Geri Dön

Septorinoplasti operasyonlarında subperikondriyal disseksiyon ile supraperikondriyal disseksiyon arasında oluşabilecek vaskülarizasyon farklılıklarının lazer doppler flowmetri ile değerlendirilmesi

Vascularisation difference between subperichondrial and supraperichondrial dissection by using laser doppler flowmetry in septorhinoplasty

  1. Tez No: 631903
  2. Yazar: MUSTAFA MERT BAŞARAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SİNAN KOCATÜRK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kulak Burun ve Boğaz, Otorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat)
  6. Anahtar Kelimeler: Lazer Doppler Flowmetri, Nazal Vaskularizasyon, Septorinoplasti, Superfisial Muskuloaponörotik katman, Subperikondriyal disseksiyon, Rinoplasti, Laser Doppler Flowmetry, Nasal Vascularisation, Septorhinoplasty, Supraperichondrial Dissection, Subperichondrial dissection, Rhinoplasty
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ufuk Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 124

Özet

AMAÇ: Burun cildinde temel olarak 5 katman bulunmaktadır. Bu katmanlardan yüzeyel muskuloaponörotik katman, altında yer alan derin yağ tabakası ve perikondriyal-periostal plan rinoplasti operasyonlarında önemlidir. Derin yağ tabakası içerisinde kas ve vaskuler yapılar yer almaktadır. Bu yapılar burun postoperatif ekimoz, ödem, his kaybı, uyuşukluk ve intraoperatif kanama ile yakından ilişkilidir. Çalışmamızın amacı; kapalı teknik septorinoplasti operasyonlarında subperikondriyal disseksiyon yöntemi ile artık rutin kullanılan supraperikondriyal arasında oluşabilecek vasküler farklılıkların lazer doppler flowmetri cihazı ile değerlendirilmesidir. GEREÇ ve YÖNTEM: Çalışmamıza 18-65 yaş aralığında, ek hastalığı ve ilaç kullanımı olmayan, gebe olmayan burun şekil bozukluğu ve burundan nefes alma güçlüğü şikayetleri olan toplam 95 hasta katılmıştır. 48 hastada supraperikondrial, 47 hastada subperikondriyal disseksiyon yapılmıştır. Hastalara pre ve postoperatif anterior rinoskopi, nazal endoskopi yapılmış. Preoperatif, postoperatif 1 hafta ve postoperatif 3.ayda lazer doppler flowmetri ile sağ-sol nazal tip, sağ-sol nazal dorsum üzerinden ölçümler alınmıştır. Ölçümler sırasında hastalardan venöz kan gazı alınmış ve vital bulguları not edilmiştir. Her iki grup genel anestestezi altında aynı operatör tarafından kapalı teknik ile opere edilmiştir. BULGULAR: Supraperikondriyal ve subperikondriyal disseksiyon yapılan tüm hastalarda LDF ile alınan ölçümlerde preoperatif ile postoperatif 3. ay değerleri arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Sadece subperikondriyal disseksiyon yapılan sağ nazal tip bölgesinde postoperatif 1. haftaya oranla postoperatif 3.ayda arttığı gözlenmiştir. Opere olan tüm hastalarda pCO2 değeri yükselmiştir. Ayrıca Supraperikondriyal grubunda yapılan disseksiyon grubunda sağ nazal dorsum hizasında yapılan kan akımı ölçümlerinde preoperatif dönem ile postoperatif 1. hafta arasında ve postoperatif 1. hafta ile postoperatif 3. ay arasında anlamlı bir artış izlenmiştir. Ancak preoperatif dönem ile postoperatif 3. ay arasında kan akımları karşılaştırıldığında anlamlı bir fark izlenmemiştir. Supraperikondriyal disseksiyon iv grubunda sO2 düzeyinde preoperatif döneme göre postoperatif 1. haftada azalma gözlenmiştir. SONUÇ: Supraperikondriyal ve subperikondriyal ile subperiostal disseksiyon yöntemi ile gerçekleştirilen septorinoplasti operasyonlarının nazal vaskuler yapılarında minimal değişiklik yarattığı ve bu yüzden doku fizyolojisine uygun yöntemler olduğu düşünülebilir. Subperikondriyal disseksiyon yönteminde intraoperatif daha az kanama ile hastaların postoperatif dönemde daha az periorbital ekimoz ve şişlik ile nazal tip üzerinde hissizlik gibi şikayetlere daha az rastlanıldığı dikkati çekmekle beraber hastaların operasyon sonrası normal hayatlarına daha hızlı geçiş gösterdikleri ve hatta burun cildinin damarlanmasında artma bile gözlenmiştir.

