Geri Dön

Primer hiperparatiroidili hastaların retrospektif olarak; antropometrik, laboratuvar, radyoloji ve patoloji sonuçlarının değerlendirilmesi

Retrospective evaluation of anthropometric, laboratory, radiology and pathology results of patients with primary hyperparathyroidism

  1. Tez No: 728328
  2. Yazar: EMİNE ÖZTÜRK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MUSTAFA KULAKSIZOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, İç Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Primer Hiperparatiroidi, hiperkalsemi, PTH-İİAB, Primary Hyperparathyroidism, hypercalcemia, PTH-FNA
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Necmettin Erbakan Üniversitesi
  10. Enstitü: Meram Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Dahiliye Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: İç Hastalıkları Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 66

Özet

Amaç: Primer Hiperparatiroidi (PHPT); paratiroid bezlerinden kontrolsüz parathormon (PTH) salgılanması ve PTH ile uyumsuz kalsiyumun yüksek ya da normal olması ile ortaya çıkan klinik tablodur. Genellikle tedavisiz erken mortalite ile ilişkilidir. İskelet demineralizasyonu ve kırıkları, hiperkalsiüri ve böbrek taşı oluşumu, kardiyovasküler tutulum ve bilişsel işlev bozukluğu nedeniyle önemli mortalite ve morbiditeye neden olur. Uygun hastalarda anormal paratiroid bezlerinin cerrahi olarak çıkarılması genellikle primer hiperparatiroidizmi iyileştiren kesin tedavi yöntemidir. Sintigrafi ameliyat öncesi lokalizasyon için sık kullanılsa da, her zaman paratiroid lezyonunu lokalize edemez. Bu tür hastalarda ultrasonografi (USG) şüpheli lezyonu görselleştirebilir ve paratiroid ince iğne aspirasyon (İİAB) PTH yıkama analizi, paratiroid dokusunu doğrulamak için kullanılabilir. Çalışmamızda; PHPT tanılı, paratiroid İİAB-PTH yıkama analizi yapılan hastaların; retrospektif olarak ve laboratuvar, radyoloji, patoloji sonuçlarını ve paratiroid adenomunun lokalizasyon tespitinde en sık kullanılan USG ve sintigrafi ile paratiroid İİAB-PTH yıkama analizinin karşılaştırılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Endokrinoloji Anabilim Dalı'nda son 8 yıl (01 Nisan 2012– 31 Aralık 2020) içerisinde klinik ve laboratuvar değerlendirme sonrası primer hiperparatiroidisi olduğu düşünülen ve ultrasonografi eşliğinde paratiroid İİAB-PTH yıkama analizi yapılan, 18-80 yaş arası, kronik böbrek yetmezliği olmayan 348 hasta dahil edildi. Hastalara ait arşivdeki kayıtlar ve hastane veri tabanından ulaşılan; biyokimya, radyoloji, sintigrafi, paratiroid İİAB-PTH yıkama değerleri ve patoloji verileri retrospektif olarak incelendi. Elde edilen veriler istatistiksel analizler ile değerlendirildi. Bulgular: Hastalarımızın yaş ortalaması 58,10 ± 11,70 yıl olup, %83'ü kadındı. PHPT tanılı hastalarda %16,40'ında nefrolitiazis görülmüş olup erkek cinsiyette belirgin olarak sık saptandı. Osteoporoz açısından değerlendirilen hastalarda osteoporoz oranı en sık %56,10 ile kortikal kemik olan distal radiusta görüldü. PHPT tanılı hasta grubunda %37,10 ile D vitamin eksikliğinin de sık olduğu görüldü. Hastaların ortalama BKI 29,36 ± 5,13 olup PHPT hastalarında %42,9'unda obezite görüldü. Ultrasonografi ile en sık adenom yerleşimi %30,50 ile sağ inferiordu ve opere olan hastaların %86,53'ünde paratiroid adenomu saptandı. Hastalarda %64,40 ile ciddi oranda eşlik eden boyun patolojisi (tiroid nodülü, lenfadenopati) mevcuttu. Lezyonun lokalizasyonu için USG %72,50 ve sintigrafi %65 sensivitede iken paratiroid İİAB-PTH yıkama analizi %91,30 duyarlıkla diğer iki yönteme üstün bulundu. Eşlik eden nodül varlığı ve 1 cm'den küçük nodüller için lokalizasyon tekniklerinin duyarlılığı karşılaştırıldı, paratiroid İİAB-PTH yıkama analizinin duyarlılığı üstün bulundu. Sonuç: Primer hiperparatiroidi 3. sıklıkta görülen endokrin patolojidir ve tedavi edilmezse önemli morbidite nedenidir. Tek kesin küratif tedavisi cerrahidir. Cerrahinin başarısı ise doğru lokalizasyon tespitine bağlıdır. Adenom lokalizasyonunda en sık kullanılan görüntüleme yöntemleri USG ve sintigrafi de olsa iki yöntemde de eşlik eden nodül varlığında ve küçük nodül olması durumunda duyarlılığı azalmaktadır. Paratiroid İİAB-PTH yıkama analizi ile şüpheli nodüllerde lezyonun paratiroid kaynaklı olup olmadığı ve lokalizasyonu kolaylıkla tespit edilebilmektedir.

