Geri Dön

Hastanemizde tip 1 diyabetes mellitus tanısıylaizlenen hastaların retrospektif olarakincelenmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 681522
  2. Yazar: ÖZLEM ARMAN BİLİR
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MEHMET SADİ VİDİNLİSAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2009
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: Ankara Dışkapı Çocuk Hastalıkları Eğitim Ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Pediatri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 114

Özet

Çocukluk çağı ve adolesan dönemde en sık görülen endokrin ve metabolik hastalık tip 1 diyabetes mellitustur. Endokrin depertmanlarında izlenen hastaların büyük bir kısmını oluşturur. DM tanılı çocuğun izlemi sırasında hiperglisemi veya glukozüriye bağlı semptomların yok edilmesi, ketoasidoz ve hipoglisemi ataklarının önlenmesi, normal büyüme gelişme ve boy için ideal ağırlık sağlanması, ruh sağlığının korunması, birlikte bulunan otoimmün hastalıkların erken belirlenmesi, kronik komplikasyonların engellenmesi için iyi metabolik kontrole ulaşması, çocuğun ve ailesinin geleceğe yönelik hedeflerinin korunması amaçlanmaktadır. Bu çalışma, S.B. Dışkapı Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Pediyatrik Endokrinoloji kliniğinde takip edilen ve en az 1 yıllık takibi olan 204 tip 1 diyabetes mellitus tanılı olgu ile yapılmıştır. Olgular çeşitli sağlık kuruluşlarında veya hastanemizde Tip 1 DM tanısı almıştır ve halen isimleriyle numaralandırılarak, rutin takipleri kliniğimizde 3 aylık aralıklarla yapılmaktadır. Çalışma, olgulara açılan, muayene, laboratuvar ve tedavi bilgilerinin yazıldığı dosyalar geriye dönük incelenerek yapılmıştır. Hastaların tümünün fizik muayene bulguları, cinsiyeti, takvim yaşı, diyabet başlama yaşı, diyabet süresi, son kontoldeki vücüt ağırlığı, boyu, VKİ, BSDS, poliklinik tansiyon ölçümleri, kullandıkları insülin miktarı (Ü/kg), kullandıkları insülin rejimi, kan lipid düzeyleri, son bir yıllık 4 HbA1c değerleri, diyabet başlama yaşı ve diyabet süreleri, eşlik eden otoimmün hastalıklar ve son retinopati kontrolleri kaydedildi. Ayrıca 146 hastanın 24 saatlik mikroalbümin ve kreatinin düzeyleri, plazma üre, kreatinin değerleri ve bu hastaların GFH'leri hesaplanarak kaydedildi. 49 hastanın 24 saatlik kan basıncı ölçüm sonuçları kaydedildi. Hastalar 15 yaş olarak yaş gruplarına, HbA1c düzeylerine göre iyi-orta ve kötü diyabet kontrol grubu olarak üç gruba, diyabet sürelerine göre de 10 yıl olark gruplandırıldı. Çalışmaya alınan 204 hastanın 112'si kız, 92'si erkekti. Hastaların yaş ortalaması 13,1 ± 3,82 yıl, diyabet tanısı aldıkları yaş ortalaması 7,66 ± 3,81 yıl, ortalama hastalık süreleri 5,52 ± 3,37 yıl idi. VKİ 12,49 ile 28,5 arasında olup 4 tanesi obez, BSDS'leri -4,75 ile 2,22 arasında olup 11 tanesinde boy kısalığı tespit edildi. Çalışmaya alınan hastaların HbA1c değerleri % 5,6 – 14,75 arasında olup ortalama III % 8,52 ± 1,49 idi. 58 hastada trigliserid, 74 hastada kolesterol, 42 hastada LDL yüksekliği saptandı. Kullandıkları insülin miktarı ortalama 0,90 ± 0,24 Ü/kg/gün olarak hesaplandı. Hastaların 5'i 2'li insülin rejimi, 23'ü 3'lü insülin rejimi, 171' i 4'lü insülin rejimi kullanmaktaydı. 