyarım) tedavisinin etkinliği ve tedaviye cevabın klinik değişkenlerle ilişkisi: Bir doğal izlem çalışması

    The efficacy of repetitive transcranial magnetic stimulation in refractory major depressive disorder and the relationship between treatment response and clinical variables; a naturalistic study

    ONUR DURMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    PsikiyatriGATA

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SERVET EBRİNÇ

  2. Gebe ve emziren annelerdeki major depresif bozuklukta rtms-ttmu(tekrarlayıcı transkraniyal manyetik uyarım) tedavisinin etkinliği ve klinik değişkenlerle ilişkisinin değerlendirilmesi

    The efficiency of the treatment with repetitive transcranial magnetic stimulation (RTMS) for major depressive disorder during pregnancy and postpartum, and the relationship of clinical values with the evaluation

    ÖZER ÖZMUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    PsikiyatriGATA

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. HAKAN BALIBEY

  3. Kortizol/dihidroepiandrositenodion-sülfat oranının major depresif bozukluk hastalarında ilaç sağaltımına yanıtın öngörülmesindeki değerinin araştırılması

    Predictive value of cortisol/dehydroepiandrosterone-sulfate ratio in the response to the antidepressant treatment in major depression patients

    ÖZLEM ÇAKICI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    PsikiyatriMarmara Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. VOLKAN TOPÇUOĞLU

  4. Major depresyonu olan olgularda intihar girişimi ve erişkin dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ilişkisi

    Association of suicide attempt and adult attention deficit hyperactivity disorder in major depression

    AYFER EPÖZDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    PsikiyatriCumhuriyet Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. DERYA GÜLİZ MERT

  5. Tek uçlu depresyon tanısıyla Elektrokonvulzif Terapi almış hastalarda Oksidatif Metabolizma

    oxidative metabolism in Unipolar depressive patients treated with Electroconvulsive Therapy

    ÖZLEM AYBASTI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    PsikiyatriGaziantep Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ABDURRAHMAN ALTINDAĞ