Geri Dön

Ekonomik büyümeyi geliştirmede, yabancı sermayenin etkisi

The effects of foreign direct investment on business and economic growth in sub saharan Africa

  1. Tez No: 551913
  2. Yazar: ABDUL NOAH MANSARAY
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ MEHMET ALTAN MASUN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Ekonomi, İşletme, Economics, Business Administration
  6. Anahtar Kelimeler: Doğrudan Yabancı Yatırım, Ekonomik Büyüme, Kalkınma, Gelişmekte Olan Ülkeler, Sahra Altı Afrika, Foreign Direct Investment, Economic Growth, Development, Developing Countries, Sub-Saharan Africa
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Marmara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: İşletme Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Finansal Piyasalar ve Yatırım Yönetimi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 91

Özet

Ülkelerin de bireyler gibi farklılıkları vardır. Bu vaka da ise bunlar doğal kaynaklar, emek, sermaye, teknoloji gibi farklılıklardır. Ancak, bu ülkeler mal ve hizmet ticareti için bir anlaşmaya vararak farklılıklarından önemli ölçüde yararlanabilirler. Bu anlaşmalar yıllar boyunca dünya genelinde Uluslararası ticarette ve Yatırımda hızlı bir büyüme ile sonuçlanmıştır. Doğrudan yabancı yatırım (DYY), uzun vadeli bir ilişkiyi içeren ve bir ekonomideki yerleşik bir kuruluş tarafından uzun vadeli bir ilgiyi ve kontrolü, bir ekonomideki (yabancı doğrudan yatırımcı veya ana girişim) uzun süren bir ilgiyi ve kontrolü yansıtan doğrudan yabancı yatırımcı haricindeki bir yatırım olarak tanımlamaktadır. İlk olarak, Uluslararası ticari bankalar, bu ülkelere bir finans kaynağı olarak hizmet verdi ancak küresel kredi krizlerinin bir sonucu olarak 1990'lı yıllarda banka kredileri bozulduğunda, bölgedeki çok sayıda ülkenin, yabancı kaynakları elde etmek için yatırım stratejileri ve planlarını değiştirmesi gerekti ve bu şekilde kredilerle alakalı sıkıntılar hafifletildi. Son zamanlarda, Sahra Altı Afrika ekonomileri kademeli olarak büyümektedir, ancak tespit edilen en büyük zorluklardan biri, tasarruflarının yatırım projeleri yürütmek için nispeten düşük olmasıdır. Bu nedenle, büyük ölçüde, doğrudan yatırımlar şeklindeki yabancı sermayeye bağımlıdırlar. Küreselleşme ve uluslararası ticaret, yatırım kaynaklarının, dünyada bir takım ülkeler için dış sermayenin ana akışı haline gelen Çok Uluslu Ticari Kümeler tarafından dünyada akışına kapılar açtı. Belirgin bir şekilde, son zamanlarda gelişmekte olan ve gelişmiş uluslarda yabancı doğrudan yatırımın işlevi daha yoğun hale geldi. