Hierarchical health facility location model based on user demand: the case of Bursa
Kullanıcı talebine dayalı hiyerarşik sağlık tesisi yer seçimi modeli: Bursa örneği
- Tez No: 770689
- Danışmanlar: DOÇ. DR. MEHMET ALİ YÜZER
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Şehircilik ve Bölge Planlama, Urban and Regional Planning
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: İngilizce
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Şehir Planlama Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 111
Özet
Yer seçimi, ekonomi, coğrafya, istatistik, endüstri mühendisliği ve şehir planlama gibi birçok farklı disiplinde çalışılan bir konudur. Yer seçimi teorilerinin gelişmesi de çoğunlukla endüstriyel alanların minimum gider-maksimum kar hedefleri doğrultusunda olmuştur. Birçok düşünür yer seçimi üzerine bir teori geliştirirken kentleri farklı geometrik şekillerde tanımlamaya çalışmışlardır. Ancak teknolojinin gelişmesi, kent içi ulaşım olanaklarının artması ve ulaşımın kolaylaşması ile tesislerin yer seçimleri sektörel kümelenme, tedarik zinciri ve bölgesel talepler gibi daha öznel parametrelerden etkilenmeye başlamıştır. Bu bağlamda özel sektörün yer seçimi ile kamu hizmetlerinin yer seçimi birbirinden farklı eğilimler gösterecektir. Kamu hizmetleri, devletin sorumluluğunu aldığı, kamu yararı gözetilen, kar amacından azade bir yaklaşımla topluma sunulan eğitim, sağlık, rekreasyon gibi hizmetlerdir. Bu hizmetler genellikle kullanıcı talebi, sosyal fayda ve yapım maliyeti göz önünde bulundurularak kentsel alanda yer seçmektedir. Aralarında rekabet olmayan bu tesislerin yer seçimi kararlarında diğer kamu hizmetlerinin konumlarının önemi olmadığı söylenebilir. Bu nedenle kamu hizmetinin yer seçimine bağlı olarak hizmetin verimliliğini artırmak ancak hizmeti maksimum kişiye ulaştırarak ve yerelleştirerek mümkün olacaktır. Erişilebilirlik, tek bir tanımı olmamakla birlikte, bir hizmeti alabilme kabiliyeti olarak tanımlanabilir. Hem kamu hem de özel sektörü yer seçimi kararlarında önemli bir unsur olan erişilebilirliğin kendi içinde çeşitli parametreleri vardır. Erişilebilirlik ve yer seçimi birbirini doğrudan ve dolaylı olarak etkilemektedir. Kullanıcı açısından bakıldığında erişilebilirlik, seyahat süresi ve ücreti, hizmetin ücreti, hizmeti bekleme süresi, kişinin fiziksel koşulları gibi birçok bileşeni barındırmaktadır. İşletmeci açısından bir tesisin yer seçiminde kullanıcının hizmete erişiminden bağımsız, işletme masrafı, kira giderleri, lojistik giderleri ve finansal sürdürülebilirlik gibi unsurlar öne çıkmaktadır. Nüfus artışı, kentlerin hızla büyümesi gibi unsurlar, kullanıcıların kamu tarafından sunulan sağlık hizmetine erişimini zorlaştırmaktadır. Ekonomik, politik, kültürel, kişinin bedenine bağlı veya mekansal engeller erişilebilirliği bireyselleştiren unsurlardır. Bu bağlamda sağlık hizmetinin kentsel alanda adilce sunulması için kullanıcı talebine yönelik ideal bir tesis konumu belirlenmelidir. Bu tez çalışmasında tasarlanan hiyerarşik sağlık tesisi modelinde de, talep ve tercihlere yönelik optimum sayıda ve yerleşim bölgelerine minimum uzaklıklarda bir tesis modeli hedeflenmektedir. İlk olarak çalışma alanı Bursa merkez planlama alanı olarak belirlenmiştir. Ancak Gemlik ilçesi merkez planlama alanı içinde yer alan diğer altı ilçenin kendi içindeki etkin ulaşım ağının dışında ve ilçe merkezi diğer bölgelere uzak olduğundan çalışma alanına dahil edilmemiştir. Yüksek nüfus yoğunluğuna sahip Nilüfer, Osmangazi ve Yıldırım ilçeleri D200 karayolunun oluşturduğu sınır ile kuzey ve güney olarak ikiye bölünmüş, toplamda dokuz alt bölge oluşturulmuştur. Model kurgulanmadan önce, çalışma alanında sağlık sektörüne ve hasta profiline dayalı birtakım analizler yapılmıştır. Nüfus bağımlılık oranı, yaş cinsiyet dağılımı, özel sağlık sigortası sahipliği, hastane kapasiteleri, hastanelerin kent içindeki mekansal dağılımları, kent içi ulaşım olanakları, sağlık politikaları ve yasal dayanaklar yürütülecek çalışmanın genel çerçevesini oluşturmaktadır. İlk olarak, tasarlanacak sağlık tesisi modelinin güncel mevzuata uygunluğu gözetilmiştir. İlgili kanunlar, yönetmelikler ve genelgeler doğrultusunda yerelden genele doğru hizmet alanının ölçeği büyüyen, hastanelerin görev, kapasite ve niteliklerine göre tanımlandığı detaylı bir sınıflandırmanın olduğu görülmektedir. Bu çalışmada yalnızca mevzuatta ikinci ve üçüncü basamak tesislere tekabül eden yataklı tedavi hizmeti veren kamu genel