Geri Dön

Türkiye'de maden sahalarının kapatılması ve rehabilitasyonu için stratejilerin geliştirilmesi

Developing strategies for closing and rehabilitation of mining areas in Turkey

  1. Tez No: 726029
  2. Yazar: ERDİNÇ KAYA
  3. Danışmanlar: PROF. DR. OSMAN ATİLLA ARIKAN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Maden Mühendisliği ve Madencilik, Çevre Mühendisliği, Mining Engineering and Mining, Environmental Engineering
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Çevre Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Çevre Bilimleri, Mühendisliği ve Yönetimi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 155

Özet

Günümüzde doğal dengenin bozulması, en önemli çevre sorunlarının başında gelmektedir. Bilinçsizce zarar verilmiş bir alanın tekrar eski haline gelmesi oldukça uzun zaman almaktadır. Yaşam standartlarının sağlanabilmesi için ihtiyaç duyulan hammaddenin üretilebilmesi gerekirken, doğanın dengesinin korunması da temel amaç olmalıdır. Madencilik ve doğal denge vazgeçilmez iki temel ihtiyaç olduğundan, bu iki kavramın birlikte sürdürülebilirliği önem taşımaktadır. Bu çalışmada amaç maden sahaları rehabilitasyonu için temel yaklaşımları ve iyi uygulama örneklerini ortaya koymak ve ülkemizdeki maden sahaları rehabilitasyonu çalışmalarının başarılı bir şekilde yürütülmesini sağlamak için stratejiler ve öneriler getirmektir. Çalışmada maden sahlarının rehabilitasyonu ile ilgili ulusal ve uluslararası yasal düzenlemeler incelenmiş, rehabilitasyon faaliyetlerini etkileyen faktörler ve maden kapatma stratejileri ortaya konmuş, ülkemizde ve yurt dışındaki iyi uygulama örnekleri verilmiştir. Ülkemizde yapılacak çalışmalara yol gösterici olması için 2 adet rehabilitasyon uygulama projesi maliyetlerle birlikte değerlendirilmiş ve Türkiye'de uygulanacak rehabilitasyon çalışmaları için stratejiler ve öneriler getirilmiştir. Maden sahalarının rehabilitasyon çalışmalarına üretim faaliyetleri sonlandırılmadan başlanılmalı, mümkün olduğu kadar rehabilitasyon faaliyetleri ile üretim faaliyetlerinin eş zamanlı olarak yürütülmelidir. Bu durum üretim esnasında sağlanan gelirin bir kısmının rehabilitasyon faaliyetlerine kaynak oluşturmasını sağlamaktadır. Rehabilitasyon planlaması ve çalışma sonucunda oluşturulacak model, üretim faaliyetleri başlamadan önce yapılmalı, üretim faaliyetleri sonucunda değişen duruma göre güncellenmelidir. Çalışma alanında yer altı suyu varlığı, temas kayacının jeolojisi, üst toprak varlığı, yaşam yerlerine olan uzaklık, iklim, bitki örtüsü gibi parametreler göz önünde bulundurularak uygun rehabilitasyon modeli seçilmelidir. Üretim faaliyeti için rezervin planlamasında, rehabilitasyon faaliyetlerinin sağlıklı olarak yapılabilmesi için oluşturulması gereken şev ve basamak yapıları dikkate alınmalıdır. İşletme projesinde hesaplanan üretim verimliliği ve arazideki gözlemler dikkate alınarak pasa hacminin ve miktarının ortaya konulması, faaliyet sonucu rehabilitasyonda kullanılabilecek malzeme hacminin yaklaşık olarak önceden bilinmesi önem arz etmektedir. Rehabilitasyon planına üretim faaliyetleri boyunca uymak, üst örtü toprağının verimli kalmasını ve kapatma için yeni malzeme ihtiyacını azaltacaktır. Şev açılarını, yüksekliklerini ve genişliklerini planlar dahilinde yapmak, kapanışta yeni çalışmalara ihtiyaç duyulmasını önleyecektir. Sürekli olarak yapılan bölgesel