Geri Dön

Meme kanserinin prognozunu etkileyen miRNA'lar

miRNAS that affect the prognosis of breast cancer

  1. Tez No: 612599
  2. Yazar: AÇELYA GÖKDENİZ YILDIRIM
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ARZU YAREN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Onkoloji, Oncology
  6. Anahtar Kelimeler: İnvaziv meme kanseri, miRNA, prediktif biyobelirteç, prognostik biyobelirteç, Invasive breast cancer, miRNA, predictive biomarker, prognostic biomarker
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Pamukkale Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 109

Özet

Meme kanseri, kadınlarda en sık görülen kanser türdür ve çoğu ülkede kadınların kanserden ölümlerin ana nedenidir. Meme kanserinin tanısında ve prognozunu belirlemede pek çok faktör bulunmaktadır. MiRNA'ların meme kanseri patogenezinde rol oynadığının belirlenmesi, miRNA'ların ileride meme kanserinin tanı ve tedavisinde de yararlı olabileceğini düşündürmektedir. Bu çalışmada, 40 tedavi almamış invaziv meme kanseri tanılı hastanın, tanı anında ve tedavi sonrasında serum miRNA düzeylerini inceledik. Amacımız, meme kanserinde klinikopatolojik parametreler ile ilişkili olabilecek miRNA'ları saptamak ve bunların prediktif ve prognostik biyobelirteç olarak kullanılabilirliğini araştırmaktır. Çalışmamıza Temmuz 2018 ve Ağustos 2019 tarihleri arasında Pamukkale Üniversitesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı'na başvuran 40 tedavi almamış invaziv meme kanseri tanılı hasta alındı. Hastaların tanı anında ve tedavi sonrasında plazmasında, daha önceden belirlenmiş olan 20 miRNA'nın (miR-105, miR-21, miR-141, miR-200a, miR-200b, miR-200c, miR-203, miR-210, miR-375, miR-34a, miR-133a, miR-155, miR-139-5p, miR-143, miR-145, miR-365, miR-299-5p, miR-411, miR-452 ve miR-17) ekspresyon düzeyleri analiz edildi. Moleküler alt gruplara göre luminal A, luminal B, Her2+ ve üçlü negatif olarak 4 gruba ayrılan hastaların arasındaki miRNA farkılıkları incelendiğinde, luminal A grubunda 3 miRNA'nın (miR-105, miR-200b ve miR-375) anlamlı olarak daha yüksek saptandığı ve luminal B grubunda mir-133a'nın istatistiksel olarak anlamlı olma eğilimi gösteren yüksekliği tespit edildi. Çalışılan miRNA'lardan 9 tanesinin (miR-105, miR-21, miR-141, miR-200a, miR-200b, miR-200c, miR-203, miR-34a, miR-452) tedavi sonrasında anlamlı olarak arttığı, 5 tanesinin (miR-155, miR-143, miR-145, miR-365, miR-299-5p) anlamlı olarak azaldığı görüldü. Bu değişim ve farlılkların hastaların takibi ve prognozunu değerlendirmede yol gösterici olabileceği düşünüldü. Sonuç olarak invaziv meme kanseri hastalarının plazmasında saptanan miRNA'lar, meme kanserinde prediktif ve prognostik değerini belirlemede ümit verici yeni bir gelişmedir. miRNA'ların klinik kullanıma girebilmesi için bu konuda daha fazla hasta sayısını içeren ve uzun takipli çalışmalara da ihtiyaç duyulmaktadır.

Özet (Çeviri)

Breast cancer is the most common cancer in women and the primary reason of women's death in many countries. There are a number of factors in diagnosing breast cancer and determining its prognosis. The recognition of miRNAs' critical role in the pathogenesis of breast cancer lead one to believe that miRNAs could be useful in the diagnosis and treatment of breast cancer in the future. In this study, the serum miRNA profiles of 40 patients diagnosed with invasive breast cancer who received no treatment were examined during diagnosis and after treatment. The purpose of this study is to identify miRNAs which could be linked to clinicopathologic parameters in breast cancer and examine their utility as predictive and prognostic biomarkers. 40 patients diagnosed with invasive breast cancer who received no treatment and applied to Pamukkale University's Medical Oncology Subdivison between July 2018 and August 2019 were included in this study. The expression levels of 20 miRNA's (miR-105, miR-21, miR-141, miR-200a, miR-200b, miR-200c, miR-203, miR-210, miR-375, miR-34a, miR-133a, miR-155, miR-139-5p, miR-143, miR-145, miR-365, miR-299-5p, miR-411, miR-452 ve miR-17) which were previously specified in plasma of patients were analyzed during diagnosis and after treatment. When the miRNA differences among patients who were based on molecular subtypes separated into four groups as Luminal A, Luminal B, HER2+ and triple-negative were examined, it was found that 3 miRNAs (miR-105, miR-200b and miR-375) were significantly higher in the group Luminal A, and that miR-133a's highness in the group Luminal B had the tendency to be statistically significant. It was observed that nine miRNAs examined (miR-105, miR-21, miR-141, miR-200a, miR-200b, miR-200c, miR-203, miR-34a, miR-452) significantly increased while five (miR-155, miR-143, miR-145, miR-365, miR-299-5p) significantly decreased. It has been concluded that these variations and differences can be instructive in following up patients and evaluating their prognosis. As a conclusion, the miRNAs identified in the plasma of patients diagnosed with invasive breast cancer is a new development in determining predictive and prognostic value of breast cancer. More studies with a longer time span and with more patients are needed to be able to include miRNAs in clinical studies.

Benzer Tezler

  1. Meme kanserinde xrcc2 geninin genetik ve epigenetik karakterizasyonu

    Genetic and epigenetic characterization of xrcc2 gene in breast cancer

    NASER GİLANİ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    BiyolojiGaziantep Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ÖZASLAN

  2. Investigation of the localization pattern and the role of anti apoptotic BAG-1 in healthy and tumor tissues from patients with breast carcinoma

    Meme kanserli hastalardan alınan sağlıklı ve tümörlü dokularda anti-apoptotik BAG-1 proteininin rolü ve lokalizasyonunun incelenmesi

    JALE YILDIZ

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2018

    Biyolojiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji-Genetik ve Biyoteknoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GİZEM DİNLER DOĞANAY

  3. Tripl-negatif meme kanserli hastalarda prognozu ve sağkalımı etkileyen demografik, klinik ve patolojik özelliklerin, tripl-negatif olmayan grupla karşılaştırılması

    Evaluation of demographic and clinico-pathological factors affecting survival and prognosis in triple-negative vs non-triple negative breast cancer patients.

    NİLÜFER BULUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    OnkolojiHacettepe Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KADRİ ALTUNDAĞ

  4. Meme kanseri nedeniyle neoadjuvan kemoterapi almiş ve aksiller lenf nodu değerlendirilen hastalarda aksiller metastaz ve tümöral yanıt durumunun memenin moleküler subtipleriyle ilişkisi

    The relationship between axillary metastasis and tumoral response status and molecular subtypes of the breast in patients who received neoadjuvant chemotherapy for breast cancer and whose axillary lymph node was evaluated

    UĞRAŞ DABAN

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    OnkolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALPER PARLAKGÜMÜŞ

  5. Meme kanserinde ALDH-1 protoonkogeni overekspresyonu ile tiroid kanseri varlığının korelasyonu

    Correlation of ALDH-1 protooncogene overexpression with the presence of thyroid cancer in breast cancer

    ECENUR VAROL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Genel CerrahiKocaeli Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİHAT ZAFER UTKAN