Gestasyonel trofoblastik hastalık (GTH) sonrası takip eden gebeliklerde reprodüktif ve obstetrik sonuçların incelenmesi
Fertility and pregnancy outcome in gestational trophoblastic disease
- Tez No: 682824
- Danışmanlar: PROF. DR. NURETTİN BORAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
- Anahtar Kelimeler: Gestasyonel Trofoblastik Hastalık, Mol Hidatiform, Gestasyonel Hipertansiyon, Oligohidroamnioz, Gestational Trophoblastic Disease, Mole Hydatidiform, Gestational Hypertension, Oligohydramnios
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Ankara Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim Ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 59
Özet
Giriş ve Amaç: Referans merkez olan hastanemiz Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları EAH'da GTH tedavisi sonrası elde edilen gebeliklerin reprodüktif ve obstetrik sonuçlarının incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma sonuçları ile GTH sonrası gebeliklerin yönetiminde literatüre katkıda bulunulması beklenmektedir. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya Ocak 2010 – Temmuz 2020 tarihleri arasında Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları EAH'da GTH tanısı alan ve tedavisi hastanemizde yapılan ve sonraki gebelik takiplerine ulaşılabilen 18-50 yaş arası 95 kadın hasta dahil edilmiştir. Çalışmaya dahil edilen hastaların medikal kayıtlarına dosyalarından ve hastanemizin hasta kayıt sistemlerinden ulaşılarak hastaların obstetrik hikayesi, ultrasonografik bulguları, varsa komorbid hastalıkları, gestasyonel trofoblastik hastalık tanı zamanı, gestasyonel trofoblastik hastalık tahliyesi sonrası patoloji sonucu, - hCG değerleri düzeyi ile bir sonraki doğumuna kadar geçen süre, doğum oranları, birinci ve ikinci trimester düşük oranları, birinci ve ikinci trimesterde hospitalizasyon gerektiren medikal durumlar, ölü doğum oranları, erken doğum oranları,ve fetal/neonatal malformasyon oranları incelenmiştir. Ayrıca hasta dosyalarından elde edilebilen diğer perinatal sonuçlar (gestasyonel diyabet, gestasyonel hipertansiyon, amniyon sıvı anormallikleri, anormal birinci ve ikinci trimestr tarama testi sonuçları, doğum şekli, doğum haftası, doğum kilosu, 1-5. dk APGAR skorları) da değerlendirilmiştir. Bulgular: On yıllık tarama sürecinde saptadığımız 95 hastanın mol hidatiform tanısı aldıktan sonraki gebeliklerinin incelendiği çalışmamızda; hastaların 80'inde (%84,2) patoloji bulgusu 'Parsiyel mol'du. GTH tedavi şekillerine göre dağılımları incelendiğinde ise 79 (%83,2) vakum küretaj ile tedavi edilmiştir. Araştırmaya dâhil edilen 95 hastanın 2. gebeliklerine ait özellikler incelenirken 10 hasta dış merkezde takip olduğu için analizlerden çıkarılmıştır. Toplam 85 hastanın 83'ünün (%97,6) gebeliği spontandı, gebelik çeşidi intrauterindi. Bir (%1.2) hastada mol hidatiform tekrarlamıştır. Mol hidatiform saptanan hasta vakum aspirasyonu ile tedavi edilmiştir. Bir (%1,2) hastada ise ektopik gebelik izlenmiştir. Bu hastamız da ekspektan yöntem ile tedavi edilmiştir. Hastalarımızdan 64'ünün(%77,1) intrauterin gebelik sonucu doğumdu. Doğum yapan hastalarımızdan beş (%7,8) hastada gestasyonel hipertansiyon, Üç (%4,5) gestasyonel diyabet saptanmıştır. Elli iki(%81,2) hastada amnion anormallikleri saptanmamıştır, 11 (%17,1) hastada ise oligohidroamnioz tespit edilmiştir. Yedi (%10,9) hasta tarama testi yaptırmamıştır. Elli üç (%82,8) hastanın birinci ve ikinci trimester tarama testleri normal risk olarak raporlanırken dört (%6,3) hastada ise yüksek risk olarak sonuçlanmıştır. Otuz dokuz (%60,9) hastanın doğum şekli normal spontan vajinal doğum (NSVD)'idi ve son olarak yenidoğanların 40'ının (%61,8) cinsiyeti kızdı. 3. gebeliği olan toplam 20 hastanın 19'unda (%95) spontan gebelik vardı, gebelik çeşidi intrauterindi. Bir (%5) hastada ise mol hidatiform tekrarlamıştır. Mol hidatiform saptanan vakum aspirasyonu ile tedavi edilmiştir. On üç (%68,4) hastanın intrauterin gebelik sonucu doğumdu, altı hastanın gebeliği ise abort ile sonuçlanmıştır. Doğum yapan 13 hastanın hiçbirinde gestasyonel hipertansiyon saptanmazken, sadece ikisinde (%15,3) hastada gestasyonel diyabet (GDM) mevcuttu. Bir hasta tarama testi yaptırmamıştır. Test yaptıran tüm hastalar 12 (%92,3) hastanın tarama testi sonucu normal risk olarak bulunmuştur. Yedi (%53,8) hastanın doğum şekli sezaryen (C/S)'idi. Son olarak yenidoğanların sekizinin (%61,5) cinsiyeti erkekti. 