Didaktik bir tür olarak tanzimat edebiyatında fabl
Fable as a didactic literary genre in tanzimat literature
- Tez No: 754173
- Danışmanlar: DOÇ. DR. SABAHATTİN ÇAĞIN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Eğitim ve Öğretim, Türk Dili ve Edebiyatı, Education and Training, Turkish Language and Literature
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Eğitim Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Türkçe ve Sosyal Bilgiler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 345
Özet
Fabl, amacı, karakter seçimi ve fantastik kurgusuyla öğütlü hikâyeye dayanır. Okura az zahmetle ahlakî ders verme amacında olan öğütlü hikâye, iletiyi hikâyenin sonunda açık bir şekilde bildirerek ahlaktan çok ahlakçılık sergiler. Fabl ise masalımsı anlatımıyla okuyucu kitlesini yalnız çocuklar olarak belirlemez. Bu sebeple ileti, zaman zaman okurun çıkarımına bırakılır. Dolayısıyla fablların öğütlü hikâyeler gibi kolayca okunabilir, iletisi rahatlıkla sezilebilir basit bir tür olmadığı; aksine çoğul okumalara uygun, derin içeriğe sahip yapılar oldukları ifade edilebilir. En eski anlatı türlerinden biri olarak fabl, Doğu ve Batı edebiyatlarında devlet adamı yetiştirme geleneğinden gelişerek eğitim alanının referanslarından olmuştur. Doğu'da ilk örneklerine eski Hint edebiyatında Pançatantra Masalları'nda rastlanan türün en eski ve ilginç bir örneği Beydeba'nın Kelile ve Dimne'sidir. Fablların Doğu'da dinî ve ahlakî eğitimin hizmetinde olduğunu gördüğümüz Gazalî'nin Risaletü't-Tayr ve Feridüddîn Attar'ın Mantıku't-Tayr adlı eserleri tasavvufî amaçla yazılmış vahdet-i vücud felsefesinin alegorik tarzda anlatıldığı eserlerdir. Mevlana'nın Mesnevi adlı eserini de bu grup içinde değerlendirmek gerekir. Konuları Mantıku't-Tayr ile aynı olan ancak farklı hikâyelerle bu eserin tercümesi sayılan Gülşenî'nin Gülşenname'si, Ali Şir Nevayi'nin Lisanu't-Tayr'ı, Mehmed Arif'in Ravzatu'tevhid'i, Zaifî'nin Gülşen-i Simurg'u, Fedaî Dede'nin Mantıku'l-Esrar'ı, Şemseddin Sivasî'nin Deh-Murg'u tasavvufun çetin yollarını kuşlarla sembolize ederek anlatan eserlerdir. Güvahî'nin Pendname'si fabl türüne örnek olabilecek hikâyelerle doludur. (Kurbağa-Akrep, Tilki ile Aslan, Ağustos Böceği ile Karınca, İki Kaz ile Bir Kurbağa, Keçi ile Koyun, Aslan ile Oduncu). XV. yüzyılda yazılan Şeyhî'nin Harname adlı eseri bu alanın diğer önemli bir eseridir. Batı edebiyatında ise Aisopos ve La Fontaine'in adıyla özdeşleşen fablların, bilinenilkörneğini“Atmaca ile Bülbül”öyküsüyle Hésiode vermiştir. Quintilien'e göre Hésiode, öğütlü hikâyenin mucididir ve onun Des Travaux et Des Jours (İşler ve Günler) adlı şiiri Batı'nın en eski fablıdır. 1859'da Şinasi'nin Tercüme-i Manzume'de yayımladığı yarı siyasî yarı felsefî tek fabl, Fransız edebiyatında olduğu gibi La Fontaine'i fabl çevirileriyle ilişkilendirilebilecek tek isim gibi gösterirken, Müntehabat-ı Eş'âr'da yayımladığı üç fabldan birinin Fénelon'un fabllarına yakınlığı La Fontaine'i fabl çevirilerinde tek kaynak olmaktan kurtarır. Söz konusu diğer iki fabl ise Şinasi'nin La Fontaine'e öykünerek yazdığı fabllar olarak belirir ki bu durum Tanzimat döneminde başka milli/telif fablların verilmiş olabileceğini düşündürmektedir. Nitekim Ahmet Mithat Efendi'nin Kıssadan Hisse, Kıssadan Hisse Alır Akiller adıyla Aisopos'tan yaptığı çevirilerinin yanında Fénelon ve Voltaire'e ait fabllara yer vermesi ayrıca yeniden yazdığı fablları da Kıssadan Hisse'de yayımlaması Tanzimat döneminde fabl türünde yazılmış başka eserlerin ortaya çıkarılıp incelenmesi gerekliliğini doğurmuştur. Yenileşme çabasında olan toplumlar ancak modern bir eğitimden geçtikten sonra ruhsal ve zihinsel olarak yeniliklere açık olabilir düşüncesinden hareketle Tanzimat döneminde eğitim alanındaki yenilikler müstakil eserler ve süreli yayınlarla hız kazanır. Fabllar, Recaizade Mahmut Ekrem, Muallim Naci, Manastırlı Mehmet Rıfat, Hacı Zahid gibi eğitimcilerin eserlerinde telif ve tercüme olarak yerini alırlar. Tür, Nabizade Nazım, Osman Rasih, Halil Edip, Ebuzziya Tevfik gibi önemli isimlerle gelişerek II. Meşrutiyet'e (1908) kadar çokça rağbet görür.
