Sosyal medyada COVID-19 sürecinde aşı ve maske karşıtlığı söylemi: Twitter örneği
Disclaimer of vaccine and anti-mask in the COVID-19 process in social media: Twitter example
- Tez No: 787689
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ NUR EMİNE KOÇ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: İletişim Bilimleri, Communication Sciences
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Aydın Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Yeni Medya ve İletişim Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Yeni Medya Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 281
Özet
Koronavirüs salgını Çin'in Hubei eyaletinin başkenti Vuhan ilinde 01.12.2019 tarihinde ortaya çıkan küresel bir sağlık sürecidir. Belirli bir nedeni olmadan gelişebilen, mevcut aşıların engelleyemediği, insandan insana ve hayvandan insana bulaşabilen bu hastalık 2020 yılının Ocak ayı ortalarında hızla tüm dünya ülkelerine yayıldı. Dünyada hızla yayılan Koronavirüs nedeniyle vaka ve ölümlerin artması, ülkelerin herkese evde zorunlu izolasyon gibi sert önlemler almasına sebep oldu. Çok zaman geçmeden aşı çalışmaları başladı ve bu süreçte virüsün yayılımını azaltma amacıyla maske zorunluluğu geldi. Maske zorunluluğu etkiye tepki doğurdu, maske karşıtlığı ve linç propagandaları (nefreti) ortaya çıktı. Maske karşıtları sosyal paylaşım ağlarında seslerini duyurmaya, daha yüksek sesle maske karşıtı duruşlarını dile getirmeye başladılar. Bir süre sonra Koronavirüs aşısı geliştirildi ve insanların isteğe bağlı olan bu aşıları olması için kampanyalar başladı. Bu sefer aşı karşıtları ortaya çıktı ve bu kesim sosyal paylaşım ağlarında seslerini yükseltmeye, nefret/linç propagandalarına başladılar. Koronavirüs nedeniyle zorunlu izolasyon başlamış, insanlar uzun süre evlerinden çıkamamışlardı. Sonrasında bu izolasyon politikaları kısmen gevşetilse de insanlar bu süreçte çoğunlukta evde kaldıklarından internette daha fazla zaman geçirmişti. Dolayısıyla sosyal medyada geçirilen sürelerde artmıştı. Evde zorunlu olarak kalan ve sosyal paylaşım ağlarında daha fazla zaman geçiren insanlar bu platformlar üzerinden maske ve aşı kızgınlıklarını ya da memnuniyetsizliklerini dile getirmişlerdi. Evde geçirilen uzun sürelerin sosyal paylaşım ağlarının kullanımını artırdığını ve insanların sosyal medya üzerinden tepki gösterme refleksini harekete geçirdiğini söylemek mümkündür. Koronavirüs izolasyonu nedeniyle, çoğu karşıtlık ya da linç propagandalarının sosyal paylaşım ağları üzerinden özellikle Twitter paylaşımları ile yapıldığını görmekteyiz. Çalışmada yoğun nefret içeren Twitter paylaşımları incelenmiştir. Maske ve aşı karşıtlığı (nefreti) içeren tweetler çalışmanın sınırlılığı bağlamında incelenmiştir. Bu tweetlerin 20 tanesi örnek vaka olarak ayrılmış ve bu örnekler Van Dijk'in eleştirel söylem analizi üzerinden incelenmiştir. Bu araştırma maske kullanımı ve Koronavirüs aşısı karşıtlığı meselesinin ardalan nedenlerini anlamlandırma açısından önemlidir. Bununla beraber bu çalışma, nefret (linç) söylemlerinin üretiminde sosyal medya ağlarının katkısını ve nefret (linç) söylemlerinin arkasında bulunan etkenleri açıklamak anlamında da önemlidir. Bu bağlamda çalışmanın hipotezi“Sosyal medya toplumsal meselelerde karşıtların/nefret söylemcilerinin seslerini duyurmaya hizmet eder”şeklindedir.