hastanelerini içeren bir model tasarlanmıştır. Modelin tesis hiyerarşisi, hizmetin yerelleştirilmesi hedefi ile üç basamaklı, her basamaktaki tesisin yatak kapasiteleri, tesis nitelikleri ve hizmet verdikleri nüfus büyüklükleri farklı olacak şekilde kurgulanmıştır. Her bir basamaktaki tesisin minimum yatak kapasitesi ve mevcut mevzuatta karşılık geldiği hastane türleri belirlenmiştir. Birinci basamak ilçe düzeyinde hizmet verecek olan hastaneler belirlenen her bir alt bölgeye bir adet olacak şekilde, il genelinde hizmet verecek olan ileri tetkik ve tedavi hizmeti sunabilen üçüncü basamak hastane ise il genelinde bir adet olacak şekilde planlanmıştır. Buna göre çalışma alanı için hedeflenen yatak kapasitesi ile planlanan birinci ve üçüncü basamak tesislerin yatak kapasiteleri ile ikinci basamak tesisler için optimum sayı belirlenmiştir. Modelin hedeflediği, minimum hizmet bekleme süresi, minimum seyahat süresi ve ücreti, kapsamlı sağlık hizmeti ve hizmetin ödenebilirliği gibi başat kriterler talep türlerinin de temelini oluşturmuştur. Kullanıcıların tercih ve ihtiyaçlarına yönelik kapsamlı bir değerlendirme yapabilmek için demografik, ekonomik ve mekansal girdiler ile dört farklı yoldan hastane talebi hesaplanmıştır. İlk olarak her bir bölgenin yaş ve cinsiyete bağlı yataklı tedavi görme etkinlikleri hesaplanarak bölgelerin yılda en az bir kez yatarak tedavi gören hasta sayıları tahmin edilmiştir. Bu talep türü hem nüfus yoğunluğuna, hem hasta etkinliğine bağlı olduğundan en önemli demografik ölçüttür. İkinci talep türünde bir ekonomik ölçüt olarak özel ve tamamlayıcı sağlık sigortası sahipliği kullanılmıştır. Tedavi türüne göre hastaların sektörel dağılımları farklılık gösterdiği için, özel sağlık sigortasının hastane tercihinde hastaların gelir seviyesine göre daha belirleyici, tedaviye özgü bir ekonomik ölçüt olduğu söylenebilir. Özel ve tamamlayıcı sağlık sigortası bu talep hesaplamasında girdi olarak kullanılmıştır. Bu bölümde ilk olarak çalışma alanı içinde özel hastane talebinin bölgelere göre dağılımı hesaplanmıştır. Özel hastane talebi ne kadar az ise kamu hizmetine talep o kadar fazla olacağından ters orantı kurularak kamu hastanelerine olan talep elde edilmiştir. Üçüncü talep türü toplu taşımaya bağlı hastane talebidir. Bu hesaplamada referans toplu taşıma hattı olarak kent içi ulaşımda ana ulaşım aksını oluşturan metro ağı seçilmiştir. Birinci adım olarak her bir metro durağının etki alanında kalan nüfus oranına göre bölgeler puanlanmıştır. İkinci adımda ise her bir ilçe merkezinin etki alanında kalan metro duraklarının toplam durak sayısına oranına göre bölgeler puanlanmıştır. Bu aşamada herhangi bir sağlık tesisine mekansal bir referans verilmediğinden ötürü, hastane talebi olarak nitelendirebilmek için her bölgenin tahmini hasta sayısı puanlarına çarpan olarak eklenmiştir. Böylece her bölgede toplu taşımanın hastalar tarafından kullanılma verimliliğine yönelik bir katsayı elde edilmiştir. Dördüncü ve son talep hesaplaması mesafeye bağlı hastane talebidir. Hansen'in ulaşım indeksi formülü ile tahmini hasta sayısı kullanılarak her bölgenin hastane talebine yönelik bir ulaşım endeksi elde edilmiştir. Bu dört farklı talep türünün ikinci ve üçüncü basamak tesislerin yer seçiminde kullanılabilmesi için her bir tesis türüne göre ağırlıklandırılması gerekmektedir. Bu aşamada çoklu karar verme yöntemi olarak analitik hiyerarşi süreci (AHP) kullanılmıştır. Model kurgusu yapılırken talep türlerinin de temelini oluşturan kriterlerin birbirleri ile ikili karşılaştırılmaları ile ağırlıklandırma işlemi yapılmaktadır. Basamak türlerine göre farklılaşan tesisin kapasite, görev ve hizmet tanımları ve literatür taramasına göre sağlık tesislerinin erişilebilirlik ve yer seçimi kriterleri doğrultusunda bu kriterlerin birbirlerine göre önem dereceleri belirlenmiştir. Ardından bu çalışmanın uygunluğu açısından ağırlıklandırmalar tutarlılık hesaplaması yapılarak sınanmıştır. Böylece her bölgenin farklı hastane türlerine göre talep ağırlıkları özelleştirilerek elde edilmiştir. Modeldeki tesislerin koordinatları hesaplanırken bu talep değerleri her bir bölgenin ağırlığını oluşturmaktadır. Bu tez kapsamında tasarlanan hiyerarşik sağlık tesisi modeli ile tesislerin mevcut konum ve durumları karşılaştırılmıştır. Bu çalışmada sağlık hizmetinin sunumunda politikaların mekansal karşılığı, aynı yasal çerçevede farklılık gösteren kapsam, yerellik, sektörel ayrıma göre talep gibi konular da değerlendirilmiştir.
