Psikiyatri kliniğinde yatarak tedavi gören alkol-madde bağımlılarında kendine zarar verme davranışı, travmatik ve dissosiyatif yaşantıların incelenmesi
Investigation of self-mutilation behavior, traumatic and dissociative experiences in alcohol-substance addictives who treated in a psychiatric clinic
- Tez No: 699223
- Danışmanlar: PROF. DR. İBRAHİM BALCIOĞLU
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Psikiyatri, Psikoloji, Uyuşturucu Alışkanlığı ve Alkolizm, Psychiatry, Psychology, Drug Addiction and Alcoholism
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Haliç Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Psikoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Klinik Psikoloji Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 98
Özet
Çocukluk çağı travmaları, daha sonraki yıllarda alkol ve alkol dışı madde kullanım bozuklukları dahil olmak üzere birçok bozukluk için risk oluşturmaktadır. Bu çalışmada, alkol ve alkol dışı madde kullanım bozukluğu olan hastalarda çocukluk çağı olumsuz yaşantı ve travma deneyiminin belirlenmesi, kendine zarar verme davranış oranlarının saptanması ve dissosisyatif bozukluklar ile arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlanmıştır. Çalışmaya Bülent Ecevit Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Kapalı Psikiyatri servisinde yatarak tedavi gören ardışık, detoksifikasyonu tamamlanmış, DSM-5 ölçülerine göre alkol kullanım bozukluğu ve/veya alkol dışı madde kullanım bozukluğu olan 93 hasta alınmıştır. Araştırmaya katılan hastalara yarı yapılandırılmış Sosyodemografik Veri Formu (SVF), Kendine Zarar Verme Davranışı Değerlendirme Envanteri (KZVDDE), Çocukluk Çağı Ruhsal Travma Ölçeği (CTQ-28) ve Dissosiyasyon Ölçeği (DIS-Q) uygulanmıştır. Sadece alkol bağımlılarının, alkol ve alkol dışı madde bağımlılarına göre daha fazla KZVD gösterdiği anlaşıldı. KZVD uygulayan alkol bağımlılarında ise cinsel istismar daha yüksek bulundu. Böylece çocukluk travmaları arasında KZVD riskini en çok arttıran alt boyutun cinsel istismar olduğu anlaşıldı. Alkol ve alkol dışı madde bağımlılarında dissosiyasyon daha yüksek bulundu. Alkole ek madde kullanımı olanlarda dissosiyatif belirti şiddetinin daha yüksek olduğu anlaşıldı. Dissosiyatif belirti şiddeti ile KZVD belirti şiddeti arasında anlamlı bir ilişki olduğu anlaşıldı. Duygusal ihmal ve duygusal istismar puanları yüksek olanların dissosiyatif belirtilerinin de yüksek olduğu anlaşıldı. Dissosiyasyon yüksekliğinin KZVD'yi yordadığı anlaşıldı.
Özet (Çeviri)
Alcohol and non-alcoholic substance abuse is a disorder that negatively affects a person's psychological and physiological healt. Childhood traumatic experiences consistute an important risk for many psychiatric illnesses including alcohol and non- alcoholic substance abuse disorders in subsequent years. Also self-mutilation behavior is the most obvious indicator of the existance of a mental disorder, which causes the person to be excluded from social life. This study shows, it was aimed to determine the negative and traumatic experiences in childhood in patient with alcohol – substance usage disorder, to determine the rates of self-mutilation behavior and to investigate the relationship of dissociative disorders. A total of 93 detoxified patients (with alcohol – substance usage disorder to DSM-5 criteria), whom were hospitalized in psychiatry policlinic in Bülent Ecevit University Hospital in Zonguldak. Semi-structured socio-demographic data questionnaire (SDQ), the Inventory of Statements about Self-injury (ISAS), Childhood Trauma Questionnaire (CTQ-28) and Dissociation Questionnaire (DIS-Q) were applied to patients. It was understood that only alcohol addicts showed more self-mutilation than alcohol and non-alcoholic substance addicts. Sexual abuse was found to be higher in alcohol addicts who practiced self-mutilation. In this way, it was understood that sexual abuse was the sub-dimension that increased the risk of self-mutilation the most among childhood traumas. Dissociation was found to be higher in alcohol and non-alcoholic substance abusers. It was found that the severity of dissociative symptoms was higher in those with both alcohol and substance use. It was found that there was a significant relationship between dissociative symptom severity and self-mutilation symptom severity. It was understood that those with high emotional neglect and emotional abuse scores also had high dissociative symptoms. As a result, high dissociation predicts self- harming behavior.
Benzer Tezler
- Madde kullanım bozukluğu olan ergenlerde çocukluk çağı travmalarının bağlanma ile ilişkisi
The relationship of childhood trauma and attachment in adolescent with substance use disorder
GONCA POLAT BALCI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
PsikiyatriSağlık BakanlığıRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. FATMA YEŞİM CAN
- Erkek alkol/madde bağımlılarında, çocukluk çağı travmasının öfke, agresyon ve dürtüsellikle ilişkisi
The relationship of childhood trauma with anger, aggression and impulsiveness in male alcohol/substance dependents
ÖZGÜL GÜLÖMÜR ÇINAR
- Erkek alkol ve eroin bağımlılarında çocukluk çağı travmasının kişilik boyutları ile ilişkisi
The relationship between childhood trauma and personality dimensions in male alcohol and heroin dependents
SERAP ÖZÇETİNKAYA
- Erkek alkol bağımlılarında, savunma mekanizmalarının aleksitimi ve kişilik boyutları ile ilişkisi
The relationship between alexithymia, personality dimensions and defence mechanisms in male alcohol dependents
DİLARA ÇAĞIL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
PsikiyatriSağlık BakanlığıPsikiyatri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EKREM CÜNEYT EVREN
- Etkisiz bireysel baş etme ve benlik kavramında bozulma hemşirelik tanısı alan alkol bağımlılarında tidal (gel-git) model'e dayalı psikiyatri hemşireliği yaklaşımının etkisi
The effect of psychiatric nursing approach based tidal model on alcohol-dependent persons with nursing diagnosis of ineffective coping and disturbed self-concept
AYŞEGÜL SAVAŞAN
Doktora
Türkçe
2015
HemşirelikEge ÜniversitesiPsikiyatri Hemşireliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MAHİRE OLCAY ÇAM