Geri Dön

Vitiligo hastalarında serum granulizin ve katepsin-l düzeylerinin değerlendirilmesi

Evaluation of serum granulysin and cathepsin-l levels in vitiligo patients

  1. Tez No: 735481
  2. Yazar: CEMRE YAZAR
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ATİYE AKBAYRAK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Dermatoloji, Dermatology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 88

Özet

Vitiligo, melanositlerin selektif yıkımı ile karakterize olan, cilt ve mukozalarda keskin sınırlı, depigmente makül ve yamalarla seyreden kronik edinsel bir pigmentasyon hastalığıdır. Etyolojisi net olarak bilinmemekle birlikte birçok teori öne sürülmüş olup, bunların arasından en kabul gören otoimmün teoridir. Hastalığın patogenezinde doğal öldürücü hücre ve melanosit spesifik CD8+ T hücre aracılı sitotoksisite rol oynar. Granulizin, perforinle sinerjistik hareket ederek apoptozisi indükleyen, sitotoksik T lenfositler ve doğal öldürücü hücrelerin granüllerinde bulunan sitolitik bir proteindir. Sağlıklı bireylerin serumlarında da bulunan granulizin seviyesinin bu hücrelerin aktivitesindeki artışla birlikte yükseldiği gösterilmiştir. Katepsin-L, insanlarda apoptozis, major histokompatibilite kompleks sınıf II aracılı antijen sunumu, epidermal homeostaz gibi çeşitli fizyolojik süreçlerde görev alan lizozomal proteazdır. Katepsin-L, sitotoksik T lenfositler ve doğal öldürücü hücre aracılı immün yanıtın oluşmasında da önemli rol oynamaktadır. Birçok inflamatuvar ve neoplastik cilt hastalığında katepsin-L ekspresyonunda yükseklik saptanmıştır. Bu çalışmada vitiligo hastalarında serum granulizin ve katepsin-L düzeyleri ölçülerek bu moleküllerin hastalık patogenezindeki rolleri ile hastalık aktivitesi ve şiddetiyle ilişkilerinin değerlendirilmesi amaçlandı. Çalışma 46 vitiligo hastası ve 46 kişilik kontrol grubu olmak üzere 92 gönüllü ile yürütüldü. Vitiligo grubunda hastalık şiddeti ve aktivitesi sırasıyla, VASI ve VIDA yöntemleri ile değerlendirildi. Hasta ve kontrol grubunun demografik özellikleri ve hasta grubunun hastalığına yönelik veriler sorgulanarak kaydedildi. Ayrıca her iki grubun serum granulizin ve katepsin-L düzeyleri Elisa yöntemiyle ölçüldü. Her iki grupta da eşlik eden otoimmün, alerjik ve/veya kronik inflamatuvar sistemik ve/veya deri hastalığı olanlar granulizin ve katepsin-L düzeylerini etkileyebileceğinden çalışma dışı bırakıldı. Çalışmaya alınan her iki grup da 46 bireyden oluşmakta olup, hasta grubunun yaş (31,22±10,91), cinsiyet (K/E=1,1) ve vücut kitle indeksi (25,7±3,6) ile kontrol grubunun yaş (32,72±9,47), cinsiyet (K/E=1) ve vücut kitle indeksi (25,22±3,57) benzerdi. Vitiligo klinik alt tiplerine göre sınıflandırıldığında 27 hastada (%58,7) yaygın, 12 hastada (%26,1) akral/akrofasiyal ve 7 hastada (%15,2) fokal vitiligo mevcuttu. Ortalama hastalık süresi 5,51±5,01 yıl ve başlangıç yaşı 25,84±12,12 yıl olarak saptandı. En sık hastalık başlangıç yeri baş-boyun (n=18) idi. VASI skoru ortanca değeri 1 (0,1-46,15) iken; VIDA skoru 5 hastada (%10,9) -1, 10 hastada (%21,7) 0, 1 hastada (%2,2) +1, 8 hastada (%17,4) +2, 7 hastada (%15,2) +3 ve 15 hastada (%32,6) +4 olarak saptandı. Halo nevüs 2 (%4,3), lökotrişi 25 (%53,8), köbner fenomeni 10 (%21,7) ve mukoza tutulumu 9 hastada (%19,6) mevcuttu. Kırk altı hastanın 12'sinde (%26,1) ailede vitiligo öyküsü mevcut olup, ailede vitiligo varlığı, hasta grubunda kontrol grubuna kıyasla istatistiksel olarak anlamlı oranda yüksekti (p=0,003). Vitiligo hastalarında ortalama serum granulizin düzeyi (45,53±31,42 ng/ml) kontrol grubuna (34,26±21,53 ng/ml) kıyasla istatistiksel olarak anlamlı oranda yüksekti (p=0,048). Hasta grubunda serum granulizin düzeyi ile VIDA ve VASI skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde korelasyon saptanmadı. Vitiligo hastalarında ortalama serum katepsin-L düzeyi (13,98±10,84 ng/ml) kontrol grubuna (9,61±6,92 ng/ml) kıyasla istatiksel olarak anlamlı oranda yüksekti (p=0,024). Hasta grubunda serum katepsin-L düzeyi ile VIDA ve VASI skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde korelasyon saptanmadı. Granulizin ve katepsin-L vitiligo patogenezinde rol oynayabilen moleküller olmakla birlikte, düzeyleri ile hastalık aktivitesi ve şiddeti arasında ilişki bulunmamaktadır. Bu moleküllerin vitiligo patogenezindeki rolüne yönelik daha geniş kapsamlı prospektif çalışmaların yapılması faydalı olabilir.

