Depresyon ve/veya anksı̇yete bozukluğu tanıları olan kadınlarda, erı̇şkı̇n dı̇kkat eksı̇klı̇ğı̇ ve hı̇peraktı̇vı̇te bozukluğu eş tanı sıklığı; sosyodemografı̇k, klı̇nı̇k özellı̇klerı̇ ve aşırı odaklanma ı̇le ı̇lı̇şkı̇sı̇
Frequency of adult attention deficit and hyperactivity disorder comorbidity in women with depression and/or anxiety disorder; its association with sociodemographic characteristics, clinical features and hyperfocus
- Tez No: 666441
- Danışmanlar: DOÇ. DR. TONGUÇ DEMİR BERKOL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İstanbul Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Has. Eğt. ve Arş. Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 87
Özet
AMAÇ: Bu çalışmanın amacı en az bir depresyon veya anksiyete bozukluğu tanısı olan kadın hastalarda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) eş tanı sıklığını tespit etmek ve bu eş tanı varlığının sosyodemografik, klinik özellikler ve aşırı odaklanma ile ilişkisini araştırmaktır. GEREÇ VE YÖNTEM: Çalışmaya 170 kadın hasta dahil edilmiştir. Polikliniklere başvuran depresyon veya anksiyete tanılarından en az biri olan kadın hastalara Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) ve Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ) doldurtulmuştur. BDÖ 17 ve üzeri veya BAÖ 16 ve üzeri puanı olanlara Wender-Utah Değerlendirme Ölçeği, Aşırı Odaklanma Ölçeği ve Erişkin DEHB Ölçeği doldurtulup SCID-5-CV ile değerlendirmeye alınmıştır. DEHB eş tanısı olanlar ile olmayanlar sosyodemografik, klinik özellikler ve aşırı odaklanma deneyimleri açısından karşılaştırılmıştır. BULGULAR: DEHB eş tanı sıklığı %19,6 (n=33) bulundu. Bunların yarısı daha önce DEHB tanısı (%8,82, n=15) ya da uygun tedavi (%10, n=17) almamıştı. DEHB eş tanısı olanların %48,5'i (n=16) dikkat eksikliği baskın (DEHB-DE), %6,1'i (n=2) aşırı hareketlilik baskın (DEHB-AH), %48,5'i (n=15) ise bileşik görünüm (DEHB-B) olarak saptandı. DEHB-DE olanların %56,3'ünün, DEHB-B olanların ise %40'ının daha önce tanı almadığı görüldü. DEHB-AH olan 2 hasta da daha önce tanı almıştı. DEHB eş tanısı olanların eğitim düzeyinin, akrabalarında DEHB tanısının, sık iş değiştirmesinin istatistiksel olarak anlamlı daha yüksek, psikiyatriye ilk başvuru yaşlarının daha düşük olduğu bulundu. DEHB eş tanısının %46,4 (n=13) ile en sık sosyal anksiyete bozukluğuna (SAB), sonra sırasıyla %35,1 (n=13) ile distimiye, %25,5 (n=25) ile yaygın anksiyete bozukluğuna (YAB), %20,3 (n=26) ile majör depresyona eşlik ettiği bulundu. DEHB eş tanılılarda çifte depresyon istatistiksel anlamlı yüksek bulundu. DEHB olmayanlarda aşırı odaklanmanın DEHB belirtileriyle pozitif korelasyon gösterdiği bulundu. SONUÇ: Depresyon ve anksiyete bozuklukları olan kadınlarda DEHB sıktır. DEHB'deki dikkat eksikliği belirtileri kolaylıkla atlanabilir. Özellikle SAB, distimi, YAB, çifte depresyonu olan kadınlarda DEHB sorgulanmalıdır. Aşırı odaklanma DEHB'de yüksektir ancak DEHB'ye özgü değildir.
