Farabi ve İbni Haldun'da erdemli olmayan toplum öğretisi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 64301
- Danışmanlar: PROF. DR. AHMET ARSLAN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Felsefe, Philosophy
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1997
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Felsefe Tarihi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 279
Özet
271 ÖZET İslâm uygarlığının Yunan-Hellen felsefi düşüncesi ile tanışması 8. yüzyılın ortalarında başlayan, kurumlaşarak 10 yüzyılın sonlarına kadar devam eden çeviri faaliyeti yoluyla olmuştur. İslâm düşünürleri çeviri yoluyla edindikleri felsefi birikimi kendi dünyalarının dinsel, ahlaksal ve siyasal sorunlarına, evreni algılama modellerine uygulamaya teşebbüs etmiş ve felsefe ile din arasında bir çatışmanın olmadığını göstermeye çalışmışlardır. Fârâbî'nin öğretisi böyle bir teşebbüsün ilk sistemli ifadesidir. O etik-politik bir karaktere sahip olan Platoncu felsefe ile etik-politik niteliğe sahip olduğunu düşündüğü İslâm dini arasında, metafizik ve etik bir arkaplana dayanan erdemli toplum tasannu bünyesinde bir telifi gerçekleştirmek istemiştir. Böylece siyaset sorunu Fârâbî'de esas itibariyle erdemli bir toplum-ideal bir devlet kuramı ortaya koymak açısından ele alınmaktadır. Siyaset felsefesinin asıl konusu var olan siyasal organizasyonların varlığa gelişlerini ve işleyişlerini betimlemek değil, insanın nihai mutluğunun ve mükemmelliğinin bilgisi ışığında, teorik ve pratik erdemlere sahip yönetici veya yöneticiler tarafından kurulacak ve yönetilecek olan mükemmel bir şehir devleti, milli devlet veya dünya devleti olmaktadır. Böyle bir devletin yurttaşları da kendi bilme tarzlarına uygun olarak kendilerine ulaştırılmış erdemli bir ereğin bilgisine sahiptirler ve böyle bir devlete, topluma niteliğini kazandıran bu erek için yardımlaşırlar. Siyaset felsefesi ideal devletin dışında kalan reel siyasal organizasyonları bu devlete karşıtlığı açısından ele alır ve onları nihai mutluluğun yerine geçirdikleri sahte dünyevi ereklerine göre sınıflandırır. Onların ortak yönleri erdemli devletin yönetici ve yurttaşlarının sahip oldukları bilgiden yoksun olmaları, böyle bir bilgiye sahip olsalar bile ona uygun eylememeleri veya yanlış bir takım görüş ve inançları bu bilginin yerine geçirmeleridir. Erdemli olmayan toplumlar bilgisizliklerinden dolayı, zorunlu ihtiyaçtan, zenginliği, cinsel hazzı, şerefi, hükmetmeyi uğruna yardımlaşılacak erekler durumuna yükseltirler. Bu tür toplumsal organizasyonlar bazı yanlış görüşlerin ürünüdürler. Bu yanlış görüşler, insan doğasına, güce, adalete, toplumsal birliğin kaynağına, tabiî hayat, ruh ve mutluluk arasındaki ilişkilere dair görüşlerdir.272 İbni Haldun ise felsefe ile dinin alanlarını birbirinden ayırır Siyaset sorunu ideal bir toplum ve devlet öğretisi açısından ele almaz. O insani toplumsal örgütlenmeyi ve onun doğasının sonucu olan ekonomik, sosyal ve siyasal ilişkileri bir olgu olarak kabul edip incelemek istemektedir. O, şer' i rejim söz konusu olduğunda bu pozitivist tavrını tam olarak koruyamamakla birlikte, etik kriter ve tercihlere değil, deneyim alanın gözlemine, tarihsel verilere dayanmaktadır. İbni Haldun'un incelediği reel toplumsal örgütlenmeler Fârâbî'nin erdemli olmayan devletlerine paralel özellikler taşımaktadır. Onun betimlediği uygarlık, insana, Fârâbî'nin erdemli olmayan toplumlarının erekleri olan şeyleri sunmaktadır. İbni Haldun'un insan doğası, toplumsal yaşamın kökeni, güç ve iktidar ilişkileri konusundaki açıklamaları, erdemli olmayan toplumlara yol açan yanlış görüşlerin savlarına denk düşmektedir. İbni Haldun'un siyaset öğretisi İslâm toplumunun siyasal yaşamının bir açıklamasını verebilmektedir. Fârâbî'nin erdemli olmayan toplum öğretisinin dayanağı ağırlıklı olarak Yunan-Hellen düşüncesine ait felsefî metinlerdir. Bununla birlikte bu metinler müslüman okurun kendi dünyasının siyasal yaşamını anlamasını, değerlendirmesini sağlayabilecek niteliktedir.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Farabi ve İbn-i Haldun'da şeriatın kaynak ve anlamı
Sharia in Farabi and Ibn Haldun source and meaning
FATMANUR ŞENER
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Felsefeİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiFelsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ HARİS MACİC
- Farabi ve İbn Haldun'da ilimler tasnifi
Classification of sciences in Farabi and Ibn Khaldun
MUHAMMED ZÜBEYR KARAOĞLAN
- 7. sınıf öğrencilerinin Türk-İslam medeniyetinde yetişen bilginlere ilişkin değerlendirmeleri
7th grade students 'evaluations about the scholars who were grown up in Turkish-Islamic civilization
SİBEL KAYRAKÇI
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Eğitim ve ÖğretimSakarya ÜniversitesiTürkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ HÜLYA ÇELİK
- Sosyolojik açıdan devlet teorileri
Başlık çevirisi yok
MUHİTTİN SAĞIRLI
Yüksek Lisans
Türkçe
1995
Kamu Yönetimiİstanbul ÜniversitesiSosyal Yapı - Sosyal Değişme Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FİKRET GEZGİN
- İslâm dünyasında bilim sınıflandırmaları
Science classifications in the İslamic world
DİLEK AKSOY
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
FelsefePamukkale ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. FAZIL KARAHAN