Yeni tanı konmuş hipertansiyon hastalarında sistemik immun-inflamasyon indeksi ve non- dipper hipertansiyon arasındaki ilişkinin incelenmesi
Investigation of the relationship between systemic immune inflammation index and non-dipper hypertension in newly diagnosed hypertension patients
- Tez No: 754352
- Danışmanlar: DOÇ. DR. HASAN ATA BOLAYIR
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kardiyoloji, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Sistemik İmmun-inflamasyon İndeksi, Non-dipper hipertansiyon, yüksek duyarlıklı C Reaktif Protein, Systemic Immune-inflammation Index, Non-dipper hypertension, high sensitive C Reaktive Protein
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Fırat Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 69
Özet
Hipertansiyon dünya çapında sık görülen kronik bir hastalık olup toplum sağlığını önemli derecede etkilemektedir. Ambulatuvar kan basıncı ölçümü ile gerçekleştirilen sınıflamada gece boyu ölçülen kan basıncı değerlerinde, gündüz yapılan ölçüm değerlerine göre %10 ya da daha çok düşüş yaşanması durumu dipper hipertansiyon olarak tanımlanmakta, %10'dan daha az düzeyde düşüş yaşanması durumu ise non-dipper hipertansiyon olarak tanımlandığı bildirilmektedir. Non-dipper hipertansiyonu olan bireylerde daha fazla oranda kardiyovasküler hastalık gözlemlendiğinden dolayı mortalite ve morbidite oranlarının yüksek olduğu gösterilmiştir. Bu çalışmada hipertansiyon, koroner arter hastalıkları ve kalp yetmezliği gibi önemli kardiyovasküler hastalıklarla önemli derecede ilişkisi pek çok araştırmada gösterilen sistemik immün-inflamasyon indeksi ile non-dipper hipertansiyon arasında bir ilişki olup olmadığını araştırmayı planladık. Gereç ve yöntem: Çalışmaya kardiyoloji polikliniğine Ocak 2022 ile Nisan 2022 tarihleri arasında başvuran hipertansiyon tanısı almış (yeni tanı) 70 hasta dahil edildi. Benzer demografik özelliklere sahip kontrol amaçlı kardiyoloji polikliniğine başvuran 35 gönüllü kişi kontrol grubu olarak çalışmaya alındı. Her hasta için yirmi dört saatlik ambulatuar kan basıncı ölçümü uygulandı ve çalışma popülasyonu, gece kan basıncı değerlerinde ≥%10 azalma olup olmamasına göre dipper hipertansiyon veya non dipper hipertansiyon ve normotansif kontrol grubu olarak üç gruba ayrıldı. Hastalar demografik özellikleri, eşlik eden hastalıklar ve labaratuar değerleri eşliğinde değerlendirildi. İstatistiksel analizler, SPSS sistemi kullanılarak yapıldı, p0.05) . Serum yüksek duyarlıklı C Reaktif Protein ( yd-CRP) seviyeleri, non-dipper grupta diğer gruplara göre anlamlı derecede yüksekti (p=0.018). Yapılan çok değişkenli regresyon analizi; yüksek SII seviyelerinin bağımsız olarak non-dipper hipertansiyonu öngörebildiğini gösterdi. Sonuç: Tam kan sayımından elde edilen verilerle kolaylıkla hesaplanabilen ve ek maliyet gerektirmeyen SII parametresinin non-dipper hipertansiyon ile ilişkisi ortaya konulmuştur. Fakat bu alanda gelecekte daha geniş popülasyonlu ve ileriye yönelik araştırmalar ile bu ilişkinin doğrulanması gerekmektedir.
Özet (Çeviri)
Introductıon: Hypertension (HT) is the most common chronic disease worldwide and has a significant impact on public health. In the classification made by ambulatory blood pressure measurement, dipper hypertension is defined as a decrease of 10% or more in blood pressure values evaluated during the night compared to the values measured during the daytime and a minimum decrease of 10% is defined as non-dipper hypertension. It has been determined that there is an increase in mortality and morbidity rates due to cardiovascular diseases, which are observed more frequently in individuals with non-dipper hypertension. In this study, it was tried to investigate whether there is a relationship between the systemic immune-inflammation index (SII), which has been shown in many studies to be significantly related to important cardiovascular diseases such as hypertension, coronary artery diseases and heart failure, and non-dipper hypertension. Materials and Methods: Patients who applied to the cardiology outpatient clinic between January 2022 to April 2022 with newly diagnosed HT were included in the study consecutively. Twenty-four hour ambulatory blood pressure measurement was performed for each patient, and the study population was divided into three groups as dipper or non dipper hypertension (according to whether there was a ≥10% reduction in nighttime blood pressure values) and normotensive control groups. The patients were evaluated with their demographic characteristics, comorbidities and laboratory values. Statistical analyzes were performed using the SPSS system, p0.05) .Serum high sensitive C Reaktive Protein (hs-CRP ) levels were significantly higher in the non-dipper group than in the other groups (p=0.018). After multiple linear regression analysis; it was observed that SII parameter was predıct non-dipper hypertansion independently. Conclusion: It has been demonstrated that SII parameter, which can be simply calculated with the data obtained from the complete blood count and do not require additional costs, is associated with non-dipper hypertension. However, this relationship needs to be confirmed by future studies with larger populations and prospective studies in this area.
Benzer Tezler
- Primer hipertansiyonda hücresel immun sistem değişiklikleri ve losartan tedavisinin etkisi
Başlık çevirisi yok
ALPER SÖNMEZ
- Kan basıncı profili, arteriel stiffness ve osteoprotegerin ilişkisi
Relationship between blood pressure profile, arterial stiffness and osteoprotegerin
SUAT AKGÜR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
NefrolojiAfyon Kocatepe Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ŞEREF YÜKSEL
- Akut miyokard infarktüsünde intravenöz heparin tedavisi ile alınan sonuçlar (karşılaştırmalı bir çalışma)
Başlık çevirisi yok
MEHMET ALİ ÇOBANOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1987
Kardiyolojiİstanbul Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. REMZİ ÖZCAN
- Primer hipertansiyonlu hastalarda spironolaktonun hedef organ hasarı üzerine etkisinin enalapril ile karşılaştırmalı değerlendirilmesi
Comparison of effects of spironolactone and enalapril on and organ damage in patients with primary hypertension
HASAN TURAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
KardiyolojiAnkara Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. KENAN ATEŞ
- Hipertansif hastalarda insülin rezistansının hiperinsülinemik öglisemik klemp tekniği kullanılarak araştırılması
Detection of insulin resistance in hypertensive patients by using hyperinsulinemic, euglycemic glucose clamp technique
CEM GÖNLÜŞEN