Sanatta dekonstrüktivizm (Yapıbozum) ve Frank Stella
Deconstructivism in art (Deconstruction) and FrankStella
- Tez No: 548396
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜLER BEK ARAT
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Felsefe, Güzel Sanatlar, Philosophy, Fine Arts
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2019
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Süleyman Demirel Üniversitesi
- Enstitü: Güzel Sanatlar Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Sanat ve Tasarım Ana Sanat Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 239
Özet
Fransız düşünür Jacques Derrida'nın, Heidegger felsefesinden yola çıkarak ortaya koyduğu eleştirel düşünce sistemi olan 'dekonstrüksiyon (yapıbozum)'; batı metafiziğine ait metinleri değişime uğratan, parçalara ayıran, sorgulayan ve asıl düşünceyi açığa çıkarmayı amaçlayan bir okuma yöntemidir. Derrida felsefesinde, yapıbozum yöntemi ile okuma yapmanın asıl odak noktası, metinlerin yapısındaki batı felsefesinin eleştirisidir. Anti-yapısalcı olarak tanımlanan yapıbozum, geleneksel yapıları ve yapısalcılığın öğretilerini reddeden bir sistemdir. Derrida, yapıbozum eylemi ile mevcudiyet metafiziği, fallusmerkezcilik, merkeziyetçilik, merkezi akıl, köken, otorite, iktidar gibi kavramlara karşı bir duruş sergileyerek yapısalcı dilbilimden yola çıktığı, differans, sesmerkezcilik ve sözmerkezcilik kavramlarını geliştirmiştir. Derrida'nın yapıbozum eylemi ile sanattaki yapıbozum anlayışı, birbirine paralel ilerlemiştir. Sanatta yapıbozum, kökensel yapıları sorgular, alt üst eder, yeniden yapılandırarak uyumsuzluk, çelişki, dinamizm, değişkenlik ve çatışma gibi kavramları gündeme getirir. Bu araştırmada, Derrida'nın düşünce sistematiği, yapıbozum yöntemi ile ilgili çözümlemeleri incelenmiş; Amerikalı sanatçı Frank Stella ile Derrida arasındaki bağıntı görünür kılınmaya çalışılmıştır. Stella, resim sanatına yönelik 'yöntemsel' ve 'uzamsal' iki sorunu aşma çabası içinde hareket eden ve yeni, özgün, derin düşünce ürünü olan yapıtlarında, kendisini 'sınırlamak' istemeyen, yapmacıklıktan uzak, sıra dışı bir sanatçıdır. Stella'nın, resimsellikte kırılma ve derinlik etkilerini farklı tekniklerle yansıtan; perspektif kurallardan uzak, mekanı gerçekmiş gibi gösteren üçüncü boyutu arama kaygısı ile anlatımcılığa karşı çıkan bir sanat anlayışı olmuştur. Stella'nın geleneksel resim anlayışından uzak tavrı ve Derrida'nın geleneksel düşünceyi reddeden yapıbozum sistemi arasında bir ilişkisellik ortaya çıkmaktadır. Araştırmadaki uygulama sürecinin temel çıkış noktası, Derrida'nın söz konusu kavramları ile Stella'nın yapıtlarındaki düşünsel ve biçimsel dil olmuştur.
Özet (Çeviri)
“Deconstructivism (deconstruction)”, a critical thinking mechanism French philosopher Jacques Derrida has presented based on the Heidegger philosophy; is a reading method aspiring to change, segment and question the texts with regard to western metaphysics and to reveal the actual idea. In the Derrida philosophy, the primary focus of reading with the deconstruction method is the criticism of the western philosophy on the nature of the texts. Deconstruction, defined as anti- structuralist, is a system that rejects the traditional structures and the doctrines of constructivism. Derrida has developed the concepts of difference, phonocentrism, logocentrism which he based upon structural linguistics by maintaining a stance against concepts such as metaphysics of existence, phallogocentrism, centralism, centric mind, origin, authority, power with the deconstruction practice. Derrida's deconstruction practice and the perception of deconstruction in art had progressed parallel to one another. Deconstruction in art questions, disrupts structures regarding origin and revives concepts such as incompatibility, paradox, dynamism, variability and conflict by restructuring it. In this study, Derrida's systematic thought and his analysis regarding deconstruction method; it has been tried to bring the connection between the American artist Frank Stella and Derrida into view. Stella, is an extraordinary artist far from artificialness, acting within the boundaries of overcoming two 'procedural' and 'spatial' issues with regard to art of painting who does not want to 'limit' himself in his new, unique works representing reflection. Stella had a sense of art reflecting his effect of refraction and depth in terms of pictorialness with different techniques; a sense of art free from perspective rules and protesting expressionism through the anxiety of searching for the third dimension which shows the place as it was real. A relationality between Stella's attitude of staying away from the traditional concept of painting and Derrida's deconstruction system rejecting the traditional thought comes into existence. The main starting point of the implementation process in the study had been Derrida's aforementioned concepts and Stella's intellectual and formal language in this works.
Benzer Tezler
- 21. yüzyıl takı tasarımında Dekonstrüktivizm'in etkileri
The effects of Deconstructivism on 21st-century jewellery design
MUSTAFA KULA
Sanatta Yeterlik
Türkçe
2023
Güzel SanatlarDokuz Eylül ÜniversitesiSanat ve Tasarım Ana Sanat Dalı
PROF. NESRİN ÖNLÜ
- 'Ehsan': Bir sanatçının hayatı ve sanatının öyküsü
'Ehsan': The story of life and art of an artist
EHSAN GHANBARZAD KHAJEH
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
Güzel SanatlarHacettepe ÜniversitesiResim Ana Sanat Dalı
DOÇ. DR. NECLA RÜZGAR KAYIRAN
- Seramiğin kinetik sanatta kullanım olanaklarının araştırılması
Investigation of the use of ceramic in kinetic art
SERKAN TOK
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Güzel SanatlarAnadolu ÜniversitesiSeramik Ana Sanat Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ SADETTİN AYGÜN
- Çağdaş giysi tasarımında dekonstrüktivist yaklaşımlar
Deconstructivist approaches to contemporary clothing design
BAHAR YILDIZ
Sanatta Yeterlik
Türkçe
2022
Güzel SanatlarHaliç ÜniversitesiTekstil ve Moda Tasarımı Ana Sanat Dalı
DOÇ. DR. ŞÖHRET AKTEPE DAL
- Konstrüktivist heykelde boşluk kavramı
The consept nullity at constructive sculpture
YILDIZ ÖZER
Yüksek Lisans
Türkçe
2009
Güzel SanatlarDokuz Eylül ÜniversitesiHeykel Ana Sanat Dalı
YRD. DOÇ. DR. GÖKÇEN ERGÜR