Geri Dön

40 yaş üstü hastalarda neer tip 2 ve tip 3 proksimal humerus kırıklarında konservatif ve kilitli anatomik plak uygulanan hastaların klinik ve radyolojik sonuçlarının retrospektif olarak karşılaştırılması

Retrospective comparison of clinical and radiological results of patients applied with conservative and locked anatomic plates for neer type 2 and type 3 proximal humerus fractures in patients over 40 years of age

  1. Tez No: 690437
  2. Yazar: FERİT BİRAND ARTIRAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. KEMAL DURAK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Bursa Uludağ Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 63

Özet

Proksimal humerus kırıkları, erişkinlerde tüm kırıklar içinde en sık görülen kırıklardan biridir. Toplumda yaşam süresinin artması ile görülme sıklığı gün geçtikçe artış göstermektedir.40 yaş üstü hastalarda Neer tip 2 ve tip 3 proksimal kırıkları nedeniyle kliniğimizde konservatif ve anatomik kilitli plak(Philos) ile tedavi edilmiş hastaların, radyolojik ve fonksiyonel sonuçlarının karşılaştırılması amaçlandı. Bursa Uludağ Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniğine ve Polikliniğine, Ocak 2010 ile Aralık 2020 tarihleri arasında Neer tip 2 ve tip 3 proksimal humerus kırığı tanısı ile gelen ve tedavisi planlanıp tamamlanan, taburculuk sonrasında periyodik olarak kontrole gelen 82 hasta çalışmaya dâhil edildi. Bu amaçla PACS sistemindeki X-ray grafileri, ameliyat notları ve elektronik dosya kayıtları kullanıldı. Hastaların fonksiyonel sonuçları son kontrollerindeki fizik muayenleri ile Constant, ASES ve DASH omuz skorlamasına göre değerlendirildi. Konservatif grubun yaş ortalaması 70,8(43-90) yaş, cerrahi grubun ortalaması ise 58,4(40-80) idi. Hastaların minimum takip süresi 12 aydı. Neer sınıflamasına göre hastaların 58'inde (%70,7) Tip II, 24'ünde (%29,3) Tip III humerus proksimal uç kırığı mevcuttu. Son konrollerinde yapılan ölçümlerde baş-boyun açısı, konservatif grupta ortalama 136,2(115-165), cerrahi grupta ortalama 134,4(113-165) olarak görüldü. Hastaların son kontrollerinde yapılan değerlendirmede Constant-Murley skorlamasına göre, konservatif grupta toplam 100 puan üzerinden medyan değeri 65,9 (10-98), cerrahi grupta medyan değer 73,9 (35-98) idi. ASES skoru toplam 100 puan üzerinden hesaplanmıştır. Konservatif grupta medyan değer 63,3(5-100), cerrahi grupta ise 68,3(23,3-95) idi. DASH skoru en iyi 0 en kötü 100 üzerinden hesaplanmıştır. Konservatif grupta medyan değer 33,3(0-97,5) , cerrahi grupta ise 25(4,2-71,7) idi. Konservatif tedavi ile plak uygulanan hastalar arasında fonksiyonel ve radyolojik sonuçlar açısından anlamlı fark görülmemiştir. Humerus proksimal kırıklarında öncelikle kırık tipi ve morfolojisi iyi tanımlanıp sınıflandırması yapılmalıdır. Hastaların tedavisi planlanırken sadece kırık tipine göre karar verilmemesi, hastanın fonksiyonel beklentisi ve yandaş hastalıkları da dikkate alınarak tedavi planı yapılmalıdır. Anahtar Kelime; Humerus proksimal kırığı, Neer sınıflaması, Constant-murley skoru, Kilitli anatomik plak, ASES skoru, DASH skoru

Özet (Çeviri)

Proximal humerus fractures are one of the most common fractures in adults. Its incidence increases day by day with the increase in life expectancy in the community. We aimed to compare the radiological and functional results of patients over the age of 40 who were treated with conservative and anatomical locking plates (Philos) in our clinic for Neer type 2 and type 3 proximal fractures. 82 patients who came to Bursa Uludağ University Hospital Orthopedics and Traumatology Clinic and Polyclinic between January 2010 and December 2020 with the diagnosis of Neer type 2 and type 3 proximal humerus fractures, whose treatment was planned and completed, and who came for periodic follow-up after discharge were included in the study. For this purpose, X-ray graphies, surgery notes and electronic file records in the PACS system were used. The functional results of the patients were evaluated according to the physical examinations at the last follow-up and the Constant, ASES and DASH shoulder scores. The mean age of the conservative group was 70.8 (43-90) years, and the average of the surgical group was 58.4 (40-80). The minimum follow-up period of the patients was 12 months. According to the Neer classification, 58 (70.7%) of the patients had Type II, 24 (29.3%) had Type III proximal humerus fractures. Head-neck angle was measured as an average of 136.2 (115-165) in the conservative group and 134.4 (113-165) in the surgical group in the last control measurements. According to the Constant-Murley score, the median value was 65.9 (10-98) in the conservative group and 73.9 (35-98) in the surgical group. ASES score was calculated over a total of 100 points. The median value was 63.3 (5-100) in the conservative group and 68.3 (23.3-95) in the surgical group. DASH score was calculated over the best 0 worst 100. The median value was 33.3 (0-97.5) in the conservative group and 25 (4.2-71.7) in the surgical group. There was no significant difference in terms of functional and radiological results between conservative treatment and patients treated with plates. In proximal humerus fractures, fracture type and morphology should be defined and classified first. When planning the treatment of patients, a treatment plan should be made not only according to the type of fracture, but also taking into account the patient's functional expectation and accompanying diseases. Keywords; Proximal humerus fracture, Neer classification, Constant-Murley score, Locking anatomical plate, ASES score, DASH score

Benzer Tezler

  1. The phenomenon of the prevalence of an increase in the level of prostate-specific antigens (total and free) for patients over 40 years old who visit a teaching hospital in Iraq

    Irak'ta bir eğitim hastanesini ziyaret eden 40 yaş üstü hastalarda prostata özgü antijenlerin (toplam ve ücretsiz) düzeyindeki artış prevalansı olgusu

    IBRAHIM NAYYEF IBRAHIM IBRAHIM

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2022

    BiyokimyaÇankırı Karatekin Üniversitesi

    Kimya Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ŞEVKİ ADEM

  2. Yardımcı üreme teknikleri ile embriyo elde edilen 40 yaş ve altı ve 40 yaş üstü infertil kadınlarda multinükleasyon oranlarının karşılaştırılması

    Comparison of multinucleated embryo rates in infertile women under and over 40 years which applied assisted reproductive techniques

    YAĞMUR ÇEVİK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Histoloji ve EmbriyolojiMaltepe Üniversitesi

    Klinik Embriyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET CINCIK

  3. Prolaktinomada aromataz ekspresyonu ve klinik gidiş ile ilişkisi

    Aromatase expression and its relationship with the clinical course in prolactinoma

    HAKAN AKINCI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. PINAR KADIOĞLU

  4. Akut lösemili (AML:Akut miyeloid lösemi ve ALL:Akut lenfoblastik lösemi) olgularda antifungal tedavinin retrospektif özelliklerinin incelenmesi

    In patients with acute leukemia (AML: acute myeloid leukemia and ALL: acute lymphoblastic leukemia) analysis of retrospective properties of antifungal therapy

    ÖMER SAÇLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. OSMAN YOKUŞ