Pediatrik ve adolesan yaş grubundaki psoriasis hastalarında sosyodemografik, klinik özellikler ve komorbiditeler
Sociodemographic, clinical features and comorbidities in pediatric andadolescent psoriasis patients
- Tez No: 623084
- Danışmanlar: PROF. DR. NİHAL KUNDAKCI
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Dermatoloji, Dermatology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 155
Özet
Pediatrik ve Adolesan Yaş Grubundaki Psoriasis Hastalarında Sosyodemografik, Klinik Özellikler ve Komorbiditeler Amaç: Çocukluk çağı ve adolesan dönemde psoriasis çok da nadir olmayan bir hastalıktır. Fakat literatürde epidemiyolojik çalışmalar açısından eksiklik mevcuttur. Yine ülkemizde yapılmış çocukluk çağı psoriasisinin sosyodemografik, klinik özellikleri ve komorbiditeleri ile ilgili çalışma sayısı oldukça sınırlıdır. Bu çalışmanın amacı, merkezimize başvuran çocuk ve adolesan psoriasis hastalarının sosyodemografik, klinik özelliklerini ve komorbiditelerini retrospektif olarak ortaya koymaktır. Gereç ve Yöntemler: 1 Ocak 2010 ile 1 Haziran 2017 tarihleri arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı polikliniklerine başvuran 0-18 yaş arası çocukluk dönemi ve adolesan dönem psoriasis tanılı 107 hasta çalışmaya alındı. Hastaların dosya ve bilgisayar kayıtları; sosyodemografik, klinik özellikler ve komorbiditeler açısından retrospektif olarak irdelendi. Bulgular: Hastaların 59'u erkek (%55.1), 48'i kız (%44.9) olup; ortalama yaş 10±3.99 olarak saptandı. Kızlarda ortalama başlangıç yaşı 6.81±3.60, erkeklerde ortalama başlangıç yaşı 7.41±4.22 yıl olarak bulundu. Hastaların %24.3'ünde psoriasis açısından aile öyküsü pozitif olarak bulundu. Erkek cinsiyette aile öyküsü pozitifliği kız cinsiyete göre daha yüksek bulundu. En sık başlangıç bölgesi saçlı deri (%36.4) olarak bulundu. Başlangıç bölgesi kıvrım yerleri olan hastaların başlangıç yaşı ortalaması istatistiksel anlamlı olarak daha düşük bulundu. Gövde (%75.7), saçlı deri (%65.4) ve ekstremite (%62.6) en sık tutulum görülen vücut bölgeleriydi. Gövde tutulumu olan grupta başlangıç yaşı istatistiksel anlamlı olarak daha düşük bulundu. En sık görülen alt tip plak tip (%49.5) psoriasisti. Guttat tip psoriasisin erkek cinsiyette görülme sıklığı daha yüksek bulundu ve guttat psoriasis grubunda aile öyküsünün pozitif olması istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde daha yüksek bulundu. Guttat psoriasis; üst solunum yolu enfeksiyonları, boğaz kültüründe grup A beta hemolitik streptekok üreme olması, ASO değeri yüksekliği ve ilaç kullanımı ile ilişkili bulundu. 115 Hastalık tetikleyici faktör olarak enfeksiyon öyküsü (%43.9), akut stresli yaşam olayları (%32.7), köbner fenomeni (%16.8) ve non-steroidal anti-inflamatuvar ilaç kullanımı (%11.2) karşımıza çıkmaktaydı. Kliniğe etki edebilecek predispozan risk faktörleri; sezaryen yöntemi ile doğum (%29.9), evde sigara dumanına maruziyet (%52.3), intauterin sigaraya maruziyet (%11.2), prematurite (%8.4), anne sütü ile optimal beslenememe (%22.4) ve ilk bir yaşta inek sütü maruziyeti (%57) olarak tespit edildi. Sezaryen yöntemiyle doğanlarda psoriasisin daha erken yaşlarda başladığı gözlemlendi. Hastaların %39.3'ünde tırnak tutulumu mevcuttu. Tırnak tutulumu erkeklerde daha sık izlenmiş olsa da cinsiyetler arasında istatistiksel anlamlı fark saptanmadı. Hastaların %25.2'sinde sadece el tırnak tutulumu, %2.8'inde sadece ayak tırnak tutulumu, %11.2'sinde hem el hem ayak tırnağı tutulumu saptandı. Pitting, en sık görülen tırnak tutulum şekliydi. Hastaların %6.5'inde psoriatik artrit, %8.4'ünde eşlik eden oral antite saptandı. Hastaların %18.7'sinde fazla kiloluluk, %7.5'inde obezite saptandı. Verisi bulunan hastaların %27.2'sinde santral obezite saptandı. Verisine ulaşılabilen hastaların %30'unun birinci dereceden akrabalarında metabolik hastalık öyküsü mevcuttu. Hastaların %37.4'ü orta ya da şiddetli psoriasise sahipti. Guttat psoriasis hastalarında, üst solunum yolu enfeksiyon öyküsü bulunanlarda ve ailede psoriasis öyküsü olan çocuklarda orta ya da şiddetli psoriasis görülme oranı daha yüksek bulundu. Obezite ve bel çevresi gibi metabolik verilerle hastalık şiddeti arasında bağlantı bulunamadı. Psoriasise en sık eşlik eden hastalık atopik dermatit (%6.5) olarak saptandı. Çalışmamızda %3.7 oranında depresyon-duygudurum bozukluğu, %1.8 oranında dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ve adolesan çağda bir hastada ise sigara bağımlılığı tanısı saptandı. Hastaların %68.2'si sadece topikal tedavi, %13'ü metotreksat tedavisi, %9.3'ü asitretin tedavisi, %4.6'sı sistemik siklosporin tedavisi, %3.7'si biyolojik tedavi ajanları (adalimumab ve etanersept) ve %11.2'si takiplerinin herhangi bir döneminde fototerapi almıştı. Sonuçlar: Çalışmamızda retrospektif çalışmaların kısıtlılığına rağmen, üçüncü basamak referans merkezi olan kliniğimizdeki çocuk psoriasis hastalarının sosyodemografik, klinik özellikleri ve komorbiditeleri tespit edildi ve literatüre kazandırıldı. Çalışmamızda erkek predominansı izlendi ayrıca cinsiyetler arasında bazı klinik farklılıklar da tespit edildi. Erkeklerde psoriasis aile öyküsü pozitiflik oranı ve guttat psoriasis görülme oranı anlamlı olarak kız cinsiyete göre yüksek bulundu. 116 Sezaryen yöntemiyle doğan psoriasis hastası çocuklarda başlangıç yaşının daha erken olduğu izlendi. Fazla kilolu ve obez çocuklar ile normal kilolu çocuklar arasında hastalık şiddeti açısından fark saptanmadı. Psoriasis aile öyküsü olan çocuklarda ise şiddetli psoriasis oranı daha yüksek izlendi. Özellikle çocukluk çağında başlayan psoriasisin genetik temeline eğilen, cinsiyetler arasındaki farklılıkları irdeleyen, guttat tip psoriasisin doğal gidişatını ve farklılıklarını inceleyen, hastalık başlangıç bölgelerinin kliniğe etkisini inceleyen, predispozan ve tetikleyici faktörleri ve çocuklara eşlik eden subklinik de olsa metabolik hasarı araştıran klinik temelli yeni çalışmalara ihtiyaç vardır. Bu çalışmada da bahsedilen hususlarda ülkemizden literatüre katkının arttırılması hedeflenmiştir.
Özet (Çeviri)
Sociodemographic, Clinical Features and Comorbidities in Pediatric and Adolescent Psoriasis Patients Background: Psoriasis is a common chronic immune-mediated inflammatory a disorder affecting the skin, nails, and joints in both children and adults. Although pediatric psoriasis is not uncommon, limited epidemiology data are available to date. There is limited data regarding the clinical, sociodemographic features and comorbidities in Turkish children. We aimed to define these features in Turkish Pediatric population in this study. Materials and Methods: Approval for the study was obtained from the Ankara University Ethics Committee, from 01/2010 to 06/2017, patients with an established diagnosis of psoriasis (based upon clinical, histopathologic integration) were retrospectively recruited from our database, including 107 pediatric patients with psoriasis. For each patient, sociodemographic, clinical data and comorbid conditions were recorded. Results: 107 pediatric psoriasis patients were enrolled in the study. The mean age of the patients was 10±3.99 and the female to male ratio was 44.9% / 55.1%, mean age of the diagnosis were 6.81±3.60 and 7.41±4.22 for females and males, respectively. 24.3% of the patients had a family history of psoriasis and it was found to be more frequent in male patients. The most common location of the initial psoriatic lesions was scalp area (36.4%), and the mean age was significantly lower in patients whose lesions started from intertriginous areas. The most common involved areas were trunk (75.7%), scalp (65.4%), and extremities (62.6%), respectively. Guttate psoriasis was common in males and it was associated with a positive family history of psoriasis. Guttate psoriasis was associated with upper respiratory tract infections, higher levels of Anti-Streptococcal antigen, medications and positive throat cultures for S.pyogenes. Triggering factors were found as; a history of infection (32.7%), Koebner phenomenon (16.8%) and non-steroidal anti-inflammatory drug use (11.2%). Predisposing factors were identified as a history of C-section delivery (29.9%), passive smoking (52.3%), 118 prenatal cigarette smoke exposure (11.2%), prematurity (8.4%), failure of the exclusive breastfeeding of the child (22.4%), to consume unmodified cow's milk during the first year of life (57%). Individuals with a history of C-section have presented the disease in earlier ages compared to individuals with a history of spontaneous vaginal delivery. Nail involvement was observed in 39.3% of the cases and it was more common in males, but gender difference was not statistically significant. Nail involvement was more common in hands compared to the feet (25.2% versus 2.8%). Both hand and foot involvement was observed in 11.2%of the cases. Nail pitting was the most common finding. Psoriatic arthritis and mucosal involvement were seen in 6.5% and 8.4% of the individuals, respectively. 