Özet (Çeviri)
The coronavirus epidemic is a global health process that emerged on 01.12.2019 in Wuhan, the capital of China's Hubei province. This disease, which can develop without a specific reason, cannot be prevented by current vaccines, and can be transmitted from person to person and from animal to human, spread rapidly to all countries of the world in mid-January 2020. The increase in cases and deaths due to the rapidly spreading coronavirus in the world has caused countries to take drastic measures such as mandatory isolation at home for everyone. Not long after, vaccination studies started, and in this process, masks were required to reduce the spread of the virus. Mask requirement caused a reaction against the effect, anti-mask and lynching propaganda (hate) emerged. Opponents of masks began to make their voices heard on social networks and to express their anti-mask stances more loudly. After a while, the coronavirus vaccine was developed and campaigns began for people to have these optional vaccines. This time, anti-vaccine opponents emerged and this group began to raise their voices on social networks and spread hate/lynching propaganda. Mandatory isolation started due to the coronavirus, and people could not leave their homes for a long time. Although these isolation policies were partially relaxed afterward, people spent more time on the internet as they mostly stayed at home during this process. Therefore, the time spent on social media has increased. People who were forced to stay at home and spent more time on social networks expressed their anger or dissatisfaction with masks and vaccines on these platforms. It is possible to say that long periods of time spent at home increase the use of social networks and activate the reflex of people's reaction through social media. Due to the coronavirus isolation, we see that most of the opposition or lynching propaganda is made through social networks, especially with Twitter shares. In the study, Twitter posts containing intense hate were examined. The tweets containing anti-mask and anti-vaccination (hatred) were examined in the context of the limitation of the study. 20 of these tweets were separated as case studies and these examples were examined through Van Dijk's critical discourse analysis. This research is important in terms of understanding the background reasons for the use of masks and the anti-Coronavirus vaccine opposition. However, this study is also important in terms of explaining the contribution of social media networks in the production of hate (lynching) speech and the factors behind hate (lynching) speeches. In this context, the hypothesis of the study is that“Social media serves to make the voices of opponents/hate speakers heard in social issues”.
Benzer Tezler
- Gündem Kurma Kuramı bağlamında COVID-19 sürecinde Sağlık Bakanı ve Bilim Kurulu üyelerinin sosyal medya mesajlarının medya gündemini belirlemedeki yeri: Hürriyet, Sözcü, Yenişafak ve Yeniçağ Gazeteleri
The place of social media messages of the Minister of Health and Scientific Board members in determining the media agenda during the COVID-19 process within the context of Agenda Setting Theory: Hürriyet, Sözcü, Yenişafak and Yeniçağ Newspapers
NESLİHAN MERİÇELLİ
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
GazetecilikKastamonu ÜniversitesiHalkla İlişkiler ve Reklamcılık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUHARREM ÇETİN
- COVID-19 pandemi sürecinde Türk toplumunun aşı bilinci ve aşılama davranışının değerlendirilmesi
Assessment of vaccine knowledge and behavior in Turkish society during COVID-19 pandemic
PELİN YILDIRIM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Aile HekimliğiÇukurova ÜniversitesiAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ERSİN AKPINAR
- Sosyal medyada algı yönetimi: Covid-19 pandemi sürecinde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın Twitter paylaşımları örneği
Perception management in social media: The example of Health Minister Fahrettin Koca's Twitter postings in the Covid-19 pandemic process
BÜŞRA KARACA
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
İletişim BilimleriFırat Üniversitesiİletişim Bilimleri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ADEM DOĞAN
- COVID-19 pandemisi infodemi sürecinde aşı tereddütünün dijital ortamda sağlık bilgisi edinme ve teyit davranışlarıyla ilişkisi
The relationship of vaccine hesitancy with health information and confirmation behaviors in the digital environment during the COVID-19 pandemic infodemi
ABDURRAHMAN YAMAÇ
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
HemşirelikKafkas ÜniversitesiHemşirelik Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NİHAL BOSTANCI DAŞTAN
- Ebeveynlerin COVID-19 pandemi döneminde çocukluk çağı aşılanmaları hakkındaki bilgi, tutum ve davranışları
Knowledge,attitudes and behaviors of parents on childhood vaccinations during the COVID-19 pandemic period
HÜSEYİN ARİF DOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Aile HekimliğiSağlık Bilimleri ÜniversitesiAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ŞENOL ARDIÇ