rehabilitasyon çalışmaları sahanın hangi bitkilerin gelişimi için uygun olduğunun anlaşılabilmesine ve izleme maliyetlerinin düşmesine olanak sağlayacaktır. xxii Etkili bir kapatma planı için beyan edilen planın uygulanması ve düzenli olarak denetlenmesi gerekmektedir. Rehabilitasyonun uygun şekilde yapılmayan sahalarda, üretim geçici olarak durdurulmalıdır. İşletme izin alanı değişikliği talep edildiğinde terkedilecek alanın kısmi rehabilitasyonunun yapılması zorunlu tutulmalıdır. Olağanüstü hallerde geçici tatil (geçici faaliyet durdurma) talep edildiğinde, maden sahasının stabilitesinin sağlanması ve güvenlik önlemlerinin alınması ön şart olmalıdır. Ruhsat sahası için alınan çevre ile uyum bedelinin sahanın rehabilitasyonu için gerekli maliyeti karşılayabilmesi için çevre ile uyum bedelinin yapılan üretim ile doğru orantılı alınması gerekmektedir. Maden işletmecisi, kapatma ve rehabilitasyonun finansmanını nasıl sağlayacağını ve bu finansmanın yeterliliğini net şekilde ortaya koymalıdır. Bu finansal teminat ile çevrenin ve işletmeden etkilenecek olan üçüncü tarafların korunmasını için gerekli önlemlerin alınacağı ve sorumluluğun yerine getirileceği garanti altına alınabilir. Bununla birlikte teminat, ancak işletmeci sorumluluklarını yerine getirmez ise kullanılmalıdır. Teminat miktarının gerçekçi bir şekilde belirlenmesi rehabilitasyon faaliyetlerinin başarısında önemlidir. Rehabilitasyon için kurumlar arası koordinasyonu sağlamak amacıyla, ilgili kurumlar birlikte çalışarak ortak bir mevzuat hazırlamalıdır. Ayrıca arazi mülkiyetleri ve madenciliğin çevresel etkileri düşünülerek, standart bir rehabilitasyon formatı belirlenmelidir. Rehabilitasyonla ilgili bedeller ortak bir hesapta biriktirilerek, bürokrasi azaltılmalıdır. Ayrıca maden sahaları rehabilitasyon çalışmaları Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ne bildirilmeli, MAPEG tarafından kayıt altına alınan tüm çalışmalar, rehabilitasyon konusunda bilgi birikimi ve tecrübenin oluşturulabilmesi için, ilgili tarafların erişimine açılmalıdır. Bir çok büyükşehirde uygulanan, üretim faaliyeti sonlanan maden ocaklarının hafriyat toprağı, inşaat ve yıkıntı atıkları ile doldurularak rehabilitasyonu diğer illerde de yaygınlaştırılabilir. Bu sayede hem nitelikli hafriyat toprağının kaybedilmemesi hem de rehabilitasyon işlemi için maliyetin azaltılması sağlanabilir. Ruhsat sahipleri rehabilitasyon konusunda ödül ve ceza mekanizmalarına tabii tutulmalı, rehabilitasyon yükümlülüklerini yerine getiren ruhsat sahiplerine vergi indirimi, maden ihalesinde öncelik hakkı vb. teşvik edici uygulamalar getirilmelidir. Yükümlülüklerini yerine getirmeyen ruhsat sahiplerine ise yeni maden ihalelerinden men, ruhsat sahasının iptali vb. cezalar uygulanabilir. Rehabilitasyon faaliyetlerini zorunlu kılan mevzuatlar hazırlanmadan önce işletilip terkedilmiş ve kazanılmış hakları nedeniyle rehabilitasyon yapmak zorunda olmayan sahalar insan ve hayvan sağlığı ile çevre açısından ciddi risk oluşturmaktadır. Öncelikle, geçmişte rehabilite edilmeden terk edilmiş bu maden sahaları Belediyeler ve Valilikler ile ortak çalışmalarla belirlenmeli ve kurumlardaki coğrafi bilgi sistemi kayıtlarına eklenmelidir. Daha sonra bu alanlar risk durumlarına göre (can ve mal emniyeti, yerleşim birimlerine yakınlık vb.) önceliklendirilmeli, buna göre bir rehabilitasyon programına dahil edilmelidir.

