Geri Dön

Rekürren strokta etyolojik faktörler

Ethological factors in recurrent stroke

  1. Tez No: 535955
  2. Yazar: ALİ ZEYNAL ABİDİN TAK
  3. Danışmanlar: UZMAN FETHİYE DİLEK ÖRKEN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroloji, Neurology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2010
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: İstanbul Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nöroloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Nöroloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 54

Özet

Rekürren stroklar önemli bir mortalite morbidite nedenidir. Primer ve sekonder koruyucu tedavilerdeki gelişmelere rağmen gelişmiş ülkelerde strokluların %20-25' ini rekürrensler oluşturmaktadır. Rekürren stroklar ilk inmeden sonra erken dönemde en fazladır. İlk yıldan sonraki yıllarda giderek rekürrens ihtimali azalmakla birlikte genel nüfus ile kıyaslandığında risk yüksek olarak devam eder. Bu çalışmada 2. defa iskemik inme geçiren hastalarda tedavi uyumunu, mevcut risk faktörlerini, inme etyolojisi açısından bakıldığında uygun tedavi alıp almadıkları ve ilk inme sonrasında risk faktörlerinin kontrolünün yeterince sağlanıp sağlanmadığını araştırdık. Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Kliniğinde 2007-2009 yılları arasında rekürren inme tanısıyla yatırılan 32'si erkek, 26'sı kadın toplam 58 hasta çalışmaya alındı. Tüm hastaların kaydedilmiş vasküler risk faktörleri, kaydedilmiş giriş tansiyon değerleri, çekilmiş elektrokardiyografi (EKG) ve kranial görüntüleme tetkikleri, etyolojik araştırma amacı ile yapılan transtorasik ekokardiyografi ve bilateral karotis vertebral arter doppler ultrasonografi tetkikleri incelendi. Hastaların proflaksi için hangi ilaçları kullandıkları ve bu ilacı düzenli kullanıp kullanmadıkları ve iki atak arasındaki süre değerlendirildi. Çalışmamızda ilk inmeden sonra hastaların büyük bir kısmının tedavilerini ya düzensiz aldıklarını ya da tümden kestiklerini saptadık. Yine etyolojik olarak kardiyoembolik inme geçiren hastaların uygun tedavi almadıkları ve yüksek yüzdeli karotis darlığı bulunan hastalara girişim planlanmadığını saptadık. Risk faktörleri değerlendirildiğinde rekürren inmede en sık hipertansiyon birlikteliğini saptadık ayrıca hastaların risk faktörleri yönünden yüklü oldukları ve ilk inmeden sonra risk faktörü kontrollerinin yeterince yapılmadığını tespit ettik. Sonuç olarak rekürren strokta multiple faktörler ve kompleks mekanizmalar rol oynamaktadır. Rekürrenste en etkili risk faktörü hipertansiyondur. Ayrıca risk faktörlerinin kombinasyonu önemlidir. Parsiyel anterior sirkülasyon ve posterior sirkülasyon infarktlarında rekürrens daha sıktır. Sekonder korumaya yönelik tedavinin, hastaların risk faktörleri ve etyolojik nedenlerine göre planlanması ve hastaların tedaviye uyumları önemli faktörlerdir.

Özet (Çeviri)

Recurrent strokes are an important cause of mortality and morbidity. They make up 20- 25% of all strokes in developed countries, despite all improvements in primary and secondary measures of prevention. Recurrent strokes are most common during the early phase after a first stroke. Although the risk of recurrence decreases ever more after the first year, the risk remains high compared to the risk of a first stroke for the general population. In this study, we investigated compliance, risk factors, the relevance of chosen treatment to the ethiology and control over the risk factors after a first stroke. 32 male and 26 female patients who were internalized with a diagnosis of a recurrent stroke at the Neurology Clinic of Şişli Etfal Research and Teaching Hospital in Istanbul, between 2007 and 2009, were included in the study. All recorded vascular risk factors, blood pressure measurements, electrocardiograms (ECG), results of cranial imaging and the results of studies done to reveal ethiology such as transthoracic ecocardiography and bilateral doppler ultrasonography of carotid arteries, were examined. Prophilactic drugs, adherence/compliance, and time between two strokes were evaluated. We determined that most of the patients either discontinued their medication or took them irregularly. We also determined that patients did not receive appropriate treatment for cardioembolic ethiology and no intervention for high grade carotid obstruction. The most common risk factor for recurrent stroke was hypertension. The patients were laden with risk factors and these were not properly controlled after the first stroke. As a result, multipl factors and complex mechanisms play a part in recurrence of stroke. The most effective risk factor in stroke is hypertension. The combination of risk factors is important also. Planning secondary preventive treatment, in accordance with patients' risk factors and ethiology, is necessary and compliance is important.

Benzer Tezler

  1. Nonvalvüler atrial fibrilasyonun akut iskemik strokta 30 günlük erken dönem prognoza etkisi

    Başlık çevirisi yok

    BABÜRHAN GÜLDİKEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1997

    NörolojiTrakya Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. UFUK UTKU

  2. Rekürren respiratuar papillomatozis vakalarında P53 overekspresyonunun immünohistokimyasal yöntemle araştırılması

    A Research for P53 everexpressions by immunohistochemical method in recurrent respiratory papillomatosis patients

    MUSTAFA ÖZLER EKER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Kulak Burun ve BoğazÇukurova Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. METE KIROĞLU

  3. Rekürren herpetik keratitislerde tüberkülin enjeksiyonları ile immünstimülasyon ve alınan sonuçlar

    Başlık çevirisi yok

    REİS AVŞAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Göz HastalıklarıEge Üniversitesi

    Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KUTAY ANDAŞ

  4. Rekürren aftöz stomatitin periodontal hastalıklar ve Helikobakter pilori enfeksiyonu ile ilişkisi

    The relationship of recurrent aphthous stomatitis with periodontal disease and Helicobacter pylori infection

    DUYGU GÜLSEREN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    DermatolojiHacettepe Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞEN KARADUMAN

  5. İkincil girişim tiroid kanser cerrahisinde sinir monitorizasyonunun laringeal sinir hasarı oranına etkisi

    Effect of nerve monitorization on laryngeal nerve damage in secondary thyroid cancer surgery

    ERDEM KAKİL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıÇukurova Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜRHAN SAKMAN