Geri Dön

Affordability and quality issues in social housing; a comparative study in selected European countries

Sosyal konutta erişilebilirlik ve kalite sorunları; seçilen Avrupa ülkelerinde karşılaştırmalı bir araştırma

  1. Tez No: 727020
  2. Yazar: SHILAN GHARANFOLI
  3. Danışmanlar: PROF. DR. FAZİLET YURDANUR DÜLGEROĞLU
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Mimarlık, Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Mimari Tasarım Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 270

Özet

Son yıllarda, metropollerde erişilebilir konut için artan bir talep görülmektedir. Ancak, hızlı kentleşme ve nüfus artışı ile insanların kaliteli konutlara erişiminin sağlanamaması, toplumdaki en önemli sorunlardan bir olmuştur. Konut sıkıntısının giderilmesine yönelik tüm çabalara rağmen, problem sürekli artmaktadır. Bu konu ile ilgili tek problem konut sayısının azlığı değil, ayrıca konut kalitesidir de. Sosyal Konut kalitesi ile ilgili olarak; monotonluk, açık kamusal alanların bakım sorunları, güvenlik sorunları, teknik altyapı yetersizliği, ulaşım ve toplu taşıma imkanlarının yetersizliği ve sosyal izolasyon sorunları önemli problemler olarak belirlenmiştir. Bu sorunların çözümü için güncel yenileme stratejiler geliştirmelidir. Bu yenilenme stratejilerin amacı, konut kalitesini iyileştirmek, yaşam kalitesini ve konut erişebilirliğini artırmaya yönelik olmalıdır. Tez kapsamında, sosyal konut tasarımında kalite ve erişilebilirlik arasındaki ilişki ve bu iki çelişkili kavramın uzlaştırma olasılığı incelenmiştir. Böylece sosyal konutun dönüşümde mimari tasarım ilkeleri ve konut politikalarının rolünü araştırılmıştır. İlgili literatür taramasında, konut da erişilebilirlik anlamının değiştiği ve sadece ekonomik perspektif açısından değerlendirilmediğini göstermektedir. Son yıllarda erişilebilir konut değerlendirmesinde konut kalitesi, mahalle kalitesi ve yaşam kalitesi önem kazanmaktadır. Sonuç olarak, kalite ve erişilebilirlik arasındaki ilişki önem arz etmektedir. Sosyal konut tasarımında kalite ve erişilebilirliğin birlikte değerlendirmesi, sürdürülebilir gelişmeler için önemli bir potansiyele sahiptir. Bu araştırmanın temel hedefleri aşağıdaki gibi ifade edilmiştir: 1) Sürdürülebilir sosyal konut projeler için kalite ve erişilebilirlik arasındaki ilişkiyi incelemek. 2) Sosyal konut projelerin sürdürülebilirliğini etkileyen ölçütleri tanımlanmak. 3) Sosyal konutun dönüşümü farklı tarihsel dönemlerde mimari tasarım ilkelerine ve konut politikalarındaki gelişmelere göre incelenmek.4) konut kalitesini iyileştirmek, dengeli topluluklar yaratmak ve daha fazla erişebilir konutlar üretmek için sosyal konutu geniş bir kavramsal perspektiften araştırmak. Çalışmam kapsamında, bir sosyal konut zaman çizelge modeli geliştirilmiştir. Sosyal konutların tarihsel gelişiminin değerlendirmesi, başarılı bir proje oluşturmak için gereklidir. Araştırma, seçilmiş dört Avrupa ülkesinde ve beş tarihsel dönemde sosyal konutun dönüşümünü incelemiştir. İngiltere, Hollanda, Avusturya ve Fransa, uzun bir sosyal konut geçmişine sahip oldukları ve Avrupa'daki en yüksek sosyal konut yüzdesine sahip olduklarından dolayı analiz için seçilmişlerdir. Zaman çizelgesi modeli, sosyal konutun 19. yüzyıldan günümüze kadar olan dönüşümünü kapsamaktadır. Sosyal konutun statüsü zamanla önce yükselmiş ve iç mekân ve kamusal alanların kalitesi ve suç oranlar değişmiştir ve bunlar sosyal konutları etkilemiştir. Tezde, sosyal konut dönüşümünün bir bütün olarak değerlendirmesinin yani sıra, farklı ülke ve dönemlerden on altı projeyi ayrıca incelenmiştir. Bu bakımdan, mahalle ve kamusal alanlardan bloklara ve konut birimlerine kadar çeşitli kentsel ölçeklerde tamamlanmış ve geliştirme aşamasında olan önemli sosyal konut projelerinin yenilenme süreçleri de araştırılmıştır. Bu anlamda, farklı dönüşüm dönemleri ve sosyal konut mimarisini etkileyen konut tasarımı ve politikasındaki temel değişimler de irdelenmiştir. Bu amaçla araştırmada, konut kalitesi ile erişilebilirlik arasındaki dinamik ilişkiyi analiz etmek için çok kriterli bir