Geri Dön

Pulmoner emboli ile D-dimer düzeyinin korelasyonu ve yaşa göre eşik değerlerinin belirlenmesi

Correlation of pulmonary embolism with D-dimer level and determination of CUT-OFF values according to age

  1. Tez No: 666080
  2. Yazar: NAFİS VURAL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. YILDIRAY ÇETE
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İlk ve Acil Yardım, Emergency and First Aid
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Akdeniz Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 109

Özet

Giriş ve Amaç: Acil servise göğüs ağrısı, dispne, takipne, senkop şikâyetleri ile başvuran hastalarda, pulmoner emboli, hayatı tehdit eden ve erken dönemde tanı konmaz ve tedavi başlanmaz ise ölüm oranlarının arttığı nedenlerden birisidir. Pulmoner emboli tanısında ilk olarak tanı algoritmaları ve sonrasında ise D-dimer gibi laboratuvar tetkikleri ve pulmoner BT anjiyografi gibi görüntüleme tetkikleri kullanılır. Çalışmanın birincil amacı, pulmoner BT anjiyografi ile pulmoner emboli tanısı konan hastalarda yaşa göre D-dimer eşik düzeylerinin belirlenmesi; ikincil amaçları ise D-dimer düzeyi ile radyografik olarak belirlenen pulmoner emboli şiddeti arasındaki ilişkinin saptanması ve ekokardiyografi ve elektrokardiyografi sonuçları ve 30 günlük mortalite arasındaki ilişkisinin belirlenmesidir. Materyal ve Metod: 01 Ocak 2015 ile 30 Aralık 2019 tarihleri arasında Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Acil Servisinde pulmoner BT anjiyografi çekimi yaptırılan ve D-dimer tetkiki istenen hastalar çalışmaya dahil edilmiştir. Retrospektif olarak hastane bilgi yönetim sistemi ve hasta dosyaları incelenerek, hastaların demografik özellikleri (yaş ve cinsiyet), klinik özellikleri, laboratuvar sonuçları, skorlamaları, görüntüleme raporları, hastaların 1 aylık mortalitesi ve 30 gün içinde aynı şikâyetler ile acil servise tekrar başvuruları değerlendirildi. Eksik dosya verisi olan ve PTE ön tanısı dışında istemi yapılan hastalar çalışmadan dışlandı. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen hastaların 2613'i (%41,9) erkek, 3628'sı (%58,1) kadın idi. Hastaları yaş ortalaması 43,27±17,43 olarak saptandı. Pulmoner BT anjiyografi çekilen 1507 hastanın 147'sine (%9,8) PE tanısı konmuştur. Çalışma hastalarından 20'sinin (%0,3) 1 ay içerisinde ex olduğu saptandı. D-dimer değerinin PE varlığını öngörmedeki eşik değeri 1,34 mg/L olarak hesaplandı. D-dimer değerinin 80 yaş aralıklarına göre PE varlığını öngörmedeki eşik değerleri sırasıyla 1,18, 1,19, 1,58, 1,79, 2,83 mg/L hesaplandı. Pulmoner arter darlık seviyesi periferik arterlerden santral arterlere doğru gittikçe hastaların D-dimer ortalamasının da orantılı olarak arttığı görülmüştür. Yüksek D-dimer seviyesi (p

Özet (Çeviri)

Introduction: Pulmonary embolism is one of the life-threatening causes in patients admitted to the emergency department with complaints of chest pain, dyspnea, tachypnea, and syncope. If the diagnosis is not made in the early period the mortality rates are increase. Diagnostic algorithms, laboratory tests such as D-dimer and imaging tests such as pulmonary CT angiography are used for the diagnosis of PE. The primary aim of the study is to determine the D-dimer cut-of values according to age in patients with pulmonary embolism. The secondary aims of the study were to determine the relationship between D-dimer level and the radiological severity of pulmonary embolism and to determine variables predicting 30-day mortality. Material and Methods: Patients with D-dimer levels and who underwent pulmonary angiography CT between January 01, 2015 and December 30, 2019 were included in the study. Patient demographics (age and gender), clinical variables, laboratory results, and imaging reports of these patients were evaluated. Patients with incomplete files were excluded from the study. Results: Of the patients included in the study, 2613 (41,9%) were male and 3628 (58,1%) were female. The mean age of the patients was 43.27±17.43 years. Pulmonary angiography was performed in 1507 (24,2%) patients. Of these 1507 patients, 147 (9,8%) had PE. One month mortality rate was 0,3%. A significant correlation was found with mortality and D-dimer level (p 80, respectively 1.18, 1.19, 1.58, 1.79, 2.83 mg/L calculated. The average D-dimer level increased proportionally with the radiographic severity of PE and more central PE means higher D-dimer level. However, there was a weak but significant correlation between the severity of the pulmonary embolism (the size of the obstructed vessel) and the D-dimer level. Conclusion: D-dimer cut-off levels was determined in our study according to each decades. As the age increases, the D-dimer cut-off value for the diagnosis of PE also increases. There is a weak but significant correlation between D-dimer level and the severity of pulmonary embolism. Electrocardiography and echocardiography findings are not reliable enough to diagnose or exclude PE but they can be used in the clinical decision-making processes.

Benzer Tezler

  1. Hemogramda immatür granülosit artışının D-dimer ve nötrofil/lenfosit oranı ile korelasyonunun akut pulmoner emboli tanısındaki yeri

    The correlation of increased immature granulocytes in hemograms with D-dimer and neutrophil/lymphocyte ratio in the diagnosis of acute pulmonary embolism

    ŞEYMA YAPRAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Göğüs HastalıklarıKahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NURHAN ATİLLA

  2. Pnömoni ve pulmoner emboli ayırıcı tanısında serum prokalsitonin ve d-dimer düzeyinin değeri

    The value of serum procalcitonin and d-dimer in differential diagnosis of pulmonary embolism and pneumonia

    HALE ATEŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Göğüs HastalıklarıTurgut Özal Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BÜLENT BOZKURT

  3. Akut pulmoner tromboembolide risk değerlendirmesinin doğruluğuna basitleştirilmiş pesı skoru ile birlikte ele alınan radyolojik ve laboratuvar parametrelerin etkisi

    The effect of radiological and laboratory parameters taken with a simplified pesi score on the accuracy of risk assessment in acute pulmonary thromboembolism

    SEMİH KAYACI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Göğüs HastalıklarıMarmara Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SAİT KARAKURT

  4. Kronik böbrek yetmezliği ve d-dimer düzeylerinin ilişkisi

    The relationship between chronic renal failure and d-dimer levels

    BURCUGÜL KAYA

    Tıpta Uzmanlık

    İngilizce

    İngilizce

    2017

    NefrolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    UZMAN MEHMET EMİN PİŞKİNPAŞA

  5. Ciddi alevlenme ile hastaneye yatırılan KOAH hastalarında venöz tromboembolizm; prevalans ve risk faktörleri

    Prevalence and risk factors of venous thromboembolism in chronic obstructive pulmonary disease patients who hospitalized with severe exacerbations

    ERDAL İN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Göğüs Hastalıklarıİnönü Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKAN GÜNEN