Tarihsel kurumsalcılık ve rejim değişim dinamikleri: Çin, G.Kore, Tayland ve Brunei örnekleri
Historical institutionalism and dynamics of regime change: The cases of China, South Korea, Thailand and Brunei
- Tez No: 643085
- Danışmanlar: PROF. DR. ESTER RUBEN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Siyasal Bilimler, Political Science
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Yıldız Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 237
Özet
Demokratikleşme ve otoriterleşme süreçlerinin iç içe geçerek şiddetli bir biçimde yaşandığı 2000'li yılların ilk çeyreğinde siyasi rejimlerin değişim dinamiklerini anlamak ve açıklayabilmek giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Öne çıkan kimi çalışmalarda (Geddes,2018) otoriter rejimlerin hangi alt sınıftan (tek adam, askeri, tek parti) olduğunun rejimin dayanıklılığı ile belirleyici bir ilişkiye sahip olduğu önerilmektedir. Buna göre askeri diktatörlükler en kısa ömürlü, tek parti eksenli otoriter rejimler ise en kalıcı olanlardır. Bu çalışmada Tarihsel Kurumsalcı ve güzergah-bağımlı (path dependent) bir perspektifi esas alarak rejim değişimlerini bu tarz genellemelerle ele almanın yanlış olduğunu savunarak, dönüşümleri anlamanın en sağlıklı yolunun kendilerini yaratan kritik kırılma anlarını ortaya çıkaran dinamikleri anlamlandırmak olduğunu ortaya koydum. Ele alınan örnekler aracılığıyla aynı sınıfa (askeri rejim) dahil edilebilecek otoriter rejimlerin (G. Kore ve Tayland) demokratikleşme açısından 180 derece zıt siyasi gelişmelere zemin teşkil edebileceğini, buna karşılık farklı kategorilerdeki otoriter rejimlerin ise (Brunei-Tayland-Çin) otoriter dayanıklılık anlamında benzer sonuçlar üretebildiğini gösterdim. Rejim değişimleri ve süreklilikleri, kritik kırılma anlarında karşı karşıya gelen politik aktörlerin kapasite ve sınırlarını belirleyen tarihsel gelişmeler eşliğinde serimlenerek; yapısal etkenlerin belirleyiciliğinin azaldığı kritik kırılma anları, sivil toplum içinde ortaya çıkan yeni güç dengelerinin kurumsal mimariye işlendiği ve bu sayede kalıcılaştığı dönemler olarak merkeze alınmıştır. Brunei, Çin ve Tayland yapısalcı rejim değişim tezleri açısından uçdeğer (outlier) olarak görülebilecek olmalarına rağmen istikrar kazanmışlardır. Yapısalcı rejim değişimi teorileri, her bağlam ve vaka için doğrulanabileceğini düşündüğü genellemeleri ile yaşanan gerçek rejim değişimlerini açıklama zorluğu yaşarken, betimleyici teorileri ise nasıl ve neden sorusuna yanıt üretememektedir. Tarihsel Kurumsalcılık bu açıdan rejim değişimini anlama ve açıklamanın en önemli teorik çerçevesidir. Tarihsel Kurumsalcılığın tikel vakaları açıklamanın ötesinde orta seviyeli bir teorik yaklaşım haline dönüşmesi ise kritik kırılma anlarında devlet ve toplum karşı karşıya geliş biçimlerinin ideal tiplere dönüştürülmesi ile mümkün olmaktadır. Bu ideal tipleri ise neo-popülist, otoriter tek parti, demokrasi ve rantiye devlet olarak sınıflandırıyorum.
Özet (Çeviri)
It is becoming more and more important to understand and interpret the transformational dynamics of political regimes in the first quarter of the 21st century when democratization and authoritarianisation processes are mingled. In some prominent research (Geddes, 2018) the subtypes of authoritarian regimes are used to make generalizations about their resilience. According to that, military dictatorships are less durable than one- party ruled regimes. My research shows the incompetence of such theories which based on cross-country generalizations, by using Historical Institutionalism and its critical junctures based path-dependent strategy. South Korea and Thailand cases show the regimes of same subtypes may come up with completely opposite outcomes. China, Thailand and Brunei cases all represent extreme and unpredictable outcomes which make my research strategy the only way to explain their existence. Singular-parameter models are easy to test and they can help us produce generalizations. However, these models do not capture all the relevant factors, interactions and contingency concomitant in the production and reproduction of the political regimes. I believe that the context-based Historical Institutionalist approach provides the most insightful framework because it focuses on the interactions between the institutions and society. However, this approach is typically used in a context-specific manner, which limits its ability to produce generalizable patterns. I think the bottlenecks, where the subsequences of the critical junctures creating regime change become evident, provide the correct moments for focusing to produce these generalizations. All the variety of relations, struggles and interactions of the social processes come down to a limited set of state-civil society counterposings. So far, I have focused on four of them: Neopopulist, one-party authoritarian, democracy and rentier state.
Benzer Tezler
- Soğuk savaş sonrasından Avrupa Birliği'ne üyelik kiriterlerinin neo fonksiyonalist teori açısından analizi
A neo functional analysis of the Europen Union's post cold war menbership criteria
ELİF TOPRAK
Doktora
Türkçe
2004
Uluslararası İlişkilerUludağ ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET GENÇ
- Osmanlı resim sanatı ve müzik: XV - XVIII. yüzyıl minyatürlerinde çalgılar ve betimlemeler
Başlık çevirisi yok
ŞULE YUM
- Türkiye'de aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele politikalarında polisin rolü
The role of police in the policies of combating domestic violence and violence against women in Turkey
ASLIHAN KÜÇÜKER
Doktora
Türkçe
2022
Siyasal BilimlerGazi ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ BELMA TOKUROĞLU
- Politics of institutional change in state-business relation: A case study in Turkey's electricity sector
Devlet-şirket ilişkisinde kurumsal değişim politikaları: Türk elektrik sektörü vaka incelemesi
MESUT KILIÇ
Yüksek Lisans
İngilizce
2018
Kamu Yönetimiİhsan Doğramacı Bilkent ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ PINAR İPEK
- The impacts of state transformation processes on border regions: A reading through cross border co-operation
Sınır bölgelerinde yönetim süreçlerinin dönüşümü: Sınır ötesi işbirlikleri üzerinden bir okuma
ERVİN SEZGİN
Doktora
İngilizce
2014
Coğrafyaİstanbul Teknik ÜniversitesiŞehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLDEN ERKUT