28 hasta da KLT, 10 hastada çölyak diyabete eşlik etmekteydi. Hastalar en sık kasım (n=23), aralık (n=28), ve ocak (n=23) aylarında tanı almışlardı. Mikroalbuminüri ve GFH yüksekliği açısından incelenen 146 hastanın 43'ünde mikroalbüminüri ve 43'ünde GFH yüksek saptandı. Yaş grupları ile HbA1c düzeyleri karşılaştırıldığında 0,05). Yaş grupları arasında YİKBİ değerlendirildiğinde 15 yaş ve altı grupta 24 hastanın 12'si hipertansif, 15 yaş üstü 25 hastanın 17'si hipertansifti. Gruplar arsında hipertansiyon açısından da istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (p > 0,05). Yaş grupları arasında dipper ve non dipperlik açısından anlamlı fark bulunmadı. Hastalık süreleri ile YİKBİ'de hipertansiyon ve gece düşüşü karşılaştırıldı ve istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı. Mikroalbuminürik grup ile normoalbuminürik gruplar arasında da YİKBİ değerlendirildi. Normoalbunirik gruptaki 25 hastanın 18'i, mikroalbuminürik 15 hastanın 9'u hipertansifti. İki grup arasında hipertansiyon açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (p > 0,05). İki grup arasında kan basıncında gece düşüşü açısından da anlamlı fark yoktu. Mikroalbüminürik ile normoalbüminürik hasta grupları arasında HbA1c, trigliserid, kolesterol, HDL, LDL, GFH yönünden istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmadı. Ancak mikroalbuminürik grupta LDL yüksekliği dağılımı daha fazla idi (p>0,05). IV 4'lü insülin rejimi kullanan hastaların HbA1c düzeyleri 2'li ve 3'lü rejim kullananlara göre istatistiksel olarak anlamlı daha yüksek bulundu (p0,05). Kötü kontrol diyabet grubu ile iyi ve orta kontrol grubu arasında trigliserid, total kolesterol ve LDL düzeyleri arasında istatistikler olarak anlamlı fark görüldü (p>0,05). Kötü kontrol diyabet grubunun kan lipid düzeyleri daha yüksekti. Sonuç olarak, diyabet izlemi titizlikle ve deneyimli bir ekiple yapılmalıdır. Hastalarımızın %30,4'ünün kötü kontrol grubunda olması takiplerimizin daha titizlikle yapılması gerektiğini, bu hastaların kan lipid düzeylerindeki yüksekliğinin kardiyovasküler hastalıklar açısından önemli risk faktörü olduğu akılda tutulmalıdır. Ayrıca çalışmamız da literatürün aksine yoğun insülin tedavisi (4'lü tedavi) alan grubun diyabet kontrolünün daha kötü olduğunu gördük. Bu da hastaların glisemik kontrolü diğer tedaviler ile sağlanamadığı için yoğun insülin tedavisine geçilmiş olduğunu ya da yoğun insülin tedavisi alan grubun zaten daha büyük yaş grubunda ve daha uzun süreli diyabetli olduğundan glisemik kontrollerinin daha kötü mü olduğu sorularını akla getirmektedir. 24 saatlik kan basıncı ölçümlerinde anlamlı farklılık bulunmamasının sebebi de çok az hasta da YİKBİ yapılabildiği, daha net değerlendirme yapmak için daha fazla hasta ile çalışma yapmamız gerektiği sonucuna ulaştırmıştır.

