Geri Dön

Din-siyaset ilişkisinin kurumsallaşması: Diyanet İşleri Başkanlığı örneği

Institutionalization of the relationship between religion and politics: The case of the Presidency of Religious Affairs

  1. Tez No: 584957
  2. Yazar: MEHMET TALHA PAŞAOĞLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. İLHAN AKSOY
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Kamu Yönetimi, Siyasal Bilimler, Public Administration, Political Science
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 224

Özet

Bu çalışmanın konusu Diyanet İşleri Başkanlığının üstlendiği ve ona atfedilen siyasi roller çerçevesinde din-siyaset ilişkisinin kurumsallaşmasıdır. Cumhuriyet tarihi boyunca, din-devlet ve din-siyaset ilişkilerinin merkezinde konumlanan Başkanlığın, Tek Parti Dönemi'nden itibaren taşıdığı sembolik ve işlevsel önemin inkâr edilmediği ve Sünni İslam'ın Türkiye'deki tarihselliği bağlamında toplumsal hayatı belirleyici ve denetleyici rolüne odaklanıldığı söylenebilir. Laik devletin tek büyük dinî kurumu olan Diyanet İşleri Başkanlığı, siyasi işlevi ile, kurumsal tarihinin başından bugüne dek ana hatları çizilmiş bir izleğe sahiptir. Kurumun ilk döneminden itibaren yasal çerçevesi içinde“din işlerinin idaresi”olarak tanımlanan görev alanı, ulus-devlet kimliğini Türk ve Müslüman halk üzerinden inşa eden hutbeler ve yayınlar aracılığıyla genişletilir. Çok partili hayata geçişle birlikte, din politikasındaki liberalleşmeye bağlı açılımlar, yasal mevzuat ve yayın politikası açısından idare işlevinin esnetilmesi anlamı taşır. DP (Demokrat Parti) iktidarından itibaren Başkanlığın toplumsal rolünün ve etki alanının genişlemesi, 1960 Darbesi sonrasında istikrarsız bir siyasi döneme girilmesine karşın, 1965'teki 633 sayılı düzenleme ile kanunî hale gelmiştir. Söz konusu teşkilat yasasının öngördüğü dinî konularda toplumu aydınlatma görevi ile sınırlı kalmayan kurum 1980 öncesi siyasi kutuplaşma ve çatışma ortamına verdiği yanıtlarla gündemdedir. Diyanet Gazetesi'nin milliyetçi-muhafazakâr, devletçi ve kalkınmacı yazıları dönemin şiddet ikliminde kurumu siyasallaştırır. Kurum, aynı zamanda kurumsallaşma sürecinin bir parçası olarak siyasi aktörlerle arasına mesafe koyup onlara tavır almayı başarmıştır. 1980 sonrası milletçe dayanışma ve bütünleşme rolü tanınan Diyanet İşleri Başkanlığı kurumsallaşmasını tamamlayıp toplumsal bir aktör olarak öne çıkar. Dinî alanda tekel (tek resmî otorite) olan kurum, aynı zamanda Türkiye Diyanet Vakfının kurulması ve ekonomik bir güç olması ile kamusal alanda giderek büyür. Özerkleşmenin tartışıldığı fakat gerçekleşmediği 1990'lar sonrası ise din-devlet ilişkisinin dönüşümü bağlamında Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı ile paralel söylem üreten ve giderek ona bağlı hale gelen kurum 15 Temmuz Örneği'nde dinî otoritesini kolektif otorite ile birleştirmiştir. Kurumun ilk döneminde çizilen izlek bugün de geçerlidir: Milli birlik ve beraberliğin taşıyıcısı olan bir dinî kurumun özerk olması mümkün değildir.

Özet (Çeviri)

The topic of this study is the institutionalization of religion-politics relation in the context of the Presidency of Religious Affairs' (namely Diyanet) role undertaken by it or attributed to it. During the Republican era, symbolic and functional cruciality of the Presidency, situated at the centre of the religion-state and the religion-politics relations, has not been denied and, in the context of the historicality of Sunni Islam in Turkey, it can be argued that it was focused on its determinative and supervising role in social life. Since the very beginning of its institutional history Diyanet, the only biggest religious institution of the Secular State, with its political function, has a path which was mainly drawn. The assigned position of the institution described as the directorate of religious affairs in its legal framework has been expanded by means of khutbes and publications which constructed the nation-state identity upon Turkish-Muslim People. With the transition to multi-party era, liberalization initiatives in religious policies mean that administrative function was stretched with regards to legal regulations and editorial policy. The Directorate's expanding sphere of influence and social role from the Democratic Party era became legal with Law no. 633 (1965) in spite of beginning of an unstable political era. The institution which is not confined to assume the mission of“to enlighten society in religious issues”prescribed by the law of organization mentioned above was on the front burner with its responds to the conflictual and polarizing circle. The statist, developmentalist, conservative and nationalist texts in Diyanet Newspaper politicized the institution in this circle of growing political violence. At the same time, as a part of the institutionalization process, Diyanet managed to take a stand against political actors. After 1980, Diyanet, described by the role of“national solidarity and integration”, accomplished its institutionalization and stood out as a social actor. Diyanet which is the only formal authority (monopoly) in religious sphere besides to Turkiye Diyanet Foundation's establishment and growth as an economic power was developed in public sphere. After the 1990s in which autonomization was argued but not realized, in the context of the transformation of religion-state relation, Diyanet who produced a discourse paralel with Juctice and Development Party in power and became more and more attached to it, unified its religious authority with collective authority in the case of 15th July. So, the path drawn in the first period of the institution is still valid: It is not possible to be autonomous for a religious institution who is carrier of national unity and togetherness.

Benzer Tezler

  1. Kadın muhafazakârlığı ve KADEM (Kadın ve Demokrasi Derneği)

    The women's conservatism and KADEM (Women and Democracy Association)

    TUĞBA OSMANŞAHİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    DinTrabzon Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ALİ FİDAN

  2. Türkiye'de dindar milliyetçiliğin oluşum süreci: Milli Türk Talebe Birliği örneği

    The formation process of religious naiionalism in Turkey: the case of National Union of Turkish Ttudents

    ONUR TÜRKÖLMEZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Siyasal BilimlerKocaeli Üniversitesi

    Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YÜCEL DEMİRER

  3. Suriyeli mültecilerin Türkiye medyasındaki sınıfsal temsili

    Class representation of Syrian refugees in Turkish media

    FERAY ARTAR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    GazetecilikAnkara Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MÜZEYYEN AYTÜL KASAPOĞLU

  4. Afganistan'da cumhuriyet sonrası (1973-2018) din–siyaset ilişkisi

    The religious and politics relationship in the post-republic period (1973-2018) in Afganistan

    FATEMA ASADULLAH

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Uluslararası İlişkilerSüleyman Demirel Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ERJADA PROGONATI

  5. Demokrat Parti döneminde (1950-1960) din-siyaset ilişkisinin devlet ve milli irade kavramları bağlamında incelenmesi

    Investigation of religion-politics relationship in the context of state and national will in the Democrat Party period (1950-1960)

    RABİA BURÇİN YAVUZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Siyasal BilimlerAnkara Üniversitesi

    Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET YETİŞ