Diyabetik retinopatide, eritrosit dışı hareket eden partiküllere bağlı, damarsal olmayan yalancı akım sinyali: Sıklığı, progresyon özellikleri ve birlikte olan risk faktörleri
Non-vascular false-positive flow signal due to non-erythrocyte particle movements in diabetic retinopathy: Frequency, progression characteristics and associated risk factors
- Tez No: 692079
- Danışmanlar: PROF. DR. EMİN ÖZMERT
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göz Hastalıkları, Eye Diseases
- Anahtar Kelimeler: Diyabetik makula ödemi, optik koherens tomografi anjiyografi, eritrosit dışı hareket eden partiküllere bağlı, damarsal olmayan yalancı akım sinyali, hiperreflektif sıvı, hiperreflektif materyal, Diabetic macular edema, optic coherence tomography angiography, suspended scattering particles in motion, hyperreflective fluid, hyperreflective material
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 83
Özet
Amaç: Yakın zamanda, eksudatif makulopatilerde optik koherens tomografi anjiyografide (OKTA) eritrosit dışı hareket eden partiküllere bağlı, damarsal olmayan yalancı akım sinyali (SSPiM) kavramı tanımlanmış, ancak özellikleri ve klinik önemi yeterince çalışılmamıştır. Çalışmamızda; birincil olarak diyabetik retinopati (DR) olgularında SSPiM'in sıklığı, progresyon özellikleri ve birlikte olan risk faktörlerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. İkincil amaç ise; SSPiM saptanan DR olgularında görülen OKTA'daki non perfüze alan, faz alanı ve damar dansitelerinin incelenmesi, SSPİM olan ve olmayan diyabetik makula ödemi (DMÖ) hastalarının tedaviye verdiği cevabın karşılaştırılmasıdır. Gereç ve Yöntemler: Prospektif, kontrollü bir olarak planlanan bu çalışmada, kliniğimize 2020-2021 yılları arasında başvuran 220 DR hastasının 109 'unda (154 göz) DMÖ saptandı. Her iki gözde DMÖ olan hastaların rastgele seçim ile bir gözü değerlendirmeye alındı ve 109 hastanın 109 gözü çalışmaya dahil edildi. Hastaların klinik ve demografik sorgulamasının yanında, en iyi düzeltilmiş görme keskinliği (EİDGK), detaylı biyomikroskopik muayene, oküler tansyion, fundoskopi, OKT ve OKTA ölçümleri yapıldı. OKTA görüntülerine göre hastalar SSPiM saptanan (SSPiM +) ve saptanmayan (SSPiM -) olmak üzere iki ana gruba ayrıldı. Hastaların 0, 3 ve 6.ay takipleri yapıldı. Bulgular: Çalışmamızda,109 DMÖ hastasında SSPiM sıklığı %34,9 olarak saptandı. Birlikte olan risk faktörlerini saptamak için yapılan karşılaştırmada; SSPiM ile yaş, cinsiyet, vücut kitle indeksi, altta yatan sistemik hastalık, hipertansiyon süresi, diyabetin tipi, diyabetin süresi, diyabetik nöropati, diyabetik nefropati, DR süresi, DR tipi, antidiyabetik ilaç, insülün kullanma süresi, sigara, HbA1c ve diğer biyokimyasal parametreler arasında anlamlı ilişki izlenmedi (p>0,05). SSPiM'e karşılık gelen bölgede hiperreflektif sıvının eşlik ettiği görüldü. SSPİM olanların %89,5'inde bu hiperreflektif sıvıların kenarında hiperreflektif materyaller izlendi. SSPİM'in en sık (%81,6) dış pleksiforma bitişik dış nükleer tabakada görüldüğü ve takipte sert eksuda ile karakterize olduğu saptandı. İki grup arasında başlangıçta EİDGK ve santral makula kalınlığı (SMK) bakımından istatiksel anlamlı fark saptanmadı (sırasıyla; p=0,381, p=0,937). İki grubun başlangıç OKTA verileri karşılaştırıldığında, yüzeyel kapiller pleksustaki non perfüze alan ve derin kapiller pleksusta fovea, parafovea ve perifoveadaki damar dansiteleri SSPiM olanlarda anlamlı olarak daha fazla ölçüldü (sırasıyla; p=0,03, p=0,046, p=0,03 ve p=0,001). SSPiM olan ve olmayanlarda, izlemde tedavi uygulanmış hastalar ve bu hastalardan sadece intravitreal anti-vasküler endotelyal büyüme faktörü alanların, 6.aydaki tedavi yanıtı incelendi. Başlangıca göre 6. aydaki SMK değerindeki %10 ve daha fazla düşüşleri, olumlu tedavi cevabı olarak kabul ettiğimizde, her iki analiz için de, SSPiM varlığında SMK'daki azalmanın (%33,3) daha az olduğu saptandı. Sonuç: SSPiM varlığının, DMÖ hastalarında tedaviye verilen yanıtı etkileyebileceğini düşünmekteyiz. Bunun için; daha geniş, homojen ve uzun takipli çalışmalara ihtiyaç vardır. Bu bulgunun, DMÖ hastalarında biyobelirteç olarak kullanılıp kullanılamayacağı daha geniş çalışmalarla araştırılmalıdır.
