Geri Dön

Kentsel yerleşmelerde yer alan su yapılarının kentsel tasarım elemanı olarak irdelenmesi

Evaluation of water structures in urban settlements as urban design elements

  1. Tez No: 599266
  2. Yazar: HAZAL SATILMIŞ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ZEKİYE YENEN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Şehircilik ve Bölge Planlama, Urban and Regional Planning
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Yıldız Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Şehircilik Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Kentsel Mekan Organizasyonu ve Tasarım Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 119

Özet

Su hayat demektir. Tüm yerleşmeler, uygarlıklar suyu en kolay temin edebilecekleri, sudan en iyi biçimde yararlanabilecekleri yerlerde kurulmuştur. Yerleşik hayata geçme ve su kaynaklarından yararlanmayı öğrendikten sonra, güvenlik ve su baskınlarına karşı, yüksek yerlere kurulan kentlere su taşınabilmesi sorun teşkil etmiştir. Toplumsal yaşamın sürdürülebilmesi adına temel ihtiyaç niteliğinde olan suya ulaşmak, suyu yaşadıkları yerlere ulaştırabilmek ve yerleşmelerde suyun kullanımının devamlılığını sağlamak adına topluluklar çeşitli sistemler ve yapılar icat ve inşa etmişlerdir. Su yapıları ve su sistemleri ihtiyaç odaklı bir süreçte ortaya çıkmıştır. Temiz su sağlama ya da temiz suyun bulunduğu kaynaktan, yaşam alanına ulaşması her medeniyet için varlığını sürdürmenin temel şartlarından biri hatta en öncelikli olanıdır. Bu nedenle, suyun kaynağının bulunduğu yerlerden yerleşim alanlarına iletilmesi, bu iletim esnasında doğal koşulların oluşturacağı olumsuzluklardan ve düşman saldırılarından korunması gerekmektedir. Dolayısıyla eski çağlardan günümüze dek, suyun iletiminde çeşitli su iletim sistemleri geliştirilmiştir. Tarihi devirler incelendiğinde, suyun yeryüzünün farklı coğrafyalarında kurulan medeniyetleri beslediği görülmüştür. Tarihsel süreç boyunca akarsu ve su kaynaklarından yararlanma imkânı bulan toplumlar, dönemlerin en ileri medeniyetlerini bu topraklar üzerinde kurmayı başarmışlardır. Başaramayan topluluklar ise su kaynaklarının daha elverişli olduğu, yerleşilmemiş bölgelere göç etmek durumunda kalmış ya da yokolmuşlardır. Buradan, geçmişte suyun hem coğrafi hem de politik bir güç unsuru olduğu sonucu çıkarılmaktadır. İlk yerleşmelerin varolduğu dönemler, coğrafi koşullar ve bu koşullara uyum sağlamak adına ürettikleri yapılar; yerleşmelerin kazandıkları kimlik özelliklerini ve barındırdığı insan topluluklarının yaşam alışkanlıklarını mutlak surette etkilemiştir. Bu dönemlerde insan eli ile yapılan basit su yapıları, yaşamın sürdürülebilmesinde rol üstlenmiş, ayrıca yerleşmenin kimliğini etkilemiştir. Uygarlıkların gelişme sürecinde, tarımsal faaliyetlerin yerleşik hayatı tetiklediği gözönünde bulundurulduğunda, kaynaktan kent mekânına su taşınması adına ilk etapta su kanalları ile başlayan süreçler, suyun ulaşımda da kullanılması ile iskeleler ve limanlara, daha sonra mekânda suyun kalıcılığını korumak amacıyla depolama ve iletim sistemlerine evrilmiştir. Bu yapıların sürdürülebilir oluşları, mekânda kalıcı olmalarını ve bulundukları mekânı anlamlandırmalarını sağlamıştır. Suyun kentlere taşınabilmesi ve dağıtılması amacı ile kurulan su yapıları kent mekânının biçimlenmesinde önemli rol oynamıştır. Bu yapılar su kanalları, su kemerleri, köprüler, sulama kanalları, barajlar ve bentler, sarnıç, çeşme, hamamlar, değirmen, sebil vb. şeklinde ifade edilebilir. Su, bulunduğu yer farketmeksizin, her zaman dikkatin yoğunlaştığı bir odak noktası özelliği taşımaktadır. Suyun fizik mekândaki gücünün farkında olan uygarlıklarda su öğeleri, tasarım süreçlerinde vazgeçilmez bir parça değil, parçanın yer aldığı bir bütün olarak düşünüldüğünde daha anlamlıdır. Kamusal mekânın oluşumu, biçimlenmesi ve kullanıcı kitlesinin belirlenmesinde su ve su elemanları (doğal ve yapay olmak üzere) yadsınamaz bir öneme sahiptir. Su kent mekânında, işlevsel açıdan kolaylıklar sağladığı gibi, uygun iklimsel özellikler birlikteliğinde manzara ve seyir alanları da sunmaktadır. Bu çalışmada medeniyetlerin kurulduğu dönemlerden, insan yerleşmelerinin günümüz kentlerine evrildiği süreçte, insan eli ile oluşturulan yapay unsurlar arasında yer alan farklı ölçeklerdeki su yapılarından bahsedilmektedir. Tarih boyunca insan topluluklarının yerleşik hayata geçmesi ile oluşan kent mekânlarına su getirmek amacı ile inşa edilen su yapılarının, günümüze dek hangi fonksiyonlarla mekânda yer aldığı ve kentsel tasarım aşamasında ne tür roller üstlendiği ele alınmış, kent mekânında yer alma biçimleri ve mekânın biçimlenmesine ne şekilde katkıda bulundukları tartışılmıştır. Tez çalışması kapsamında; yerleşmelerin kullanım alanlarında fonksiyonel ve estetik bir unsur olarak yeralan su elemanlarının cezbedici, yönlendirici, yaşam kalitesini arttırıcı unsurlar olarak, ilk uygarlıklardan günümüze önemli bir kentsel tasarım elemanı olduğu vurgulanmaktadır.