Özet (Çeviri)

Objective: Primary hyperparathyroidism; is a clinical condition that occurs with uncontrolled secretion of parathormone from the parathyroid glands and high or normal calcium incompatible with parathormone. It is often associated with early mortality without treatment. Skeletal demineralization and fractures cause significant mortality and morbidity due to hypercalciuria and the formation of kidney stones, cardiovascular involvement and cognitive dysfunction. Surgical removal of abnormal parathyroid glands in eligible patients is usually the definitive treatment method that improves primary hyperparathyroidism. Although scintigraphy is often used for preoperative localization, it can not always localize the parathyroid lesion. In such patients, ultrasonography can visualize the suspected lesion, and parathyroid fine needle aspiration and PTH analysis can be used to confirm the parathyroid tissue. In our study, it was aimed retrospectively to compare the parathyroid FNA-PTH washout analysis with USG and scintigraphy. Laboratory, radiology, pathology results and localization detection of parathyroid adenoma, and parathyroid FNA-PTH washout analysis of patients diagnosed with PHPT. Materials and Methods: In the study, 348 patients were included that were treated in Necmettin Erbakan University Meram Medical Faculty, Department of Endocrinology. Patients were retrospectively recuireted in the last 8 years (between 01 April 2012 to 31 December 2020). Patients aged 18-80 years, without chronic renal failure were selected. The records of the patients in the archive and the pathology data obtained from the hospital database; biochemistry, radiology, scintigraphy, parathyroid FNA-PTH washing values and pathologic data were retrospectively analyzed. The obtained datas were evaluated by statistical analyses. Results: The mean age of our patients was 58.10 ± 11.70 years and 83% of them were female. Nephrolithiasis was observed in 16.40% of patients diagnosed with PHPT, and it was detected more often in the male sex. In patients evaluated for osteoporosis, the most common site of osteoporosis was 56.10% in the distal radius, which is the cortical bone. Vitamin D deficiency was also found to be common in the group of patients diagnosed with PHPT with 37.10%. The mean BMI of the patients was 29.36 ± 5.13 and obesity was observed in 42.9% of the patients with PHPT. Ultrasonography revealed the most common adenoma location with 30.50% on the right inferior and parathyroid adenoma was detected in 86.53% of the operated patients. There was serious concomitant neck pathology (thyroid nodule, lymphadenopathy) in 64.40% of the patients. While USG was 72.50% sensitive and scintigraphy was 65% sensitive for the localization of the lesion, parathyroid FNA-PTH washing analysis was superior to the other two methods with 91.30% sensitivity. The sensitivity of localization techniques for the presence of accompanying nodules and nodules smaller than 1 cm was compared, and the sensitivity of the parathyroid FNA-PTH washout analysis was found to be superior. Conclusions: Primary hyperparathyroidism is the third most common endocrine pathology and is an important cause of morbidity if left untreated. The only definitive curative treatment is surgery. The success of the surgery depends on the correct localization of the adenoma. Although the most commonly used imaging methods for adenoma localization are USG and scintigraphy, both methods have a reduced sensitivity in the presence of concomitant nodules and in the case of small nodules. Parathyroid FNA-PTH washout analysis can easily detect whether the lesion is of parathyroid origin and its localization in suspicious nodules.

Benzer Tezler

  1. Paratiroidektomi geçiren hastalarda retrospektif olarakklinik ve laboratuvar parametrelerin değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of clinical and laboratory parameters in patients undergoing parathyroidectomy

    KAMİLE BÜŞRA ÇAKIL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    İç HastalıklarıNecmettin Erbakan Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MELİA KARAKÖSE

  2. Primer hiperparatiroidili hastaların klinik laboratuvar ve radyolojik özelliklerinin retrospektif incelemesi

    Retrospective analysis of clinical laboratory and radiological features of patients with primary hyperparathyroidism

    ALİ ÖRS

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıMersin Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ESEN AKBAY

  3. Lokalize edilemeyen primer hiperparatiroidili hastalarda selektif venöz örneklemenin yeri

    Başlık çevirisi yok

    İLHAN GÖK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Genel CerrahiSağlık Bakanlığı

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    UZMAN CEVHER AKARSU

  4. Primer hiperparatiroidili hastalarda preoperatif tanı yöntemleri ile ameliyat bulgularının korelasyonunun değerlendirilmesi

    The correlation between preoperative diagnostic methods and operative findings in patients with primary hyperparathyroidism

    HANDE KÖKSAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Genel CerrahiGazi Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. FERİT TANERİ

  5. Hiperparatiroidide Tc-99m MIBI çift fazlı paratiroit sintigrafisinin katkısı

    The contribution of Tc-99 m MIBI dual phase parathyroid scintigraphy in hyperparathyroidism

    SEVİNÇ ARMAĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Radyoloji ve Nükleer TıpAdnan Menderes Üniversitesi

    Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YAKUP YÜREKLİ