4.gebeliği olan toplam sekiz hastanın hepsinde spontan gebelik vardı ve gebelik çeşidi intrauterindi. Tüm gebelikler doğum ile sonuçlanmıştır. Hiçbir hastanın takiplerinde gestasyonel hipertansiyon ya da gestasyonel diyabet (GDM) saptanmamıştır. Sadece bir (%12,5) amniyon anormallikleri (oligohidroamnioz) vardı. Üç (%37,5) hasta tarama testi yaptırmamıştır. Dört (%50) hastanın tarama testi normal risk olarak raporlanırken Bir (%12,5) hastada ise yüksek risk olarak sonuçlanmıştır. Son olarak yedi (%87,5) hastanın doğum şekli sezaryen (C/S) 'idi. 5. gebeliği olan sadece bir hasta vardı. Bu hastanın gebeliği ile ilgili özellikler incelendiğinde, gebeliği spontan, gebelik çeşidi ise intrauterindi. Gebelik abort ile sonuçlanmıştır. Sonuç: Gestasyonel trofoblastik hastalıklar sonrası gebelikler ile ilgili literatürde birçok çalışma olmasına rağmen bu çalışmaların nerdeyse hiçbirinde perinatal sonuçlar değerlendirilmemiştir. Çalışmalar sadece abort-doğum -mol hidatiform tekrarlama yüzdesi ekseninde oluşturulmuştur. Özellikle gestasyonel trofoblastik hastalıklardan sonra takip eden ilk gebelikte bulduğumuz %17,1 oligohidroamnioz oranı ve %7,8 gestasyonel hipertansiyon oranlarının literatüre katkıda bulunacağını ve gestasyonel trofoblastik hastalıkların yönetimini değerlendirmede gelecekte göz önünde bulundurulacağını düşünmekteyiz.
Özet (Çeviri)
Aim: It is aimed to examine the reproductive and obstetric results of pregnancies obtained after GTD treatment in our hospital, Etlik Zübeyde Hanım Maternity and Women's Health Teaching and Research Hospital, which is the reference center. The study results are expected to contribute to the literature on the management of pregnancies after GTD. Materials and Methods: The study included 95 female patients between the ages of 18-50 who were diagnosed with GTD in Etlik Zübeyde Hanım Maternity and Women's Health Teaching and Research Hospital between January 2010 and July 2020 and whose treatment was performed in our hospital and whose next pregnancy follow-ups could be reached. Obstetric history, ultrasonographic findings, comorbid diseases, if any, time to diagnosis of gestational trophoblastic disease, pathology result after gestational trophoblastic disease examination, beta hCG levels, and time until the next delivery, by accessing the medical records of the patients included in the study, Birth rates, first and second-trimester miscarriage rates, first and second-trimester medical conditions requiring hospitalization, stillbirth rates, preterm birth rates, and fetal/neonatal malformation rates were examined. In addition, other perinatal results (gestational diabetes, gestational hypertension, amniotic fluid abnormalities, abnormal first and second-trimester screening test results, delivery mode, gestational week, birth weight, 1-5 minutes APGAR scores) that can be obtained from patient files were also evaluated. Results: In our study in which pregnancies of 95 patients that we detected during the 10-year screening process were examined after being diagnosed with hydatidiform mole, 80 (84,2%) had a pathology finding“Partial mole.”When the distribution of GTD, according to treatment modalities, was examined, 79 (83,2%) patients received vacuum curettage therapy, and 94 (98,9%) patients did not have a chemotherapy protocol. While reviewing the characteristics of the second pregnancies of 95 patients included in the study, ten were excluded from the analysis because they were external centers. The pregnancy of 83 (97,6%) of 85 patients was spontaneous; the pregnancy type was intrauterine. Mole hydatiform recurred in 1 (1,2%) patient. Moles hydatidiform was treated by vacuum aspiration. Ectopic pregnancy was observed in 1 (1,2%) patient. This patient was also treated with expectant management. A total of 64 (77.1%) patients gave birth as a result of intrauterine pregnancy. Five (7.8%) of the patients who gave birth had gestational hypertension, and three (4.5%) gestational diabetes. Amnion abnormalities were not detected in 52 (81,2%) patients, and oligohydramnios was detected in 11 (13,3%) patients. 