Sıçanlarda mobil ve immobil bölgenin yağ greft viabilitesine olan etkisinin araştırılması
Investigation of the effect of mobile and immobile region on fat graft viability in rats
- Tez No: 757210
- Danışmanlar: PROF. DR. LEVENT YOLERİ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Plastic and Reconstructive Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Manisa Celal Bayar Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 64
Özet
Giriş ve amaç: Plastik, estetik ve rekonstrüktif cerrahi pratiğinde yağ greftleri, doku augmentasyonunda, vücut konturlarının şekillendirilmesinde ve yüz gençleştirmede , skar revizyonlarında sıkça kullanılmaktadır. Otolog yağ greftlerinin avantajları kolay elde edilebilir olması, tekrarlanabilir olması, kolay uygulanabilir olmasıdır. Otolog doku olması nedeniyle yabancı cisim reaksiyonları ile karşılaşılmamaktadır(1). Her zaman istenilen hacmin elde edilememesi, öngörülemeyen rezorbsiyonların olması en büyük dezavantajlarıdır. Yapılan araştırmalara göre otolog yağ grefti uygulamaları sonrasında değişen oranlarda rezorbsiyonların olduğu izlenmiştir (2,3). Otolog yağ greftinde adiposit yaşayabilirliğini artırmak için çok sayıda çalışmalar yapılmıştır (2). Fakat plastik, estetik ve rekonstrüktif cerrahide rutine girmiş standart bir uygulama henüz bulunmamaktadır (4). Literatürde vücuttaki mobil (hareketli) ve immobil (hareketsiz) bölgenin yağ greft yaşayabilirliğine etkisi üzerine çalışma yapılmadığı görülmüştür. Bu çalışmada yeni bir sıçan modeli oluşturularak sıçanın hareketli ve hareketsiz bölgelerinin yağ greftiyle olan ilişkisi araştırılmıştır. Gereç ve yöntem: Çalışmada 24 adet Wistar Albino cinsi erkek sıçan kullanıldı. Sıçanlar randomize olarak iki gruba ayrıldı. Hareketli ve hareketsiz bölge olarak sıçanda alıcı saha olarak yeni bir model tanımlandı. 1. deney grubunda sıçanın sağ inguinal bölgesinden alınan yağ grefti, ağırlık ve hacimleri ölçülerek, hareketsiz bölge olarak seçilen skalpte cilt altında açılan poşa tek parça halinde yerleştirildi. 2. deney grubunda sıçanın sağ inguinal bölgesinden elde edilen yağ grefti ağırlık ve hacimleri ölçülerek hareketli bölge olarak seçilen servikal bölge dorsal yüzünde cilt altında oluşturulan poşa tek parça halinde yerleştirildi. Her iki gruptaki yağ greftleri 6 haftanın sonunda yerleştirildikleri poşlardan çıkarılıp ağırlık ve hacimleri ölçüldü. Histopatolojik olarak adiposit varlığı, fibrozis, inflamasyon, vasküler yoğunluk, nekroz , kist -vakuol oluşumu incelendi. İstatistiksel olarak hacim ve ağırlık karşılaştırması ,histopatolojik verilerin değerlendirilmesi yapıldı. ix Bulgular: 1. ve 2. grup arasında yağ greftlerinin ağırlıkları istatistiksel olarak karşılaştırıldığında anlamlı bir fark izlenmedi (p> 0,05). Histopatolojik verilerin istatiksel analizinde kist- vakuol oluşumunda , inflamasyonda, normal yağ dokusunda, nekrotik yağ dokusunda ,fibroziste her iki grup arasında anlamlı bir fark bulunmadı (p>0,05). Vasküler yoğunluğun grup 1'de daha fazla olduğu görüldü ve istatiksel olarak yapılan değerlendrimede anlamlı bulundu (p
Özet (Çeviri)
Introduction and Purpose: In Plastic Surgery practice, fat grafts are frequently used for tissue augmentation, body contouring and face rejuvenation, and scar revisions. Ease of harvest, ease of use, and repeatability are the advantages of fat grafts. Foreign body reactions are not encountered due to its being an autologous tissue(1). Not being able to always acquire the desired volume and unpredictable resorptions are the major disadvantages. According to former studies, after applications of autologous fat graft, resorptions were observed at different rates (2,3) . Many studies have been done to increase the viability of adipocytes in autologous fat grafts(2). Nevertheless, no standard application is present in Plastic Surgery routine(4). No