Özet (Çeviri)

Vitiligo is a chronic acquired pigmentation disease characterized by selective destruction of melanocytes, with sharply demarcated, depigmented macules and patches on the skin and mucous membranes. Although its etiology is not clearly known, many theories have been proposed, and the most accepted one is the autoimmune theory. Natural killer cell and melanocyte-specific CD8+ T cell mediated cytotoxicity play a role in the pathogenesis of the disease. Granulysin is a cytolytic protein found in the granules of cytotoxic T lymphocytes and natural killer cells, which acts synergistically with perforin to induce apoptosis. It has been shown that the level of granulysin, which is also found in the serum of healthy individuals, increases with the increase in the activity of these cells. Cathepsin-L is a lysosomal protease involved in various physiological processes such as apoptosis, major histocompatibility complex class II mediated antigen presentation, and epidermal homeostasis in humans. Cathepsin-L also plays an important role in the formation of cytotoxic T lymphocytes and natural killer cell-mediated immune response. Increased cathepsin-L expression has been found in many inflammatory and neoplastic skin diseases. In this study, it was aimed to measure the serum granulysin and cathepsin-L levels in vitiligo patients and to evaluate the roles of these molecules in the pathogenesis of the disease and their relationship with disease activity and severity. The study was carried out with 92 volunteers, including 46 vitiligo patients and 46 control group. Disease severity and activity in the vitiligo group were evaluated by VASI and VIDA methods, respectively. The demographic characteristics of the patient and control groups and the data on the disease of the patient group were questioned and recorded. In addition, serum granulysin and cathepsin-L levels of both groups were measured by Elisa method. In both groups, those with concomitant autoimmune, allergic and/or chronic inflammatory systemic and/or skin diseases were excluded from the study as they may affect granulysin and cathepsin-L levels. Both groups included in the study consisted of 46 individuals. Age (31.22±10.91), gender (F/M=1.1) and body mass index (25.7±3.6) of the patient group and age (32.72±9.47), gender (F/M=1) and body mass index (25.22±3.57) of the control group were similar. When vitiligo was classified according to clinical subtypes, 27 patients (58.7%) had common, 12 patients (26.1%) had acral/acrofacial and 7 patients (15.2%) had focal vitiligo. The mean disease duration was 5.51±5.01 years and the age of onset was 25.84±12.12 years. The most common disease origin was head and neck (n=18). While the median value of the VASI score was 1 (0.10-46.15); VIDA score was -1 in 5 patients (10.9%), 0.1 in 10 patients (21.7%) +1 in 1 patient (2.2%) +2.7 in 8 patients (17.4%) ,2) +3 and +4 in 15 patients (32.6%). Halo nevus was present in 2 (4.3%), leukotrichia in 25 (53.8%), Köbner's phenomenon in 10 (21.7%) and mucosal involvement in 9 (19.6%) patients. There was a family history of vitiligo in 12 of 46 patients (26.1%), and the presence of vitiligo in the family was statistically significantly higher in the patient group compared to the control group (p=0.003). The mean serum granulysin level (45.53±31.42 ng/ml) in vitiligo patients was statistically significantly higher than the control group (34.26±21.53 ng/ml) (p=0.048). There was no statistically significant correlation between serum granulysin level and VIDA and VASI scores in the patient group. The mean serum cathepsin-L level (13.98±10.84 ng/ml) in vitiligo patients was statistically significantly higher than the control group (9.61±6.92 ng/ml) (p=0.024). There was no statistically significant correlation between serum cathepsin-L level and VIDA and VASI scores in the patient group. Although granulysin and cathepsin-L are molecules that may play a role in the pathogenesis of vitiligo, there is no relationship between their levels and disease activity and severity. It may be beneficial to conduct more comprehensive prospective studies on the role of these molecules in the pathogenesis of vitiligo.

Benzer Tezler

  1. Vitiligo hastalarında serum kalprotektin seviyesinin kontrol grubu ile karşılaştırılması ve hastalık ile ilişkisi

    Comparison of serum calprotectin levels in Vitiligo patients with the control group and its relationship with the disease

    TUĞBA ATAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    DermatolojiSağlık Bakanlığı

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SELDA PELİN KARTAL

  2. Vitiligo hastalarında serum melanokortin seviyeleri ve inflamatuar sitokin düzeylerinin araştırılması

    Researching serum melanocortin levels and inflammatory cytokine levels in vitiligo patients

    ARZU GÖRGÜLÜ ERASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    DermatolojiAdnan Menderes Üniversitesi

    Dermatoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NEŞLİHAN ŞENDUR

  3. Vitiligo hastalarında serum interlökin-9 düzeyinin değerlendirilmesi

    Assessment of serum interleukin-9 levels in vitiligo patients

    FERHAT MAVİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    DermatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AHU YORULMAZ

  4. Vitiligo hastalarında serum 25(OH) D vitamini ve IL-33 düzeylerinin dar bant UVB tedavisi sonrası değişimlerinin klinik iyileşme düzeyleri ile karşılaştırılması

    The correlation between alterations of serum 25(OH) vitamin D and IL-33 levels and clinical improvement after narrow band UVB treatment in vitiligo patients

    EMİN SOYER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    DermatolojiGazi Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYLA GÜLEKON

  5. Vitiligolu hastalarda serum adipokin düzeyleri (Leptin, adiponektin) ve insülin direncinin araştırılması

    Evaluation of serum adipokine levels (Leptin, adiponectin) and insulin resistance in vitiligo patients

    EBRU OKYAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    DermatolojiHatay Mustafa Kemal Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GAMZE SERARSLAN