Prolaktinoma tanılı hastalarda tedavi öncesinde hipofizer manyetik rezonans görüntüleme bulguları ile tedavi yanıtının retrospektif değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of treatment response with pituitary magnetic resonance imaging findings before treatment in patients with prolactinoma
- Tez No: 669483
- Danışmanlar: PROF. DR. ZEYNEP CANTÜRK
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
- Anahtar Kelimeler: prolaktinoma, T2 ağırlıklı sekans, kabergolin, bromokriptin, hiperintens, prolactinoma, T2-weighted sequence, cabergoline, bromocriptine, hyperintense
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Kocaeli Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 81
Özet
Prolaktinoma Tanılı Hastalarda Tedavi Öncesinde Hipofizer Manyetik Rezonans Görüntüleme Bulgulari ile Tedavi Yanıtının Retrospektif Değerlendirilmesi Giriş ve Amaç: PRL nedenli tedavi alanların tedavi öncesindeki hipofizer MRG bulguları ile tedavi yanıtı arasında ilişki varlığının araştırılmasıdır. Laboratuvar bazal bulgularını, başlangıç semptomlarını ve takip süresince olan değişiklikleri değerlendirmek, bunlar üzerine etkisi olabilecek parametrelerle korelasyon hesapları yapmak ve belirli kriterlere göre oluşturulan gruplar arasında kıyaslamak diğer amacımızdır. Gereç ve Yöntem: Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Mayıs 2001-Ocak 2020 arasında PRL tanısı ile takip edilen ve düzenli kontrole gelen 99 hastanın verileri retrospektif değerlendirildi. Bulgular: Hastaların 62'si kadın, 37'si erkek; 60'ı mikroprolaktinoma, 39'u makroprolaktinomaydı. Primer tedavi olarak 73'ü DA tedavi, 26'sı cerrahi tedavi almıştı. En sık ortak başvuru şikâyeti baş ağrısı ve galaktore idi. Tedavi ile en çok düzelen ortak başvuru bulgusunun görme alanı defekti olduğu görüldü. T2 ağırlıklı intensitesi değerlendirilen 64 hastanın %35.9'u hiperintens; %26.6'sı izohiperintens ; %20.3'ü izointens ; %9.4'ü hipointens; %7.8'i hipohiperintens görünümdeydi. 2 hastada Rathke yarık kisti gözlendi. Sonuç: Erkeklerde tanı yaşı ortalaması, tümör boyutu, bazal PRL düzeyi, CAB haftalık ortalama dozu, tanıda görme alanı defekti sıklığı, makroprolaktinoma sıklığı ve PRL baskılanma yüzdesi anlamlı yüksek bulundu. Cerrahi tedaviyle regresyon, DA tedaviye göre anlamlı fazla kaydedildi. T2 ağırlıklı sekansta hiperintens ve izohiperintens adenomlar arasında bazal PRL, tümör uzunluğu, optik sinir basısı, suprasellar yayılım, sağ CSI ve baş ağrısı karşılaştırıldığında tüm değişkenlerde izohiperintens adenomlarda anlamlı yükseklik saptandı. Hastaların %36.3'ünde tümör tamamen regrese oldu. İlaç direnci olanların bazal PRL düzeyleri anlamlı olarak yüksekti. Ki-67 proliferasyon indeksi ile bazal PRL düzeyleri arasında pozitif korelasyon tespit edildi. Tiroid otoantikorlarına bakılanların %35.3'ünde pozitiflik tespit edildi. İnfertilitesi olan kadınların %66.7'sinde tedavi sonrası fertilite sağlandığı görüldü.