Özet (Çeviri)
AIM: It is aimed to evaluate the frequency of attention deficit and hyperactivity disorder (ADHD) comorbidity in women with at least one depression or anxiety disorder and to investigate the association between ADHD comorbidity and sociodemographic characteristics, clinical features and hyperfocus. MATERIALS AND METHODS: 170 female patients were included in this study. Female patients who applied to outpatient clinics with at least one depression or anxiety disorder completed Beck Depression Inventory (BDI) and Beck Anxiety Inventory (BAI). Patients having 17 or more scores in BDI or 16 or more scores in BAI completed Wender Utah Rating Scale, Hyperfocus Scale and Adult ADD/ADHD DSM IV- Based Diagnostic Screening and Rating Scale and were interviewed with SCID-5-CV. Sociodemographic characteristics, clinical features and hyperfocus experiences were compared between the patients with and without ADHD. RESULTS: The frequency of ADHD comorbidity was %19,6 (n=33). Half of them had never been diagnosed (%8,82, n=15) ADHD or treated (%10, n=17) properly. %48,5 of ADHD patients (n=16) had inattentive presentation (ADHD-I), %6,1 had (n=2) hyperactive/impulsive presentation (ADHD-HA) and %48,5 had (n=15) combined presentation (ADHD-C). %56,3 of ADHD-I patients and %40 of ADHD-C patients had never been diagnosed ADHD while all 2 of ADHD-HA patients had been diagnosed before. In ADHD comobidity educational status, ADHD diagnosed relatives and frequent work changes were statistically significantly higher but first psychiatric application ages were lower. ADHD comorbidity was most frequent in social anxiety disorder (SAD) with %46,4 (n=13), dystymia with %35,1 (n=13), generalized anxiety disorder (GAD) with %25,5 (n=25) and major depression with %20,3 (n=26). Double depression was statistically significantly higher in ADHD comorbidity. Hyperfocus scores were significantly higher in ADHD comorbidity. Hyperfocus scores were positively correlated with ADHD traits in patients without ADHD comorbidity. CONCLUSION: ADHD is frequent in female patients with depression or anxiety disorders. Inattentive symptoms of ADHD can easily be missed. ADHD should be examined in female patients especially with SAD, dystymia, GAD and double depression. Hyperfocus experiences are high in ADHD but not specific to the disorder.
Benzer Tezler
- COVİD-19 pandemisinin üreme çağındaki kadınların cinsel ve üreme sağlığı üzerindeki etkisinin değerlendirilmesi
Evaluation of the impact of the COVİD-19 pandemic on the sexual and reproductive health of women of reproductive age
HASAN BEDRİ AYDIN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FEYZA NUR İNCESU ÇİNTESUN
- Unipolar depresyon tanısı alan hastalarda kronotip özelliklerinin mizaç ve özkıyım ile olan ilişkisinin değerlendirilmesi: Kesitsel bir çalışma
Evaluation of the relation of chronotype characteristics with temperament and self-destruction in patients having the diagnosis of unipolar depression: A cross-sectional study
NESLİHAN KILIÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
PsikiyatriÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DEMET GÜLEÇ ÖYEKÇİN
- Kanserli çocuk ve ergenlerde uyku paterninin aktigrafik uyku analizi ile değerlendirilmesi ve psikiyatrik hastalıklar ile ilişkisinin incelenmesi
Evaluation of sleep pattern in children and adolescents with cancer by actigraphic sleep analysis and investigation of its relationship with psychiatric disorders
BURCU GÜNEYDAŞ YILDIRIM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
PsikiyatriTrakya ÜniversitesiÇocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ HASAN CEM AYKUTLU
- Çocuk ve ergen psikiyatri polikliniğine başvuran ergenlerin internet oyun oynama bozukluğu ve sosyal medya bağımlılık oranları ve bunlarla ilişkili faktörler
The prevalence of internet gaming disorder and social media addiction among adolescents presenting to child and adolescent psychiatry outpatient clinic and related factors
FULYA GÜÇLÜ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
PsikiyatriSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜL KARAÇETİN