çerçeve geliştirilmiştir. Çok kriterli çerçeve, on ölçüt içermektedir: bunlar, erişilebilirlik, kimlik, çeşitlilik, uyarlanabilirlik, yoğunluk, mahremiyet, güvenlik, sosyal etkileşimler, enerji verimliliği ve maliyet etkinliğidir. Bu çerçeve, yenilenmiş sosyal konutların kalitesini ve erişilebilirliğini iyileştiren yönleri keşfetmek için örnek olay (case) çalışmalarına uygulanmıştır. Sonuç olarak, örnek olay çalışmalarının karşılaştırılması, sosyal konutların tasarım ilkeleri açısından başarı oranını ve erişebilir konut sağlamasına katkısını göstermektedir. Örnek olay analizi, kalite ve erişilebilirlik açısından her bir projenin tanımlanmış kriterlere göre nasıl performans gösterdiğinin daha iyi anlaşılmasını mümkün kılmaktadır. Ayrıca araştırmadaki örnek olaylarda kullanılan yenilenme müdahale yöntemleri karşılaştırılmıştır. Bu bağlamda, mevcut konutun değiştirilmesi ve yeni konutların eklenmesi ile ilgili fiziksel müdahale stratejileri konut çeşitliliğini, esnekliğini ve yoğunluk açısından iyileştirmeye yardımcı olmuştur. Cephe yenileme ile ilgili fiziksel müdahaleler, konutun kimliğini geliştirmek için çeşitli çözümler ve düzenlemeler sunmuştur. Ayrıca fiziksel müdahaleler, binanın çevresiyle olan bağlantının güçlendirilmesine, sosyal etkileşimlerin artmasına, mahremiyetin artmasına, kullanıcıların güvenliğinin sağlanmasına ve konut çeşitliliği ve karma kullanımlı gelişmelerin üretilmesine yardımcı olmuştur. Günümüzde sosyal konutların yenilenmesi için dikkat edilmesi gereken önemli hususlardan biri özgün mimariyi korumak ve sürdürülebilir temleri göz önünde bulundurmaktır. Sürdürebilir konut yenilenmesi için enerji yenileme yöntemleri de düşünülmelidir. Literatür araştırması ve örnek olay analizinden elde edilen bulgular, yeni sosyal konut iyileştirme stratejiler önermek için kullanılmıştır. Önerilen bu stratejilerin amacı, konut kalitesini iyileştirmek, dengeli topluluklar yaratmak ve daha fazla erişebilir bir konut üretmektir. Sonuç olarak, fiziksel, sosyal ve ekonomik boyutlar araştırılmış ve sürdürebilir sosyal konut yaratmak için geniş bir kavramsal perspektiften konu ele alınmıştır. Örnek çalışmaların karşılaştırmasına göre; çoğu büyük ölçekli olan sosyal konutun yeniden geliştirilmesi, projelerin kullanım şekli, tipolojisi, yoğunluk ve teslim yöntemlerinde değişikliklere yol açmıştır. Sosyal konuttaki en önemli değişimler, kamu ve özel sektör ortaklıkları, karma kullanımlı projeler, sürdürülebilir mimari ve yeni yaşam biçimlerinin oluşumudur. Günümüzde sosyal konut tasarımında yeni bir dönem başlamıştır. Farklı bir değişle, sosyal konutların geleceğinin, ortaklıklara, insan temelli tasarıma ve karma kullanımlı gelişmelere bağlı olduğu görülmektedir. Ayrıca, Mimari tasarım, kentsel tasarım ve kullanıcı katılımı kaliteli bir konut yaratmak için önem kazanmıştır. Mimarların konut sakinleri ve yerel belediye yetkilileri ile iş birliği, erişebilir ve kaliteli konutlar yaratmak için önemli olmuştur. Sonuç olarak, tezde, bütünsel ve disiplinler arası bir model geliştirilmiştir. Bu model planlama, tasarım, inşaat, sosyal etkileşim, politika ve finansman stratejilerine dayanarak ortaya çıkarılmıştır. Aslında, konutta erişilebilirlik ve kalite sorunları için geliştirilmiş kriter seti ve önerilen bütünsel modeli, sosyal konutun sürdürülebilirliğinin yeniden geliştirmesini sağlamaktadır. Geliştirmiş bu bütünsel model, sosyal konutun kalitesini iyileştirmek için çeşitlilik ve farklılaşmanın gerekli olduğunu göstermektedir. Geliştiren sosyal konut modeli, sürdürülebilir sosyal konut yaratmak için tasarımcılara, karar vericilere ve akademisyenlere hitap ederek, konut kalitesi ile erişilebilirlik arasındaki ilişkiyi daha iyi anlamalarına yardımcı olabilir. Bu tez çalışmasına dayanarak, gelecekte sürdürülebilir sosyal konutun daha ayrıntılı bir incelemesine sahip olmak için yeni göstergeler ekleyerek daha kapsamlı ve derinlemesine bir bilgi tabanı geliştirmeye yönelik ileri çalışmalar yapmak mümkündür. Ayrıca, bu çalışmadan elde edilen bulgular başka ülkelere de yorumlanarak belli ölçülerde aktarılabilir.

