Geri Dön

Erişkin tip otozomal dominant polikistik böbrek hastalarında böbrek sağkalımı üzerine etki eden faktörler

Factors affecting survival in adult TYPE autosomal dominant polycystic kidney disease

  1. Tez No: 536437
  2. Yazar: YAŞA GÜL MUTLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. CANER ÇAVDAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nefroloji, Nephrology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 56

Özet

ÖZET GİRİŞ ve AMAÇ: Erişkin Tip Otozomal Dominant Polikistik Böbrek Hastalığı (ODPBH) kalıtsal böbrek hastalıkları içinde en sık görülenidir. Bazı hastalarda son dönem böbrek yetersizliği (SDBY) gelişimi daha hızlı olmaktadır. Tanı anında SDBY gelişimi bakımından yüksek riskli olan hastaların tanınması tedavi yönetimi açısından büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi (DEÜTFH) Nefroloji kliniğince takip edilmekte olan Erişkin Tip ODPBH'ı olan 196 hastanın demografik ve klinik özelliklerinin yanında böbrek yetersizliğinin ilerleyişini öngörmede kıymetli olabilecek iki yeni parametrenin (ortalama proteinüri ve ortalama kan basıncı) araştırılması amaçlanmıştır. METOD: Çalışmaya dahil edilen 116 hastanın, demografik, klinik, laboratuvar ve görüntüleme verileri retrospektif olarak incelendi. Hastaların demografik, klinik, laboratuar ve görüntüleme özellikleri poliklinik dosyalarından incelendi. Hastaların ilk ve son vizitte ölçülen glomerüler filtrasyon hızı (GFR), yıllık GFR değişiklikleri, USG ile ölçülen böbrek aks uzunlukları değerlendirildi. Her vizitte ölçülen kan basıncı ve proteinüri değerlerinin ortalaması alınarak SDBY gelişimi ile ilişkisi incelendi. BULGULAR: Araştırmada en sık görülen klinik bulgu hipertansiyon oldu. Hastaların %71'i RAS (renin anjiotensin aldosteron sistemi) blokajı tedavisi almakta idi. Karaciğer kistleri en sık böbrek dışı organ tutulumu olarak saptandı. Ortalama sistolik kan basıncı ile ultrasonografi (USG) ile ölçülen sağ ve sol böbrek aksı uzunluğu (p=0,004) ve son GFR (p=0,002) arasında anlamlı korelasyon tespit edildi. Ayrıca ortalama proteinüri miktarı ile renal replasman tedavisine (RRT) ihtiyaç duyulmasına kadar geçen süre ve son GFR arasında anlamlı korelasyon tespit edildi. SONUÇ: Ortalama proteinüri ve ortalama kan basıncı düzeyinin ODPBH'ında progresyon öngörmede kullanılan 'USG ile ölçülen böbrek aksı' ve 'RRT ihtiyacı oluşana kadar geçen süre' ile korelasyon göstermesi; bu parametrelerin yüksek riskli hastaların tanınmasında kullanılması için umut vaat etmektedir

Özet (Çeviri)

INTRODUCTION and AIM Adult Type Autosomal Dominant Polycystic Kidney Disease (ADPKD) is the most common hereditary renal disease. End-stage renal failure (ESRD) is more rapid in some patients. Recognition of high-risk patients at the time of diagnosis is of paramount importance for treatment management. In this study, we aimed to investigate two new parameters (mean proteinuria and mean blood pressure) which may be valuable in predicting the progression of renal failure besides the demographic and clinical features of 196 patients with adult-type ADPKD which are followed up by Dokuz Eylul University Medical Faculty Hospital (DEUTF) Nephrology clinic. METHOD: Demographic, clinical, laboratory and imaging data of 116 patients included in the study were retrospectively analyzed. Demographic, clinical, laboratory and imaging features of the patients were examined from the outpatient clinic files. GFR, annual GFR changes measured at the first and last visit, and renal axis lengths measured by USG were evaluated. The mean blood pressure and proteinuria values were measured at each visit and their relationship with the development of ESRD was examined. FINDINGS: The most common clinical finding was hypertension. 71% of patients were receiving RAS (renin angiotensin aldosterone system) blockade treatment. Liver cysts were the most common extrarenal organ involvement. Significant correlation was found between mean systolic blood pressure and ultrasonography (USG) and right and left renal axis length (p = 0,004) and final GFR (p = 0002). In addition, there was a significant correlation between mean proteinuria and renal replacement therapy (RRT) and the final glomerular filtration rate (GFR). RESULT: Mean proteinuria and mean blood pressure level correlated with the renal axis measured by USG used in predicting progression and the time until the need for RRT, therefore these parameters are promising for high-risk patients.

Benzer Tezler

  1. Erişkin tip polikistik böbrek hastalarında hasta evrelerine göre serum kemokin seviyeleri ve immun hücre kemokin reseptör profilinin değerlendirilmesi

    Evaluation of serum chemokine levels and immune cell chemokine receptor profile in adult polycystic kidney disease patients according to patient stages

    SALİH GÜNTUĞ ÖZAYTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    NefrolojiErciyes Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSMAİL KOÇYİĞİT

  2. Çocukluk çağında otozomal dominant polikistik böbrek hastalarında ambulatuvar kan basıncı monitorizasyonu ile hipertansiyon sıklığının araştırılması

    Investigation of prevalence of hypertension with ambulatory blood pressure monitoring in patients with autosomal dominant polycystic kidney in childhood

    ALPER UYGUN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    NefrolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZLEM AYDOĞ

  3. Otozomal dominant polikistik böbrek hastalarında serum üromodulin düzeyi ve MR görüntüleme bulgularının e-GFR bazlı KBH evrelemesi ile ilişkisi, prognostik değerlendirmesi

    The relationship between e-GFR-based CKD evaluation of serum uromodulin level and MR imaging findings in autozomal dominant polycistic kidney patients, prognostic assessment

    HALE NUR AKSOYDAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    NefrolojiAkdeniz Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FUNDA SARI

  4. Çocuklarda kistik böbrek hastalıklarının demografik özellikleri, klinik ve laboratuvar verilerinin retrospektif değerlendirilmesi

    A retrospective evaluation of the demographic characteristics, clinical, and laboratory data of cystic kidney diseases in children

    SEREN SATIR BÜLBÜL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SONGÜL YILMAZ

  5. Gençlikte ortaya çıkan erişkin tip diyabet (MODY) tanısı ile izlenen çocuklarda yeni nesil dizi analizi yöntemi ile tanımlanmış tüm genlerin araştırılması

    Molecular genetic analysis of maturity onset diabetes of the young (MODY) genes in children by using targeted next-generation sequencing

    AHMET ANIK

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDokuz Eylül Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ECE BÖBER