Bir yaş altı çocuk hastalarda üriner sistem taşlarında metabolik taramalar ve etyolojik faktörler
Etiological factors and metabolic screening of urinary system stones in children under one age
- Tez No: 621390
- Danışmanlar: UZMAN MÜZEYYEN GÖNÜL AYDOĞAN, DOÇ. SEVGİ YAVUZ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2014
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bakanlığı
- Enstitü: İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Çocuk Nefrolojisi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 113
Özet
AMAÇ: Farklı şikayetlerle kliniğimize başvuran ve tetkiklerinde üriner sistem taşı saptanan bir yaş altındaki çoçuklarda, hastalığın temelinde yatan nedenlerin tespiti, tüm çoçukluk çağından farklı olarak ön planda saptanan etyolojik faktörlerin değerlendirimesi ve tedavi yanıtlarının izlenmesi amaçlanmıştır HASTALAR VE YÖNTEM: T.C Sağlık Bakanlığı Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma hastanesi çocuk nefroloji polikliniğine 2010-2013 yılları arası başvuran ve tetkiklerinde üriner sistem taşı saptanan 1 yaş altındaki 150 hasta çalışmamıza dahil edildi. Başvuran hastaların yaş, cinsiyet, başvuru şikayeti, özgeçmiş, soygeçmiş ve akrabalık durumu gibi anamnez bilgileri, tam idrar tahlili, idrar kültür, üre , kreatinin, parathormon, 25-OH D vitamini, kalsiyum, fosfor, alkalen fosfataz ve diğer biyokimyasal bulgular, kan gazları, spot idrarda kalsiyum/kreatinin değeri, 24 saatlik veya spot idrarda idrarda kalsiyum, oksalat, sitrat, ürik asit, nitropurissiat değerleri kaydedildi. Ek olarak ayakta direk batın grafisi, rutin üriner sistem ultrason tetkikleri yanında VCUG, DTPA, DMSA gibi görüntüleme tetkikleri diğer bulgularla birlikte incelemeye alındı. BULGULAR: Çalışmamıza dahil ettiğimiz 150 hastanın %60,7'si erkek, %39,3'u kız olarak bulundu. Olgularımızın ortalama yaşı 7,2 ay olarak saptandı. Bir yaş altı hasta grubumuzda en sık başvuru şikayeti ağlama ve huzursuzluk (%36) olarak saptanırken, %19,3'lık grupta yakınma olmamasına rağmen rastlantısal olarak ürolitiazis saptandı. Öyküde İYE varlığı %13,3 olarak bulunurken, ek üriner sistem anomalisi toplamda hastaların %5,3'ünde görüldü. Hastaların %46,7'sinde ailede ürolitiazis öyküsü tespit edildi. TİT'de en sık %39,3 ile hematüri saptandı. %15,3'lık hasta grubunda idrar kültüründe üreme saptandı. Bunların büyük kısmını GSBL(-) E.coli oluşturuyordu. İdrar kültür pozitif ve negatif toplamda hastaların %28'inde İYE varlığı tespit edilerek antibiyoterapi tedavisine gerek duyuldu. Hastaların %30,7'sinde sağ böbrekte, %40,7'sinde sol böbrekte, %25,3'ünde her iki böbrekte, %3,3'ünde ise alt üriner sistemde taş olduğu saptandı. %40,7 hastada tek taş saptanırken, %28'inde iki adet taş, %24'ünde ise multipl (>3) taş bulundu. Taş sayısı ile başvuru şikayetlerinin artışı arasında anlamlı farklılık görülmedi. Olguların %43,3'ünde mikrokalkül, %56,7'sinde ise makrokalkül tespit edildi. Mikrokalkül taş grubunda multipl taş olasılığı anlamlı olarak yüksek saptandı (p=0,02). Medikal ve cerrahi tedaviler sonrasında yapılan kontrol üriner USG'leri ile başvuru esnasında yapılan üriner USG'lerin karşılaştırılması sonucunda %62,7'lik hasta grubunda taşın ortadan kalktığı görüldü. Hastaların %54'üne VCUG çekildi. Bunların %17,7'sinde farklı evrelerde VUR saptandı. Başvuruda İYE olan hastalarada VUR varlığı anlamlı olarak yüksek saptandı ( =0,004). Vakaların %53,3'ünde MAG-3 sintigrafik çalışma yapıldı. Bu hastaların %12,3'ünde pelviektazi saptandı. DMSA çekilen %57,3'lük hasta grubunun %9'unda farklı derecelerde skar ve fonksiyon kaybı saptandı. İYE geçiren hasta grubunda DMSA'da skar varlığı anlamlı olarak yüksek saptandı ( =0,01). 24 saatlik idrarda veya spot idrarda yapılan metabolik taramalar sonucunda %48,7'lik hasta grubunda herhangi bir metabolik anormallik saptanmadı. Tüm hastaların %18'inde hiperkalsiüri, %9,3'ünde hipositratüri, %4'ünde hiperokzalüri, %4,7'sinde hiperürikozüri, %4,7'sinde sistinüri saptandı. %10,6'sında birden çok metabolik bozukluk saptanırken bunların arasında en sık hiperkalsiüri-hi ositratüri birlikteliği saptandı. Hastaların %8,7'sine taş analizi yapıldı. Yarısından fazlası kalsiyum-oksalat taşlarından oluşmaktaydı. SONUÇ Ürolitiazis çocuklarda tanı ve tedavideki gecikmeler nedeniyle böbrek yetmezliğine neden olabilen önemli bir risk faktörüdür. Hastalığın tedavisinde detaylı laboratuvar ve görüntülemeler ile nüksün engellenmesi, renal fonksiyonların korunması, idrar yolu enfeksiyonlarının kontrolü, altta yatan yapısal ve metabolik anormalliklerin düzeltilmesi amaçlanmalıdır. Tedavi süresi genellikle metafilaktik önlemler ve metabolik analizlerin sonuçlarına göre uygulanarak medikal tedaviler ile yönlendirilebilmekte ve hastalara mümkün olan en az zararla atlatılabilmektedir.
