Geri Dön

Pinochet askeri yönetimine karşı barışçıl bir kadın protestosu: Arpillera hareketi

A peaceful women protest against Pinochet's military regime: Arpillera movement

  1. Tez No: 532770
  2. Yazar: MÜNEVVER GÖKNAR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET NECATİ KUTLU
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Siyasal Bilimler, Political Science
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Latin Amerika Çalışmaları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 108

Özet

Şili'de 1970 yılında seçimle başa getirilen sosyalist lider Salvador Allende yönetimi, görevde olduğu üç yıl boyunca ülkede önemli değişikliklere neden olan uygulamalar gerçekleştirmiştir. Devletin toplumsal alandaki sorumluluklarının arttığı, halk arasındaki gelir dağılımının dengelenmeye çalışıldığı, bakırın millileştirildiği bu dönem ülke içinde menfaatleri sarsılan kesimleri hoşnutsuz ederken ABD'nin de ülkedeki ve bölgedeki çıkarları zarar görmekteydi. ABD'ye göre bölgede komunizm tehlikesinin yayılması olarak yorumlanan bu gelişme engellenmeliydi. Bu bağlamda ABD harekete geçerek, ülke içindeki toplumsal kutuplaşmaları destekledi. ABD tarafından uygulanan ekonomik ambargolar, bakır fiyatlarına uygulanan müdahaleler, siyasi karalamalar ve askeriye içinde adam satın almalar gibi darbeye ortam hazırlayan gelişmelerin neticesinde 11 Eylül 1973 yılında Augusto Pinochet önderliğinde başarılı bir askeri darbe gerçekleştirildi. Bu darbe sonucunda yönetimi ele geçiren cunta 17 yıl gibi uzun bir süre yönetimde kalmıştır. Pinochet'in otoriter rejimi ülkede sayısız insan hakları ihlaline neden olurken politik baskı ve şiddetin yoğun olarak yaşandığı bu yıllarda rejime muhalif her türlü eylem yasaklanmış ve cezalandırılmıştır. Askeri yönetimin insan hakları ihlalleri kapsamında değerlendirilen uygulamaları arasında kuşkusuz en acımasız olanlarından biri gözaltında kaybedilenler vakasıdır. Cunta yönetimi sırasında politik nedenlerle gözaltına alınıp kendilerinden bir daha hiçbir zaman haber alınamayan bu kişilerin yakınları, özellikle kadınlar, kaybedilen yakınlarının akıbeti öğrenme yolunda resmi kanallardan kesin bir cevap alamamanın çaresizliği ile baş başa bırakılmışlardır. Cunta yönetimi sırasında Katolik Kilisesi, askeri yönetimin mağdur ettiği kimseleri koruması altına alarak bu kişilere ekonomik, hukuki ve psikolojik destek sağlama görevini üstlenmiştir. Kayıp yakını kişiler tarafından gerçekleştirilen Arpillera Hareketi de yine Katolik Kilise'si bünyesinde oluşturulan bir kadın grubunun öncülüğünde başlatılmıştır. Rejimin kaybettiği eşlerini, çocuklarını, babalarını arayan bu kadınlar halihazırda bildikleri dikiş nakış yöntemlerini kullanarak cunta yönetiminin uygulamalarını eleştiren el sanatı ürünler ortaya koymuşlardır. Arpillera denilen bu duvar askılıklarında, ülkede yaşanan insan hakları ihlallerini, ekonomik ve politik sorunları resmetmişler ve ortaya çıkarılan bu ürünler Kilise'nin aracılığıyla Kanada, ABD, İsviçre, Fransa gibi ülkelere gönderilerek buralarda ilgili insan hakları derneklerinde satışa sunulmuştur. Böylelikle ülkede yaşananlara dair uluslararası kamuoyunun bilgilendirilmesi ve demokrasinin yeniden tesis edilmesi için ihtiyaç duyulan uluslararası desteğin elde edilmesi sağlanmıştır. Kadılar ise bu hareket sayesinde politik alanda daha önce benimsedikleri pasif izleyici rolden sıyrılarak toplumsal olaylarda aktif katılım gösteren vatandaşlara dönüşmüşlerdir.