Özet (Çeviri)
Objective: Recently the concept of suspended scattering particles in motion (SSPiM) is defined with optical coherence tomography angiography (OCTA) in exudative maculopathies but its features and clinical importance is not yet studied sufficiently. Our studies main objective was assesment of SSPiM frequency, progression characteristics and concomittant risk factors in diabetic retinopathy (DR) patients. Secondary objectives are; The aim of this study is to examine the non-perfused area, phase area and vessel densities on OCTA of DR patients with SSPiM and comparision of response to treatment by diabetic macula edema (DME) patients with or without SSPiM. Material and Methods: In this prospective controlled study; out of 220 DR patients who applied to our clinic between 2020-2021, 109 (154 eyes) had DME. Within bilateral DME patients, only one randomly chosen eye taken into consideration for each patient and 109 patients' 109 eyes are included to the study. Besides clinical and demographical surveying; best corrected visual acuity (BCVA), detailed biomicroscopic examination, ocular tension, fundoscopy, OCT and OCTA measurements performed. Patients are divided in two main groups according to OCTA images as; with SSPiM (SSPiM +) and without SSPiM (SSPiM -). 0, 3 and 6 months follow ups noted. Results: In our study, SSPiM frequency in 109 DME patients found 34.9%. By comparision to determine accompanying risk factors; it is found that SSPiM has no meaningful correlation with age, gender, body mass index, underlying systemic illness, duration of hypertension, type of diabetes, duration of diabetes, diabetic nepropathy, diabetic neuropathy, duration of DR, type of DR, antidiabetic drugs, usage time of insülin, smoking, HbA1c and other biochemical parameters (p>0.05). There is hyperreflective fluid found in the correspoding areas to SSPiM. Hyperreflective materials were observed at the edge of these hyperreflective fluids in 89.5% of those with SSPiM. SSPiM most oftenly (81.6%) seen in the outer nuclear layer which adjacent to the outer plexiform and found characterized by hard exuda on follow up. In the beginning there was no statistically meaningful difference found between two group with regard to BCVA and central macular thickness (p=0.381; 0.937 respectively). Non-perfused areas of superficial capillary plexus, blood vessel density in deep capillary plexus fovea, parafovea and perifovea both found significantly higher in SSPiM positive group when groups' starting OCTA datas compared (p=0.03; 0.046; 0.03; 0.001 respectively). Treatment response at 6 months was evaluated in patients with and without SSPiM, those who received treatment during follow-up and those who received only intravitreal anti-vascular endothelial growth factor from these patients. When we considered a decrease of 10% or more in central macular thicknnes (CMT) at 6 months compared to baseline as positive treatment response, the decrease in CMT was found to be less (33.3%) in the presence of SSPiM for both analyzes. Conclusion: We think that the presence of SSPiM may affect the response to treatment in DME patients. For this; Larger, homogeneous and long-term studies are needed. Whether this finding can be used as a biomarker in DME patients should be investigated in larger studies.
Benzer Tezler
- Diyabetik retinopatide konvansiyonel inflamasyon parametreleri ile inflamatuvar sitokin düzeylerinin karşılaştırılması
Comparison of conventional inflamatory parameters with levels of inflammatory cytokines in diabetic retinopathy
METİN GÜÇLÜ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2004
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıUludağ Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ERCAN TUNCEL
- İstanbul Tıp Fakültesinde diyabetik ayak debridman öncesi ve sonrası klinik ve laboratuvar korelasyonu
Clinical and laboratuary correlation between before and after surgical treatment in diabetic foot in İstanbul University Faculty of Medicine
KAAN ERK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Genel Cerrahiİstanbul ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET SELÇUK BAKTIROĞLU
- İnsülin ile tedavi edilen diyabetik rat modellerinde, L-NAME'nin NO, lipid parametreleri, LCAT ve Na/K ATPaz üzerine etkilerinin araştırılması
İnvestigation of the effects of L-NAME, on NO, lipid parameters, LCAT and Na/K ATPase activities of diabetic rat models treated with insulin
NESLİHAN TEKİN
Yüksek Lisans
Türkçe
2007
BiyokimyaEskişehir Osmangazi ÜniversitesiBiyokimya Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. FAHRETTİN AKYÜZ
- Tip 2 Diyabetes Mellitus'da serum ferritin düzeyi ile insülin, kan glukozu ve ateroskleroz risk faktörleri ilişkisi
Başlık çevirisi yok
ABDULLAH ERDEM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıÇukurova Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. TAMER TETİKER
- Tip 2 diabetes mellituslu hastalarda oksidan ve antioksidan mekanizmaların incelenmesi
Başlık çevirisi yok
EMİN AKGÜL