Özet (Çeviri)

In recent years, there has been an ever-greater demand for affordable housing in metropolitan regions. However, with rapid urbanization and population growth, housing people in decent conditions has become challenging. Access to affordable housing has become more critical, particularly in the global emergency posed by COVID-19. Despite all efforts to tackle housing shortages, the issue continuously increases. The quantity of housing is not the only issue; the quality of the living environment also plays an important role. Today, people's living conditions have changed, and social housing needs to accommodate a greater diversity. Social housing must be more inclusive and multigenerational to be sustained for a long time. This research examines the relationship between housing quality and affordability and the possibility of reconciling these seemingly contradictory concepts in social housing design. The study rethinks the role of architectural design principles and housing policies in transforming social housing. The study compares European attitudes toward social housing policies and implementations of their integration into global housing policies. It is based on multidimensional research that combines quality and affordability aspects. The literature review indicates that the attitude toward the concept of housing affordability has changed; it is not only assessed in terms of economic viability, but it extends to border issues related to housing quality, neighborhood quality, and quality of life. Lack of balance between quality and affordability will be economically and socially costly throughout the life-cycle of housing and directly impacts dwellers' life quality. While considering this balance, social housing design provides more potential for sustainable developments. The research also developed a social housing timeline model (1984–2018). A historical timeline of social housing provides a better perspective for creating a successful project. It examined the transformation of social housing in four selected European countries and five historical periods. The selected countries for research are the UK, the Netherlands, Austria, and France. They were chosen for analysis because they have a long history and the highest percentage of social housing in Europe. The timeline model presents the transformation of social housing from the 19th century to the present. The status of social housing has risen and fallen over time. Population, household size, ownership status, rents, the quality of indoor and outdoor public amenities, and crime rates have all changed, and these have affected social housing. Besides assessing its transformation as a whole process, the research also investigated sixteen projects from different countries and periods. In other words, the study indicates that changes and the extent of issues vary across projects and over time. It evaluated projects in the four countries during four periods, assessing transformations of concepts, practices, and policies throughout the history of social housing. In this sense, the thesis represents social housing transformation through those sixteen case studies in Europe. It examines the renovation of significant social housing projects, both completed and in development, at various urban scales, from the neighborhood and public spaces to blocks and residential units. Also, different periods of transformation and the main changes in housing design and policy that have affected social housing architecture are examined. For this purpose, the research developed a multicriteria framework to analyze the dynamic relationship between housing quality and affordability. The multicriteria set includes ten aspects: accessibility, identity, diversity, adaptability, density, privacy, safety, social interactions, energy efficiency, and cost-efficiency. The research applies this framework to case studies to explore aspects that enhance the design quality and housing affordability of renovated social housing. As a result, comparing case studies illustrates the success rate of social housing in terms of design principles and their contribution to designing more affordable housing. The case study analysis makes it possible to understand better each social housing regarding the defined set of criteria in terms of quality and affordability. Also, intervention methods used for the renovation of case studies are compared, and their effects on housing quality and affordability are investigated. The physical intervention strategies related to modifying existing units and adding new units help to improve housing diversity, adaptability, and density. The physical interventions related to renovating