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansına (UNCTAD) göre, küresel anlamda hareket eden toplam Yabancı Doğrudan Yatırım (FDI) miktarı, 1980'de 51,464 Milyar Dolardan 2016'da 2,3 Trilyon Dolara çok büyük bir artış sergilemiştir. iii Genel olarak Sahra Altı Afrikası'nda, brüt gelen FDI stoku, 1980'de 251,67 Milyon Dolardan 2016'da 38,364 Milyar Dolara yükselmiştir, bu artış, dünyanın diğer bölgeleri ile kıyaslandığında daha düşük bir artıştır. Bunun anlamı, FDI çekimi ile alakalı olarak Sahra Altı Afrika'nın (SSA) dünyanın diğer bölgelerinden farklı olarak etkin olmadığıdır. 2001 yılında kıtanın önde gelen ülkelerinden oluşan bir grup tarafından oluşturulmuş bir ortaklık programı olan Afrika'nın Kalkınması için Yeni Ortaklık (NEPAD), "IDG'lere (Uluslar arası Kalkınma Hedefleri) ulaşmak için gerekli olan tahmini yıllık yüzde 7'lik büyümeyi elde etmek için – özellikle, 2020 yılına kadar fakirlik içinde yaşayan Afrikalıların oranının yarıya düşürülmesi hedefi – Afrika'nın GSYİH'sinin yüzde 12'si ya da 64 Milyar Dolar değerinde bir yıllık kaynak boşluğunu doldurması gerektiğini ifade etti. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), bölgedeki yıllık kaynak boşluğunun, GSYİH'in %12-15'i civarında olduğunu (60-65 Milyar Dolar), bölgedeki ülkelerin, ekonomik sorunları çözmek ve vatandaşlarının yaşam koşullarını iyileştirmek için önemli kaynaklara ihtiyaç duydukları için güçlerini artırmaları gerektiğini ifade etmiştir. Son yıllarda, SSA ülkeleri, vergi kesintileri, belirli ürünlerde ithalat vergisi muafiyeti ve yabancı şirketlere bağışların verilmesi gibi teşvikler vererek yabancı doğrudan yatırımı çekmek için yoğun çabalar harcamaktadır. Yabancı doğrudan yatırım adına SSA'ya hücum dikkate alındığında, FDI'nın bugüne kadar alandaki ticaret ve büyümeye gerçek etkisine daha derin bir bakışa sahip olması gerektiğinden bahsedilmelidir. Politika yapıcıların, FDI girişlerinin, geçmişte kalkınma ve büyümeye neden olmadığını, bu yüzden ani bir yükselişin dikkatli bir şekilde beklendiği gerçeği etrafında toplanmak hayati önem taşımaktadır. Diğer açılardan, doğrudan yabancı yatırımın büyüme üzerinde olumlu bir etkisi olduğunu varsayıldığında, politika yapıcıların sürdürülebilir ekonomik gelişme için bekledikleri gibi doğrudan yabancı yatırım çekmeye yönelik fikir arayışında olmaları gerekmektedir. Bu değerlendirme tam olarak bu tezin başarmayı hedeflediği şeydir. Bu tez için bir vaka çalışması olarak Sahra Altı Afrika'yı seçmek özellikle önemlidir çünkü bölgeden geliyorum ve ayrıca SSA'ya özel bir vurgu yapan FDI hakkında çok az makale var ya da hiç yok. Bölge ile ilgili mevcut makalelerin bir kısmından geçtikten sonra, pek çok kişi FDI'nin SSA'ya belirleyicilerini veya FDI'nin belirli ülkelerde ne kadar iyi çalıştığının referanslarını tartıştı. Bu konuyla ilgili araştırma makalelerinin bulunmaması, bölgedeki doğrudan yabancı yatırımın etkisine girme fırsatı vermektedir ve bu şekilde bölge hakkında halihazırda mevcut olan literatürü sağlamaktadır.

