Çağdaş tiyatroda baskı ögesi olarak dil
Language as a pressurizing factor in modern theatre
- Tez No: 53074
- Danışmanlar: PROF. DR. ZEHRA İPŞİROĞLU
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Sahne ve Görüntü Sanatları, Performing and Visual Arts
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1996
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 80
Özet
“Çağdaş Tiyatroda Baskı Öğesi Olarak Dil”başlıklı bu tezde Vaclav Havel ve Peter Handke'nin oyunları incelenerek, dilin dışımızdaki gerçekliği bize aktaran tarafsız bir araç olmadığı, taşıdığı kültürel ve ideolojik içeriğin onu, bireyi baskılayan hatta belirleyen bir araca dönüştürebileceği ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Bu nedenle, tezin giriş bölümü Saussure ile başladığı kabul edilen modern dilbilim çalışmaları sonucunda gelişen ve bugün artık tartışılmaz bir biçimde kabul edilen dile ilişkin genel yargıları içermektedir. Bunlardan en önemlisi toplumsal bir uzlaşma sonucunda rasgele adandırılmış bir göstergeler dizgesi olduğu kabul edilen dilin doğal değil, kültürel bir gerçekliği temsil etmesidir. Dilin bu özelliği değişik toplumların farklı zenginliklerde dillere sahip olmaları ya da aynı toplum içinde dilin kullanımının farklılaşma nedenlerini de bize açıklar. Bir diğer önemli nokta ise dilin bireyle toplum arasındaki ilişkiyi sağlamadaki rolüdür. Biyolojik bir varlıktan toplumsal bir varlığa doğru evrilen bireyi bu süreçte yönlendiren ana unsur dildir. Bir başka deyişle toplumsallaşma süreci, aynı zamanda dilin öğrenilmesi sürecidir de. Doğduğu andan itibaren kendinidilin belirlediği bir ortamda bulan ve kendini dille ifade etmek zorunda olan birey kaçınılmaz olarak dilin kültürel ve ideolojik içeriğini algılayamaz. Onun açısından dil, kendisini olduğu gibi ifade edebileceği tarafsız bir araçtır. Bu yanılsamanın aşıldığı nokta aynı zamanda çağdaş tiyatronun geleneksel tiyatrodan köklü bir şekilde ayrıldığı noktalardan biridir. Geleneksel tiyatroda dil gerçekliği ifade eden bir araç olarak, bütün olay örgüsünün içinde oluşturulduğu bir öğe iken, çağdaş tiyatro onun anlatım aracı olma özelliğini sorgulamaya başlar. Birinci bölümde ele alınan Havel'in oyunlarında dil çok önemli bir unsurdur. Havel'in dile verdiği bu önem, onun uyumsuz tiyatro geleneği içinde yer alması kadar, Çekoslovakya gibi totaliter bir toplumda yaşamış olmasından da kaynaklanır. Egemen ideoloji dışındaki tüm anlayışların bir tehdit olarak algılanıp, baskılandığ totaliter toplumlarda dil de kaçınılmaz olarak baskılayan ve baskılanan insanların söylemlerinde yeniden şekillenir. Havel'e göre dilin bir iletişim aracı olma özelliğini yitirdiği ve bir baskı aracına dönüştüğü nokta burasıdır. İkinci bölümde incelenmek üzere Handke'nin seçilmesinin nedeni ise dil-gerçeklik ve dil-baskı ilişkisinin onunm oyunlarında ana tema olarak işlenmesidir. Dilin toplumsal kültürün taşıyıcısı olması ve toplumsallaşmanın dil aracılığıyla gerçekleşmesi, Handke'ye göre dilin baskı öğesi olmasının kaçınılmaz zeminidir. Dili kültürel-ideolojik bir olgu olarak tanımlayan ve oyunlarında temalaştıran bu yazarların konuyu ele alış biçimleri sonuç bölümünde ayrıntılı olarak tartışılmıştır. Her iki yazar da dili bir baskı öğesi olarak değerlendirmekle ortak bir paydada buluşurlar. Aralarındaki ayrım, Havel'in bu baskıyı totaliter bir toplum aracılığılıyla yansıtırken, sorunu modern uygarlığın insan doğası ve yaşamı üzerindeki tahribatla nedenlendirmesi; buna karşılık Handke'nin dilin herhangi bir toplumsal yapıdan bağımsız olarak, kendi gerçekliğinin dayattığı baskılayıcı özelliğini vurgulamasında belirginleşmektedir.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Turizm yapılarında (özelde tatil köylerinde) kimlik sorunu
The Identity problem in tourism facilities (in especially holiday villages)
Ş. GÜLİN TOSUN
- Caryl Churchill ve Lorraine Hansberry'nin oyunlarında kadınlık imgesi
Başlık çevirisi yok
ZEKİ ÖZBİLLİK
- Jean Paul Sartre felsefesinde özgürlük problemi
The problem of freedom in Sartre's philosophy
SEMİH KEREMOĞLU