Özet (Çeviri)
A fable is based on the didactic story with its purpose, character selection, and fantasy setting. The didactic story, which aims to teach the reader moral lessons with minimal effort, indicates moralism rather than morality by clearly communicating the message at the end of the story. Fable, on the other hand, does not limit its audience to children with its fairy-tale storytelling. As a result, the message is sometimes left to the reader's interpretation. As a result, fables are not a simple genre that can be easily read like didactic stories and whose message can be easily perceived; rather, they are structures with profound content suitable for multiple readings. Fable, as one of the oldest narrative genres, evolved from the tradition of raising statesmen in Eastern and Western literatures and has become one of the references in the field of education. Beydeba's Calila e Dimna is the oldest and most interesting example of the genre, the first examples of which can be found in the East in the Panchatantra Tales in ancient Indian literature. Epistle of the Birds by Al Ghazzali and Farid ud-Din Attar's The Conference of the Birds, which shows how fables are used for religious and moral education in the East, is a work written for sufistic purposes in which the philosophy of unity of existence is explained in an allegorical manner. Rumi's Masnavi should also be evaluated within this group. Gulsenî's Gulsenname, Ali Shir Nava'i's Lisanu't-Tayr, Mehmed Arif's Ravzatu'tevhid, Gulsen-i Simurg of Zaifi, Fedaî Dede's Mantıku'l-Esrar, Şemseddin Sivasî's Deh-Murg are works that depict the tough ways of Sufism by symbolizing them with birds and have the same subject as Mantku't-Tayr but are regarded a translation of this work with various stories. Guvahi's Pendname is full of stories that can be examples of fables. (The scorpion and the Frog, Fox and Lion, Cicada and Ant, Two Geese and a Frog, Goat and Sheep, Lion and Woodcutter). Another important work in this field is Seyhî's Harname, written in the 15th century. Hésiode's story“The Hawk and the Nightingale”was the first known example of fables associated with the names Aisopos and La Fontaine in Western literature. According to Quintilien, Hésiode invented the didactic story, and his poem Des Travaux et Des Jours (Works and Days) is the Western world's oldest fable. While Sinasi published the only semi-political, semi-philosophical fable in Tercüme-i Manzume in 1859, as in French literature, La Fontaine is the only name associated with fable translations; the proximity of one of the three fables he published in Müntahabat-i Eş'âr to Fénelon's fables prevents La Fontaine from being the only source for fable translations. The other two fables in question appear to be fables written by Sinasi in imitation of La Fontaine, implying that other national/copyright fables were given during the Tanzimat period. As a matter of fact, Ahmet Mithat Efendi's translations from Aisopos under the title“Kıssadan Hisse, Kıssadan Hisse Alır Akiller”include fables from Fénelon and Voltaire, and in addition to that, publishing the fables he rewrote in Kıssadan Hisse necessitated the discovery and examination of other works written in the genre of fables during the Tanzimat period. Based on the idea that societies seeking to innovate can only be spiritually and mentally open to innovations after undergoing modern education, innovations in the field of education accelerated during the Tanzimat period with independent works and periodicals. In the works of educators such as Recaizade Mahmut Ekrem, Muallim Naci, Manastırlı Mehmet Rifat, and Hac Zahid, fables take their place as copyright and translation. The genre grew in popularity with the prominent figures such as Nabizade Nazım, Osman Rasih, Halil Edip, and Ebuzziya Tevfik, and it remained popular until the Second Constitutional Era (1908).
Benzer Tezler
- From mythos to epos the rebellion of tragedy against the doctrines
Mitos'tan Epos'a: Trajedinin doktrinlere başkaldırışı
GÜRSEL ERKARSLAN
Yüksek Lisans
İngilizce
2002
İngiliz Dili ve EdebiyatıDicle ÜniversitesiYabancı Diller Eğitimi Ana Bilim Dalı
Y.DOÇ.DR. N. NİLGÜN ARITÜRK
- Arap edebiyatında didaktik şiir
Didactic poetry in Arabic literature
AHMET ABDÜLHADİOĞLU
Doktora
Türkçe
2013
Doğu Dilleri ve EdebiyatıAtatürk ÜniversitesiDoğu Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. M. SADİ ÇÖGENLİ
- Osmanlılar'da XIV.-XVIII. asırlarda riyâzî ilimler sahasında telif edilen manzum eserler ve Salih b. Mehmed'in Kitâb-ı Verdiyye'sinin tenkitli neşir, inceleme ve matematiksel değerlendirmesi
Didactic poems in quadrivium sciences in Ottoman civilization during XIV.-XVIII. centuries and critical edition, evaluation and mathematical analysis of Kitâb-e Wardiyya
SÜMEYYE ERYILMAZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
Bilim ve TeknolojiFatih Sultan Mehmet Vakıf ÜniversitesiBilim Tarihi Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ZEHRA BİLGİN
- Konkrete poesie im dienste interkulturellen lernens am beispiel von daf-unterricht. eine empirische untersuchung anhand deutscher und Türkischer texte
Yabancı dil Almanca örneğinde kültürler arası öğrenme malzemesi olarak somut şiir. Almanca ve Türkçe metinler üzerinde uygulamalı bir araştırma
UMUT BALCI
Yüksek Lisans
Almanca
2006
Eğitim ve ÖğretimÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiAlman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF.DR. ALİ OSMAN ÖZTÜRK
- Türk edebiyatında Mahzen-i Esrâr mesnevileri ve Muhyî'nin Mahzen-i Esrâr (Sürûr-Efzâ) adlı mesnevisi (metin - inceleme)
Mahzen-i Esrâr masnavis in Türkish literature and Muhyî's masnavi named Mahzen-i Esrâr (Sürûr-Efza) (text-analysis)
HALİL KURT
Doktora
Türkçe
2019
Türk Dili ve EdebiyatıSüleyman Demirel ÜniversitesiTürk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SELAMİ TURAN