Geri Dön

İlköğretim okullarının 1. kademesindeki din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinin program, öğretmen ve öğrenci açısından değerlendirilmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 71861
  2. Yazar: A. NİLGÜN DİPTAŞ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AYLA GÜRDAL
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Eğitim ve Öğretim, Education and Training
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1998
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Marmara Üniversitesi
  10. Enstitü: Eğitim Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Sınıf Öğretmenliği Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 185

Özet

-II- ÖZET Eğitim tesadüfi olayların sonucu oluşmuş bir faaliyet değildir. Plânlı, programlı hedefi ve gayesi olan sistemli bir faaliyettir. Gerek insanın çok komplike bir yapıda olmasından, gerekse her bilim adamının kendi ihtisas alanı açısından tarif etmesi gibi sebeplerden ötürü farklı tarifleri vardır. Eğitimin birçok tarifinin bulunması noksanlık değil, bilâkis birbirinin tamamlayıcısı olarak bir bütünün parçalan gibi, daha mükemmel tarifinin yapılmasın da çok büyük faydalar temin eder. Eğitimin gücü açısından optimistler, pesimistler ve rölativistler diye üç grupta sınıflandırabileceğimiz farklı görüşler vardır. Eğitime kalıtım ve çevrenin kendi oranlarında etki ettiği bilinen bir gerçektir. Eğitimin daha başarılı olabilmesi için; eğitim, öğretim ve ders programlarının gerçeklerden hare ket ederek ideallere doğru giden bir anlayışla yapılması gerekir. Eğitim programı tüm hayatı kapsarken, öğretim ve ders programı ona göre daha dar kapsamlı ve eğitimin hedefleriyle çatışmayacak şekilde olmalı dır. Din; gerek psikolojik, gerek sosyolojik bir olgu olarak insanlık tarihinin başlangıcından beri var olagelmiştir. Vazgeçilmesi ve yok edilmesi imkânsız olan ve bilâkis gerekliliği her geçen gün daha çok hissedilen, din olgusu eğitim programı içerisinde elbette ki yerini alacaktır. Burada din den kasıt tabi- ki müslüman Türk milletinin çocuklarının eğitimi söz konusu olduğu için İSLÂM'dır. Bin senedir hayatımızın her evresinde etkilerini gördüğümüz İslâm dini, kültürümüzün oluşmasında da etkili olmuştur. Bilim adamından, sanat dünyamıza, kültür hayatımızdan, çevre korunmasına kadar İslâm dininin tesirle rini görmek mümkündür.-III- İslâm'ın, ilme ve alime verdiği değerin sonucu olarak, ecdadımız söz konusu alanda, dünyada aşılamayan zirveleri oluşturmuş ve ilkleri meydana getirmiştir. Meselâ; batıda saf akim tenkidi ve pratik aklın tenkidi isimli eserleriyle tanıdığımız. Alman bilim adamı E. Kant ve İslâm mütefekkiri Gazzali halâ aşılamamıştır. Dünyanın ilk üniversitesinin kurulması da (Nizamiye Medreseleri) bu açıdan değerlendirilir. Türk eğitim tarihi, eğitim programı açısından değerlendirildiğinde, öğrenilmesini ve anlaşılmasını kolaylaştırma ve kapsam farklılıklarını belirtme bakımından üç bölüme ayırabiliriz. a- İslâm öncesi b- İslami dönem c- Cumhuriyet dönemi Cumhuriyetin ilk yıllarından karma eğitim söz konusu değildir ve hatta o dönemlerde tüm sınıflarda Kur'an-ı Kerim dersleri bile vardı. 3 Mart 1924'te Tevhid-i Tedrisat kanunu çıkmış ve dönemin eğitim bakanı Vasıf Bey konunun ruhunu“biz asri ve medeni bir nesil yetiştirmek için Tevhid-i Tedrisat kanunu çıkarttık.”diyerek açıklamıştır. 1928 yılında harf inkılabıyla birlikte eğitimde yapılan köklü değişimlerin bir köşe taşı daha yerine konulmuş, Tevhid-i Tedrisat Kanunundan hemen sonra Türkiye'ye gelen John Dewey, halk dersanelerinin kurulmasını ve öğretmen eğitimin kalbidir diyerek öğretmen yetiştirilmesine el atılmasını tavsiye etmiştir. John Dewey'den başka yabancı uzmanlar da o dönemlerde Türkiye'ye gelerek, eğitim programıyla ilgili görüşler beyan etmiş, raporlar vermiştir. 