Özet (Çeviri)

Today, the deterioration of the natural balance is one of the most important environmental problems. It takes a long time for an unconsciously damaged area to be restored. While it is necessary to produce the raw materials needed to ensure living standards, the main objective should be to protect the balance of nature. Since mining and natural balance are two inseparable basic needs, the sustainability of these two concepts together is important. The aim of this study is to present the basic approaches and good practice examples for the rehabilitation of mine sites and to bring strategies and suggestions to ensure the successful execution of mine site rehabilitation works in our country. In the study, national and international legal regulations related to the rehabilitation of mine sites were investigated, the factors affecting rehabilitation activities and mine closure strategies were presented, and examples of good practices in our country and abroad were given. In order to guide the studies to be carried out in our country, 2 rehabilitation implementation projects were evaluated together with the costs, and strategies and suggestions were made for the rehabilitation studies to be implemented in Turkey. Rehabilitation works of mine sites should be started before the production activities are terminated, and rehabilitation activities and production activities should be carried out simultaneously as much as possible. In this way, it can be ensured that some of the income generated during production can be sourced for rehabilitation activities. Rehabilitation planning and model should be determined before the production activities start and updated according to the changing situation as a result of the production activities. Appropriate rehabilitation model should be selected by considering parameters such as groundwater presence, geology, presence of topsoil, distance to habitats, climate and vegetation in the study area. In the planning of the reserve for the production activity, the slope and step structures that must be created in order to carry out the rehabilitation activities in a healthy way should be taken into account. It is important to determine the volume and amount of waste by taking into account the production efficiency calculated in the operation project and the observations in the field, and to know approximately the volume of material that can be used in rehabilitation as a result of the activity. Compliance with the rehabilitation plan throughout production activities will keep the topsoil fertile and avoid the need for new material for closure. Making the slope angles, heights and widths within the plans will prevent the need for new works at closure. xxiv Continuous regional rehabilitation studies will enable to understand which plants are suitable for the development of the site and to reduce monitoring costs. For an effective closure plan, the declared plan must be implemented and regularly audited. In areas where rehabilitation is not done properly, production should be stopped temporarily. When an operation permit area change is requested, partial rehabilitation of the area to be abandoned should be mandatory. When a temporary holiday (temporary cessation of activity) is requested in extraordinary circumstances, ensuring the stability of the mining site and taking security measures should be a prerequisite. In order for the environmental compliance fee for the license area to cover the cost required for the rehabilitation of the area, the environmental compliance fee should be taken in direct proportion to the production. The mine operator should clearly outline how it will finance closure and rehabilitation and the adequacy of this financing. With this financial guarantee, it can be guaranteed that the necessary measures will be taken to protect the environment and the third parties that will be affected by the business and that the responsibility will be fulfilled. However, the guarantee should only be used if the operator fails to fulfill its responsibilities. Determining the amount of collateral realistically is important for the success of rehabilitation activities. In order to ensure inter-agency coordination for rehabilitation, relevant institutions should work together to prepare a common legislation. In addition, a standard rehabilitation format should be established, taking into account land ownership and environmental impacts of mining. Rehabilitation-related costs should be accumulated in a common account and bureaucracy should be reduced. In addition, the rehabilitation works of the mine sites should be reported to the General Directorate of Mining and Petroleum Affairs (MAPEG), and all the works recorded by MAPEG should be made available to the relevant parties in order to create knowledge and experience on rehabilitation. As is practiced in many metropolitan cities, the rehabilitation method, which is applied by filling the mines with excavation soil, construction and demolition wastes, whose production activities have ended, can be expanded in other provinces. In this way, it is possible not only to not lose the qualified excavation soil, but also to reduce the cost for the rehabilitation process. Reward and punishment mechanisms should be implemented for the rehabilitation of license holders. Encouraging practices such as tax reductions and priority right in mining tenders should be introduced to license holders who fulfill their rehabilitation obligations. License holders who do not fulfill their obligations may be banned from new mining tenders, and penalties for the cancellation of the license area. Fields that were operated and abandoned before the legislation requiring rehabilitation activities were prepared and that do not have to rehabilitate due to their acquired rights pose serious risks for human and animal health and the environment. First of all, mine sites that were abandoned without being rehabilitated in the past should be determined in cooperation with the Municipalities and Governorates and added to the geographical information system records of the institutions. Then, these areas should be prioritized according to their risk situations (safety of life and property, proximity to residential units, etc.) and should be included in a rehabilitation program accordingly. The purpose of use of the rehabilitated areas should be planned considering the needs of the city. The usability of these areas as a filling dump area or solid waste landfill facility, where there are great problems in site selection in many regions of our country, as well as sports areas or recreation areas in line with social needs should be evaluated.

Benzer Tezler

  1. Kentsel dönüşüm sürecinde inşaat atık molozlarının geri kazanılması

    Recycle of construction waste rubbles in urban transformation process

    KUTALMIŞ RECEP AKÇA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    İnşaat MühendisliğiYıldız Teknik Üniversitesi

    İnşaat Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ÖZGÜR ÇAKIR

  2. Trona işletmesinde ana yolların duraylılığı ve tahkimatın belirlenmesi

    Stability of main roadways in a trona mine and determination of support

    SELİM ŞENKAL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Maden Mühendisliği ve MadencilikEskişehir Osmangazi Üniversitesi

    Maden Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HÜRRİYET AKDAŞ

  3. Burdur ili mermer sektörünün kurumsal ve ekonomik yapısı

    İnstitutional and economic structure of marble sector in burdur

    AHMET SARITAŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    EkonomiAkdeniz Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. AYŞE KURUÜZÜM

  4. İspir ve çevresinin bölgesel coğrafya etüdü

    Başlık çevirisi yok

    ABDULLAH KÖSE

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1991

    CoğrafyaAtatürk Üniversitesi

    Coğrafya Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. RAMAZAN ÖZEY

  5. Türkiye ve Avrupa Birliği balıkçılık sektörünün karşılaştırması

    Comparison of the fisheries sector of Turkey and European Union

    AZİZ BARAN YILMAZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Su Ürünleriİstanbul Üniversitesi

    Su Ürünleri Yetiştiriciliği ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA YILDIZ