Geri Dön

5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun kapsamında idarenin sorumluluğu

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 736243
  2. Yazar: NESLİHAN TÜRKECAN DEMİR
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ SİNAN SEÇKİN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Hukuk, Law
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Medipol Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Kamu Hukuku Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 130

Özet

Türkiye'nin uzun süreden beri gündemini meşgul eden ve gerek maddi ve gerekse de manevi yönden büyük sorunlara yol açan terör faaliyetleri nedeniyle bireylerin uğramış olduğu zararların tazmini sosyal bir hukuk devleti olan ülkemiz açısından oldukça öneme sahiptir. Devlet tarafından, terör faaliyetlerinin önlenmesi amacıyla büyük bir çaba sarf edilmekte ise de, ne yazık ki bunu engellemek her zaman mümkün olmamaktadır. Bu nedenle terörist eylemlerin en az zararla atlatılması için çeşitli düzenlemeler yapılmış ve çözüm yolları geliştirilmiştir. Terörle Mücadele Kanunu'nun kabul edilmesiyle başlayan bu süreç, 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun ile devam etmiş ve bu hususta ki uyuşmazlıkların öncelikli olarak dostane yollarla çözüme kavuşturulması amaçlanmıştır. Bu kapsamda, 5233 sayılı Kanun'un önemli bir getirisi olan“sulh yolu”uyuşmazlığın çözümü noktasında önemli ve etkili bir idari başvuru usulü olarak düzenlenmiştir. Bu çalışmamızda, terör eylemleri ve terörle mücadeleden kaynaklanan faaliyetler sonucunda bireylerin uğramış olduğu zararların tazmininde, 5233 sayılı Kanun'un kabulü öncesi dönemde çözümüne ilişkin süreç ile 5233 sayılı Kanun kapsamında getirilen yenilikler, bir idari başvuru makamı olarak düzenlenen Zarar Tespit Komisyonlarının oluşumu, komisyon kararlarının niteliği ve bu kararlara karşı izlenecek yöntemler ve son olarak da yargısal süreçteki yansımalarına yönelik çeşitli tespit ve değerlendirilmelere yargı kararları ışığında yer verilmiştir. Yer verilen tespit ve değerlendirmeler ışığında, 5233 sayılı Kanun'un, uygulanması noktasında bir takım eksiklikler ve çelişkilere sebebiyet verdiği görülmekle birlikte uyuşmazlıkların sulh yolu ile çözüme kavuşturulması ve yargıya intikal eden uyuşmazlıklar noktasında da yol gösterici olması adına, etkili ve işlevsel bir başvuru yolu olduğu sonucuna varılmıştır.

Özet (Çeviri)

Compensation for damages suffered by individuals because of terrorist activities be made busy Turkey's agenda for a long time and caused material and spiritual big problems are quite important for our country, which is a social state of law.Even though there is a great effort to prevent terrorism by the government, unfortunately, preventing it don't always possible, therefore minimalized terrorism has been made some regulations and developed solutions.This process, which started with the acceptance of the Fight Against Terrorism Law, continued with Law No. 5233 on Terrorism and Compensation for Damages Arising from the Fight Against Terrorism. Also, it was aimed to resolve disputes on this matter primarily through friendly means. In this context, the peace remedy, which is a significant benefit of Law No. 5233, has been regulated as an important and effective administrative application procedure at the point of resolution of the dispute.In this study, the process regarding the settlement of disputes in the period before the adoption of Law No. 5233 and the innovations brought within the scope of Law No 5233, the formation of Damage Assessment Commissions organized as an administrative appeal authority, the nature of the commission's decisions and the methods to be followed against these decisions finally, various determinations and evaluations regarding their reflections in the judicial process are included in the light of judicial decisions.Consequently, in the light of the determinations and evaluations included, Law No. 5233 has caused some deficiencies and contradictions in its implementation, but it is an effective and functional remedy for the settlement of disputes amicably and for guiding the disagreements submitted to the judiciary.

Benzer Tezler

  1. 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun'a göre idarenin tazminat sorumluluğu

    The responsibility of the administration according to the law item no. 5233 on the Compensation of Demages Arising from the Fight Againts Terrorism and Terrorism

    ASUMAN ÇAPAR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Hukukİstanbul Medipol Üniversitesi

    Kamu Hukuku Bilim Dalı

    PROF. DR. HALİT EYÜP ÖZDEMİR

  2. Terör eylemlerinden dolayı idarenin yargı dışı sorumluluğu

    Non-judiciary responsibility of administrative for terrorist actions

    MÜNEVVER İLAY VUSLAT KAYA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    HukukErciyes Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ AYNUR HASOĞLU

  3. Terör mağdurlarına yardım ile ilgili yasal düzenlemelerin mahkeme kararları ve uygulamadan örneklerle birlikte yorumu

    Considerations on legal stipulations on assistance to teror victims in the light of the ECHR decisions, council of state decisions, and explanation

    YURDAGÜL KESKİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    HukukPolis Akademisi

    Ceza Adaleti Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALİ ŞAFAK

  4. Terör eylemlerinden dolayı idarenin sorumluluğu

    The responsibility of administration due to terror acts

    ADEM AVCI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    HukukMarmara Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. HALİT EYÜP ÖZDEMİR

  5. İdarenin kusursuz sorumluluk ilkesi olarak sosyal risk ilkesi

    The social risk principle as the strict liability principle of the administration

    OZAN NESİN ÖZGÜR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    HukukAnkara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YELİZ ŞANLI ATAY