Özet (Çeviri)
Retrospective Evaluation Of Treatment Response With Pituitary Magnetic Resonance Imaging Findings Before Treatment In Patients With Prolactinoma Background and Aim: To investigate the presence of a relationship between the pituitary MRI findings before treatment and treatment response of those who receive treatment for PRL. Our other purpose is to evaluate laboratory baseline findings, initial symptoms and changes during follow-up, to make correlations with parameters that may affect them, and to compare them between groups formed according to certain criteria. Materials and Methods: The file data of 99 patients who were followed up with the diagnosis of prolactinoma and come to control regularly at Kocaeli University Faculty of Medicine between May 2001 and January 2020 were retrospectively evaluated Results: Of the patients, 62 were female and 37 were male; 60 patients had microprolactinoma and 39 patients had macroprolactinoma. 73 of them had received DA treatment and 26 had surgery as the primary treatment. The most common complaints were headache and galactorrhea. It was observed that the most common finding improved with treatment was visual field defect. 35.9% of 64 patients whose T2 weighted intensity was evaluated were in hyperintense appearance; 26.6% of them were in isohyperintense, 20.3% of them were in isointense, 9.4% of them were in hypointense, 7.8% of them were in hypohyperintense appearance. Rathke cleft cyst was observed in 2 patients. Conclusion: In men, mean age at diagnosis, tumor size, basal PRL level, mean weekly CAB dose, frequency of visual field defects at diagnosis, frequency of macroprolactinoma and percentage of PRL suppression were found to be significant.. Regression with surgical treatment was recorded significantly higher than with DA treatment. When the basal PRL, tumor length, optic nerve compression, suprasellar extension, right CSI and headache were compared between hyperintense and isohyperintense adenomas in the T2-weighted sequence, a significant increase was found in isohyperintense adenomas in all variables. The tumor was completely regressed in 36.3% of the patients. Basal PRL levels were significantly higher in patients with drug resistance. There was a positive correlation between KI-67 proliferation index and basal PRL levels. Positiveness was detected in 35.3% of those whose thyroid autoantibodies were examined. It was seen that 66.7% of women with infertility achieved fertility after treatment.
Benzer Tezler
- Prolaktinomalı hastalarda serum Omentin-1 düzeyleri ve aterosklerotik risk faktörlerinin değerlendirilmesi
Evaluation of serum omentin-1 levels and atherosclerotic risk factors in patients with prolactinoma
ZÜLEYHA CAN ERDİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÇİĞDEM ÖZKAN
- Prolaktinoma tanılı hastalarda medikal ve cerrahi tedavilerin etkinlik karşılaştırması
Efficiency comparison of medical and surgical treatments in patients diagnosed with prolactinoma
GULDANA ZULFALIYEVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
İç Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşaİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. PINAR KADIOĞLU
- Prolaktinoma tanılı hastalarda beyin ak madde traktlarındaki değişikliklerin difüzyon tensör görüntüleme (DTI) ile gösterilmesi ve dtı parametrelerinin nörobilişsel değişiklikler ile ilişkisinin değerlendirilmesi
Displaying changes in brain white matter tracts in patients diagnosis with prolactinoma by diffusion tensor imaging (DTI) and evaluating the relationship of dti parameters with neurocognitive changes
MUSTAFA DURU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşaİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. PINAR KADIOĞLU
- Prolaktinoma tanılı hastalarda serum asprosin düzeyinin insülin direnci ile diğer metabolik ve hormonal parametrelerle ilişkisinin araştırılması
Investigating the relationship between serum asprosin level with insulin resistance and other metabolic and hormonal parameters in prolactinoma patents
ESRA AYYILDIZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıFırat Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FARUK KILINÇ
- Prolaktinoma tanılı hastaların beyin 3 boyutlu yüksek rezolüsyonlu T1 ağırlıklı görüntülerden elde edilen hacim ve morfometrik parametreler ile değerlendirilmesi ve yapısal değişikliklerin nörokognitif testler ile ilişkisinin incelenmesi
Evaluation of patients diagnosis with prolactinomas with volume and morphometric parameters obtained from 3D high-resolution T1 weighted brain images and examination of the relationship of structural changes with neurocognitival tests
AHMET ÖZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Radyoloji ve Nükleer Tıpİstanbul Üniversitesi-CerrahpaşaRadyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SERDAR ARSLAN