18.7% of the cases were overweight, whereas 7.5%of them were obese. Central obesity was observed in 27.2% amongst these cases. Family history of metabolic syndrome in first degree relatives was positive in 30% of the cases. 37.4% of the patients suffered from moderate to severe disease and severity was associated with upper respiratory tract infection history, guttate type psoriasis and positive family history. Disease severity was not associated with obesity and waist circumference. Comorbid diseases were; atopic dermatitis (6.5%), depression-mood disorders (3.7%), attention deficit hyperactivity disorder (1.8%) and drug abuse (one adolescent case). Patients were under either topical (68.3%), systemic conventional (methotrexate 13%, cyclosporine 4.6%) and biologic therapies (4.6%, either adalimumab or etanercept) or phototherapy (11.2%). Conclusion: Despite the limitations of retrospective analysis, our study demonstrated clinical and sociodemographic characteristics and co-morbid conditions of pediatric psoriasis in a tertiary referral clinic. In our study, there was male predominance and there were differences in clinical characteristics between male and female groups. Positive family history and guttate-type psoriasis were more common in males. The onset of the disease was earlier in children who has a history of C-section delivery. Psoriasis severity was not different among obese and non-obese children. We also found that psoriasis was more severe in children with a positive family history of psoriasis. There are variable data regarding sociodemographic, clinical and comorbid conditions in childhood psoriasis. Studies considering the genetic basis of psoriasis, the natural course of the disease in different clinical subtypes, the effect of metabolic disturbances, predisposing and triggering factors in psoriatic children are limited. Thus, there is a demanding need for more research in pediatric psoriasis population.
Benzer Tezler
- Beta talasemi majör tanılı pediatrik ve adolesan yaş grubundaki hastalarda eritrosit transfüzyonunun kan basıncına etkisinin yaşam içi kan basıncı izlemi ile değerlendirilmesi
Evaluation of the effect of the erythrocyte transfusion on blood pressure with ambulatory blood pressure monitoring at pediatric and adolescent beta thalassemia major patients
MELİS AYDIN MUT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ EMİNE TÜRKKAN
- Çocuk ve adölesan yaş grubundaki hipertiroidili olguların değerlendirilmesi ve uzun süreli izlemi
Evaluation and long-term follow-up of children and adolescents with hyperthyroidism
EMREGÜL IŞIK
Tıpta Yan Dal Uzmanlık
Türkçe
2013
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıHacettepe ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYFER ALİKAŞİFOĞLU
- Nörokardiyojenik senkoplu hastalarda kardiyak otonomik disfonksiyon bulgusu olarak p dispersiyonunun değerlendirilmesi değerlendirilmesi
P-wave dispersion: an indicator of cardiac autonomic dysfunction in children with neurocardiogenic syncope
MELİS DEMİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık BakanlığıÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYSEL ÖZTÜRK
- Hashimoto tiroiditi tanılı pediatrik hastaların tanı anındaki tiroid fonksiyontestlerinin değerlendirilmesi
Evaluation of thyroid function tests at the time of diagnosis in pediatric patients with hashimoto thyroiditis
ESRA BALBAY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FATMA DURSUN
- Medikal tedaviye dirençli kronik pediatrik rinosinüzit olgularında semptomatoloji ve etiolojinin araştırılması
The symptomatology and the etiology of medical theraphy resistant pediatric rhinosinusitis
ADEM EMRE İLHAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
Kulak Burun ve BoğazBezm-i Alem Vakıf ÜniversitesiKulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HÜSAMETTİN YAŞAR