studies have focused on the effects of mobile and immobile areas on the viability of fat grafts. In this study, by creating a new rat model, the relation of fat graft with mobile and immobile areas of rats have been investigated. Materials and Method: In this study, 24 male Wistar albino rats were used. Rats were divided into two random groups. According to its mobility, a new recipient site model in rats is defined. In the first experiment group, the fat harvested from the right inguinal area, after measuring its weight and volume, is grafted en bloc to the pouch created under the scalp, which is chosen as the immobile area. In the second experiment group, the fat harvested from the same area as the first group, after measuring its weight and volume is grafted en bloc to the pouch created under the skin of the dorsal cervical area, which is chosen as the mobile area. After 6 weeks, all grafts from both groups were collected and their weight and volume were measured. The presence of adipocytes, fibrosis, inflammation, vascular density, necrosis, formation of cyst-vacuole were examined histopathologically. The comparison of weights and volumes, and histopathological data were evaluated statistically. Results:When the weights of the fat grafts harvested were compared, no significant difference were found between Group 1 and Group 2 (p> 0,05). Statistical analysis of the histopathological datas found no significant difference between group 1 and group 2 in terms of cyst-vacuole formation, inflammation, normal fat tissue, necrotic fat tissue and fibrosis (p>0,05). Vascular density were seen to be higher in group 1 and this was found to be statistically significant difference (p
Benzer Tezler
- Universal mobil teknoloji sistem dalgalarına maruziyetin olası ototoksik etkisinin karşılaştırmalı olarak incelenmesi (Deneysel çalışma)
Analysis of the possibble ototoxic efects of universal mobile technology system waves comparatively
ZİYA SALTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Kulak Burun ve BoğazSağlık BakanlığıKulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İLHAN TOPALOĞLU
- Alfa amanitinin sıçanlarda toksikokinetiği
Toxicokinetics of alpha amanitin in rats
SELİM KARAHAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2012
Eczacılık ve FarmakolojiDüzce ÜniversitesiTıbbi Farmakoloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ERTUĞRUL KAYA
- Radyofrekans elektromanyetik radyasona maruz bırakılmış sıçanlarda inflamatuvar ve anti-inflamatuvar sitokin düzeylerinin araştırılması
Investigation study of inflammatory and anti-inflammatory cytokine levels in rats exposed to radiofrequency electromagnetic radiation
GULBANU YESYET
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
BiyoteknolojiÇukurova ÜniversitesiBiyoteknoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SALİH ÇETİNER
- Opiorfinin analjezik etkinliği ve noradrenerjik mekanizmalarla olası etkileşiminin zimosan ile tetiklenmiş kronik inflamatuar ağrı modelinde incelenmesi
Investigation of possible interactions of analgesic efficacy of opiorphin and noradrenergic mechanisms in zymosan-induced chronic inflammatory pain model
AYŞEGÜL KURT
Yüksek Lisans
Türkçe
2014
FizyolojiKaradeniz Teknik ÜniversitesiFizyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET AYAR
- Prenatal dönemde elektromanyetik alana maruz bırakılan sıçanlarda Garcinia kola, Timokinon ve Momordica charantia'nın beyincik üzerine olası etkilerinin araştırılması
Investigation of the possible effects of Garcinia Kola, Thymoquinone and Momordica Charantia on cerebellum in the rats exposed to electromagnetic field during prenatal period
NESLİHAN KOÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Histoloji ve EmbriyolojiOndokuz Mayıs ÜniversitesiHistoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SÜLEYMAN KAPLAN