the facade offer several solutions and arrangements for promoting the physical identity. Enhancing the building's connection with its neighborhood through physical interventions promotes social interactions, enhances privacy, ensures safety for its tenants, and generates housing diversity and mixed-used developments. This research tries to bring together a remarkable selection of architectural case studies, from award-winning projects to thought-provoking speculation on housing redevelopment. It analyzes the transformation of social housing from the 1900s to the present and the complex social housing issues revolving around how authorities, in collaboration with architects and residents, can address profound social housing solutıons to create more high-quality and affordable housing. The findings from literature research and case study analysis are used to propose new social housing improvement strategies. This proposed framework includes physical, socio-cultural, and economic dimensions to improve housing quality, strengthen balanced communities, and create a more affordable housing. The proposed methods indicate that hybrid partnerships that create mixed-use projects are a new paradigm for successful social housing redevelopments. The future of social housing depends on partnerships, people-based design, and place-based planning that make mixed developments. According to the comparative analysis of selected countries and case studies, the redevelopment of most large-scale social housing projects has led to changes in tenure, typology, density, and delivery methods. The most significant shift in social housing is toward public-private partnerships, mixed-use development projects, sustainable architecture, and new forms of living. After many years of standard dwellings, some European countries began to experience a new era in social housing design. The research examined social housing from a new perspective to understand its aspects and interrelationships. In this sense, the research provided a holistic and transdisciplinary model based on planning, design, construction, social interaction, policy, and financing strategies. Indeed, the developed set of criteria for housing quality and affordability and the proposed integrated social housing model make it possible to redevelop social housing sustainability. This integrated social housing model can help designers, decision-makers, and university authorities better understand the relationship between housing quality and affordability to create sustainable social housing developments. It also provides opportunites. Further studies toward developing a more comprehensive and in-depth knowledge base are possible by adding new indicators to have a more detailed examination of sustainable social housing. Also, the study's findings are significant in transferring aspects to other contexts.

Benzer Tezler

  1. Evaluating habitability of affordable housing projects in Nairobi-Kenya

    Naırobı - Kenya'da uygun konut projelerinin yaşanabilirliğinin değerlendirilmesi

    VALERIO MUSIITWA

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    MimarlıkÖzyeğin Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT ŞAHİN

  2. Global goals, local voices: A multinational comparative sentiment and topic analysis of public transportation in the context of SDGs

    Küresel hedefler, yerel sesler: Sürdürülebilir kalkınma amaçları bağlamında toplu taşımaya yönelik ülkelerin karşılaştırmalı duygu ve konu analizi

    ASLIGÜL AKSAN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2024

    Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    İşletme Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HATİCE CAMGÖZ AKDAĞ

  3. Tüketicilerin Türkiye'deki kahve zincirlerini tercihlerine yönelik bir karar destek modeli

    A decision support model for the assesment of consumer preferences: A case study on coffee house companies

    GÖZDE KADIOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YUSUF İLKER TOPCU

  4. Aktivite bazlı kalite maliyetleme sistemi

    Activity based quality costs system

    BEYTULLAH ÖMER MUTLUGÜN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1996

    İşletmeİstanbul Üniversitesi

    YRD. DOÇ. DR. NECDET ÖZÇAKAR

  5. Developing a new institutional economics framework in urban transport systems: An institutional analysis of Istanbul's urban transport

    Kentiçi ulaşım sistemleri için yeni kurumsal iktisat çerçevesi geliştirmek: İstanbul'un kentiçi ulaşımının kurumsal analizi

    FATİH CANITEZ

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    Ulaşımİstanbul Teknik Üniversitesi

    İşletme Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. DİLAY ÇELEBİ