1930'a kadar bütün öğretmenlerin Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi-IV- Derslerinin yanısıra kâtiplik, vaizlik ve imamlık gibi ek vazifeleri de yapmaları gerektiği ifade edilmiştir. 1930'dan itibaren 1945'e kadar okullardan Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi dersleri müfreddattan çıkarılmıştır.. 1949'da CHP hükümetinin son zamanlarında program dışı ve isteğe bağlı olmak şartıyla haftada 2 saat din dersleri konulmuştur. 1950'den itibaren eğitim programı adına Cumhuriyetin ilk yıllarında olduğu gibi din eğitimine önem verilmeye başlandığını görmekteyiz. Meselâ ilk olarak 13 Ekim 1951 tarih ve 601 sayılı müdürler komisyonu karan ile 7 yıllık imam hatip okulları açılmaya başlanmış ve 7 vilâyette fiilen okullar faali¬ yete geçmiştir. 1962 yılından yapılan 7. Milli Eğitim Şurasında meslek liselerinin yeni¬ den tanımlan yapılmış ve amaçlan tesbit edilmiştir. 1970 sonbaharından toplanan 8. Milli eğitim şurasında orta öğretim sisteminin kuruluşu ve yüksek öğretime geçiş yemden düzenlenmiş bu arada din kültürü ve Ahlâk Bilgisi dersleri de tekrar gözden geçirilmiştir. 24-6-1973 gün ve 14574 saydı Resmi gazetede yayınlanan M.E.T.K. 32. maddesiyle imam hatip okulu ismi imam hatip lisesi şekline dönüştürülmüş ve İ.H.L. mezunlarının Üniversite girişleri kolaylaştınlmıştır. Hemen akabinde 1974 yılında İ.H.L.'nin orta kısımlan kapatılmış ve ancak orta okuldan sonra İ.H.L.ye gitmek mümkün olabilmiştir. 21.12.1977 de kurulan Süleyman Demirel hükümetinin, hükümet programında manevi ilimler üniversitesinin kurulması dile getirilmiş ve bu cümleden olmak üzere Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Derslerinin sınırlan genişletilmiştir-V- Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Dersleri Milli Eğitim şuralarında gündeme gelmemiş, şuralarca müzakere edilip karara bağlanmamıştır. 1988 yılında toplanan 12. Milli Eğitim Şurası, 70'li yılların ilk dönemle¬ rinde kabul edilen ve uygulamaya konulan 8 yıllık eğitim programını tekrar gündeme getirmiş ve 27 Şubat 1997 tarihinde milli güvenlik kurulunun tavsiye kararına uygun olarak tüm yurt genelinde 1997-1998 eğitim ve öğretim yılında uygulanmaya çalışılmıştır. Yapmış olduğumuz ankette branştan olan hocaların yanı sıra herhangi bir fakülteden mezun olan öğretmenlerin de söz konusu dersi verdikleri görülmüştür. Demek ki Din kültürü ve Ahlâk Bilgisi Derslerinin öğretmenlerinin yetiştirilmesi de beklenilen ölçüde ve sayıda olmamıştır. Yani ihtisasa saygı gösterilmemiş ve olması gerektiği şekilde davranılmamıştır. Halbuki, bir öğretmenin başarılı olabilmesi için, kendi branşında görev yapması ve pedagojik bilgilerle donatılmış olması, ahlâk ve ideal açısından topluma ters düşmeme¬ si, öğrencilerle diyalog kurması gibi özelliklere sahip olmalıdır. Yapmış olduğumuz anketin neticesinde elde ettiğimiz verilere göre İlahiyat, Yüksek İslâm ve İlahiyat Meslek Yüksek Okulu mezunlarının yanı sıra, (nicelik açısından en az onlar kadar bir grubun) Açık Öğretim, ve diğer fakültelerin çok farklı bölümlerinden mezun olanlar din kültürü ve ahlâk bilgisi derslerine girmektedir. Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Dersleri işlenirken gerek öğrencilerin evle¬ rinde, gerekse okullarda yeterince yardımcı ekipman olmadığı veya kullanıl¬ maya müsait olmadığı görülmüştür. Yapmış olduğumuz anketten çıkan sonuca göre Din Kültürü ve Ahlâk bilgilerini öğrencilerin büyük çoğunluğu ilk olarak ailelerinden almaktadır.-VI- Bu tesbite göre olması gereken, mevcut olandan daha fazla ve daha ciddi bir kapsam ve program içerisinde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinin verilmesidir.

