Kalp cerrahisinde uygulanan pulmoner arter (Swan-Ganz) kateterlerine bağlı enfeksiyon riskini azaltmada hemşirelik önlemlerinin etkinliği
The Effectiveness of the nursing implementations in preventing the catheter related infection with swan-ganz pulmonary artery catheters in cardiac surgery
- Tez No: 58878
- Danışmanlar: PROF.DR. GÜLER AKSOY
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Hemşirelik, Kardiyoloji, Nursing, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1997
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Hemşirelik Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 155
Özet
VÜLÖZET: Çalışmamız açık kalp cerrahisi geçiren yetişkin bireylerde, hemodinamik monitorizasyon ve ilaç tedavisi amacıyla uygulanan poliviniklorid yapıdaki Swan-Ganz PAK 'na bağlı sepsis gelişiminde birincil derecede önemli olduğu bilinen kateter giriş bölgesi kütanöz kolonizasyonun yüksek nem- buhar geçirgenliği olan transparan bir pansumanın (3000 vs 839 g /m 2 /d MVTR) kullanımı ve hemşirelik bakım faaliyetlerinin, bilgili ve deneyimli hemşireler tarafından uygulanması yoluyla en aza indirgenmesi /önlenmesi hedeflenmiştir. Prospektif, analitik, rastlantısal olarak planlanan araştırma Ocak 1993- Aralık 1994 tarihleri arasında İstanbul Prof.Dr.Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahi Merkezi ameliyathaneleri ve 16 yataklı cerrahi yoğun bakım ünitesinde, 55' i araştırma ve 55 'i kontrol grubu olmak üzere toplam 110 hasta üzerinde gerçekleştirilmiştir. Swan-Ganz PAK uygulanması gereken ve araştırmacı tarafından kateter bakımı verilen araştırma grubu hastalarda yüksek nem-buhar geçirgenliğine sahip transparan pansumanlar kullanılmış ve 5 günde bir değiştirilmiş, rutin servis protokollerine uygun şekilde kateter bakımı alan hastaların standart gaz ve bant tipi pansumanları ise ünitede çalışan hemşireler tarafından günlük olarak değiştirilmiştir. Çalışmada açık kalp cerrahisi geçiren hastalarda rektal vücut ısısı takip edilmiş, maksimal vücut ısı değeri ve etkin olduğu süre belirlenmiştir. Kateter giriş bölgesi pozitivite kriteri kantitatif düzlem üzerinde >ıo 3 cfu (colony forming unit ), semikantitatif düzlem üzerinde ise kateter ucu pozitivite kriteri >15 cfu kapsamında ele alınarak değerlendirilmiştir. Çalışmadan elde edilen sonuçlar, yüzdelik, aritmetik ortalama, standart sapma, ki-kare testi ve Fisher 'in kesin ki - kare testi ile değerlendirilmiş, 4 gözlü tablolar halinde sunulmuştur.Beklenen değerlerin 5 'den küçük olduğu durumlarda Fisher 'in kesin ki-kare testi kullanılmıştır. Araştırma grubunun büyük çoğunluğunun koroner kalp hastalığı ve risk oluşturan diğer hastalıklara sahip olduğu, tekrar edilen kateterizasyon deneyimlediği ve boğaz florası kolonizasyonuna sahip olduğu belirlenmiştir. Her iki grubu oluşturan hastalarımızın birbirine yakın 131oranlarda kateter giriş bölgesi kolonizasyonu deneyimlediği ancak kontrol grubu hastalarımızın istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık gösteren çoğunluğunun kateter ucu kolonizasyonuna sahip olduğu, araştırma grubu hastalarımızın kateter giriş bölgesi ve kateter ucunda sıklıkla Staphylococcus epidermidis 'in, kontrol grubu hastalarımızın kateter giriş bölgesinde sıklıkla Staphylococcus aureus ( coagulase +) ve kateter ucunda da Staphylococcus aureus ve Staphylococcus epidermidis 'in (miks üreme) kolonize oduğu saptanmıştır. Her iki grupta boğaz florası kolonizasyonu gözlenen hastalarımızın büyük çoğunluğunda Candida cinsi mikroorganizmalann kolonize olduğu belirlenmiştir. Kontrol grubu hastalarımızın % 10.91 'inde ( 6 hasta) giriş yeri +kateter ucunda aynı cins mikroorganizma ürediği, araştırma grubu hastalarımızda bu oranın % 3.64 olduğu gözlenmiştir. Araştırma grubu hastalarımızın tümünde pansumanın iyi /makul şekilde fiksasyon ağladığı yanısıra yoğun bakıma transferlerini izleyen dönemde pansumanlarının fikse ve kuru olduğu, maksimal vücut ısı değeri 39° C üzerine çıkan araştırma grubu hastalarımızın giriş yeri ve kateter ucunda kolonizasyona rastlanmadığı gözlenmiştir. Swan-Ganz PAK uygulama /bakımı süresince hemşirelik gMşimlerinin kolonizasyon ile ilişkisi irdelenmiş, tek kullanımlık transdüser ve dome değişimi dışındaki uygulamaların tümünün gerçekleştirildiği araştırma grubu hastalarımız ile uygulamalarda eksiklikler belirlenen kontrol grubu hastalarımız arasında istatistiksel olarak ileri ya da çok ileri derecede anlamlı ilişki olduğu, bu grupların giriş yeri kolonizasyonu açısından alamsız ancak kateter ucu kolonizasyonu açısından anlamlı ilişki veren sonuçlar gözlenmiştir. Çalışmamızın sonucunda Swan-Ganz PAK, katetere ilişkin enfeksiyon riskinin minimale indirgenmesinde birincil derecede önemli olan kütanöz kolonizasyonun ve hemodinamik sistem komponentlerinin ekstrinsik kontaminasyonunun azaltılması / önlenmesine ilişkin öneriler sunulmuştur. 132
Özet (Çeviri)