7 (10,9%) patients did not have a screening test. The first and second-trimester screening tests of 53 (82,8%) patients were reported as normal risk, while 4 (6,3%) patients resulted as a high risk. The birth type of 39 (60,9%) patients was normal spontaneous vaginal birth (NSVD), and finally, 40 (61,8%) of the newborns were female. In 19 (95%) of 20 patients with a third pregnancy, spontaneous pregnancy was present, the type of pregnancy was intrauterine. In one (5%) patient, hydatiform mole recurred. The mole hydatiform detected was treated by vacuum aspiration. Thirteen (68,4%) of the patients had intrauterine pregnancy, and the pregnancy of 6 patients resulted in abortion. While none of the 13 patients who gave birth had gestational hypertension, only 2 (15.3%) patients had gestational diabetes (GDM). Seven patients did not have a screening test. Screening test results of 12 (92,3%) patients were found to be a normal risk. The delivery method of 7 (53,8%) patients was cesarean (C / S). Finally, 8 (61,5%) of the newborns were male. A total of 8 patients with 4th pregnancy had a spontaneous pregnancy, and the type of pregnancy was intrauterine. All pregnancies resulted in a birth. In the follow-up of any patient, gestational hypertension or gestational diabetes (GDM) was not found. Only 1 (12,5%) had amnion abnormalities (oligohydramnios). 3 (37,5%) patients did not have a screening test. The screening test of 4 (50%) patients were reported as normal risk, while 1 (12,5%) patient resulted as a high risk. Finally, the delivery method of 7 (87,5%) patients were cesarean (C / S). There was only one patient with a 5th pregnancy. The pregnancy was spontaneous, and the pregnancy type was intrauterine. Pregnancy has resulted in abortion. Discussion: Although there are many studies in the literature on pregnancies after gestational trophoblastic diseases, perinatal outcomes have not been evaluated in almost any of these studies. Pregnancies were formed only on the axis of abortion-birth-mole hydatiform recurrence rate. Especially after gestational trophoblastic diseases, the 17,1% oligohydramnios rate and 7,8% gestational hypertension rate we found in the first follow-up pregnancy will contribute to the literature. We think that the management of gestational trophoblastic diseases will be considered in the future.
Benzer Tezler
- Gestasyonel trofoblastik tanısı alan olguların değerlendirilmesi
Evaluation of cases diagnosed with gestational trophoblastic disease
TUĞBA ALEMDAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Kadın Hastalıkları ve DoğumTokat Gaziosmanpaşa ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ SELİM GÜLÜCÜ
- Gestasyonel trofoblastik hastalıklar (GTH): 5 yıllık klinik deneyimimiz
Gestasyonel trofoblasti̇k hastaliklar (GTH): 5 yillik kli̇ni̇k deneyi̇mi̇mi̇z
AHMET BARIŞÇIL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Kadın Hastalıkları ve DoğumDicle ÜniversitesiTemel Tıp Bilimleri Bölümü
PROF. DR. TALİP GÜL
- Gestasyonel trofoblastik hastalık saptanan hastalarda serum sialik asit seviyesinin araştırılması
The relation between serum sialic acid levels and gestational trophoblastic diseases
HÜSEYİN ÇAĞLAYAN ÖZCAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Kadın Hastalıkları ve DoğumGaziantep ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İRFAN KUTLAR
- Gestasyonel trofoblastik hastalıklarda proliferasyon markerlerinin (Ki-67, PCNA, AgNOR) ve p53 tümör supresör genlerin (p53) değeri
The Diagnostic values of proliferation markers (Ki-67, PCNA, AgNOR) and p53 tumour suppressor gene expression in the gestational trophoblastic disease
AYSUN KALE
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1998
Kadın Hastalıkları ve DoğumAnkara ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FERİDE SÖYLEMEZ
- Gestasyonal trofoblastik hastalık saptanan hastalarda serum serbest fetal dna seviyesinin araştırılması
Level serum free fetal dna in gestastional trophoblastic disease research
MUHAMMED HANIFI BADEMKIRAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Kadın Hastalıkları ve DoğumGaziantep ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. F. BAHAR CEBESOY