Özet (Çeviri)

-vıı- SUMMARY The education is not created by a coincidence. it is planned, programmed systemed activity and has an aim (target). it has various definitions because of the complicity of humans and scien- tists who has different sensations. Having many defînitions of education is not sometbing wrong, besides it is useful to make better definitions. Eccording to power of education it is classified to three sections, the view of optinaists, the view of pessimists and the view of relativists. it is known that inheretence and environment effect to the education. To make education successful; instructions and course progranmıs must be prepared by the truths towards ideals. While the education covers whole Kfe, instructions and course program- mes must cover narrower fields and must not to be in conflictions with each other. Relegion is a pschologic and sociologic concept and existing alond the ti¬ me being from Adam. it is impossible to give up ör destroy; besides it is reali- zed how necessary for education programme to have it in and for sure it will be in it. Since; it is the education of muslim Turkish peoples children here then the relegion will be islam, islam relegion, as seen the other part of our li¬ fe is only element for the formation of our culture. it is possible to see the ef- fect of islam relegion from science to our artistte world, and from cultural life to environment. Because that the islam know science and scientists, our an- cestors are arrived to the summit in every matter and created the firsts. For-VIII- example; islam thinker Gazzali and E. Kant with the books of püre mind ciri- ticisın and practical min criticism con not be passed. The establishment of the fîrst universities is evaluated in this matter. When the history of Turkish education is evaluated by the educational programme, it is divided to three period of time for easy understanding, ins- tructing and viewing of the covering differences. a.Before islam b.After islam c.After republic After the Law Tevhid-i Tedrisat passed on March 3, 1924, The Minister of Education Vasıf Bey said that,“we had passed the Law of Tevhid-i Tedrisat to grow a noble and civilized people”At the beginning years of repubüc coeducation is not in application, even those days the Kuran courses were being thought in every class. The big change in education is made with the revolution in alphabetic system in 1928. After the law of Tevhid-i Tedrisat, J. Dewey is coming to Turkey and ad- vising to build pubHc classes and on the other hand by saying that the teac- hers are the heart of education, wanting to pay attention to the education of teachers. Besides J. Dewey; some other experts had come to Turkey and informed some other thouht and gave reports. Up to 1930 Everybody is thinking and saying that the teachers must le- arn culture of relegion, morah'ty, clerkship, preaching. / --IX- After 1930 to 1945 relegion culture and morality courses are put off even prohibited in the schools. in 1949, 2 hours of relegion caurses put into schedu- le but this is let out of programme and depend on students wishes at the end of CHP governments governing time. After 1950, we have seen that is to turn back to relegious education like it was at the beginning of republican system. 7years preachers school öpen with directors commissions decision on Dec 13, 1951 by the law numbered 601 and started for education in 7 provin- ce. The definition and aims of professional schools are made at 7th national education board in 1962. The establishment of middle education systems and passing to higher education reviewed, relegious culture and morality rearranged at 8th Natio¬ nal Education Board in 1970. Preaches schools name changed to preachers high schools and eased to enroll to the universities by the item 32 of M.E.T.K published at official newspaper numbered 14574 on June 24 1973. Right after that middle school part of preachers high schools are closed and it is made to go to school of preachers after middle school in 1974. During the Demirels government which is established in November 21, 1977, they put in their govern ment programme to establish some moral sci- ence universities and in this matter the boundary of relegion culture and mo¬ rality knowledge is widened. Relegion Culture and morality knowledge courses are not brought to ta- ke the Board of National education's agenda, it is not discussed and given to decision. 8years education programme which is accepted and applied in 1988 is-X- brought to the agenda by 12th National Education Board is taken in the programme for education to apply for 97-98 education year ali över the co- untry with the decision taken at the Board of National Security meeting held 27 Feb. 97. t

Benzer Tezler

  1. İlköğretim ikinci kademe öğretmenlerinin ölçme değerlendirme tekniklerini etkin kullanabilme yeterliklerinin araştırılması (Kahramanmaraş örneği)

    Searching for the secondary education teachers' competence of being able to use the techniques of measurement and evaluation (example of Kahramanmaraş)

    ZEYNEL ABİDİN ERDEMİR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    Eğitim ve ÖğretimKahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. İBRAHİM KIR

  2. İlköğretim ikinci kademe din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinde öğretmen-öğrenci iletişimi (Bayrampaşa örneği)

    Teacher-student contact in the primary education of religious culture and ethics knowledge of a second level courses (example of Bayrampaşa)

    HÜSEYİN ALGUR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Eğitim ve ÖğretimMarmara Üniversitesi

    İlköğretim Bölümü

    PROF. DR. MUSTAFA USTA

  3. İlköğretim ders kitaplarının görsel boyut ve içerik tutarlılığı açısından incelenmesi

    A research on coherence of visual dimension and content in textbooks of primary school

    SALİHA BULUT TUTKUN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Eğitim ve ÖğretimNiğde Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Bölümü

    YRD. DOÇ. DR. RECEP ÖZKAN

  4. İlköğretim II. kademe sosyal alan ders kitaplarında görsel boyut ve içerik tutarlılığı açısından incelenmesi

    Başlık çevirisi yok

    NAZİRE TÜRKEL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Eğitim ve ÖğretimNiğde Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Bölümü

    YRD. DOÇ. DR. RECEP ÖZKAN

  5. Ergenlik dönemindeki öğrencilerde dini tutum ve davranışlar (Sakarya örneği)

    The religios attitude and behaviors at the periot puberty of stutends

    FATMA OLUĞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    DinSakarya Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ABDULVAHİT İMAMOĞLU