Özet (Çeviri)

The administration of the socialist leader Salvador Allende, which was elected in Chile in 1970, carried out practices in the three years in office that caused significant changes to the country. In these three years, the responsibilities of the state in the social sphere increased, the state tried to balance the distribution of income and nationalized the copper. All these displeased the riches in the country whose interests did not align with the state's, fearing personal economic loss, also the benefits of the United States in Chile and in the region were harmed. These changes were interpreted by USA as the spread of the danger of Communism in the region which must have been prevented. In this context, the USA acted to support social polarization within country. On September 11, 1973, a successful military coup was led by Augusto Pinochet as a result of the circumstances that brought to the coup, such as economic embargoes imposed by the USA, interventions applied to the copper prices, political doodles and bribing military personel. After the military overthrow, the junta headed by Pinochet ruled the country for 17 years. Pinochet's authoritarian regime caused countless human rights violations in the country and in those years when political oppression and violence were intensely experienced, all actions against to the regime were banned and punished. One of the most brutal practices of military junta, which is considered within the scope of human rights violations, is the case of disappearances. The relatives of these people, especially women, were left in the despair of not getting any clear answer from the official channels in the way of learning about whereabouts of their loved ones. During the junta's rule, the Catholic Church undertook the task of the protection of those who were the victims of the military rule by providing them economic, legal and psychological support. The Arpillera Movement, which was carried out by the women relatives of the disappeared people, was initiated under the sponsorship of the Catholic Church. These women who searched for their husbands, children or fathers which were detained-disappeared by junta, used hand stich embroidery methods that they already had known and put up handcrafts products called Arpillera which criticized the practices of the junta. These Arpilleras, wall-hangings, depicted human rights violations, economic and political problems in the country and were sent to the countries such as Canada, USA, Switzerland and France through the Church and sold to the related human rights associations. In this way, the international public opinion about what was going on in the country and the international support for the restoration of democracy were achieved. Women, on the other hand, through this movement abandoned the passive tracer role they had previously adopted in the political arena and became citizens with an active participation in social life

Benzer Tezler

  1. Sosyalizmden neoliberal döneme geçişte Şili deneyimi

    The Chilean experience in the transition from socialism toneoliberalism

    HAZAL AYLİN KILIÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Siyasal BilimlerKarabük Üniversitesi

    Bölge Çalışmaları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CAN KAKIŞIM

  2. News stories and reflections of political interests: A critical discourse analysis of the representation of General Augusto Pinochet in the British media

    Gazete haberleri ve politik çıkarların yansıması: General Augusto Pinochet'nin İngiliz medyasında temsili üzerine eleştirel söylem analizi

    JUAN PABLO DİAZ LEÓN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2015

    Gazetecilikİzmir Ekonomi Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. LYNDON CHARLES SAMUEL WAY

  3. Media and democracy: The past, present and the future of press freedom in Chile

    Medya ve demokrasi: Şili'de basın özgürlüğünün dünü bugünü ve geleceği

    DENNISSE FLORES CONEJEROS

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    GazetecilikHacettepe Üniversitesi

    İletişim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EMEK ÇAYLI RAHTE

  4. Nazım Hikmet ve Pablo Neruda'nın İspanya iç savaşı'na değinmeleri

    Nazim Hikmet and Pablo Neruda mentions to the Spanish civil war

    TAHSİN AYDOĞDU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Batı Dilleri ve EdebiyatıAnkara Üniversitesi

    Batı Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİL ÜNSAL

  5. Devlet görevlilerinin ağır insan hakları ihlallerinde yabancı ceza yargılamasından bağışıklığı

    Immunity of state officials from foreign criminal jurisdiction for serious human rights violations

    BİLGE NUR ERSON ASAR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Hukukİstanbul Kültür Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DURMUŞ TEZCAN