Özet (Çeviri)

PURPOSE: Anatomically nose consists of 5 major layers. These layers include superficial musculoaponeutic layer, lipid later and perichondrial – periostal plane which must take care during rhinoplasty operations. Lipid layer consists of muscle and vascular structures. These structures are related with postoperative echymosis, odema, numbness and intraoperative bleeding. Purpose of our study is to evaluate vascularity differences between sub-perichondrial and more commonly used suprapericondrial dissection in closed septorhinoplasty operations with laser doppler flowmetry. MATERİALS and METHODS: 95 patients who are between 18 to 65 years, with no other known diseases and any drug use, without pregnancy and with difficulty in nasal breathing and complaints with external nose deformities are included in our study. 48 patients underwent supraperichondrial, 47 patients underwent sub-perichondrial dissection. Preoperative, postoperative 1st week, and postoperative 3rd month anterior rhinoscopy, nasal endoscopy and right-left nasal tip, and nasal dorsum vascularisation measured by laser doppler flowmetry. After measurement venous blood samples and vital signs of patients noted. All patients underwent closed septorhinoplasty operations with general anesthesia by the same surgeon. RESULTS: All patients showed no significant difference between preoperative and postoperative 3rd month vascularisation differences. Only on right nasal tip region in sub-perichondrial dissection group showed a significant and meaningful increase between postoperative 1st week and 3rd month. All patients showed an increase in pC02 values postoperatively. In addition in supraperichondrial dissection group showed a significant increase on right nasal dorsum vascularity values between not only preopative and postoperative 1st week but also postoperative 1st week and postoperative 3rd month. However no statiscally difference found between preoperative and postoperative 3rd month values. Subperichondrial dissection group showed a decrease in s02 between postoperative 1st week and preoperative values. vi DİSCUSSİON: Septorhinoplasty operations with supraperichondrial and subperichondrial dissection techniques are both physiologic techniques creating minimal damage to vascular structures. In subperichondrial dissection technique, intraoperative bleeding was less and periorbital echymosis and odeam and complaints like numbness on nasal tip was less postoperatively. It has been seen that patients return to their normal lives more quickly and there was even an increase in nasal vascular structures.

Benzer Tezler

  1. Septorinoplasti operasyonlarında proseal LMA ve entübasyon tüpünün karşılaştırılması

    Comparison of proseal LMA and endotrakeal tube in septorhinoplasty operations

    DİLEK YENİAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Anestezi ve ReanimasyonKaradeniz Teknik Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BAHANUR ÇEKİÇ

  2. Ölçülebilir farklı kuvvetlerin sığır nazal septal kıkırdağının canlılığı üzerine etkilerinin değerlendirilmesi

    Effects of different measurable force levels of crushing on theviability of bovine nasal septal cartilages

    HATİCE KADI KARDAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Kulak Burun ve BoğazOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖZGÜR KEMAL

  3. Septorinoplasti operasyonlarında nazal dorsum augmentasyon yöntemi: Trombositten zengin fibrin kullanımı

    Platelet rich fibrin: A nasal dorsum augmentation method in septorinoplasty

    CEMAL AYHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Kulak Burun ve BoğazUfuk Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SİNAN KOCATÜRK

  4. Septorinoplasti operasyonlarında sevofluran ve propofol anestezilerinin hemodinami, derlenme ve kanama miktarı açısından karşılaştırılması

    Başlık çevirisi yok

    BERİL ESMER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Anestezi ve ReanimasyonGazi Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. AVNİ BABACAN

  5. Septorinoplasti operasyonlarında intraoperatif magnezyum ve ketamin infüzyonlarının hemodinami, analjezi ve derlenme üzerine olan etkilerinin karşılaştırılması

    Comparison of the effects of intraoperative magnesium and ketamine infusions on haemodynamy, analgesia and recovery in septorhinoplasty

    AYŞE ACAR DAYIOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Anestezi ve ReanimasyonKaradeniz Teknik Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AHMET EROĞLU