Derin ven trombozu hastalarında endotel disfonksiyonu, oksidatif stres ve inflamasyon süreçlerinin değerlendirilmesi ile hastalığın risk faktörleri ve tanısı için alternatif belirteçlerin geliştirilmesi
Evaluation of endotely dysfunction, oxidative stress and inflammation processes in deep vein thrombosis patients and development of alternative markers for risk factors and diagnosis of the disease
- Tez No: 661704
- Danışmanlar: DOÇ. DR. SALİM NEŞELİOĞLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Biyokimya, Biochemistry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Ankara Bilkent Şehir Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 96
Özet
Derin Ven Trombozu (DVT), patofizyolojisinde günümüzde geçerliliği devam eden mekanizma 19. Yüzyıl başlarında ünlü patolog Virchow tarafından venöz staz, damar endotel hasarı ve hiperkoagülabilite olarak tanımlanıp, tüm bunların esas temelini inflamatuvar mekanizmalar oluşturmaktadır. Bundan dolayı oluşan oksidatif stres ve endotelyal hasar multifaktöriyel olarak lümen içerisinde tromboz oluşmasına ve buna bağlı olarak DVT'nin en önemli komplikasyonu olan pulmoner emboli (PE)'ye neden olur. PE, mortalite ve morbiditesi yüksek, nüks edebilen, bazen tanısı güç olan ve önlenebilir bir hastalıktır. DVT hastalarına erken tanı ve doğru tedavi erkenden başlanırsa DVT'nin ölümcül bir komplikasyonu olan PE yüksek oranda önlenebilir. Gerçekleştirdiğimiz çalışmada, DVT hastalarında; endotelyal disfonksiyon, oksidatif stres ve inflamasyon süreçlerinin bir arada değerlendirilmesi amacıyla, klinik verilerden de yararlanarak bu süreçlerde rol alan nitrik oksit, nitrozotiyol, tiyol disülfid homeostaz testleri (nativ tiyol, total tiyol, disülfid), iskemi modifiye albümin, lipid hidroperoksit, ferroksidaz ve myeloperoksidazın hangi düzeylerde değiştiğini araştırdık. Derin Ven Trombozu hastalarında nativ tiyol/MPO, NOx/D-dimer, nativ tiyol/ferroksidaz oranı kullanılarak oksidatif stres, endotel disfonksiyon ve inflamasyon sürecinin birlikte değerlendirilmesini, klinik veriler ile beraber bu parametreler kullanılarak DVT hastalığının risk faktörleri ve tanısı hakkında alternatif kantitatif veriler elde etmeyi amaçladık. Yapmış olduğumuz çalışmada elde ettiğimiz sonuçlara göre serum ferroksidaz düzeyleri, hasta grubunu oluşturan DVT'li bireylerde (109,91 ± 26,22 U/L), kontrol grubunu oluşturan bireylere göre (92,61 ± 21,27 U/L) istastiksel olarak anlamlı olarak yüksek bulundu (p
Özet (Çeviri)
The mechanism that is still accepted today in the pathophysiology of deep vein thrombosisis (DVT) the triad defined as venous stasis, vascular endothelial damage and hypercoagulability by the famous pathologist Virchow in the early 19th century, and all these are based on inflammatory mechanisms. In this sense, oxidative stress and endothelial damage cause multifactorial thrombosis in the lumen and consequently pulmonary embolism (PE), which is the most important complication of DVT. PE is a disease with high mortality and morbidity, recurrent, sometimes difficult to diagnose and preventable. If DVT patients are diagnosed early and correct treatment is initiated early, PE, which is a mortal complication of DVT, can be prevented at a high rate. In our study, We examined the levels; nitric oxide (NO), nitrosothiol (RSNO), thiol, ıschemia modified albumin (IMA), lipid hydroperoxide (LOOH), ferroxidase and myeloperoxidase (MPO) levels changes in DVT patients. We aimed to evaluate oxidative stress and inflammation together in DVT patients by using the thiol / MPO, NOx/D-Dimer, tiyol/ferroksidaz ratio. In addition, we aimed to obtain alternative quantitative data about the risk factors and diagnosis of DVT by using these parameters and new factors to be derived from these parameters together with clinical data. According to the results we obtained in our study, serum ferroxidase levels were statistically significant in individuals with DVT (109.91 ± 26.22 U / L) and healthy control group (92.61 ±21.27 U / L). was found to be significantly higher (p
Benzer Tezler
- Koroner arter hastalarında öncelikle hiperhomosistein olmak üzere risk faktörlerinin araştırılması
İnvestigating the risc factors of the coronary artery disease, which focused mainly on hyperhomocysteinema
MUSTAFA YAKUT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2004
KardiyolojiDicle Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ORHAN AYYILDIZ
- Behçet hastalığında fibrinolitik aktivite
Başlık çevirisi yok
MEHMET ÖZKAHYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1994
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıEge Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF.DR. FİLİZ BÜYÜKKEÇECİ
- Behçet hastalığında görülen ven ve arter trombozlarında prokoagülan gen mutasyonlarının sıklığı ve bu mutasyonların tromboz lokalizasyonu ile ilişkisi
The frequency of procoagulant gene mutations in Behçet's disease patients with venous and/or arterial thrombosis and the association of these mutations with the site of the thrombosis
SONGÜL ÖNDER (ÇELEBİ)
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
Romatolojiİstanbul Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. AHMET GÜL
- Behçet hastalığında görülen venöz trombozların patogenezinde Faktör V Leiden mutasyonunun rolü
Başlık çevirisi yok
AHMET GÜL