I. Kant'ın eleştirel felsefesinde teleolojik yargı ile muhayyile yetisi arasındaki ilişki
The relation between teleological judgment and imagination in Immanuel Kant's critical philosophy
- Tez No: 725830
- Danışmanlar: PROF. DR. RECEP ALPYAĞIL
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Din, Felsefe, Religion, Philosophy
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 262
Özet
Bu çalışmada, Kant'ın eleştirel felsefesinde muhayyile yetisi aracılığıyla, teleolojiden teolojiye geçişliliğin imkanını araştırdık. Birinci bölümde, araştırmamıza zemin teşkil etmesi açısından, bilme fakültelerinin yani akıl, müdrike ve muhayyile yetilerinin işlevlerini ele aldık. Bununla birlikte, bir yandan Kant'ta nesnenin kuruluşunun anlaşılmasını amaçlarken bir yandan da muhayyilenin, aracı bir yeti değil kurucu bir yeti olmasının üzerinde durduk. Bu kurucu unsurun işlevleri arasında yer alan kavram altına alma, şematizm ve yargıda bulunma gibi temel faaliyetlere yer verdik. Bu da bizi, kavram ve yargılarla çalışan saf aklın tecrübeden bağımsız kullanımı ile duyular ve sezgilerle işleyen müdrikenin tecrübî kullanımı arasında var olduğu kabul edilen karşılıklılığı incelemeye götürdü. İkinci bölümde yargı yetisinin, aklın verdiği ilkelerle müdrikenin inşa ettiği nesneler arasında aracılık görevini yerine getirmesi meselesi üzerinde durduk. Muhayyile yetisinin müdrike ve akıl ile ilişkisi bakımından ortaya çıkan oyun ve uyum kavramlarını ele aldık. Böylelikle teleolojik yargılara geçmeden önce estetik yargıların evrensellik talebini güzel ve yüce üzerinden inceledik. Bu sayede estetik yargılardaki öznel evrenselliğin, Tanrı hakkındaki bilgimizin mahiyetini nasıl etkileyeceği üzerinde durduk. Son bölümdeyse, pratik alana ait özgürlük kavramı ile teorik alana ait doğa kavramlarını birbirine bağlayan yargı yetisini, teleolojik yargı bağlamında ele aldık. Aklın, evrensel ve koşulsuz olanla kurduğu sınırsız ilişkinin bir parçası olarak teleolojik yargıları inceledik. Bu alana ait kavramlardan gayelilik ve son amaç terimlerini çalışmanın merkezine alarak, bilmenin sınırını incelemeye çalıştık. Bu da bizi Kant'ın eleştirel felsefesinde, ahlakî bir dünyanın yaratıcısının varlığını araştırmaya sevk etti. Kant'ın tanrısı olarak adlandırabileceğimiz, pratik alanla sınırlı ve bu alanın düzenleyicisi olan Tanrı'nın varlığına çalışmamızda yer verdik. Araştırmamız boyunca Kant'ın belirlediği sınır kavramından hareketle, sınırın dışında kalan hakkında konuşmanın imkanını soruşturduk. Kant'ın eleştirel felsefesinde, teleolojiden teolojiye geçişliliğin, bizi Tanrı'nın varlığı hakkında kesin bir kanıta ulaştırmayacağını; pratik sahada postula edilmiş olan Tanrı idesinin anlamlandırılması hususunda bilgilendireceğini ifade ettik. Bu durumu ise, ancak sınırın dışından bakarak görebileceğimizi iddia ettik. Sınırın dışından bakmamızı sağlayan temel yeti, muhayyile melekesidir. Sonuç olarak, Kant felsefesinde teleolojik yargılarla muhayyile yetisi arasındaki ilişkiden hareketle doğrudan bir Tanrı varlığına işaret edilemeyeceği yargısına ulaştık. Bu sistem içerisinde kurucu bir unsur olarak telakki edilen muhayyilenin de bu belirsiz alanı ihata edemeyeceğini serimlemeye çalıştık.
Özet (Çeviri)
In this study, we inquired the possibility of a transition from teleology to theology via imagination in Kant's critical philosophy. In the first chapter, in order to examine the constitution of the object, we discussed the functions of the faculties of knowledge i.e., reason, perception and imagination. Besides, while aiming to clarify the construction of the object, on the other hand, we emphasized that the imagination is not a mediating but a constitutive faculty. Thus, we presented fundamental activities of this constitutive faculty such as apperception, schematism and judgment. That led us to examine the reciprocity that is admitted existing between the use of pure reason free from the experience, that is working with concepts and judgments only and the experiential use of understanding working with senses and intuition. In the second chapter, we focused on the issue concerning the mediating role of the judgment between the principles given by reason and the objects constructed by understanding. We discussed the concepts of play and harmony that stemmed from the relationship of imagination with understanding and reason. Thus, before we proceed to the teleological judgments, we examined universality claim of the aesthetical judgments via beautiful and sublime. On the other hand, we focused on the subject matter regarding judgment's role as an intermediary between principles given by reason and objects founded by understanding. By this means, we focused on how the subjective universality of aesthetic judgments will affect the nature of our knowledge of God. As for the last chapter, we discussed the faculty of judgement connecting the concept of freedom that belongs to the practical field and the concept of nature that belongs to the theoretical field within the framework of the teleological judgment. This led us to investigate the existence of the creator of a moral world in Kant's critical philosophy. We included the existence of God in our work, which we can call Kant's God, limited to the practical field and the organizer of this field. Throughout our research, as from the concept of the border determined by Kant, we investigated the possibility of talking about what is outside the border. We stated that in Kant's critical philosophy, transitivity from teleology to theology would not lead us to a definitive proof of the existence of God; however, it would inform us about the meaning of the idea of God, which has been postulated in the practical field. We claimed that we can only see this from outside the border. The fundamental faculty that enables us to look from outside the border is the faculty of imagination. As a result, we concluded that the existence of God cannot be directly pointed out, based on the relationship between teleological judgments and imagination in Kant's philosophy. We tried to demonstrate that the imagination, which is considered as a constitutive component in this system, cannot encompass this uncertain area.
Benzer Tezler
- Nature and the human standpoint in Kant's critical philosophy
Kant'ın eleştirel felsefesinde doğa ve insan perspektifi
MERT KİREÇCİ
Yüksek Lisans
İngilizce
2018
FelsefeOrta Doğu Teknik ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ELİF ÇIRAKMAN
- Une etude sur le concept de negation dans le cadre de la critique Hegelinne de l'ironie romantique
Hegel'in romantik ironi eleştirisi çerçevesinde olumsuzlama kavramı üzerine bir inceleme
SEMA ÖZTEKİN
Yüksek Lisans
Fransızca
2024
FelsefeGalatasaray ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ UMUT ÖKSÜZAN
- Spinoza ve Kant'ta teleoloji anlayışı bağlamında ahlak ve özgürlük
Spinoza and Kant's teleological reading of the ethics and freedom
NEŞE AKSOY
Doktora
Türkçe
2022
FelsefeMimar Sinan Güzel Sanatlar ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HASAN BÜLENT GÖZKAN
- Проблема «я» в эпоху современных технологий (философский анализ)
Çağdaş teknolojilerin dönemindeki 'Ben' meselesi (Felsefi analiz)
MİRA SUYUNOVA
Yüksek Lisans
Kırgızca
2023
FelsefeKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CILDIZ URMANBETOVA
- K. Marx ile F. Nietzsche'nin tarih anlayışları
Historical understanding of K. Marx and F. Nietzsche
GÜRSEL ARIYAN