Geri Dön

Endometrioid tip endometrial adenokarsinomda invazyon sınırındaki tümörü infiltre eden lenfositlerin klinikopatolojik parametreler ve prognoz ile ilişkisi

The relationship of tumor-infiltrating lymphocytes at the invasive margin with clinicopathological parameters and prognosis in endometrial adenocarcinoma endometrioid type

  1. Tez No: 664919
  2. Yazar: MELİS KILIÇ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SEVİL SAYHAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Tümör infiltre eden lenfositler, endometrioid tip endometrial karsinom, invazyon sınırı, biyobelirteç, tumor-infiltrating lymphocytes, endometrial adenocarcinoma endometrioid type, invasive margin, biomarker
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İzmir Tepecik Eğt. ve Arş. Hast.
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 62

Özet

Amaç: Klinik çalışmalar, tümör infiltre eden lenfositlerin (TİL) solid tümörlerde prognostik ve prediktif açıdan değerli bir biyobelirteç olabileceğini düşündürmektedir. Bu çalışmanın amacı endometrioid tip endometrial adenokarsinom tanısı almış olgularda, invazyon sınırındaki TİL yoğunluğunun, klinikopatolojik parametreler, progresyonsuz sağkalım ve genel sağkalım ile ilişkisini analiz etmektir. Gereç ve yöntem: Çalışmaya, İzmir Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 1 Ocak 2013- 31 Aralık 2014 tarihleri arasında opere edilmiş ve endometrioid tip endometrial adenokarsinom tanısı almış olgular dahil edildi. TİL yoğunluğu %10 ve altında olan olgular“düşük”, %40'ın üzerinde olan olgular“yüksek”, bu iki grup arasında kalanlar ise“orta”yoğunluk olarak belirlendi. Tümör stroması ve invazyon sınırı, TİL yoğunluğu açısından ayrı ayrı değerlendirildi ve klinikopatolojik parametreler ve sağkalım ile ilişkileri analiz edildi. Bulgular: Çalışmaya 153 olgu dahil edildi. İnvazyon sınırı TİL yoğunluğunun, yüksek histolojik derece ve lenfovasküler invazyon ile ilişkili olduğu saptandı. TİL ile sağkalım ilişkisine baktığımızda, tümör invazyon sınırındaki TİL yoğunluğu düşük olgular ile yüksek olgular arasında, bir yıllık sağkalım oranı açısından anlamlı düzeyde fark bulundu (p:0,02). İnvazyon sınırındaki TİL yoğunluğu arttıkça 1 yıllık sağkalım oranının azaldığı görüldü (ptrend:0,05). Ayrıca, invazyon sınırı TİL yoğunluğu yüksek olgularda, düşük olgulara göre, ortalama sağkalım süresi daha kısa izlendi ve bu ilişki istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p:0,03). Stromal TİL yoğunluğu ile sağkalım ve klinikopatolojik parametreler arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki görülmedi. Sonuç: Çalışmamızdan elde ettiğimiz sonuçlara göre, endometrioid tip endometrial adenokarsinomda, invazyon sınırı TİL yoğunluğu, stromal TİL yoğunluğuna kıyasla, prognostik açıdan daha iyi bir belirteç gibi görünmektedir. TİL yoğunluğunun, rutin histopatolojik inceleme sırasında H&E boyalı kesitlerde değerlendirilmesi, ek maliyet gerektirmeyen, kolay uygulanabilir bir yöntemdir. Bu yöntemle değerlendirilen TİL, prognostik ve prediktif açıdan kullanışlı bir biyobelirteç olabilir.

Özet (Çeviri)

Aim: Clinical studies suggest that tumor-infiltrating lymphocytes (TIL) may be a valuable prognostic and predictive biomarker in solid tumors. The aim of this study is to analyze the relation of TIL density at the invasive margin with clinicopathological parameters, progression-free survival and overall survival in patients diagnosed with endometrial adenocarcinoma endometrioid type. Materials and Methods: The patients who were operated in İzmir Tepecik Education and Research Hospital between January 1, 2013 and December 31, 2014 and diagnosed with endometrial adenocarcinoma endometrial type were included in the study. The cases with TIL density of 10% and below were determined as“low”, those with over 40%“high”, and those between these two groups as“medium”density. Tumor stroma and invasive margin were evaluated separately in terms of TIL density and their relationship with clinicopathological parameters and survival was analyzed. Results: 153 cases were included in the study. It was found that the TIL density at the invasive margin was associated with high histological grade and lymphovascular invasion. A significant difference was found in terms of one-year survival rate between cases with low invasive TIL density and cases with high (p:0,02). It was observed that the 1-year survival rate decreased as the density of TIL at the invasive margin increased (ptrend:0,05). In addition, patients with high TIL density at the invasive margin had a shorter mean survival compared to those with low TIL density, and this relationship was statistically significant (p:0,03). There was no relationship between stromal TIL density and survival, and between stromal TIL density and clinicopathological parameters. Conclusion: In this study, it was found that invasive border TIL density is a better prognostic marker in endometrial adenocarcinoma endometrioid type compared to stromal TIL density. Evaluation of TIL density on hematoxylin-eosin stained sections during routine histopathological examination is an easy-to-apply method that does not require additional cost. TIL evaluated by this method can be a useful prognostic and predictive biomarker.

Benzer Tezler

  1. Endometrial endometrioid adenokarsinomda melf(microcystic, elongated and fragmented) invazyon paterninin prognostik faktörlerle ilişkisi

    The association of melf(microcystic, elongated and fragmented) invasion pattern in endometrial endometroid adenocarcinoma with prognostic factors

    METEHAN UZUNDAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TAYLAN ŞENOL

  2. Endometrial endometrioid adenokarsinomda PHD-2 ve moesin ekspresyonu

    Expression of PHD-2 and moesin in endometrial endometrioid adenocarcinoma

    NUMAN BULUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    PatolojiAtatürk Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ONUR CEYLAN

  3. Endometriumun hiperplastik lezyonları ve malign tümörlerinde PAX2 ve PAX8 ekspresyonunun histopatolojik tanı ve sınıflandırmaya katkısı

    The contribution of PAX2 and PAX8 expression in endometrial hyperplastic lesions and endometrial malignant tumors in histopathological diagnosis and classification

    İLKNUR ULU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PatolojiCelal Bayar Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALİ RIZA KANDİLOĞLU

  4. Atipisiz endometrial hiperplazi, atipili endometrial hiperplazi ve endometrioid tip endometrial adenokarsinoma olgularında siklin d1, e-kaderin ve hif 1 alfa ekspresyonlarının değerlendirilmesi

    Analysis of siklin d1,e-kadherin ve hif-1α expressions in endometrial hyperplastic lesions and endometrioid type endometrial cancers

    YEŞİM YILDIRIM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PatolojiKırıkkale Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. PINAR ATASOY

  5. Endometrial karsinogenezde östrojen reseptör alt tiplerinin (Alfa, Beta, GPR30) araştırılması

    Evaluation of estrogen receptor (Alfa, Beta, GPR30) expressions in endometrial carcinogenesis

    HİLAL ÖZAKINCI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    PatolojiAnkara Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. DUYGU KANKAYA