IX.SUMMARY: This study has been carried out on 1 10 patients who were to undergo open heart surgery in order to determine the catheter related infection with Swan-Ganz pulmonary artery catheters made of polyvnylchloride which were inserted percutaneously for hemodynamic monitorization and drug therapy.The aim of the study was preventing or reducing the cutaneous colonization of the catheterised site which is known as primarily important on infection route of sepsis by using new high moisture vapour permeability transparent polyurethane skin dressing (3000 vs 839 g /m 2/d MVTR) and by qualified nurses who were knowledgeable and skillfull in taking care of the patients with long-term indwelling of Swan-Ganz pulmonary artery catheters. We studied prospectively,analitically and experimentally all patients in the operating rooms and surgical 16 beds-intensive care unit of Prof.Dr.Siyami Ersek Thorasic and Cardiovascular Surgery Center undergoing open-heart surgery between January 1, 1993 and December 31, 1994.The patients divided into two groups, experimental (n=55) and control group (n=55). The high moisture -vapour transparent polyurethane dressings were used for experimental group 's patients by researrcher nurse changing them every 5 days and standart gauze and tape were used for control group 's patients by staff nurses changing them daily and giving catheterised site care depending on clinical rules. In the study the rectal body temperature was monitored in order to record the maximal body temperature and its period of time during the catheterization. The data were evaluated according to positive criteria for insertion site was expected as more than ıo 3 cfu colony -forming units (cfus) by using quantitative (Q) culture technique, the criteria of the semiquantitative (SQ) culture for the catheter tip was accepted as more than 15 colony-forming units (cfus). The data were collected by using a special questionnaire analyzed for significance by Cm-squared test or Fisher 's exact chi -square analysis and shown by tables with mean, standart deviation and percentages.When the expected values were under“5”Fisher 's exact chi-square analysis was used. 133It has been determined the patients in experimental group were have higher incidence of coronary artery disease and other risky disease, number of re- catheterization in the same insertion site and colonization of throat flora rather than control group 's patients. The patients in two groups were observed being nearly the same in proportions to each other from the view of catheterised site colonization. Only the patients in control group were have heavy catheter tip colonization more than experimental group had. It has been found that, the insertion sites and catheter tips which were have positive culture results were mostly colonized by Staphylococcus aureus (coagulase +),in the control group, the catheterised sites were mostly colonized by Staphylococcus aureus (coagulase +) and catheter tips were colonized by Staphylococcus aureus +Staphylococcus epidermidis causing to mix colonization. In two groups mostly the patients who had throat flora colonization were caused by Candida species. Of the control group patients,10.91 % (6 patients) were have the same microorganism colonization in both of egions (insertion site +catheter tip) compared to 3.64 % (2 patients) in experimental group. In the experimental group, good /resonable catheter fixation was observed during the site care and dried and fixed dressing while the patient was being trasferred to surgical intensive care unit. Among our patients in the experimental group who had the maximal body temperature during monitorization (>39° C), no colonization had seen at the insertion sites and on the catheter tips. It has been determined statistically significant relationship between in two groups for infection control activities in the time of Swan-Ganz pulmonary artery catheterization implamantation and during nursing care activities except changing in disposable transducer and domes.In those groups,it was observed no statistically difference for site colonization but catheter tip colonisation results were statistically big different also. 134In the end of the study, it was found that taking nursing care of the insertin site and hemodynamic monitorization components and using of high moisture -vapour transparent polyurethane dressing (3000 vs 839 g/m 2 /d MVTR) on catheterised site skin were effective precations related to reducing /preventing the Swan-Ganz pulmonary artery catheter related infection. 135
Benzer Tezler
- Koroner arter baypas cerrahisi uygulanan hastalarda deksmedetomidinin kardiyoprotektif etkisinin araştırılması
The investigation of cardioprotective effect of dexmedetomidine in patients undergoing coronary artery bypass surgery
MEHMET BAKTIR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Anestezi ve ReanimasyonErciyes ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ZEYNEP TOSUN
- Kardiyak cerrahide yüksek doz fentanil ile inhalasyon anestezisinin post-perfüzyon injürisi üzerine etkilerinin karşılaştırılması
Comparison the effects of inhalation anesthetics and TIVA on post-perfusion injury in cardiopulmonary by-pass surgery
MURAT KUYUMCU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2004
Anestezi ve ReanimasyonGATAAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF.DR. MERİH GÖKBEN
- Pulmoner hipertansiyonlu olgularda koroner bypass cerrahisi; erken ve geç dönem sonuçları
Coronary bypass surgery in patients with pulmonary hypertension; early and late results
BARIŞ AKÇA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisiİnönü ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BEKTAŞ BATTALOĞLU
- Açık kalp cerrahisinde yüksek doz opioid ve nörolept anestezisinin karşılaştırmalı olarak değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
ANIŞ ARIBOĞAN
- Mitral kapak cerrahisinde iloprost kullanımı hemodinamik parametreler ve cerrahi sonuçlar üzerine etkisi
The clinical effect of intravenous iloprost on pulmonary artery hypertension after open mitral valve surgery.
ÜMMÜHAN NEHİR SELÇUK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık BakanlığıKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÖKÇEN ORHAN