Özet (Çeviri)

Countries just like Individuals have differences, in this case, in terms of natural resources, labor, capital, technology etc. However, these countries can significantly benefit from their differences by reaching an agreement to trade goods and services. These agreements have resulted in a rapid growth in International trade and Investment across the world over the years. Foreign direct investment (FDI) is defined as an investment involving a long-term relationship and reflecting a lasting interest and control by a resident entity in one economy (foreign direct investor or parent enterprise) in an enterprise resident in an economy other than that of the foreign direct investor. Recently, Sub-Saharan African economies have been growing gradually, however, one of their biggest challenges that have been identified is that their savings are relatively low to undertake investment projects. Because of this reason, they, to a very large extent depend on foreign capital in the form of direct investments. At first, International commercial banks served as a source of finance to these countries, but as bank lending deteriorated in the 1990s, as a result of the global credit crises, which compelled a large number of countries in the region to modify their investment strategies and plans to obtain foreign funds, this in a way mitigated the burden associated with loans. Globalization and international trade have opened doors to the flow of investment funds across the global by Multinational business conglomerates that has become the main stream of outside capital for a number of countries all across the world. Apparently, in recent times the function of foreign direct investment in developing and developed nations have been immense. According to the United Nation Conference on Trade and Development (UNCTAD), sum total Foreign Direct Investment (FDI) flows globally have grown on a large scale, from $51.464 billion in 1980 to $2.3 trillion in 2016. In Sub-Saharan Africa overall, gross inward FDI stock has increased from $251.67 million in 1980 to $38.364 billion in 2016, a relatively smaller increase as compared to other regions in the world. This simply means that with regards to FDI attraction Sub Sahara Africa (SSA) has not been effective unlike other regions in the globe. v The New Partnership for Africa's Development (NEPAD), which is a partnership program established by a group of heads-of-state from all over the continent in 2001, states that in order to“achieve the estimated 7 per cent annual growth rate needed to meet the IDGs (International Development Goals) - particularly, the goal of reducing by half the proportion of Africans living in poverty by the year 2020 – Africa needs to fill an annual resource gap of 12 per cent of its GDP, or US $64 billion”. The Organisation for Economic Co-operation and Development (OECD) has stated that the yearly fund gap in the region, which is around 12-15% of Gross Domestic Product ($60-$65 billion), countries in the region have to step up as they require substantial funds to ameliorate the economic problems and improve living conditions for its citizens. In recent years, SSA countries have been making immense strides to attract foreign direct investment by providing incentives such as income tax breaks, import duty exclusion on certain products and the provision of handouts to foreign companies. Taking into consideration the rush into SSA in the name of foreign direct investment, it would be worthwhile if we took a deeper look at the real impact of FDI on business and growth in the area thus far. It is absolutely vital for policymakers to reckon that the fact that FDI inflows have not resulted to growth and development in the historic past, so a sudden upturn should be cautiously anticipated. In other respects, supposing that FDI has had a favorable impact on growth, that being so, policy makers have a case in seeking ideas to draw FDI as they anticipate for sustainable economic advancement. This assessment is exactly what this thesis aims to achieve. Choosing Sub-Saharan Africa as a case study for this thesis is particularly important because I hail from the region and furthermore there are little or no papers on FDI with an exclusive emphasis on SSA. After going through some of the available papers that deals with the region, a great number of them discussed the determinants of FDI to SSA or references of how well FDI is doing in specific countries. The lack of research papers on this topic gives me an opportunity to delve into the effect of foreign direct investment in the region, by this way provide to the already available literature on the region.

Benzer Tezler

  1. The Effect of Economic Globalization on the Islands of the Indian Ocean: An Econometric Analysis

    Ekonomik Küreselleşmenin Hint Okyanusu Adalarına Etkisi: Ekonometrik Bir Analiz

    ZAFİİRA MEHREEN BİNT HAFIZA BEEHARRY

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2022

    EkonomiPamukkale Üniversitesi

    Uluslararası Ticaret Ve Finansman Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ YAŞAM DEMİR

  2. Doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ekonomik büyüme ve beşerî sermaye ilişkisindeki rolü: OECD ülkeleri örneği

    The role of foreign direct investment in human capital and economic growth relationship: The case of OECD countries

    MERVE YAVUZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    EkonomiBandırma Onyedi Eylül Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ HİCRAN SEREL

  3. The impact of foreign direct investment on economic growth in Somalia

    Doğrudan yabancı yatırımın Somali'de ekonomik büyüme üzerindeki etkisi

    SADIO MOHAMED OSMAN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Ekonomiİstanbul Gelişim Üniversitesi

    Ekonomi Finans Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EBRU GÜL YILMAZ

  4. Comparative analysis of the determinants of foreign direct investment in Morocco and Türkiye (1980-2020)

    Fas ve Türkiye'deki doğrudan yabancı yatırımların belirleyicilerinin karşılaştırmalı analizi (1980-2020)

    AYOUB BENDRIOUCH

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    EkonomiMarmara Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KAMİL USLU

  5. Gümrük Birliği sürecinde Türkiye'nin dış ticaret dendesine ilişkin sorunlar ve çözümleri

    In Proces of Customs Union, the problems and the ways of solutions in foreign trade balance of Turkey

    SÜREYYA BAKKAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Ekonomiİstanbul Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAYRİ ERDOĞAN ALKİN