Özet (Çeviri)
Location theory has been studied in many disciplines such as economics, geography, statistics, industrial engineering and urban planning. The development of location theories has mostly been through the minimum cost-maximum profit targets of industrial areas. The public services are usually located considering the user demand, social benefit and construction cost. Therefore, increasing the efficiency of the public service is possible only by providing to as many people as possible and localizing the service. Accessibility, which does not have a single definition, can be defined as the capability to reach a service. Accessibility is a significant factor in both public and private sector's location decisions, and has different parameters within itself. Factors such as population growth and fast growth of cities make access to public health services difficult for users. Economic, political, cultural, spatial or physical barriers are factors that individualize accessibility. Accordingly, this study presents a hierarchical health facility model with users' hospital demand perspective. The aim is to develop a model based on spatial, economic and demographic data. In this context, four types of demand were calculated; based on age-gender, private and supplementary insurance, public transportation and distance. The study area is divided into nine zones based on district and neighborhood boundaries in order to determine the sub-regions where calculation of the hospital demand is made. A facility hierarchy was designed within the framework of current health legislation for facilities that are the general hospitals providing inpatient treatment. First of all, the age and gender-related inpatient treatment activities of each sub-region were calculated, and the number of inpatients was estimated for each sub-region as the demand value. Secondly, since the hierarchical system designed only includes public health facilities, economic measurement determines whether the demand is for private or public hospitals. For this reason, private and supplementary health insurance ownership ratios in the sub-regions were determined as parameters in the hospital demand based on economic measurement. In the hospital demand based on public transportation, the LRT network was determined as the reference transportation system. Firstly, sub-regions were scored considering the population ratio within walking distance of these LRT stops. Secondly, sub-regions were scored considering the LRT stops that are in the sphere of influence of the district centers. Finally, the total scores are multiplied by the estimated patient numbers in the sub-region. In the last demand type based on distance, Hansen's accessibility index based on hospital demand is calculated for each sub-region by using estimated patient numbers. The four different types of hospital demand must be weighted in order to be used in the location decision of the second and third stage facilities. In this part, the analytical hierarchy process (AHP) was used as a multiple criteria decision making method. The priorities of these criteria / demand types were determined through pairwise comparison. These demand values are the weight of each region in calculating the coordinates of the facilities in the model. The hierarchical health facility model designed within the scope of this thesis is compared with the current location and status of the facilities. In this study, the spatial equivalent of the health policies, the differences between current and model despite the same legal framework, the locality, and the sectoral distribution of the demand were also evaluated.
Benzer Tezler
- Katı atıkların geri kazanılması
Başlık çevirisi yok
DENİZ AYDIN
Yüksek Lisans
Türkçe
1998
Çevre Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiÇevre Mühendisliği Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ATİLLA ALTAY
- Ortak çalışma alanlarında tasarım ve yapım süreçlerinde verilen kararların kullanıcı perspektifinden Q metodolojisi ile değerlendirilmesi
Evaluation of decisions made in design and construction phases of co-working spaces from the user perspective with Q methodology
ZEHRA HAVVA ALTUNTAŞ ŞENYURD
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HAKAN YAMAN
- Sağlık hizmetlerine erişim ve hastane yer seçimi: İstanbul örneği
Access to healthcare and hospital location: The case of Istanbul
MUHAMMED ZİYA PAKÖZ
Doktora
Türkçe
2014
Şehircilik ve Bölge Planlamaİstanbul Teknik ÜniversitesiŞehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. MEHMET ALİ YÜZER
- Optimizing the facility location design of organ transplant centers in Turkey
Türkiye'deki organ nakli merkezlerinin tesis yer tasarımının optimizasyonu
AMINE ZENKHRI
Yüksek Lisans
İngilizce
2023
Mühendislik Bilimleriİstanbul Kültür ÜniversitesiMühendislik Yönetimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MURAT ERMİŞ
- Hierarchical maximal covering location problem with referral in the presence of partial coverage
Kısmi kapsamanın olduğu durumda sevk etmeli hiyerarşik maksimum kapsama yerleşim problemi
ÖZGÜN TÖREYEN
Yüksek Lisans
İngilizce
2007
Endüstri ve Endüstri MühendisliğiOrta Doğu Teknik ÜniversitesiEndüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ESRA KARASAKAL