Özet (Çeviri)

Type I Diabetes Mellitus is the most common endocrine-metabolic disorder of childhood and adolescence, with important consequences for physical and emotional development. Excellent diabetes control involves many goals; to maintain a balance between tight glucose control and hypoglycemia, to prevent acute and chronic complications, to permit normal growth and development with minimal effect on lifestyle. Therapy encompasses initiation and adjustment of insulin, extensive teaching of the child and caretakers, and reestablishing the routine of life. Each aspect should be addressed early in the overall care for the family. We have evaluated diabetic children who followed up in Ankara Dışkapı Children's Hospital outpatient clinic retrospectively and enrolled 204 patients to the study. All of them were suffering diabetes at least one year, visiting outpatient clinic every 3 months regularly. Data's such as age, gender, duration of the disease, laboratory and physical examination findings, weight, height, BMI's, type of the therapy, insulin regimen was collected from patients' files. As well, serum blood urea and creatinine levels, GFR and urinary albumine excretion rates were detected in 146 of patients. 49 patients underwent daily monitoring of blood pressure. Patients separated in three groups according to age < 10 years, 10–15 years, > 15 years; good, fair and poor control groups along with HbA1c levels and duration of the disease < 5 years, 5–10 years and > 10 years. This study involved 112 girls and 92 boys, mean age was 13, 1 ± 3, 82 years, age at the onset of disease was 7,66 ± 3,81 years, mean duration of the disease was 5,52 ± 3,37 years. BMI's were between 12,49 and 28,5, 4 of all were obese, HSDS were between -4,75 and 2,22; 11 of all have short stature. HbA1c levels were between 5,6 – 14,75 %, mean 8,52 ± 1,49 %. 74 patients have high cholesterol, 42 patients have high LDL, and 58 patients have high triglyceride levels. Mean insulin dosage was 0, 90 ± 0, 24 U/Kg/day. 5 of the patients have two-dose insulin regimen, 23 of them have three-dose insulin regimen and 171 of them have four-dose insulin regimen. 28 of the patients have tiroiditis and 10 of all patients have celiac disease in addition. Most of the patients diagnosed as diabetes in winter. 43 of 146 patients who VI underwent screening for nephropathy have microalbuminuria and high glomerular filtration rates. HbA1c levels were significantly lower in 0.05). No statistically difference between age groups and ambulatory blood pressures were detected (p>0.05). In the age group under 15, 12 of 24 patients were hypertensive and in the age group over 15 years, 17 of 25 patients were hypertensive. Dipper and non dipper did not differ between age groups. 18 of 25 patients in normoalbuminuric group and 9 of 15 patients in microalbuminuric group were hypertensive. There were no statistically difference between two groups (p>0.05). There were no correlation between HDL, triglyceride, LDL, cholesterol levels and GFR between two groups. But in microalbuminuric group the LDL levels were higher than other groups (p>0.05). HbA1c levels were significantly higher in four-dose insulin regimen group. We thought this group covers the patients with poor metabolic control. GFR and microalbuminuria was not involved with poor, fair and good control groups (p>0.05). The LDL, triglyceride and cholesterol levels were significantly higher in poor control group (p< 0.05). In conclusion, diabetic patients should be monitored carefully by an experienced team including an endocrinologist, nursing staff, dietitians, and social workers cooperating with the caregivers. In our study 30,4 % of all patients have poor metabolic control, high serum lipids make this patient susceptible to cardiovascular diseases. Distinct from the literature in this study, patients who have poor control was on intensive insulin therapy. It is controversial whether this patients required intensive therapy due to poor control or this group already covers the adolescents who are VII suffering the disease for a long time. Since a few number of patients had ambulatory blood pressure monitoring no difference between groups detected in this study. For an accurate data larger number of patients should be monitored.

Benzer Tezler

  1. Çocuklarda tip 1 diyabet ve çölyak birlikteliğinin retrospektif olarak değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of TYPE 1 diabetes and celiac combination in children

    MEHMETSEDİK AYDIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDicle Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EDİP UNAL

  2. Tip 1 diyabetli ergenlerde sigara içme sıklığı ve ilişkili faktörler

    Smoking frequency and related factors in type 1 diabetes mellitus adolescents

    SÜMEYYE KÜBRA KILIÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜZİN CİNEL

  3. Tip 2 diyabet tanısı ile takip edilen hastalarda hedeflenen başarı kriterlerine ulaşabiliyor muyuz?

    Can we achieve the targeted success criteria in patientsfollowed with Type 2 diabetes?

    HACER ÇİÇEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Aile Hekimliğiİstanbul Medeniyet Üniversitesi

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MİRAÇ VURAL KESKİNLER

  4. Tip-1 diyabetes mellitus tanısıyla takip edilen hastaların epidemiyolojik verilerinin, metabolik kontrollerinin, büyümelerinin değerlendirilmesi

    Type-1 diabetes mellitus followed by diagnosis epidemiological data of patients, metabolic evaluation of their control and growth

    ELİF DENİZYARAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ESRA DENİZ PAPATYA ÇAKIR

  5. Gestasyonel diyabetes mellitus tanısı alan gebelerde glikolize hemoglobin a1c düzeyleri ile bebek doğum ağırlığı ilişkisinin retrospektif değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of glycated hemoglobin a1c levels and infant birth weight relationship in pregnants with gestational diabetes mellitus

    GÜLEREN YARTAŞ DUMANLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖMÜR TABAK