Özet (Çeviri)
PURPOSE: We aimed to examine the underlying causes; etiologic factors and treatment outcomes of urolithiasis in children younger than one year old. MATERIALS AND METHODS: 150 patients under one age who applied to Kanuni Sultan Süleyman Education ve Research Hospital pediatric nephrology department between 2010-2013 and were diagnosed urolithiasis, were included into our study. Following informations about patients were recorded: age, sex, symptoms, medical history, family history, laboratory studies (urinalysis, urine culture; urea, creatinine, parathyroid hormone, 25-OH vitamin D, calcium, phosphorus, alkaline phosphatase, blood gases, spot urinary calcium/creatinine values, 24-hour or spot in the urine calcium, oxalate, citrate, uric acid, nitropurissiat values and other biochemical signs). In addition, X-ray graphy, urinary system USG and also screening methods such as VCUG, DTPA, DMSA were examined. RESULTS: We examined 150 patients including 91 ( 60,7 % ) male and 59 ( 39,3 % ) female. The average age of patients was 7,2 month old. The most common symptoms in our study were detected irritability and restlessness (36 %). Urolithiasis incidentally detected in 19,3 % of patients although there was no complaint. In history existence of UTI (urinary tract infections) was found 13,3%, whereas urinary systems anomaly appeared in 5,3% of patients in total. Urolithialis history was detected in 46,7 % of patients in family. The most commonly urinanalysis demonstrates 39,3 % of hematuri. Positive urinary culture mostly by ESBL(-) E.coli was detected in 15,3% of patients. Antibiyoteraphy treatment is required because of excistence of UTI in 28% of patients. Urinary stone was found in 30,7% in right kidney, 40,7% in left kidney, 25,3% in both kidneys and 3,3% in lower urinary system. One stone in 40,7% , two stones in 28% and over two stones in 24% appeared. No connection was seen between increase in number of stones and symptoms. There were microcalcul in 43,3% and macrocalcul in 56,7% of patients. Multipl stone probability was detected significantly higher in microcalcul stone group. (p=0,02). It was seen that the stone was removed in 62,7 % of patients which examined by ultrasonography after medical and surgery treatment. VCUG examination was performed in 54 % of patients. VUR was detected in 17,7% of those patients with it's different stages. In patients with urinary tract infection, vesico-urethral reflux was significantly higher in frequency. In 53,3% of patients MAG-3 scintigraphy study were performed in. Pelviectasis was detected in 12,3% of these patients. There were skar and function loss with different grades in 9% out of 57,3% of patients tested by DMSA. Excistence of scar was detected meaningly high by DMSA in patients with UTI (p=0,01). In result of metabolic screening tests in 24 hour urinary or spot urinary, it was not detected metabolic abnormality in 48,7% of patients. It was detected hypercalciuria in 18%, hypocitraturia in 9,3%, hyperoxaluria in 4%, hyperuricosuria in 4,7%, cystinuria in 4,7% of all patients. While more than one metabolic abnormality was found in 10,6% of patients, there was the most commonly integration of hypercalciuria and hypocitraturia. Stone analysis was applied in 8,7% of patients. More than half was detected calcium-oxalate stones. CONCLUSION: Urolithiasis is the one of the important factor that may cause kidney failure in children who are lately diagnosed and treated. In the treatment of diseases, prevention of stone formation and urinary tract infections, protection of renal function, treatment of underlying structural and metabolic abnormalities should be aimed with in detailed laboratory studies and imaging studies. The treatment process can be managed with appropriate treatment after detailed examination administered and can be overcome with the least possible harm to patients.
Benzer Tezler
- Tek böbrek taşlarında mikroperkütan nefrolitotomi ve miniperkütan nefrolitotomi yöntemlerinin karşılaştırılması
Comparison of single kidney stones in micro-pnl and mini-pnl methods
MAHMUD ZAHİD ÜNLÜ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
ÜrolojiNecmettin Erbakan ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET ÖZTÜRK
- Sistoskopi uygulanan çocuk hastalarda ketamin'in post operatif ajitasyona ve analjezi ihtiyacına etkisi
The effect of ketamine on post operative agitation and analgesia need in pediatric patients undergoing cystoscopy
SELMA KESKİN GÜZEL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Anestezi ve Reanimasyonİstanbul Üniversitesi-CerrahpaşaAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞE ÇİĞDEM TÜTÜNCÜ
- 2016-2019 yılları arasında hastanemiz çocuk nefroloji polikliniği'ne üriner sistem taş hastalığı nedeniyle başvuran hastaların retrospektif olarak değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of patients with urinary tract stone disease admitted to the pediatric nephrology clinic between 2016-2019
ABDULVEHHAP BEYGİRCİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SEVGİ YAVUZ
- Pediatrik hastalarda böbrek taşlarının cerrahi tedavisinde retrograd intrarenal cerrahinin etkinliği ve güvenilirliği
Effectiveness and reliability of retrograde intrarenal surgery in the surgical treatment of kidney stones in pediatric patients
KEMAL HALİTGİL
- Vezikoüreteral reflü tanısı ile takipli hastalarda üriner sistem enfeksiyonu ve renal skar sıklığının değerlendirilmesi ve izlemi
Evaluation and monitoring of urinary tract infection and renal scar in patients with the diagnosis of vesicoureteral reflux
ZAHİDE NUR TAŞDEMİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSelçuk ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ŞÜKRÜ ARSLAN