Özet (Çeviri)

Water means life. All settlements, civilizations were established in places where they were able to obtain water most easily or make the most of water. After mankind transitioned to settled life and learned to use water resources, the transportation of water to settlements located on high grounds due to security and sudden floods, became problematic. Various systems and structures have been invented and built in order to reach water that is the main necessity to sustain communal life, convey it to their settlements and ensure the continuity of it. Water structures and water supply systems have emerged within a need-oriented process. Providing clean water or the transportation of it from its source to the living quarters is one of the main conditions for the existence of any civilization, if not the most important one. For this reason, water had to be protected from challenging natural conditions and hostile attacks, when it was being transmitted from the source to the settlement areas. Hence, from the ancient times to the present day, a variety of water transmission systems have been developed. When the historical periods are examined, it is observed that water cultivated the civilizations established in diverse geographies. Societies which had the opportunity to benefit from streams and other water resources have managed to establish the most advanced civilizations of their eras. Those which didn't however, have been forced to migrate to non-settled areas that were more generous in terms of water resources, or simply ceased to exist. It could be concluded that water was both a geographical and political force. The periods in which the first settlements existed, as well as the geographical conditions and the structures built in order to adapt to these conditions have surely affected the identities of those settlements and the life habits of the human communities they host. In these periods, primitive man-made water structures took on the role of sustaining life, while also affecting the character of the settlement. In the course of the development of civilizations, given that agricultural activities triggered the settled life, the process of carrying water to cities which started as water channels have evolved to piers and ports with the use of water in transportation and then to the storage and transmission systems in order to sustain the water in the urban space. The sustainability of these structures enabled them to be permanent and to add to the character of the place they were built in. Water structures, which were established for the transportation and distribution of water to cities, played an important role in shaping the urban space. These structures could be named as water canals, aqueducts, bridges, irrigation canals, dams, cisterns, fountains, baths, mills, etc. Water is always a focus of attention, regardless of its location. Water, or water elements, which are very aware of their power in physical space, are more meaningful when they are not considered an indispensable part of the design processes, but a whole itself. Water and water elements (natural and artificial) have an undeniable importance in the formation and shaping of the public space, and determination of the users. Apart from providing functional features in the urban space, water also offers vistas and scenic areas in combination with suitable climatic factors. In this study, water structures in different scales are mentioned, which are among the artificial elements created by mankind, covering a period from early civilizations to modern cities. It has been discussed how the water structures built in order to bring water to the urban areas formed by the settling of communities throughout history, which functions they have taken place and what roles they played at the urban design stage, contributing to the formation of the space. Within the scope of the thesis, water elements which carry functional and aesthetic value for settlements are emphasized to be tempting, directive and to increase the quality of life.

Benzer Tezler

  1. Antalya su havzasındaki yerleşmelerde su, insan, mekan ilişkileri ve su yapıları

    The relationship of water-people-space at the settlements around Antalya water basin and water artifacts

    SELİN DOĞU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    MimarlıkYıldız Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. FUNDA KERESTECİOĞLU

  2. Kırsal alanların kentsel alanlara dönüşümü: Burdur örneği

    Transformation of rural areas to urban areas: Burdur sample

    AYŞE YEŞİLYURT ALKAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Şehircilik ve Bölge PlanlamaSüleyman Demirel Üniversitesi

    Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ILGAR KIRZIOĞLU

  3. Metropoliten yönetimler ve çevre

    Başlık çevirisi yok

    SEVİM KİNİŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1988

    Çevre Mühendisliğiİstanbul Üniversitesi

    Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. NAZİF KUYUCUKLU

  4. Kırsal mimari ve kırsal mimari yerleşim morfolojisinde Köy Odalarının yeri, mimari ve kültürel özellikleri: Kırıkkale/Keskin köy örnekleri

    Rural architecture and village chambers in rural architecture, architectural and cultural characteristics of village rooms in rural architecture settlement morphology: Examples of Kırıkkale/Keskin village

    İBRAHİM MUTLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    MimarlıkYozgat Bozok Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EMİNE SAKA AKIN

  5. Muğla kentsel gelişim süreci ve turizm

    The urban development process of Muğla and tourism

    BESİME YÜCEL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Coğrafyaİstanbul Üniversitesi

    Coğrafya Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ GAYE ERTİN